๑۩۞۩๑ Eğlence Dünyası ๑۩۞۩๑ => Dini Hikayeler => Konuyu başlatan: Eflaki üzerinde 17 Kasım 2010, 11:31:39



Konu Başlığı: Mehmed Akif in Medine seyahati
Gönderen: Eflaki üzerinde 17 Kasım 2010, 11:31:39
Mehmed Akif'in Medine seyahati

İstiklal şairimiz merhum Mehmed Akif hayatının son günlerinde İslam coğrafyasında dolaşır.
Kafasındaki gam ve kederi temizlemek ve Resul-i Ekrem '(sav) duyduğu alaka ile o mukaddes beldelerde dolaşır,durur.
Yer yer Mısır'da bulunur,zamamn zaman Suriye'ye oradan da Medine'ye gider;
ümmetin dertleriyle dertlenir,yaşlılığın verdiği elemleri,ızdırapları ve incitici şeyleri orada atmaya çalışırken pekçok şey müşahede eder.

İşte bu müşahede ve ziyaret tablolarından birini şöyle anlatır:

"Ravza-i Tahire'nin yanı başında duruyordum ki;birden bire bir ses yükseldi.Ya Nebi!Şu halime bak!"

diyordu bu ses! Sağıma döndüğüm zaman parmaklıklar üzerine abanmış bir Sudanlı gördüm. Kendi kendine şunları Efendimiz(sav) e söylüyordu:

Nasılki çöle güneş vurduğu zaman bağrı yanar,
Bende Sen'in hicranınla senelerce yandıkça yandım Ya Resulallah
Senelerce arzu ettiğim haremi pakine gelip başımı ayaklarının dibine koymayı düşündüğüm halde memleketim evlad u iyalim karşıma çıktı, bu ziyaretimi geciktirdi.
Nihayet hepsini yıktım,çevremi terk ettim.
Sudan diyarından ayrıldım.
Tihame çölü diye 3 ay çölü tepdim durdum.
Senin çölün diye Senin çölünde gezerken burcu burcu senin kokunu duydum eğer senin kokun imdada yetişmeseydi ben bu yolu katedemezdim Ya Resulallah..
Dermir parmaklıklar üzerinde hasbihal ediyor Resul-i Ekrem ile.
53 yaşına kadar senin hicaranının azabını sinemde taşıdım,yanına geldiğim zaman şu başımı çarptığım demir kafes de nedir Ya Resulallah?
Hala vuslat olmayacak mı?
Tihame çölünü kateddim,gözlerime uyku girmedi.
Arzu edersen yıldızlara sor:sor ki şu üç aylık zaman içinde bu gözler bir kere uyudu mu?uyumadı diyecekler Ya Resulallah..
Dağlarla taşlarla bütün mahlukatla hasbihal ettim Ya Resulallah..
Derdimi geceye döktüm..
leyale derdimi döktüm cibali söylettim ya Resulallah.
Nihayet huzuruna geldim ya Resulallah....  

Akif derinleşmiş,çoşmuş bu Sudanlının sesini feryad ı figanını Resul-i Ekrem(sav) karşısında gerçek bir sevdalının nasıl bir dolu olduğunu müşahede ediyor.
Efendimiz 'in (sav) parmaklıklarından tutan bir insanın son sözlerini söylerken sesi kısılmaya başlamıştır...

Akif şöyle bitiriyor:
Kısa sessizlikten sonra adam şöyle diyordu;

Şu kadar mesafeyi tepip huzuruna geldim.
Bu hasta gönlümü Hakk ı payinden ayırma Ya Resulallah ..
TAHAMMÜLÜM YOKTUR ARTIK!  

..Sonra sessizlik oldu.
Bir ahh! feryad ı duyduğum zaman parmaklıkların dibinde yıkılıp gitmişti. Bir Seylanlı gözlerini kapatıyordu.
Birkaç dakika sonrada bir iki bassal,bir iki taşıyıcı geldi, Cennet'ül Baki 'ye kaldırdılar mübarek cenazesini.
Fakat ruhu muhakkak Ravza-i Tahire'nin parmaklıklarına takılıp kalmıştı.
Resulullah'a yürekten aşık bu hasta gönlümü hakki payinden ayırma Ya Resulallah diyordu....