๑۩۞۩๑ Eğlence Dünyası ๑۩۞۩๑ => Dini Hikayeler => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 23 Eylül 2011, 14:06:35



Konu Başlığı: Kırmızı Gül
Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Eylül 2011, 14:06:35

Kırmızı Gül


Yattığı yerde gözlerinden ince ince yaşlar süzülüyordu. Sanki her biri bir şebnem gibi teker teker iniyordu gözyaşları. Yanında elinden sıkıca tuttuğu can dostu “üzülme iyileşeceksin” demeye başladığında şebnemleri daha bir sıklaşıyordu. İkisi de derin bir sessizlik içinde kolundaki serumun damla damla akışını izliyorlardı.

Sessiz, birazda loş bir hastane odasıydı. Keskin bir ilaç kokusu hakimdi her yere. Eşi yalnızlığını giderebilecek kitap Kur’an ve tespihini getirmişti ama rayihasıyla ferahlayacağı sevdiği kırmızı gülleri yine unutmuştu. Odadan ayrılırken “istediğin bir şey var mı” diye sorduğunda mahcup bir sesle “kırmızı bir gül” deyivermişti.

Saatler ilerliyor, ama daha bir şişe serum bitmek bilmiyordu. Bu esnada ikindi namazı geçmek üzereydi. Hemşireyi çağırarak serumu çıkarmasını rica etti. Hemşire hanım ricasını kırmadı. Arkadaşının kolunda abdest aldı ve seccadesine durdu.

Sübhaneke duasını defalarca okuyordu, çünkü Rabbinin karşına dinç olarak çıkabilmek tek başına tekbir alıp kıyamda bekleyebilmek gücünü nasip ettiği için defalarca tesbih etmek istiyordu Rabbini. Ardından Fatiha suresine geçti ve bütün yüreğiyle söylüyordu;

“Rabbim yalnız sana ibadet ediyor ama yalnız senden yardım diliyorum” beni anam babam eşim dahil hiçbir kimseye muhtaç etme yalnızca kapına muhtaç eyle, kapında köle kıl…

Kendini çok sıkmış olmalı ki başı döndü kısa bir kıraat okuyarak hafifçe rukuya vardı, ama her an düşmekten korkuyor, beyni dağılacak kadar hızla dönüyordu.

Selam verip yere yığılıverdi. Ve ağlamaya başladı;

Seccadesinde dimdik dinç bir şekilde namaz kılabilmek, uzun uzun Rabbini tesbih edip rukularda ve secdelerde O’nu yüceltmek. O’nun büyüklüğü karşısında acziyetle boyun büküp istemek, seccadeleri yatak edip üzerinde tesbihinle uyuklamak…

Ne büyük nimetlermiş meğer…

Rabbim verdiğin sağlığın kıymetini bilemedik, sağlıklı bir şekilde, hazla namaz kılamadık, sağlıklı bir şekilde seccadelerde kıyama durup seni tekbir edemedik, secdelerde rukularda dakikalarca seni yüceltemedik sağlığımızın kıymetini bilemedik, fark edemedik Efendim. Affet bizleri Mevlam, affet üzerimizdeki en büyük sağlık nimetini göremeyip hakkını eda edemeyip hala isteyip durduklarımız için affet.

Bu isyankar bu günahkar kalplerimizle önce sağlık istiyoruz sana olan vazifelerimizi yapabilmek için. Onurla kıyamlarda kıraat okuyup, acziyetle ruku ve secdelerde istiğfar edebilmek saatlerce ilahi kelamını okuyarak Seninle sohbet edebilmek için.

Bizler seni duaları kabul eden, isteklere cevap veren olarak biliyoruz. Bu duamızı da kabul et, ibadetlerimizi daha güzel yapabilmek için sağlık ver Mevlam, sağlık ver.

Gözyaşları sanki çağlayanlar olmuş koca dağların böğründen fışkırır gibi coşuyordu. İçindeki nedamet duygusu bütün vücudunu sarmış başka hiçbir şey düşündürtmüyordu.

Neden bunca nimetleri veren Rabbimize gerektiği ölçüde kulluk yapılmıyor, cimrice davranılıyordu?

Neden  Allahü Teala'nın emrine gereği gibi itina gösterilerek titiz davranılmıyordu?

Beyni bu sorularla hemhalken ten kafesi yatağına alınmış serumu takılmış ve uyutulmak için iğneleri bile yapılmıştı.

Yarım kalan namazına ise rüyasında devam ediyor dünyasında alamadığı hazzı rüyasında almanın huzuru içinde tatlı bir tebessümle gözlerini açıyordu. Gözlerini açtığında deruni bir gül rayihası bütün ciğerlerini sarmış, sevdikleri yanı başında, karşısında ise kırmızı gülleri selam veriyordu.

Yapılacak tek şey vardı, bunca büyük nimetleri veren Rabbi tesbih etmek, öyle yaptı.

Sübhanallahi ve bihamdihi adede hakgıhı ve rıza nefsihi ve zinete arşıhi ve midade kelimatihi.

Ama seccadesi üzerinde yarım kalan namazı için buruk ahhh çekerek...

Alıntıdır 


Konu Başlığı: Ynt: Kırmızı Gül
Gönderen: Ekvan üzerinde 23 Eylül 2011, 14:27:24
Ne büyük nimetler ama bız ancak kaybedınce farkına varabılıyoruz.. Rabbım bıze verdıgı her nımetın sukrunu eda edebılmemızı nasıp etsın..