> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çeşitli Konularda Eserler > Din Psikolojisi > Ergenlik ve gençlikte din
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ergenlik ve gençlikte din  (Okunma Sayısı 16140 defa)
10 Kasım 2010, 12:34:48
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 10 Kasım 2010, 12:34:48 »



B- Ergenlik Ve Gençlikte Din
 

Ergenlik, ön-ergenlik denilen ve 1-2 yıl kadar süren bir safhayı da içine alan, 7-8 yıllık bir süreye yayılan dönemdir. Kavram olarak ergenlik ve gençlik aynı an­lamı ifade eder; yerine göre her ikisi de kul­lanılabilmektedir. Bu dönemin yaş bakımından kesin sınırları konusunda tam bir görüş birliği yoktur. Ge­nellikle 12, 13-20, 21 yaşları arası bir dönem olduğu kabul edilir [446]. Ergenlik çağının organik belirtisi “buluğ” olayıdır. Bir araştırmada, ülkemizde buluğa eriş yaşının kızlarda en erken 10, en geç 18; erkeklerde ise en erken 9, en geç 19 olduğu tesbit edilmiştir [447]. Buna göre ülkemizde ortalama buluğ yaşının kızlarda 13, erkeklerde ise 15 olduğu söylenebilir.

Buluğa erme, dinde sorumluluğun başlangıç işareti olarak kabul edilmiştir. Bu durum, bu dönemin önemini artırmaktadır. Ergen, din nazarında yetişkin kişi statüsünde yer alır; o artık dinin emir, yasak, görev ve kuralları çerçevesinde dav­ranışlarının sorumluluğunu yüklenmiş birisidir. Bu bakımdan, bu dönemin gelişim özelliklerinin çok iyi bilinmesi, gençlerin din eğitim-öğretiminden so­rumlu kişiler açısından büyük önem taşımaktadır.

Ergenlikteki gelişim özellikleri, çocukluğa kı­yasla oldukça farklı hem nicelik hem de nitelik ba­kımından çok yoğundur. Bu bakımdan bu döneme “yeniden doğuş” diyen psikologlar olmuştur. Ba­ğımsız bir kişilik sahibi olma, toplumdaki yerini ve rolünü öğrenme tam olarak bu dönem içerisinde gerçekleşir. Cinsiyet güdüsünün doğurduğu ça­tışmalar en fazla bu dönemde yaşanır. Bir dünya görüşü geliştirme, kendine yön verecek değerleri araştırma, hayatın anlamı ve kendisinin yeri ve rolü konusunda tatmin edici cevaplar bulma gibi arayış ve yönelişler gençlik döneminin kendine has dav­ranış özelliklerindendir. Bir grup içerisinde yer alma, Önder ve liderlere bağlanma yine bu dönemde önemli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkar. Bu dönemde, dinî ilginin şuurlu uyanışı ve gelişimi açıkça gö­rülebilmektedir. Ergenin gerek kendi iç dinamizmindeki iniş çıkışlar, gerekse toplumdaki sü­rekli değişen değer yargıları dolayısıyla dinî bakımdan bocalamalar, bunalımlar ve çelişkili du­rumların yaşanması kaçınılmaz bir hâl alır. Fakat gençlerin çoğu için din, “güvenlik”, “kimlik”, “bağ­lanma” ve “anlama” gibi psikolojik istek ve ih­tiyaçlarına cevap vermesi bakımından, etkisi güçlü yüksek bir değer olarak anlam kazanmaktadır. [448]

 
1- Dinî Şuurun Uyanışı (12-14 Yaş)
 

Çocukta dinî hayat, duygusal bir düşünce özel­liği içerisinde kendisini gösterir; o, inandığı şeylerin derinine nüfuz etmeden, onları tam anlamıyla kav­ramadan dinî bir inanç besler. Bu, çocuktaki somut ve gerçek olaylar dünyası dışında kalan gerçeklikleri algılamaya güç yetiremeyen bir zihin yapısının tabiî sonucu olmaktadır. Ergenliğe yakın yıllarda zihin ve düşünce hayatı gerek derinlik gerekse genişlik yö­nünden  büyük bir kapasite  kazanır.   12-13 yaş­larında başlayan “soyut düşünme” kabiliyeti, oku­lun ve toplum kültürü çerçevesindeki tecrübelerin yardımıyla ergeni, problem tahlilleri ve yüksek se­viyeli genellemeler yapmaya sevkeder. Düşünce bu dönemde   “varsayımlı-tümdengelimli”   (hypothetico deductive) bir nitelik kazanır. Ergen, bir faraziyeye dayanarak,   onun   gerçeklikle   olan   bağı   ile   uğraşmadan   akıl   yürütebilir.   Ergenin   zihni,   duyularüstü bir alanda, gerçeklikten aynlmış işaretler üzerinde işlem  yapabilir.   Böylece  yetişkinler  se­viyesinde bir düşünce kapasitesine ulaşan ergen, bir taraftan içinde yaşadığı çevrenin ve dünyanın sorunlarını, diğer taraftan çağlar boyu bütün in­sanlığı uğraştıran tabiatüstü, dinî ve metafizik ko­nuları düşünmeye başlar. Böylece, çocuklukta idrak edilen fakat ifade edilemeyen, âlemin rahatlığı tecrübesi içerisinde yaşanan dinî iman, ergenlikte şuurlu bir gelişime doğru yönelir. Şüphesiz dinî şuurun uyanışı yalnızca zihin gelişimi ile sınırlı bir olgu olmayıp, bütün bir ruhî yapının işleyişine bağlı olmaktadır. Bir yandan da duygu ve heyecan ha­yatındaki gelişmelerin ayrı bir önemi vardır. Bu dö­nemde duygu hassasiyeti ve kapasitesi de zirveye ulaşmaktadır. Bu durum, bazı ruhî karışıklık ve dü­zensizliklerin de sebebi olmaktadır. Ruhî yapının iş­leyiş düzenini bozan duygusal karışıklıklar, aynı za­manda çocuklukta yaşanan fakat tam olarak dışa vurulamayan dinî duyguları da açık şuur seviyesine çıkartır. Bu durumda ergen kendisini çok farklı ve duygusal olarak yoğun bir dünyanın içinde bulur. Ergen, anlam taşıyan bir bütünlük içine ya­yıldığının şuuruna varır varmaz, dinî bir arayış ve özlemle dünyaya yönelir. Ruhun duygusal de­rinliğinden hız alan bu dinî arzu ve arayış, zihin ge­lişiminin yardımıyla şuurlu bir dini uyanışı hazırlar. Bu bakımdan, asıl anlaşılan ve kavranılan bir dinî hayat 12-13 yaşlarında görülmeye başlar. Bu yaş­lardan sonra yetişkinler seviyesinde bir dinî inanç ve anlayış gelişmektedir. Onun için bu yaşlara, “dinî uyanış ve gelişim” yaşları olarak bakılabilir [449].

12 yaşına kadar çocuk, uygulamada geleneğe bağlı olarak geliştirdiği dinî özelliğini korur. Bu, ye­tişkinlerin otorite ve anlayışını esas alan, onlar tarafından benimsenip uygulanan bir din şeklindedir. Çevrenin aşılamış olduğu dinî anlayış ve uy­gulamadan, kişisel olarak benimsenmiş din an­layışına geçiş erken bir zamanda olmaz. Başlangıçta dinî gelişme duygusal bir yoğunlukta kendisini gös­terir. Ruhî uyanış sebebiyle ergen kendisini yeni bir dünyanın eşiğinde bulur. Kendisini çevreleyen şey­leri o artık basit bir şekilde görmez; kendisinde olup bitenlere karşı şaşkınlık içerisindedir. Ergen, sanki kendisini sıkıştıran deruni bir kararsızlık içe­risindedir. Bu kararsızlık ve şaşkınlık ortamında, iç­güdüsel olarak Allah'a yönelir. Dinî inanç ve değerler bir anda onun için büyük bir önem kazanırlar. Bun­ların İfade ettikleri anlamları, ölümü, cennet ve ce­hennemi, kaderi, insanlararası eşitsizlikleri ilk ola­rak derinlemesine düşünmeye başlar.

12-13 yaşlarındaki çocuklarda Allah tasavvuru iyice ruhanileşmiştir. Genel olarak ergenlikte Allah şekilsiz, cisimsiz, hiçbirşeye benzemez, soyut ve manevî bir tarzda algılanmaktadır. Fakat bu ko­nudaki güçlükler bütünüyle sona ermiş değildir. Bazı ergenler, Allah'ın varlığı konusunda uzun düşünce denemelerine girişirler; zihnin sebeplilik ilkesinin onların ulaştırdığı sonuç, Allah'ın varlığı ve yaratıcılığına olan inançlarında bir canlanma ve güçlenme olsa bile “Zorunlu Varlık” (Vâcibü'l-Vücud) kavramı henüz onlar için kolay anlaşılır birşey değildir.

Ergenliğin asıl bunalımlı safhasına girmeden ön­ceki bir-iki yıl içerisinde dinî ilginin yüksek bir se­viyesi yaşanır. İbadetleri yerine getirme, camiye ve cemaate katılma, helâl-haram, günah-sevap gibi konulara karşı ilgi ve duyarlılıkta belirgin bir artış müşahede edilir. Fakat bu “saadet devri” çok sür­mez ve ergenliğin kendine has bunalımlarının başgöstermesiyle, din de bundan nasibini alır. [450]

 

2- Dinî Şüphe ve Çatışmalar (14-18 Yaş Dönemi)
 

Ergenlik, her yönden geçici bir “bunalım” dö­nemidir. İmanla ilgili şüphe, kararsızlık ve çatışmalar insan hayatında en çok bu dönemde kendilerini gös­terirler. Geleneksel dinî kalıpları tenkit ve de­ğerlendirmeye tâbi tutarak şahsî bir din anlayışına ulaşma, genel olarak bu bunalımlı safhayı izler.

Ergende dinî bir bunalım doğmasına yol açan faktörlerin, onun bedenî ve ruhî gelişimiyle doğ­rudan ilgili olduklarını tesbit etmek mümkündür. Ergenliğin başlangıcında benliğin ve şuurun uyan­ması ve zihin gelişiminin en üst basamağa ulaşması, bunalımı hazırlayan şartların başlangıcını oluşturur. Zihin gelişimi sonucu güç ve kapasite yönünden artan düşünce faaliyeti, ergende bir “bağımsızlık ve güçlülük” duygusunun uyanmasına yol açar. O artık kendisini yetişkinlerin seviyesinde hissetmeye baş­lar. Daha önceleri sınırlarını keşfetmiş olduğu ana-babasının düşünce ve davranışlarını tenkit etmeye yönelir. Bağımsız bir kişilik olarak “kendini ifade etme” güdüsünün etkisi yoğunluk kazanınca, ana-baba ile ilişkiler çatışmalı bir durum almaya başlar. İşte ergenin dinî bunalımının başlangıcı, ana-baba ile olan bu çatışmadan kaynaklanır. Bir tarafta ana-babaya saygı ve itaatin gerekliliğini vurgulayan dinî inanç ve gelenek, öbür taraftan aile baskısından kur­tularak bağımsız olma isteği arasında ergen, çelişkili ve kararsız bir durum yaşar. Bu durum, ana-babanın yanısıra her türlü otoriteye karşı bir isyanı uyandırır. Arkadaşlık ilişkilerinin gelişmesi ve bir “atıf grubu” içerisinde biraraya toplanan ergenlerin kendilerine has bir alt kültür ve değerler sistemi geliştirmeleriyle birlikte, bu otoriteye isyan eğilimleri daha da güç ve destek bulur.

Bağımsızlık ihtiyacıyla birlikte “tenkitçi düşünce” de gelişir. Okulun ve arkadaşların etkisi, ana-baba etkisinden öne geçer. Öğrenim hayatı içerisinde biri diğerinden çok farklı olan inanma, düşünme ve yo­rumlama biçimleri, ergenin tenkitçi düşüncesinin ge­lişmesine büyük katkıda bulunur. Farklı inanç ve dü­şüncelere sahip kişilerin varlığı, ergeni kendi inanç ve değerlerini yakından incelemeye zorlar. Buluğ ön­cesine kadar hiçbir tenkide tabi tutmaksızm be­nimsemiş olduğu dinî inanç ve uygulamalar bundan böyle ergen tarafından sıkı bir şekilde gözden ge­çirilir. Zihnî bakımdan bütünleşmiş benliğinin far­kına varan genç adam, hayatın sentezini tenkitçi bir şekilde yapabilecek güçte ve yapmak zorunda ol­duğunu hissettiği için, artık gerçeği tecrübe et­meksizin kabul etmez; herşeyi tenkit deneyinden ge­çirmek ister. Bu arada dinî inançlarının anlamını ve dinî gerçeklerin mahiyetini de zihinsel olarak an­lamak ve bunları yaşanan hayatla bağdaştırmak ister. Akılla ispatlanabilir olmayan herşeyin kar­şısında ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ergenlik ve gençlikte din
« Posted on: 19 Mart 2024, 06:12:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ergenlik ve gençlikte din rüya tabiri,Ergenlik ve gençlikte din mekke canlı, Ergenlik ve gençlikte din kabe canlı yayın, Ergenlik ve gençlikte din Üç boyutlu kuran oku Ergenlik ve gençlikte din kuran ı kerim, Ergenlik ve gençlikte din peygamber kıssaları,Ergenlik ve gençlikte din ilitam ders soruları, Ergenlik ve gençlikte dinönlisans arapça,
Logged
16 Mart 2015, 16:23:58
Rukiye Çekici

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 694


Site
« Yanıtla #1 : 16 Mart 2015, 16:23:58 »

Evet, bizler eğer ergenlik çağına girdiysek bunun gereklerini de yerine getirmemiz lazım. Öncelikle Dinin direği olan NAMAZ gibi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

RUKİYE ÇEKİCİ 7c 438
23 Mart 2015, 21:32:21
İkraNuR
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 3.427



« Yanıtla #2 : 23 Mart 2015, 21:32:21 »

 bir kişi ergenlik çağına girdiyse bunun gerektirdiği şeyi yerine getirmesi lazım. mesela ilk önce başta gelen yapması gereken namaz kılmaktır.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
07 Kasım 2016, 16:37:55
Eda B8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 82



« Yanıtla #3 : 07 Kasım 2016, 16:37:55 »

Herkese selamun aleyküm arkadaslar bız gencler ergenlık cağına geldıkten sonra artık dın ıle ılgılı hususlara dıkkat etmelı ve ıbadetlerını yerıne getırmelıdır............ Hepiniz Yüce ALLAH'a emanet olun ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes