๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Diğer Yazılar => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 02 Ekim 2011, 17:32:22



Konu Başlığı: Hz. Ömerin son hutbesi
Gönderen: Zehibe üzerinde 02 Ekim 2011, 17:32:22
Hz. Ömer r.a. Böyle Seslendi



Şubat 2006 - 86.sayı

Semerkand Dergisi kaleme aldı, DİĞER YAZILAR bölümünde yayınlandı.

(Hz. Ömer'in son hutbesi)

Hz. Ömer r.a., şehit edilmeden önceki son Cuma hutbesini irad etmek üzere minbere çıktı. Allah Tealâ’ya hamd ü sena, Rasulullah s.a.v.’e salat u selam getirdikten ve Hz. Ebu Bekr r.a.’ı rahmet ve hayırla yâd ettikten sonra şunları söyledi:

Rüyamda kırmızı bir horoz gördüm. Beni bir veya iki kere1 gagaladı. Ben bunun başka bir şeye değil, ecelimin geldiğine işaret olduğu görüşündeyim.

Bir grup insan, benden sonra birisini halife tayin etmemi istiyor. Şüphesiz ki Allah Azze ve Celle, dinini, hilafetini ve Peygamberi ile gönderdiklerini zayi etmeyecektir. Eğer başıma bir iş gelirse, hilafet, Allah Rasulü s.a.v.’in kendilerinden razı olarak bu dünyadan ayrıldığı şu altı kişilik grubun arasında şura ile olacaktır.2 Kime bey’at ederseniz, onun emrini dinleyin ve itaat edin.

Biliyorum ki, İslâm(ın menfaati) için şu ellerimle savaştığım bazı kimseler bu konuda ileri-geri konuşup itiraz edecekler. Eğer dediğim gibi davranırlarsa onlar Allah’ın düşmanları, kâfir ve sapmış kimselerdir.

Vilayetlere gönderdiğim valiler üzerine Allah’ı şahit tutarım ki, ben onları ancak insanlara dinlerini ve Peygamberlerinin sünnetini öğretsinler, adaletli davransınlar, onlar arasında ganimetlerini taksim etsinler ve çözemedikleri meselelerini bana havale etsinler diye gönderdim.

Arkamda, benim için Kelâle’den3 daha önemli (çözülmemiş) bir mesele bırakmıyorum. Kendisine arkadaşlık etmeye başladığım günden itibaren Allah Rasulü s.a.v.’e, Kelale için ısrar ettiğim kadar başka bir mesele için ısrar etmedim. O da, kendisine arkadaşlık etmeye başladığım günden itibaren bana, Kelâle konusunda davrandığı gibi sert davranmamıştı. Hatta eliyle göğsüme vurdu ve şöyle buyurdu:

- Ey Ömer! Sana (bu konuda) Nisa Suresi’nin sonunda nazil olan ‘Sayf Ayeti’ (yazın inen ayet) yeter: “Senden fetva isterler. De ki: Size Kelâle konusunda Allah fetva veriyor…” (Nisa, 176)
Eğer yaşarsam bu konuda bir hüküm vereceğim ki, Kur’an’ı okuyan da okuyamayan da onu bilecek, anlayacak. Kelâle, öyle zannediyorum ki, babası olmayan (babası kendisinden önce ölmüş bulunan) kimsedir.

En insanlar! Sizler, bana (kokusu) kötü gelen iki bitki yiyorsunuz: Soğan ve sarımsak. Ben Allah Rasulü s.a.v.’in, bu ikisin(den herhangi birin)in kokusunu bir kimsede hissettiği zaman, onun Baki’e4 çıkarılmasını emir buyurduğunu görmüşümdür. İçinizden onları mecburen yiyen olursa, pişirmek suretiyle öldürsün (kokuları çıkmaz hale geldikten sonra yesin).

(Râvî diyor ki: Ömer r.a. Cuma günü bu hutbeyi irad etti, (ertesi hafta) Perşembe günü de vefat etti.)

Bazı küçük farklılıklarla Ebu Davud et-Tayâlisî, el-Müsned, 11; İbn Hibbân, el-İhsân, 5/444-445; Ebu Ya'lâ, el-Müsned, 1/160; Beyhakî, es-Sünenu'l-Kübrâ, 8/150

1 Burada Hz. Ömer’in sözlerini aktaran râvîlerden birisinden kaynaklanan bir şüphe söz konusudur. Hz. Ömer, “bir kere” veya “iki kere” demişken, râvî bu ifadelerden hangisini kullandığından tam emin olamadığı için bu şekilde söylemiştir.

2 Bu 6 kişi şunlardır: Hz. Osman, Hz. Ali, Abdurrahman b. Avf, Sa’d b. Ebî Vakkas, Zübeyr b. Avvam ve Talha b. Ubeydillah (Allah hepsinden razı olsun).

3 Bu kelime, Nisa 12 ve 176. ayetlerinde miras hukukuyla ilgili olarak geçmektedir. Genellikle kabul edilen görüşe göre, çocuğu ve babası bulunmayan kimse demektir.

4 Baki’: Medine sınırları içinde, kabristanın da bulunduğu mevki.