> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Diğer Yazılar > Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ  (Okunma Sayısı 752 defa)
16 Temmuz 2011, 08:11:32
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 16 Temmuz 2011, 08:11:32 »



Dağların Ülkesi “Ayiti” veya HAİTİ


Haziran 2010 - 138.sayı

Ahmet MİROĞLU kaleme aldı, DİĞER YAZILAR bölümünde yayınlandı.

“Ben 1508 yılında ayak bastığım anda bu ada (Hisponiala) üzerinde Kızılderililer de dahil olmak üzere sadece 60 bin insan yaşıyordu. Çünkü 1494’ten 1508’e kadar 3 milyonun üzerinde insan savaştan, kölelikten ve madenlerden dolayı yok edilmişti. Buna, gelecek nesillerden kim inanır ki?”

İspanyol Katolik rahip Bartolome de Las Casas (Kızılderili Katliamı, çev. Ömer Faruk Birpınar, İstanbul 2005.)

Beyazlar, melezler, “kirli derililer”

Karayipler’de, Karayip Denizi ile Kuzey Atlas Okyanusu arasında, Dominikan Cumhuriyeti’nin doğusunda yer alan küçücük bir ülke. 9 milyon nüfusa, 27.750 km² yüzölçümüne, sadece 360 km’lik bir sınıra sahip. Bir tek komşusu var: Dominikan Cumhuriyeti.

Haiti’nin ilk Avrupalı kâşifi İspanyollardır. Onlar buraya İspanya (Hispaniola) adını verdiler ve iki yüzyıl koloni olarak kullandılar. 17. yüzyılda bu kez Fransızlar geldiler ve ada San Domingo olarak anılmaya başlandı.

Fransa’nın adaya gelişi ile Haiti’ye Batı Afrika kıyılarından sayıları yüz binleri bulan Afrikalı köleler getirildi. 1715’te en önemli köle pazarlarından birisi haline gelen Haiti’yi İspanyolların terk etmesi ile Fransızlar yönetmeye başladılar. Fransızlar ada halkını beyazlar, melezler ve kirli derililer olmak üzere üçe ayırmışlardı.

Girişte söz ettiğimiz Haiti Devrimi, bir melezin önderliğinde başlamış ve bütün adaya yayılmıştı. Napolyon’un 1802’de isyanı önlemeye dönük askerî seferi başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Haiti’nin bağımsızlığı yönünde ilk adımı başlatan köle asıllı Toussaint Louverture, devletin bağımsızlığından bir sene önce bir Fransız hapishanesinde işkenceyle öldürülmüştür (1803).

Louverture’den sonra General Jean-Jacques Dessalines tarafından kurulan (1804) Haiti, Kuzey ve Güney Amerika’da ABD’den sonra bağımsız olan ikinci ülkedir. Amerika, Haiti’nin bağımsızlığını 1862’ye kadar tanımamıştır.

Haiti 1825 yılında Fransız köle sahiplerine 150 milyon frank tazminat ödemeyi kabul edecek, bu miktar Fransa’nın saldırmama taahhüdü vermesiyle birlikte 1838 yılında 60 milyona indirilecektir. Borç, Haiti bütçesini mahvetmiş ve ülke zenginliğini Fransa bankalarına bağlamış, zenginleşmeyi engellemiştir.

Bu tarihten sonra zengin sayılabilecek ülke fakirliğiyle anılacaktır. Haiti yönetimi bu tazminatı borçlanarak kapattığından önce Fransa’ya, daha sonra IMF’ye ekonomik bedel ödemeye devam etmektedir. ABD’den alınan oldukça yüklü kredinin son taksitinin ancak 1947 yılında ödenebildiğini söylersek herhalde yeterli bir örnek vermiş oluruz.

Hatta uluslararası çevreler ABD’nin Haiti’yi ekonomik çıkmaza sürüklemek için sinsi bir plan uyguladığını belirtiyorlar. Fransa bile çeşitli bahanelerle adaya sürekli asker çıkaran ABD’nin depremi bahane ederek Haiti’yi fiilen işgal ettiği kanaatindedir.

Ülke yıllar süren savaşlardan dolayı harap haldedir. Tarım sektörü çökmüş, ticaret hayatı sona ermiştir. Halk genel olarak eğitimsiz ve yönetim tecrübesinden yoksundur.

Açların açlığı tokları mı eğlendiriyor?

Haiti Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra ABD tarafından işgal edilmişti (1915-1934). ABD işgal sırasında geleneksel liderlerin ülke içerisindeki etkinliğini ortadan kaldırmak için askerî ve bürokratik yapıyı güçlendirerek yeni bir elit sınıfın ortaya çıkmasını sağladı.

On dokuz yıl süren işgal süresince güya Haiti’nin ekonomik kalkınması için önlemler alındı. Fakat bu önlemler sadece adada toprak satın alan Amerikan zenginlerinin rahat yaşamalarını sağlamak içindi.

Öyle ki şu son depremden sonra medya mensupları ve uluslararası yardım kuruluşlarının temsilcileri başkent Port au Prince’te beş yıldızlı bir otelde kalmışlar ve kaldıkları otelin ünlü Holywood yıldızlarına ev sahipliği yaptığını öğrenerek memnun olmuşlardır. Bu müstesna insanlar, hayranlıklarını gizleyemedikleri lüks otel yemeklerinden aldıkları kalorileri yüzme havuzunda vermeye çalışmışlardır.

Tabii bu arada otel görüş mesafesinde bulunan yüzlerce, belki binlerce baraka yahut çadırkent sakini Haitili’yi izlemeyi de ihmal etmemişlerdir. Bu güzide insanların oteli bir başlarına terk etmelerine asla izin verilmemiş, çalışma ortamlarına gidiş gelişleri özel otobüslerle sağlanmıştır. Çünkü Haiti’de güvenlik sokak çetelerine teslim olmuş durumdadır. Reuters haber ajansının bültenlerine göz atın, görürsünüz. Reuters’in verdiği ilginç haberlerden birisini de atlamayalım. Depremden büyük oranda zarar gören Barbancourt içki fabrikası üretime geçmek üzereymiş!

Tahminlere göre halihazırda Haiti’nin 1.3 milyar dolar dış borcu bulunmaktadır. Bundan 30 yıl önce Haiti hiç pirinç ithal etmezken, bugün neredeyse tükettiği tüm pirinci ithal etmektedir. Aynı şekilde Haiti, Karayip Adaları’nın şeker üretim merkezi iken bugün şeker ithal eder hale gelmiştir.

Haiti 20. yüzyıl boyunca darbe, katliam ve iç savaşlardan kurtulamamıştır. Bugün de durum aynıdır. Başkan Rene Preval da fırsat buldukça diktatörlük eğilimi göstermektedir.

Haitili müslümanlar

Haiti’de çok küçük bir müslüman cemaat bulunmaktadır. Bunlar büyük oranda Port-au-Prince ile Cap-Haitien ve civarına yerleşmiş durumdadırlar. Hisponiala adasına İslâmiyet’in gelişi köleliğin başlangıcıyla ilişkilendirilmektedir. Haiti’ye köle olarak getirilen müslümanların sayısı az değildir. Çoğu dinden çıkmaya zorlanmışsa da onların geride bıraktığı İslâm mirası hâlâ yerli Haitililer arasında kültürel çapta yaşatılmaktadır diyebiliriz.

Yirminci yüzyılın ilk yarısında Arap göçmenler Amerika kıtasının değişik bölgelerine akın ettiler. Bugün ülkedeki müslümanlar arasında çoğunluğu Haitililer oluşturmakta, ardından ikinci büyük grup olarak Faslılar gelmektedir. Mali kaynakları yetersiz olduğundan müslümanlar 1985 yılına değin ne bir cami ne de bir Kur’an kursu inşa edebilmişlerdir. Bütün yapabildikleri bir evi camiye dönüştürüp, yanı başına bir minare inşa etmek olmuştur. Haiti Parlamentosu’na (Chamber of Deputies of Haiti) seçilmeyi başaran ilk müslüman milletvekili ise San Raphael’den Fanmi Lavalas Partisi kontenjanından 2000’de meclise giren Nawoon (Nevin?) Marcellus’tur. Haiti’de yaşayan müslümanların sayısının 3250 dolaylarında olduğu tahmin edilmektedir. Bu da nüfusun yaklaşık binde 4’üne karşılık gelmektedir. Müslümanlar sayılarının daha fazla olduğunu (5000) iddia etseler de doğru dürüst bir sayım yapılmadığı sürece gerçek rakama ulaşılamayacağı açıktır. Haiti’deki İslâmî teşkilatlara gelince, bunların belli başlıları Cap-Haiten’deki Bilal Camii ve İslâm Merkezi, Miragoane şehrindeki Bilal (Byllal) Mescidi ve Port au Prince’deki Allahuekber Maneviyat Merkezi’dir. Mescitlerin bakımı mahalli yönetim tarafından üstlenilmediği gibi yurtdışındaki İslâmî yardım kuruluşlarından da yardım almıyorlar. Fakat ABD’nin 1994’de Haiti’ye o zamanki devlet başkanı Jean-Bertrand Aristide’yi iktidardan uzaklaştırmak için yaptığı askerî müdahale, Haitili müslümanlar için değişik bir deneyim olmuş. Amerikan ordusunda görev yapan Pakistanlı ve Bengaldeşli askerler mescitlerini ziyaret etmişler, orada namaz kılmışlar, Haitililerin İslâm’ı benimsemiş olmasından mutlu olmuşlar, inançlarını koruma ve kollama noktasında cesaret vermişler.

Haiti’deki Katolik ve Vudu (kara büyü) inançlarının dışındaki apaçık konumlarının farkında olan müslümanlar, on yıllarca diktatörlüğe ve acımasız askerî baskıya uğramış bir halkın çocukları olarak inançlarına sığınmışlar.

Aslında son zamanda Türkiye’den Haiti’ye gidenlerin de, daha başka kimselerin de tespit ettiği bir gerçek var ki, Vudu olarak bilinen kimselerin atalarının Afrikalı müslümanlar olması ihtimali hayli yüksektir. Mesela anlamını bilmeden Lâ ilâhe illallah sözüne benzer sözler söylüyorlar ve bunun açıklamasını yapamıyorlar. Arkeologlar Arapça yazılara rastladıklarını öne sürüyorlar.

Adayı İspanyollardan devralan Fransızların Senegal, Mali ve Gambiya gibi ülkelerden getirdikleri kölelerden bir çoğunun müslüman olması, halen aralarında İslâmî köklerini çağrıştıracak biçimde Nouri (Nuri), Rashid (Raşid), Aiche (Ayşe) isimlerine rastlanması iddia sahiplerini destekliyor. Bunlardan bazıları 60’lı ve 70’li yıllarda çalışmak amacıyla Amerika’ya gittiklerinde Malcolm X hareketiyle tanışıp müslüman oluyorlar.  Haiti’deki İslâmlaşma hareketine önderlik edenlerin başını onlar çekiyor.

Zenginlikten Yoksulluğa

Dünyanın dikkatini ancak 12 Ocak 2010 tarihinde yaşadığı depremle çekebilen Haiti’nin orijinal ismi Ayiti’dir. Bu isim yerel dilde “Dağların Ülkesi” anlamına gelmektedir. Mutlaka bir tanım yapmak gerekiyorsa, burası herhalde “fakir ve yoksulların, biçarelerin ülkesi” olarak tanımlanabilir. Çünkü Haitililer dünyanın en yoksul halklarının başında geliyorlar.

Batılılar Amerikan kıtasını ve yerli halklarını sömürmeye ilk Haiti’den başlamışlardır. İspanyolların Haiti’ye gelişiyle savaşçı anlamında Arawak (veya Taino) adıyla anılan Kızılderililer, vahşi soykırımlardan birine uğramışlardır. Çünkü İspanyollar dünyanın yemyeşil adalarından birisini yerlilerle paylaşmayacak kadar bencil ve açgözlü idiler. Yirmi beş yılda yerlileri sistematik biçimde yok ederler. Soykırımdan sonra ortaya çıkan işgücü boşluğunu da Afrikalı müslüman kölelerle kapatmaya çalışırlar.

1780’lerde dünya şeker ihtiyacının %40’ını, kahve gereksinimininse %60’ını te...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ
« Posted on: 05 Mayıs 2024, 01:28:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ rüya tabiri,Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ mekke canlı, Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ kabe canlı yayın, Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ Üç boyutlu kuran oku Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ kuran ı kerim, Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ peygamber kıssaları,Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİ ilitam ders soruları, Dağların Ülkesi Ayiti veya HAİTİönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes