> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Diğer Yazılar > Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis  (Okunma Sayısı 891 defa)
25 Temmuz 2011, 02:24:23
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 25 Temmuz 2011, 02:24:23 »



Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis


Aralık 2009 - 132.sayı
 

Ali DEMİRTOPUZ kaleme aldı, DİĞER YAZILAR bölümünde yayınlandı.


Tarihe baktığımızda, bütün korsanların sadece kişisel çıkar peşinde koşan gruplar olarak değil, bazen bir devlet lehine faaliyet yürüten gayri nizamî harp unsurları olarak karşımıza çıktığını görürüz.

Korsanlığı geçmiş zamanlarda kalmış, günümüzde çocuklar için bir merak ve oyuncak malzemesi olmaktan başka bir şey ifade etmeyen bir faaliyet zannederken, Somali’den üst üste gelen haberlerle bu defterin hâlâ kapanmamış olduğunu hayretle gördük. Amaçları ve yöntemleri değişmiş olsa da, tek gözlü, tahta bacaklı, kanca elli olmasalar da karşımızdakiler düpedüz korsandı.

Aslında yakınları okyanuslarda taşımacılık yapan gemilerde çalışmış olanlar, Somali’deki olaylar medyaya düşmeden önce de korsanlığın hâlâ icra edilegelen bir meslek olduğunu biliyorlardı. Özellikle Güneydoğu Asya sahillerinde demirleyen gemilerin personeli için, geceleyin sandallarla sessizce yanaşıp güverteye tırmanan silahlı adamlar bir kâbus olmaya devam etmekteydi. Somali’deki olaylar ise korsanlığı gündeme taşıdı.

Korsan ve haydut farkı


Korsanlık bahsini biraz karıştırdığımızda, karşımıza bir kavramın çıktığını görüyoruz: “deniz haydutluğu”. Savaş hali dışında ve resmen herhangi bir devleti temsil etmeyen grupların denizlerde veya kıyı kesimlerinde yaptıkları yağmacılığın genel adı korsanlık olsa da, maksatları sadece kişisel çıkar sağlamak olan gruplar için “deniz haydutu” nitelemesini kullanmak daha doğru gözüküyor. Zira tarihe baktığımızda, bütün korsanların sadece kişisel çıkar peşinde koşan gruplar olarak değil, bazen de bir devlet lehine ve o devletin düşmanları aleyhine faaliyet yürüten gayrı nizamî harp unsurları olarak karşımıza çıktığını görüyoruz. Meşhur Cezayir korsanları da bu gruplar cümlesindendi ve Akdeniz’de Osmanlı lehine, özellikle İspanyol ve İtalyanlara karşı faaliyet yürütmekteydiler.

Cezayir korsanlarının hepsi Cezayirli değildi. Kahramanlık hikâyeleriyle örülü bu masalsı yaşam biçiminin bir parçası olarak kâfirle mücadele etmenin cazibesi, İslâm dünyasının dört bir yanından gençleri Cezayir’de buluşturuyordu. İspanya’dan Afrika’ya kovulmanın intikamını almak için yanıp tutuşan Endülüs müslümanları, Kuzey Afrika’nın yerel müslümanları, Balkanlardan ve Anadolu’dan çıkıp doyumsuz maceralara yelken açmak için binlerce kilometre kat eden leventler Cezayir’de buluşuyorlardı. Cezayir korsanlarına katılanlar arasında Avrupa’nın dört bir yanından gelen hıristiyanlar da vardı. Bunlar genelde yaşadıkları ülkelerde suçlu olarak aranan insanlardı ve Cezayir’e gelip İslâm’a giriyor, sonra da yeni dindaşlarıyla beraber hareket etmeye başlıyorlardı.

Takdir etmek gerekir ki böylesi bir karmaşada bu insanların her türlü faaliyetini denetlemek mümkün değildi. Bununla beraber hıristiyan Avrupalıların müslümanlara karşı yürüttüğü korsanlık faaliyetlerine cevap vermek ve meydanın boş olmadığını her daim hatırlatmak da faydasız bir iş olarak görülmüyordu.

Türk öldürmek serbest


Araştıranlar hayretle göreceklerdir ki, yakın zamanlara kadar İzlanda’da geçerli olan bir kanuna göre, bu ülkede Türk öldürmek herhangi bir cezayı gerektirmiyordu. Yani, kağıt üstünde de olsa, Türk öldürmek yasal bir haktı. Peki neredeyse Kuzey Atlantik’in orta yerindeki bu ada devletinin yöneticileri böylesine saçma bir kanunu çıkarma gereğini neden hissetmişlerdi?

Tahmin edileceği gibi bu kanunun çıkartılmasına sebep olanlar bir grup Cezayir korsanıydı. Daha önceki bazı yazılarımızda ifade ettiğimiz gibi Avrupalılar için ister Kuzey Afrikalı, ister ihtida etmiş Avrupalı, ister Balkanlı olsun, karşılarındaki müslümanların genel adı Türk’tü.

Murat Reis, Kuzey Avrupa sahillerinde


Murat Reis (ki aslen bir Almandı. Cezayir’e gelip müslüman olmuş Osmanlı’nın Cezayir Beylerbeyi Büyük Murat Reis’in himayesinde yetişmişti) kumandasındaki gemilerden oluşan bir filo 1625 yılında Cebelitarık boğazını geçti ve Atlantik Okyanusu’na çıktı. Bundan sonra gemiler rotalarını kuzeye çevirdiler. Filo uygun bir barınma yeri ve faaliyette bulunmak için elverişli bir nokta olarak Lundy adasını geçici bir üs haline getirdi. Bu ada İrlanda ve Britanya adaları arasındaki Bristol boğazının güney girişindeydi. 1626 yılı boyunca korsanlar Britanya ve İrlanda sahillerini vurarak üç yüz kadar esir topladıktan sonra Lundy’i terk ettiler ve İrlanda’nın batısından dolaşarak tekrar kuzey istikametine yöneldiler. İskoçya’yı kuzeyden dolaşan filo tekrar Avrupa anakarasına yöneldi ve Hollanda sahillerini vurdu. Bu sefer tekrar kuzeye yöneldiler ve Baltık denizine girerek Danimarka sahillerini vurdular.

Anlaşılan Murat Reis bu bölgede ayak basmadık çıkıntı bırakmamaya niyetliydi. Danimarka’dan sonraki hedef Norveç sahilleriydi. Norveç sahillerine çıkan leventler daha ileri gitmediler. Murat Reis şimdilik bu kadar ganimetin yeterli olduğunu düşünmüş olacak ki bu noktada sefere son verdi. Ama bir sonraki seferin ulaşacağı son nokta daha da sıradışı olacaktı. Muhtemelen Murat Reis daha ötelerde kendisini nelerin beklediğine dair merakını yenemiyordu. Amacı sadece ganimet toplamak ve rahatsızlık vermek olsaydı her halde bu iş için Kuzey Atlantik’in belirsiz sularını seçmezdi.

İzlanda kıyılarında


1627 yılında filosuyla bir kez daha Atlantik Okyanusu’na çıkan Murat Reis bir önceki seferinin son durağı olan Norveç sahillerini bir kez daha vurdu. Bundan sonra ise yönünü Avrupa anakarasının çok ötesine, İzlanda’ya çevirdi. İzlanda’nın güney sahillerinde yaşayan ve muhtemelen o güne kadar birbirlerinden başka hiç kimseyi görmemiş olan ahali için Murat Reis’in filosunun adaya ulaştığı gün hayatlarında bir dönüm noktası olacaktı. Yüzlerce esir alan Murat Reis daha sonra geri döndü ve bunlardan bazılarını satarken bazılarını da fidye karşılığı serbest bıraktı.

Belirtmek gerekir ki, Murat Reis’in bu faaliyetlerini hangi siyasal atmosfer içinde ve gerçekten tam olarak hangi maksatlara yönelik olarak yapmış olduğu ve eylemlerinin meşruluk derecesi uzmanlık ve derin bir araştırma gerektirir. Dolayısıyla biz burada bu meseleleri tartışmak amacında değiliz. Ama Murat Reis hakkında yazılanlara ve söylenenlere bakılırsa kendi döneminde oldukça popüler ve saygın bir mevkide olduğu anlaşılıyor. Anonim bir şiir bunu ispatlar nitelikte:

Murat Reis’in gemileri seksen direkli / İçinde tayfalar ağalar arslan yürekli.
Enginlerden bir kuş geldi kondu aman serene / Beş Mısır hazinesi vereyim karayı görene..

Ve Cezayir deniz akıncılarından Çırpanlı da şöyle diyor:

Gelen Gazi Murat Reis’tir bak
Rasulullah sancağını çeker ak
Denizde karada yardımcıdır Hak
Odur mağrip ulularının velisi

Cezayir’e Hak’tan nazar olmuştur
Her birimiz bir iklimden geliriz
Savaşırken şehit düşer kimimiz
Al kırmızı kan içinde ölürüz

Murat Reis Kuzey Amerika’ya da gitmiş
   

Rivayete bakılırsa Murat Reis’in gözünü diktiği uzaklar İzlanda’yla da sınırlı değildi ve 1628 yılında yine İzlanda üzerinden Kuzey Amerika’ya doğru yönelmiş ve hedefine de ulaşmıştı. Eğer bu doğruysa oradaki faaliyetleri hakkında bir bilgiye sahip değiliz. Ve yine rivayete göre Murat Reis ve adamları Amerika seferinden dönerken yakalandıkları bir fırtınada kaybolmuşlardı.

Murat Reis’in İzlanda seferi, İzlanda tarihinde önemli bir yere sahiptir ve bugün bile kimi müzik gruplarının bu konuyu şarkılarında ele aldıkları görülmektedir. Bu olayın İzlandalıları ne derece sarstığı yukarıda bahsettiğimiz “Türk öldürmenin serbestliğine dair” kanundan da anlaşılmaktadır.

Bu sefer esnasında kaçırılanlardan biri de Katolik bir rahipti ve esir olarak satıldıktan sonra özgürlüğüne kavuşarak Danimarka’ya gitmiş ve burada başından geçen olayları anlatan bir kitap yazmıştır. Konuyla ilgili yapılan çalışmalardan ise Osmanlı’ya bağlı Cezayir korsanlarının bu uzak bölgelere gerçekleştirdikleri seferlerin Murat Reis’inkilerle sınırlı olmadığı da anlaşılmaktadır.

Murat Reis’in faaliyetlerinin meşruiyetini tartışmanın bu yazının konusu olmadığını ifade etmiştik. Ama ortaya çıkan tabloda bize göz kırpan başka noktalar da var. Yedi iklimden gelen her milletten müslümanın Osmanlı bayrağı altında kaynaşıverip kendilerini bir bütünün parçaları olarak görmeleri, bu kardeşliğin verdiği coşku, Allah’a güvenmekten kaynaklanan emniyet ve cesaret hissi ve bu hisle bilinen bilinmeyen bütün coğrafyalara kendi kimliklerini taşımaktaki pervasız ve gamsız tavır... Allah cümlesine rahmet eylesin.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis
« Posted on: 26 Nisan 2024, 03:32:04 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis rüya tabiri,Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis mekke canlı, Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis kabe canlı yayın, Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis Üç boyutlu kuran oku Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis kuran ı kerim, Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis peygamber kıssaları,Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reis ilitam ders soruları, Cezayirde Bir Alman Korsan Murat Reisönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes