> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Diğer Yazılar > Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda  (Okunma Sayısı 761 defa)
07 Eylül 2011, 20:25:53
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 07 Eylül 2011, 20:25:53 »



Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda


Eylül 2008 - 117.sayı

Ali DEMİRTOPUZ kaleme aldı, DİĞER YAZILAR bölümünde yayınlandı.

Topraksız ziraat yapan ülke


90’lı yılların başı. Hollanda’dayız. Konya ilimiz kadar yüzölçümüne sahip bu toprakların tarım hayvancılık, sebze ve meyvecilik, dahası çiçekçilik üretiminde nasıl dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi olduğunu merak ediyorum.

Akşama doğru arabalara biniyor ve bir seraya gidiyoruz. Sera bir dönüm gelmez. İşletmede yedi işçinin çalıştığını öğreniyoruz. Seranın bekçiliğini yapan iki azman köpeği yanımızdan güçlükle uzaklaştırıyorlar. Bıraksalar bizi paralayacaklar.

Girişte devasa üç tank, her birinden bir hortum uzanıyor sebze köklerine. O bir dönüm var yok alanda toprak görünmüyor. Her taraf beton. Sebzeler tahminen 10 santimetrelik küp biçiminde kutucuklara ekilmiş. Girişteki tankların her birinden uzanan şeffaf plastik hortumlardan kutucukların içindeki süngerimsi madde besleniyor, süngerdeki köklerden de bitkiler... Sonradan öğreniyoruz ki tanklardan birinde su, diğerinde oksijen, öbüründe de kimyasallar (hormon?) varmış.

Sera sahibi, işletmesini gezdiriyor. Anadolu’da olduğu gibi salatalıklar toprakta yatarak büyümüyor. Yukarı doğru uzatılmış tellere dolanarak işçilerin eğilmeksizin toplayabileceği yükseklikte, adeta havada yetişiyor. Tekerlekli konteynırlara toplanan ürünler aşağı yukarı üç metreye bir metrelik plastik bantta gramajına göre insan eli şeklindeki küreklerle kasalara istifleniyor. Anlaşılan plastik bandın altına hassas teraziler yerleştirilmiş. Tasniften sonra kasalara şöyle bir göz attım. Neredeyse her kasanın boyları ve kalınlıkları aynı salatalıklarla doldurulduğunu gördüm. Şu farkla ki ilk kasadakiler küçükken sonuncudakiler bayağı iriydi. Ziyaretimiz denk düşmediğinden dolmalık biber toplanışını göremedik. Fakat dolmalık biberlerin rengi aklımızı başımızdan aldı. Yeşil de değil, kırmızı da. Turuncu. Portakal renginde dolmalık biberler... (Fakat işin garibi, topraktan bağımsız, yapay ortamda yetişen sebze meyve hatta et lezzetsiz. Akşam yiyemeyip buzdolabına kaldırdığım salatalığın ertesi gün büyümeye devam ederek poşeti delip dışarı çıktığını görünce şaşırmıştım.)

Bir ara yağmur başladı zannediyorum. Tebessüm ediyorlar. Güneş yoksulu ülkede güneş azıcık yüzünü gösterince seranın iç sıcaklığı artmış, ısıyı dengelemek için yağmurlamalar çalışmış meğer.

İşletme sahibi toprak ağası gibi. Ayağında çizmeler, sırtında bir tulum. Tulumun paçaları tamamen çizmenin içinde. Serayı işletebilmek için ziraata dair 7 yıllık üniversite eğitimi almış. Bir salatalık kökünden 3-4 ay ürün topladıklarını belirtiyor. Cirosunu da söylüyor. Hatırımda kaldığı kadarıyla yüklüce küsuratı bir yana, yıllık birkaç yüz bin Alman Markı.

İki yüz dönüme yakın toprağı olmasına rağmen, bu bir dönüme varmayan beton sera işletmecisinin eline geçen parayı ancak 10-15 yılın gelirini üstü üste koyduğunda kazanabilecek Anadolu çiftçisini hatırlıyorum, içim sızlıyor.

Hollanda, İslâmiyetle hayli geç tanışmış ama şu anda yüz binlerce müslüman yaşıyor. Siyasi var oluşunda büyük oranda Osmanlı’nın katkısı olan ülke, bir ara müslüman sömürgelere de sahipti.

Denizi kara, karayı para yapanlar

Hollanda kuzey ve batıda Kuzey Denizi, güneyde Belçika, doğuda ise Almanya ile komşudur. Belçika ve Lüksemburg ile birlikte “Benelüks Ülkeleri”nden bir tanesini oluşturur.

Ülke topraklarının çoğunluğu deniz seviyesinin altındadır. Topraklarının %40’ı denizleri doldurmak suretiyle kazanılmıştır.

Kuzey-güney uzunluğu 306 km, doğu-batı genişliği ise ortalama 250 kilometredir. Nüfus yoğunluğu bakımından dünyanın en önde gelen ülkelerindendir. Toplam yüzölçümü 41.526 km²’dir (Dünya 135’incisi), nüfusu 16 milyon 500 bin (59’uncu), GSMH’sı 671 milyar dolar (23’üncü), kişi başına milli geliri 40.896 dolardır (15’inci)’dır.

Hollanda, özellikle peynirleri, yel değirmenleri, bisikletleri ve laleleriyle, bir de topraklarında yaşayanlara sağladığı sosyal haklarla tanınır.

Küçük araziden mümkün olduğunca çok ürün elde etmeye çalışılır. Fevkalade ileri metotlarla yüksek verimli tarım yapılır. En çok yetiştirilen ürünler şeker pancarı, patates ve buğdaydır. Meyvecilik, sebzecilik ve dünyada ününe ün katan çiçekçiliği ile Hollanda en önemli tarım ülkelerinden birisidir. Ülkede hayvancılık o kadar gelişmiştir ki Hollanda inekleri süt verimi bakımından dünyada ilk sırayı alır. Dolayısıyla tereyağı, peynir ve diğer süt mamullerinde çok ileridir ve bu ürünlerin ihracından büyük gelir sağlar.

Kuzey Denizi’ndeki petrol alanlarından birine sahip olan Hollanda, petrol işletmeciliğinde hayli ileri gitmiştir. Geniş doğal gaz rezervleri vardır. Hollanda, gemi inşa sanayinin yanı sıra demir-çelik, uçak, makine, elektrikli araç yapımları, petrol rafinerisi, kimyevi madde üretimi, dokumacılık, seramikçilik ve elmas tıraşçılığında iddialı
ülkelerden biridir.

Ülke topraklarında milattan önce Keltler, Batavlar, Frizler ve çeşitli Germen kavimleri yaşıyordu. Romalılar, burada Belçika Galyası adıyla bir eyalet oluşturdular (m.ö. 15). Sonra Germen kavimlerinden Saksonlarla Frankların eline geçti. 11. yüzyıldan itibaren Hainaut, Namus, Loon, Holland, Zeeland, Gelderland, Brabant ve Lumburg düklükleri nüfuz kazanmaya başladılar. Bir ara Fransa’nın hakimiyetine girdiyse de Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’ndan bağımsızlığını 1579’da kazandı.

17. yüzyılda ticaret ve gemiciliğin gelişmesiyle hızla zenginleşti. Avrupa ve dünya siyasetinde büyük bir ağırlık kazandı. 1602’den itibaren kısa sürede baharat ticaretini ele geçirdi. Seylan (Sri Lanka), Cava, Sumatra ve Güney Afrika’da sömürgeler, Brezilya Guyana’da topraklar elde edildi.

Bu durumunu 18. yüzyılda kaybetti. Sonra Prusya işgaline uğradı (1786). Daha sonra Hollanda Krallığı olarak tarih sahnesindeki yerini aldı (1890). Birinci Dünya Savaşı’na katılmadı ama İkinci Dünya Savaşı’nda Almanlarca işgal edildi (1940-45). Önemli sömürgelerinden Endonezya 1949’da, Surinam ise 1975’te bağımsızlıklarını kazandılar.

Müslümanlarla ilk ilişkiler

Hollandalılar müslümanlarla ilk kez Haçlı Seferleri sırasında 11. yüzyılda karşılaşmışlardır. Daha sonra da Osmanlı Devleti’yle ilişki kurmuşlardır.

Osmanlılar Hollandalılardan ilk olarak Filandre (Flander, Flandır, Flandırya) şeklinde söz etmişlerdir. Ama daha ziyade Felemenk tabirini kullanmışlardır. Nederlande isminin kullanıldığı da görülür.

İlk ilişkiler Kanuni Sultan Süleyman zamanında başlamış ve diğer Avrupa ülkelerinin tüccarlarıyla birlikte Flandır tüccarlarına da Osmanlı sınırları içinde bulunan ticaret yaptıkları bölgelerde konsolosluk açma izni verilmişti.

İlerleyen yıllarda Fransız ve İngiliz bayrakları altında Osmanlı limanlarında ticaret yapan Hollanda gemileri bir yandan da İspanya tebaası olarak düşünüldüğü için Cezayir ve Tunuslu korsanlar tarafından yağmalanıyor ve mürettebatı esir pazarlarında satılıyordu.

Osmanlı Devleti’yle savaş halindeki İspanya’ya karşı bağımsızlık savaşı veren Hollandalı Protestan korsanlar Osmanlı’ya doğal müttefik gözüyle bakıyorlardı. Hilal şeklindeki madalyonlarının üzerine “Papa taraftarı olmaktansa Türk olmak” ibaresini yazmaları bunun bir göstergesiydi.

Hollanda’yı ilk tanıyan devlet


Hollandalılar 1604’ten itibaren Osmanlı’yla doğrudan ilişki kurmaya çalıştılar. Bu girişimler sonucunda Osmanlı Devleti, Hollanda’ya serbest ticaret izni verdi (1610). O sırada Hollanda’yı hiçbir Avrupa devleti tanımamıştı. Osmanlı’nın tanımaması için de çok uğraş vermişlerdi. Ama Hollanda elçisi Haga’nın Sultan Birinci Ahmed tarafından huzura kabul edilmesiyle Osmanlılar, düşmanı İspanya’ya karşı bağımsızlık mücadelesi veren Felemenk Birleşik Cumhuriyeti’ni resmen tanımıştır (1612). Ayrıca Hollanda, İspanya Krallığı karşısında Osmanlı’ya sığınmaktan başka çare bulamamıştı. Böylelikle Hollanda’yı ilk tanıyan devlet Osmanlı İmparatorluğu olmuştur.

Osmanlılar Tunus ve Cezayir’deki Hollandalı esirleri de serbest bıraktılar. İşte Hollanda’nın 17. yüzyıldaki kuruluş ve yükselişinde Osmanlı Devleti’nin böyle önemli bir rolü olmuştur.

Osmanlılar Hollandalıları Akdenizde İspanya’ya karşı müttefik deniz gücü olarak görüyor, ilişkilerini siyasi düzeyde sürdürmeye özen gösteriyorlardı. Hollandalılar ise işin ticari yönüyle ilgiliydiler.

Leiden Üniversitesi’nde Arap ve Türk dillerinin incelenmesi için bir kürsü kurulması da bu dönemde gerçekleşmiştir. Leiden, hâlâ İslâm ve Türk araştırmalarının merkezi olma özelliğini sürdürmektedir. Ünlü İslâm Ansiklopedisi de buradaki bilim adamlarının gayretleriyle yazılmıştır.

Bir ara olumsuz bir seyir izleyen (1798 ve 1810) Osmanlı Hollanda ilişkileri bir türlü eski seviyesine gelememiştir. Özellikle İkinci Abdülhamid devri dış politikası bütün sömürgeci devletlerin yanı sıra Hollanda’yı da rahatsız etmiştir. Hollanda’nın sömürgesi olan Endonezyalı müslüman öğrencilerin Osmanlı askerî okullarında okutulması Hollandalıları endişelendiriyordu. Sömürgelerin problemleriyle pek ilgilenmeyen Hollanda gereğini yapmak zorunda kalmıştı.

Hollanda ile Birinci Dünya Savaşı’nda kesilen ilişkiler nihayet Ankara’da yapılan bir dostluk ve iş birliği antlaşmasıyla canlanmıştır (1925). 60’lı yıllarda Hollanda’ya Türk işçilerin gönderilmesiyle bu ilişki ayrı bir boyut kazanmıştır.

İlk islâmî faaliyetler


Hollanda’da ilk İslâmî faaliyetler 1947’de Pakistan’dan gelen Ahmedîler vasıtasıyla başlamış, 1000 kadar Malukul...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda
« Posted on: 27 Nisan 2024, 04:31:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda rüya tabiri,Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda mekke canlı, Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda kabe canlı yayın, Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda Üç boyutlu kuran oku Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda kuran ı kerim, Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda peygamber kıssaları,Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollanda ilitam ders soruları, Çalışkanlık Örneği İnsanların Ülkesi Hollandaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes