> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Diğer Yazılar > Kalbe Saykal Vurmak
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kalbe Saykal Vurmak  (Okunma Sayısı 998 defa)
06 Temmuz 2011, 17:21:59
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 06 Temmuz 2011, 17:21:59 »



Kalbe Saykal Vurmak

Şubat 2011 - 146.sayı


T. Ziya ERGUNEL kaleme aldı, DİĞER YAZILAR bölümünde yayınlandı.

“Kalbini tevbe ile jeng-i günahdan pâk et
Sildirir, doğru yürüsün diyen âdem sa’at”
(Refî’)

[Saatinin doğru işlemesini isteyen kişi (nasıl ki onu bir saatçiye) sildirip temizletirse, (sen de tıpkı bunun gibi) kalbini tevbe ile günah pasından temizle.]

İstanbul’da 1821’de vefat eden Kalâyî Mehmed Emin Refî’ Efendi, yukardaki beytinde eski bir âdetten söz ediyor. O vakitler, zemberekli çarklı mekanik cep saatlerini kullanmak yaygındır. Ancak zamanla tozlanıp paslanan metal aksamı, saatin mekanizmasını yavaşlatmakta, saatler geri kalmaktadır. Bu sebeple belli aralıklarla usta bir saatçiye götürülüp temizlenmesi gerekmektedir. Bu iş, yani cep saatlerinin temizlenip silinmesi, eski zamanların ramazan hazırlıklarından biridir. Ramazan ayına yakın günlere bilhassa denk getirilir ki, imsak ve iftar vakitlerini muntazaman takip etmek, namazları vaktinde kılmak mümkün olsun. 

Kumaş tüccarı iken mesleğini bırakıp ilim tahsiline yönelen, daha sonra da Mevlevî dervişleri arasına karışan Refî’ Efendi, bu ramazan hazırlığını kalbin tasfiye ve tezkiyesinin gerekliliğine işaret maksadıyla mevzu etmiştir. Çünkü saatin vakti haber vererek bize vazifelerimizi hatırlatması gibi, kalbimiz de hatt u hareketimizi doğru bir şekilde tayine, akletmemize, kulluğumuzun icaplarını ihlâsla yerine getirmemize vesiledir.

Nitekim Hz. Peygamber s.a.v., haklarında net hüküm bulunmayan şüpheli hususlarda kalbimize müracaat etmemizi istemiş, “kalbi tırmalayan, huzursuz eden” şeylerden, başkaları aksi yönde fetva verse bile uzak durmamızı tembihlemiştir. Fakat öte yandan kalbin böyle bir hakemliği yapabilmesi, iman nuru ile aydınlanması yahut günah kirleriyle kararmamış olması şartına bağlanmıştır.

Mutaffifîn suresinin 14. ayetinde, işledikleri günahlar sebebiyle kâfirlerin “kalplerinin paslandığı” haber verilir. Ayette geçen pasın ne olduğu, nasıl meydana geldiği sadedinde bir hadis-i şerifte şu izahat vardır:

“Kul bir günah işlediği vakit kalbinde (nokta gibi) siyah bir leke oluşur. Eğer tevbe edip günahtan vazgeçerse kalbi cilalanarak (o leke silinir). Yok günah işlemeye devam ederse siyah lekeler çoğalır; hatta bir zaman gelir kalbi tamamen kaplayıp (karartır).”

Bu hadisi şerheden alimler, günahla kalpte hasıl olan lekeyi bir temsil ya da benzetme olarak görmezler. Onlara göre günah lekesi, tıpkı kılıç üzerindeki pas gibi barizdir ve işlenen günahların cinsine yahut miktarına göre muhtelif büyüklüktedir. Hadis-i şerifin orijinal ifadesinde tevbe ile kalbin “silinip cilalanması” manası “sukile” fiiliyle karşılanmıştır ki, bu kökten türeyip dilimize geçen “saykal vurmak” tabiri, metal eşyayı parlatarak, kir ve pasından arındırmak demektir.

Hasıl-ı kelam, vakti doğru göstermesi için nasıl ara ara saati sildirip temizletmek gerekiyorsa, kalbi de sık sık tevbe istiğfar ile günah pasından kurtarmak gerekiyor. Aksi halde günahlardan hasıl olan lekeler kalbi kaplayacak, kalpteki fıtrî nuru kapatıp yolumuzun aydınlanmasını engelleyecek, basiretimizi köreltecektir. Kararmış, paslanmış bir kalp, doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü, hayır ile şerri tayin etmek üzere kendisine danışılacak emin bir kalp değildir artık. 

Üzeri tozlanmış bir ayna gibi, ilâhi tecellileri hakkıyla müşahedeye imkan vermediği için, günahlarla kirlenmiş kalbin kelime-i şahadeti tasdiki de kati değildir. Tasdikinde eksiklik ve şüphe bulunan imanı zayıf bir kalp, doğru işlemeyen, geri kalan saate benzer; sahibini yanıltır. Şüpheli hususlarda doğru ile yanlışı ayırt edememesi bir tarafa, insana kulluğunu unutturur, ibadetlerini savsaklatır, dünyaya meyli artırıp ahireti hafife aldırır.

Zünnûn-i Mısrî k.s. hazretleri kalp kararmasının dört alameti olduğunu söylemiştir.

Bunlardan birincisi “ibadetten zevk almamak, kulluk vazifelerini yüksünerek yapmak”tır. Zira kalp, taşıdığı imandan emin ve mutmain olmayınca ihlâs ve huşu da olmaz. İhlâs ve huşudan yoksun ibadetlerden tat almak ise mümkün değildir.

İkincisi “Allah korkusunu unutmak, hesap gününü hatıra getirmemek”tir. Nefsin arzuları peşinde dünyaya dört elle sarılıp sanki ölüm yokmuş gibi koşturan insan durup düşünmeye, dünyadan sonrasını hesaba katmaya zaman ve fırsat bulamaz.

Üçüncüsü, “gördüklerinden ibret almamak”tır. Kararmış bir kalp akletmeye mani olduğundan, böyle bir kalbin sahibi, çevresinde olup bitenlerden ders çıkarmayı ve buna göre tavır belirlemeyi akıl edemeyecektir. Ölümden, musibetlerden ibret almayacak, kapıldığı akıntının kendisini felakete sürüklediğini anlayamayacaktır. Nitekim kalp kararmasının dördüncü alameti “anlama ve kavrama kabiliyetinin giderek körelmesi”dir. Günah işlemek suretiyle kalplerini kirletenlerin duydukları hakikatler adeta bir kulaklarından girip diğerinden çıkar. Okuduklarına nüfuz edemez, öğrendiklerini çabuk unuturlar. Basmakalıp manasız sözleri tekrarlayıp boş konuşurlar.

Bütün bunlar kalbin kararmaya başladığının, saatin doğru çalışmadığının işareti henüz. Allah muhafaza, günahta ısrar edilmesi halinde kalbin tamamen paslanması ve mühürlenerek bir daha asla iş göremez hale gelmesi gibi kâfirlere mahsus bir felakete düçar olmak da var. Onun için bu alametlerden herhangi biri belirir belirmez, halden ve vakitten anlayan bir ustaya koşup tevbe ile kalbe saykal vurdurmanın çaresine bakmalı.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kalbe Saykal Vurmak
« Posted on: 25 Nisan 2024, 12:08:50 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kalbe Saykal Vurmak rüya tabiri,Kalbe Saykal Vurmak mekke canlı, Kalbe Saykal Vurmak kabe canlı yayın, Kalbe Saykal Vurmak Üç boyutlu kuran oku Kalbe Saykal Vurmak kuran ı kerim, Kalbe Saykal Vurmak peygamber kıssaları,Kalbe Saykal Vurmak ilitam ders soruları, Kalbe Saykal Vurmakönlisans arapça,
Logged
06 Temmuz 2011, 23:23:03
Selvihale

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 434


« Yanıtla #1 : 06 Temmuz 2011, 23:23:03 »

Rabim razı olsun ..Rabbim tevbe ehli olnlardan eylesin Her daim tevbeye sarılanlardan oluruz inşlhh....Rabbim kabul eylesin tevbelerimizi aminnn
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes