> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Diğer Yazılar > Orta Vadeli Program
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Orta Vadeli Program  (Okunma Sayısı 988 defa)
05 Haziran 2012, 11:48:40
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 05 Haziran 2012, 11:48:40 »



Orta Vadeli Program: Temkinli ve gerçekçi
Semih YILDIRIM • 56. Sayı / EKONOMİ


Orta vadeli programa baktığımızda bütçede çok güçlü bir düzelmeden bahsedemiyoruz. Bu aslında popülist olmayan ve oldukça gerçekçi bir beklenti. 2002 ile 2007 arasında gerçekleşen büyümenin lokomotifi olan mali disiplin ise kriz nedeniyle tamamen kaybedilmiş görülüyor.

Yaz başından bu yana ekonomi çevrelerinde açıklanması merakla beklenen Orta Vadeli Program 17 Eylül’de ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan tarafından nihayet açıklandı. Önümüzdeki üç yılda ekonomik gidişatın nasıl olacağına dair öngörüleri ve ekonomide uygulanacak politikaları içeren programın temel hedefleri arasında kriz ortamında bozulan kamu dengelerini düzeltip özel sektör öncülüğünde yeniden büyümeyi sağlamak ve istihdamı artırıp enflasyondaki düşüş eğilimini devam ettirmek var. Kriz sonrası belirsizliği azaltacak makro politikaları içeren programın hedefleri genel olarak gerçekçi bulunsa da, beklentileri ne kadar karşıladığı konusunda kamuoyunda görüş farklılıkları oluşmuş durumda. Yaygın kanaate göre orta vadeli yol haritası bu haliyle kriz sonrası Türkiye’nin yola IMF’siz devam etmek istediğine işaret ediyor.

Büyüme oranı eksi 6

Açıklanan programın hedefleri arasında en dikkat çekici nokta, 2009 yılı için öngörülen yüzde 6 ekonomik küçülme oldu. Hatırlayacağınız üzere kriz öncesi hazırlanan 2009 yılı bütçesinde Hükümet yüzde 4 büyüme öngörmüş, daha sonra bu rakamı eksi 3,6 olarak revize etmişti. Bugüne kadar ekonomi kulislerinde daralmanın en fazla yüzde 5-5,5 olacağı konuşuluyordu. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda yüzde 6 daralma tahminiyle hükümet birçok piyasa tahmincisinin de önüne geçmiş bulunuyor. IMF tarafından 2009 yılı için global ölçekte ortalama yüzde -1,4 büyüme beklentisi göz önünde bulundurulduğunda, öngörülen büyüme rakamları krizin Türkiye’yi teğet geçmediğini teyit ediyor. Yeni programda ekonominin 2010’da büyüme sürecine girmesi ve sonrasında büyümenin ivme kazanması öngörülse de toparlanmanın yavaş ve kademeli bir seyir izlemesi bekleniyor.

Bütçe açığı 62,8 milyar

Programda öne çıkan diğer önemli öngörülerden biri ise 2009 yılında bütçenin 63 milyar lira açık verecek olması. Revize edilmeden önce bu yılın başında 10 milyar TL olarak belirlenen bu rakam, çoğu ekonomist tarafından gerçekçi bulunmayıp 50 ila 60 milyar arasında olacağı tahmin ediliyordu. Yılın ilk sekiz ayında bütçe açığının 31 milyar lira olarak gerçekleştiği göz önünde bulundurulduğunda kalan dört ayda açığın ikiye katlanması bekleniyor. Programa göre 2008’de yüzde 1.8 olan bütçe açığının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) oranı bu yıl yüzde 6.6, 2010’da yüzde 4.9, 2011’de yüzde 4, 2012’de ise yüzde 3.2 olacak.

Bütçeye gelir tarafından bakıldığında durum çok fena değil. 2008’in aynı dönemiyle karşılaştırdığımızda 2009’un ilk yarısında bütçe gelirlerinde 146 milyar TL’den 140 milyar TL’ye doğru küçük bir düşüş var. Ekonominin ilk altı ayda yüzde 10 küçüldüğü ve hükümetin ekonomiyi canlandırmak için önemli vergi indirimlerine gittiği bu dönemde sadece yüzde 4,4’lük bir azalma aslında oldukça olumlu bir gelişme.

Aynı şeyleri giderler tarafı için söylemek pek mümkün gözükmüyor. Geçmişte ödenen yüksek faiz rakamlarından dolayı bütçenin gider kısmını genelde faiz kalemi bozardı. Yılın ilk sekiz ayında faiz dışı giderler yüzde 23,8 artarken faiz harcamalarındaki artış yüzde 11,6’da kalmış. İlginçtir; ilk sekiz ayda yüzde 10 küçülen ekonomide kamunun personel giderleri yüzde 17 artmış. Bu gider kalemindeki artışın yerel seçimler öncesi geçici kadrolardan kalıcı kadrolara geçirilen personelden kaynaklandığı biliniyor. Cari transferler ise yüzde 35,8’lik artış ile 44.3 milyar TL'den 60.1 milyar TL'ye yükselmiş. Kriz nedeniyle prim gelirlerinde önemli düşüş yaşayan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun gelir ile gideri arasındaki farkın bütçeden ve cari transferler yoluyla kapatıldığı anlaşılıyor.

Enflasyon düşerken işsizlik yerinde sayıyor

Program döneminde özel sektörün istihdam artırıcı yatırımlarının da etkisiyle yaklaşık 1,3 milyon kişiye yeni istihdam yaratılması öngörülüyor. Bu da 2012 yılına kadar ekonomiye her yıl eklenen yeni işgücü katılımını karşılayabilecek bir istihdam olanağı manasına geliyor. İşsizlik oranının yıl sonunda 14,8’e çıkması, 2012'de yüzde 13.3'e gerilemesi bekleniyor. Diğer bir ifade ile program döneminde işsizlik konusunda bugünkü duruma göre herhangi bir iyileşme söz konusu değil.

Kişi başına gelir 8.456 dolar

2008 yılında kişi başına düşen (GSYH) 10,436 dolardı. Programa göre kişi başına gelir bu yıl 8 bin 456 dolara inecek ki, bu yılın ikinci çeyrekteki GSYH’ya göre kişi başına gelir 9 bin 50 dolar olarak gerçekleştiğinden bu rakamın yılsonuna kadar yaklaşık 600 dolar daha düşeceği tahmin ediliyor. Kişi başına gelir 2008 seviyesine 2012 yılında bile ulaşamayacak.

2008 yılında 375 milyar liraya kadar inen AB tanımlı borç stoku, krizin etkisi ile bu yılsonunda 448 milyar liraya, 2010'da ise 504 milyar liraya çıkacak. Krizin ilk aylarında alınan önlem ve uygulanacak teşviklerin hayata geçirilmesinde yaşanan gecikmeler nedeniyle 73 milyar TL artan borç yükü, her bir vatandaşımıza düşen devlet borcunu bu yıl 1000 TL yükseltti. 

Kredi notu değişti

Bütün bu olumsuz haberlerin arasında orta vadeli programın açıklanmasını takiben bir güzel haber, kredi derecelendirme kuruluşlarından geldi. Önde gelen uluslararası derecelendirme kuruluşları S&P ve Moody's, Türkiye'nin azalan dış finansman riski çerçevesinde, ekonomik dayanıklılığının artmasını ve Orta Vadeli Program çerçevesinde de ekonomik politika belirsizliğinin azalmasını gerekçe göstererek Türkiye'nin kredi notu görünümünü negatiften durağana yükseltti. Kriz öncesi yaptıkları yanlış derecelendirme ve değerlendirmeler nedeniyle bir hayli eleştirilen bu kuruluşlar halen Türkiye’nin notunu Mısır’ın iki kademe altında tutuyor olsalar da bu konuda harekete geçmelerini olumlu bir gelişme olarak kaydedelim.

Sonuç olarak orta vadeli programa baktığımızda bütçede çok güçlü bir düzelmeden bahsedemiyoruz ki, bu aslında popülist olmayan ve oldukça gerçekçi bir beklenti. 2002 ile 2007 arasında gerçekleşen büyümenin lokomotifi olan mali disiplin ise kriz nedeniyle tamamen kaybedilmiş görülüyor. Artık tüm dünyada benimsenmiş olan yavaş büyüme beklentisini esas alarak 2009 yılında kaybettiklerimizi önümüzdeki üç yılın sonunda ancak telafi edebileceğiz.

Oldukça temkinli bir ekonomik büyüme öngörüsü üzerine kurgulanmış olan program, genel anlamda IMF’nin talepleriyle uyuşuyor fakat yeni bir stand-by anlaşması için yeterli olmayabilir. IMF yardımı olmadan bu hedeflerin tutup tutmayacağı ekonomi çevrelerinde sorgulansa da, Hükümet tarafında yeni bir anlaşma için çok fazla istek görülmüyor. Hükümet çevrelerinde adeta “biz elimizden geleni yaptık, olursa olur olmazsa dünyanın sonu değil” havası hâkim.

Programla alâkalı değerlendirmeler her yorumcunun bakış açısına göre değişiklik arz etse de, elimizdeki ekonomik yol haritasının önümüzdeki üç yıla ait belirsizlikleri önemli ölçüde azaltıp herkesin önünü biraz daha net görmesini sağladığı kesin. Bu anlamda program Türkiye’nin uzun vadeli dengelerini koruyabilmesi açısından önemli bir çapa görevi de yapacak. Bundan sonra yapılması gereken mevcut programın yardımıyla mali disiplinden taviz vermeden değişen küresel ekonomik şartlara uygun sürdürülebilir büyüme hızını yakalamamızı sağlayacak ekonomik modeli uygulamak olacak.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Orta Vadeli Program
« Posted on: 24 Nisan 2024, 06:35:35 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Orta Vadeli Program rüya tabiri,Orta Vadeli Program mekke canlı, Orta Vadeli Program kabe canlı yayın, Orta Vadeli Program Üç boyutlu kuran oku Orta Vadeli Program kuran ı kerim, Orta Vadeli Program peygamber kıssaları,Orta Vadeli Program ilitam ders soruları, Orta Vadeli Programönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes