> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Diğer Yazılar > Kültür Sanat
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kültür Sanat  (Okunma Sayısı 849 defa)
10 Haziran 2012, 12:47:35
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 10 Haziran 2012, 12:47:35 »



Kültür Sanat
Enes ÖZEL • 52. Sayı / KÜLTÜR SANAT


“Kaderle yaşamak”: Muhyiddin Şekur’un dilinden

Muhyiddin Şekur 7 yıl sonra bir kez daha Türkiye’deki okurlarıyla buluştu. Kültür A.Ş.’nin Ali Emiri Kültür Merkezi’nde düzenlediği konferansın başlığı Şekur’un kişisel tarihine çok uygun: “Kaderle Yaşamak”.

Muhyiddin Şekur’u Su Üstüne Yazı Yazmak kitabıyla tanıdı Türkiye okuru. İnsanın ruhi tekâmülüne, mürşit mürit ilişkisine, aşkla şekillendirilmiş bir yaşama dair anlattığı 12 öyküden oluşan kitap Türkiye’de çok sevildi ve ciddi bir karşılık buldu. Genelde bu tür anlatılar tekke, tasavvuf gibi oluşum ve kavramları dışarıdan kuşatarak, marjinalleştirerek anlatır. Oysa Şekur kitabında tasavvufu yaşamın içindeki bir pratik olarak ve samimi bir müridin dikkatli gözlemleriyle anlatmıştı. Belki de bu kadar içten ve içerden olabildiği için Türkiye’de bu kadar sevildi kitap. Kitabın Türkçe baskısı üzerinden geçen 7 yıl sonunda bir kez daha Türkiye’de okurlarıyla buluştu Şekur. Kültür A.Ş.’nin Ali Emiri Kültür Merkezi’nde düzenlediği konferansa Muhyiddin Şekur’un kişisel tarihine çok uygun bir başlık seçilmişti: “Kaderle Yaşamak”.  Bir camide karşılaştığı bayanın çağrısı üzerine başlayan olgunlaşma hikâyesini tam olarak kendi kaderinin farkındalığıyla yaşamıştı Şekur. Anlattıklarına göre sonradan Müslüman olmuş gibi hissetmiyordu kendini, sadece fıtratına gömülü olanı keşfetmiş ve kaderini takip etmişti. Sonuçta kaderi onu mürşidiyle buluşturmuş ve Yol’a girerek ilerlemesini sağlamıştı. Konferansın alt başlığı ise “Tasavvufun Batı’daki Yansımaları”ydı. Kalabalık ve ilgili bir seyirci topluluğuna özellikle modern yaşam ve insanın iç dünyası arasındaki çatışmadan bahsetti Şekur. Bu telaş ve kargaşa içerisinde geri çekilebilmenin,  kalpte toparlanıp, yoğunlaşabilmenin erdemini anlattı. Karşımızda, beklediğimiz gibi mütebessim ve alçakgönüllüydü. Sözlerini çok uzatmadan yaklaşık bir saat sonunda konuşmasına son verdi. Zaten konuşmasına başlarken, evliyaların ve sahabelerin yattığı bir şehirde yaşıyorken New York’tan gelmiş bir adamı neden dinlemek istiyorsunuz anlamıyorum, demişti. Çok konuşmadı ve İstanbul’da bulunduğu süre boyunca yaptığı gibi evliyaları dinlemeye devam etti: İstanbul’dan sonra Konya’ya, oradan da Kıbrıs’a.  — Enes Özel

“Odalar: kişisel müzeler”

İstanbul Modern Sanat Müzesi “Oda Projesi” ile fotoğraf sanatçısı Annette Merrild’i konuk ediyor. Dünyanın 9 büyük kentinde farklı kültürlerden orta sınıf insanların yaşam alanlarını kaydeden Merild’in çalışması insanın yaşadığı mekânla ve o mekânın içinde barındırdığı insanla kurduğu ilişki hakkında bize çok şey söylüyor.

Mekân ve insan arasında nasıl bir ilişki vardır? Yaşadıkları şehirler ve kültürleri arasındaki farklar ailelerin oturma odalarına nasıl yansır? Bir insan için içinde yaşadığı mekân nasıl ev haline gelir? “Oda Projesi” Danimarkalı fotoğraf sanatçısı Annette Merrild’in bu soruları kendisine sormasıyla doğmuş. İlk başta basit bir merak duymuş Merrild; projenin bu kadar büyüyeceğinden habersiz komşularının oturma odalarını fotoğraflamış. Sonrasında ise kültürler arasındaki farklılığın “ev”lere nasıl yansıdığını merak ederek 9 şehre yaymış projesini. Her şehirde bir apartman içindeki dairelerin oturma odalarını aynı açıdan fotoğraflamış.

Fotoğrafların hiçbirinde o evlerde yaşayan insanlar gözükmüyor ama her odada o odayı sahiplenen insanların derin izleri mevcut. Bazısı dağınık, bazısı derli toplu, bazısı tıka basa biblo ve çerçeve dolu, bazısı ise birkaç mobilyayla döşenmiş ve çok sade, bütün bu odalar neredeyse içinde yaşayan insanların karakterlerine bürünmüşler. Projenin en şaşırtıcı taraflarından biri bu belki de. İnsanın yaşadığı mekânla ve o mekânın içinde barındırdığı insanla kurduğu ilişki hakkında bize çok şey söylüyor bu fotoğraflar. Her oda zengin bir imge ve gösterge deposu olarak karşımıza seriliyor. Serginin bir diğer şaşırtıcı tarafı ise bir yandan farklı şehirlerde görüntülenen odaların, tercih edilen mobilyalar ve yerleşim düzenleriyle birbirine bu kadar çok benzemesi. Ama öte yandan da aynı apartmanın farklı dairelerine ait odaların ayrıntılarda birbirinden bu kadar farklılaşması. Bu sergiyi gördükten sonra bir kez daha Gaston Bachelard’a hak veriyor insan. Ev hakikaten de onun dediği gibi gerçek bir kozmos ve en yalın ev bile güzel. Barındırdığı insanın derin izlerini üzerinde taşıdığı için güzel.

Sergiye bambaşka bir gözle bakmak da mümkün elbette. Özellikle sanayi devriminden sonra burjuva ailesinin ev ve kamu arasında yaşadığı gerilimi ve evin aileye ait, kamuyu dışlayan ve mahrem bir alan olarak kutsanışını düşünürsek bu fotoğraflar önümüzde başka bir biçimde de açılabiliyor. Mahrem olanın, aileyi dışarıdan koruyan güvenli “yuva”nın farklı şehirlerde nasıl şekillendiğini görebilmek çağrıştırdığı bu kadar şeyin yanında zengin sosyolojik okumalar yapmaya da imkân tanıyor. — Enes Özel

İncesaz’dan yeni albüm

1997 yılında bu yana beğeniyle dinlediğimiz İncesaz grubu, altıncı albümleri olan Kalbimdeki Deniz ile yeniden müzik marketlerdeki yerini aldı. Kendilerine özgü bir müzik yapmak amacıyla bir araya gelen Murat Aydemir, Derya Türkan ve Cengiz Onural tarafından kurulan,  daha sonra Taner Sayacıoğlu, Akın Aral ve Türker Çolak’ın katılımıyla zenginleşen İncesaz, geleneksel müziğimizin makam, ezgi, ritm ve tınılarını en iyi yansıtan müzik topluluklarından biri olarak biliniyor. Klasik kemençe, tanbur ve kanun sazlarının icra tavırlarını korurken, diğer yandan da evrensel armoni, ezgi, ritm ve tınıları müziğine yansıtan İncesaz, koruduğu çizgisiyle yine büyük beğeni toplayacağa benziyor.  Kalan Müzik etiketli Kalbimdeki Deniz, toplam 14 eserden oluşuyor. Muhlis Sabahattin Ezgi, Neveser Kökdeş ve Sadi Işılay’ın birer şarkısının yer verildiği albümde, Murat Aydemir’in bir saz eseri ve Cengiz Onural’ın saz eserleri ve şarkıları da yer alıyor. Albümdeki şarkıların solistleri ise, Dilek Türkan ve Bora Ebeoğlu. — Sadık Şanlı

Pecya.com yayında

TÜBİTAK ulaşılması zor olan, takip etmekte güçlük çekilen edebiyat dergilerini internet ortamında yayımlama kararı aldı. www.pecya.com isimli sitede Necip Fazıl’ın Ağaç dergisinden, Varlık’a kadar oldukça geniş bir aralıkta çıkan dergilere ulaşmak mümkün. Sitede sadece dergiler yer almayacak. Dijital ortama aktarılan kitaplar, fotoğraf arşivleri de araştırmacıların hizmetine sunulacak. Şu an 52 derginin bütün sayılarına ulaşmak mümkün. Pecya.com, aynı zamanda yayın satılıp, alınabilecek imkânlar sağlıyor. Böyle bir arşive ulaşmak için siteye üye olmanız yeterli. Süreli yayınları takip edebilmenin yolu da abone olmaktan geçiyor. — Yakup Öztürk

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kültür Sanat
« Posted on: 28 Mart 2024, 20:05:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kültür Sanat rüya tabiri,Kültür Sanat mekke canlı, Kültür Sanat kabe canlı yayın, Kültür Sanat Üç boyutlu kuran oku Kültür Sanat kuran ı kerim, Kültür Sanat peygamber kıssaları,Kültür Sanat ilitam ders soruları, Kültür Sanatönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes