> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Diğer Yazılar > Çok satıyorsa güzeldir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Çok satıyorsa güzeldir  (Okunma Sayısı 992 defa)
08 Ağustos 2012, 15:29:22
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 08 Ağustos 2012, 15:29:22 »



Çok satıyorsa güzeldir
Celil CİVAN • 85. Sayı / DİĞER YAZILAR


Türkiye’de sanat eserine, aydınlarla halk katında farklı şekilde değer verilir. Aydın için sanat eseri, eserin estetik değerlere verdiği öneme, eserin içerdiği göndermelere, eserin sanat tarihi içindeki yerine ve bunun gibi, daha çok “eser odaklı” niteliklere dayanır. Oysa halk için sanat eserinin önceliği eğlendirici, bir taraftan da öğretici olmasıdır. Başka bir şekilde söylersek aydınlar, liberal demokrasinin post-modern, alaycı ve toplumdışı sularında yüzerken halk Roma döneminde, Horatius’da kalakalmıştır! Zira Horatius için sanat zevk verdiği gibi eğitici de olmalıdır. Aydın, halk sanat eserine bu kadar “basit” yaklaştığı için onu kibirle küçümserken, halk da aydın işi bu kadar “anlaşılmaz” hale getirdiği için onunla alay eder.

Aydın-halk arasındaki ayrımlaşmaya bir başka ve önemli unsuru, medyanın yönlendirmesini eklemezsek değerlendirmemiz eksik kalır. Estetik esere yaklaşımda medya kapitalizmin şımarık çocuğu olarak neye odaklandığını hiç eğip bükmeden küstahça dile getirir: Kaç satıyor? Kapitalizm için niteliğin hiçbir önemi yoktur. Mühim olan niceliktir; “nasıl?” sorusunun yerini “kaç?” sorusu alır. Kapitalist pazar için sadece emek ve zaman değil insan da, insanın değerleri de, insanın ürettiği eserler de niceliğe göre kıymet kazanır. Bu yüzden de her şeyi bir mal-meta derekesine indirerek kullanmayı bilir: Bir gün erdemden, bir diğer gün inançtan, zaman zaman özgürlükten, kimi kez ahlâktan söz etse de tek derdi vardır: Kaça satarız?

Medya kibri ve özgüveni
Medya bu kaç satma konusunda kapitalizmin tezgâhtarlığını yapmaktan geri durmaz. Gazete köşelerinde kalem oynatanlar, eserin kaç sattığı yanında, kim tarafından üretildiğine de dikkat eder: Arkadaş, dost, tanış mı, değil mi? Medya kendi gücüne o kadar güvenir ki nesnel eleştiriden ziyade “izlenimci eleştiriyi” kullanır. Başka bir ifadeyle söylersek bir sanat eserinin güzel ve kıymetli veya çirkin ve kıymetsiz olmasının tek sebebi yazarın kendi beğenisidir. “Çok sevdim, çok beğendim; hiç sevmedim, korkunç kötü buldum!” gibi ifadeler hiçbir nesnel ve estetik tutuma atıf yapmasa da medyada yerini alır. Medya kibri ve özgüveni “ben, ben, ben” demekten kendini alamaz.

Bir filme veya kitaba bakışı anlatırken halkın medyanın yönlendirmelerine gayet dolaysızca maruz kaldığını gözden kaçırmamak gerekir. Gazetelerde, televizyonlarda artık bir filmin, kitabın içeriğinden, niteliklerinden, güzel olup olmadığından değil “kaça mâl olduğundan, kaç kişi tarafından tüketildiğinden” bahsedilir. Dahası, güzelin bırakalım iyi ve doğru ile irtibatını, estetikle de ilgisi kalmamıştır: Sadece çok satıyorsa güzeldir. Burada estetik nesneye has eylemin de (okumak, seyretmek, alımlamak) ortadan kaybolduğuna dikkat çekelim: Kitaplar okunmaz, filmler seyredilmez. Önemli olan kaç sattığıdır; kaç kişinin seyrettiği, okuduğu değil. Bu niceliksel eserin üreticisi filminin, kitabının seyredilip seyredilmediğini, okunup okunmadığını umursamaz. Sattı mı, sattı. Gerisi önemli değildir.

Aydın, halk, medya üçgeni
Üstelik medya, aydın ile halk arasında söz ettiğimiz ayrışmadan alabildiğine faydalanır. Aydının eserleri “entel”dir, kimse tarafından anlaşılmaz. Ödüllü filmler, kitaplar anlamsız, sıkıcı ve boştur. Aydınlar zaten halka yabancıdır; hatta gizliden gizliye düşman. Medya aydınların halkı kandırdığını söylerken aslında kendisi aynı işi yapar. Öte yandan aydın medyayı umursamaz, onu küçümser, önemsiz bulur ama bu süreçte medyanın halkı gözaltına almasına da göz yummuş olur.

Böylesi bir aydın-halk-medya üçgeninde, hâlihazırdaki suni dengeyi dağıtıp yeni bir üçgen kurmak da gerekmez mi? Medyanın tesirini ilk elde, en kısa zamanda tahrip etmeye çalışmak bir hayalden ibaret olduğuna göre azami şartları yerine getirmeye çalışmalı: Medya karşısındaki yalnızlığında aydını halkla yan yana getirmek. “Halk bizi anlamıyor!” gibi sözler edip kendini beğenmişliği bir kenara bırakarak kapitalizmin şımarıklığına karşı halkın yanında olmak. Bu ikisi için de öğretici olmaz mı: Halk aydını tanırken aydın da halkını tanıyacak ve medyanın baskılarına karşı, hem estetik nitelikleri olan hem de eğlenceli-öğretici eserlerin ortaya konması için bir fırsat ortaya çıkabilecektir.

Fazlasıyla iyimser, dahası naif olsa da başka bir tercih var mı? Öteki türlüsü Kemal Tahir gibi söylersek memleketin aydınlar tarafından terk edilmesi anlamına gelir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Çok satıyorsa güzeldir
« Posted on: 19 Nisan 2024, 15:14:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Çok satıyorsa güzeldir rüya tabiri,Çok satıyorsa güzeldir mekke canlı, Çok satıyorsa güzeldir kabe canlı yayın, Çok satıyorsa güzeldir Üç boyutlu kuran oku Çok satıyorsa güzeldir kuran ı kerim, Çok satıyorsa güzeldir peygamber kıssaları,Çok satıyorsa güzeldir ilitam ders soruları, Çok satıyorsa güzeldirönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes