|
Konu Başlığı: Beyazperdenin yeni dönemi Gönderen: Safiye Gül üzerinde 25 Temmuz 2012, 14:15:23 Beyazperdenin yeni dönemi Elif TUNCA • 79. Sayı / SİNEMATürkiye’nin yaz aylarında sinemaya gitmekle imtihanı -her nedense- devam ediyor. Yine yerli filmler ortalıkta görünmüyor, görünen olursa da yapımcıyla yönetmen, kavga dövüş çıkarıyor filmi vizyona. Yazın sinemaya gidilmeyeceği yargısı, bizde halen kırılmış değil. Ama öte yandan Hollywood’un en eğlenceli oyuncakları, bu tarihlerde perdede arz-ı endam ediyor. Hatta son zamanlardaki manzaraya genel olarak bakıldığında bu tarihlerin tam da Hollywood fantastik yapımlarının resmî geçidi olduğu söylenebilir. Geçen ayın filmlerini hatırlayalım; Maymunlar Cehennemi- Başlangıç, Şirinler, Arabalar 2, Yeryüzündeki Son Aşk, Yeşil Fener... Tek bir yerli filmin bile vizyona girmediği Ağustos’ta bu yapımlara yine hatırı sayılır miktarda korku filminin eşlik ettiğini de hatırlatalım. Eylül’le beraber işte bu durum değişiyor. Yerli filmlerin yeni sezon serüveni 9 Eylül’de Tayfun Pirselimoğlu’nun yönettiği Saç’la başlayacak. Saç yurt içi ve yurt dışında pek çok festivalde gösterildi ve ödüller aldı. Saçını kestirip satan bir kadın, ona tutulan kanser hastası perukçu ve kadının kocası arasında gerilimli ve zaman zaman mizahî bir hikâyeyi anlatan filmde Rıza Akın, Nazan Kesal ve Ayberk Pekcan başrolleri paylaşıyor. Eylül’ün sonunda ise merakla beklenen değil de sadece meraktan beklenen bir film gelecek salonlara; Bir Zamanlar Anadolu’da. Nuri Bilge Ceylan’ın yönettiği film, âdet olduğu üzere yine Cannes Film Festivali’nden ödüllü. Jüri Büyük Ödülü’nün sahibi olan film hakkında basın bülteninde yazan tek bilgi şu: “Kasabalarda hayat, bozkırın ortasında sürdürülen yolculuklara benzer. Her tepenin ardında ‘yeni ve farklı bir şey’ çıkacakmış duygusu, ama her zaman birbirine benzeyen, incelen, kıvrılan, kaybolan veya uzayan tekdüze yollar...” Normalde böyle bir bilgi notu/ sinopsis/ tagline bir kısa film için bile kullanılmaz hatta bir öğrenci filminde bile yazsa bu, hocanın not kırma vesilesidir. Ama tabii yıllardır Cannes gibi bir festivalin ödüllerine abone olmuş ve “doğal olarak” sorgulanamaz mertebesine erişmişseniz istediğinizi yapar hatta üstüne bir de artistik görünebilirsiniz. Cannes’ın tutkusunun nereden geldiğini bilemiyorum ama maalesef Ceylan, Uzak’tan sonra sinema adına ortaya bir şey koymadı. İklimler, kendi hikâyesini anlattığı son filmiydi belki ama o hikâye de maalesef aslında ergenlikte kalmış bir yetişkin erkeğin sabuklamasından öte bir şey değildi. Üç Maymun kesinlikle Ceylan’a ait bir hikâye değildi; ne o sınıf, ne o insanlar, ne o hikâye... Aradaki farkı bilgisayar efektleriyle oluşturduğu atmosfer ve dijital yağmurla kapamaya çalıştı ama filmin ruhuyla yönetmeni arasındaki fark, Hacer’in telefon melodisi gibi sırıtıyordu. Dolayısıyla ve Vecdi Sayar’ın, Altyazı dergisinde yayınlanan Cannes izlenimlerine göre Bir Zamanlar Anadolu’da filminden çok şey beklemek gelmiyor insanın içinden. Ama Fırat Tanış, Ahmet Mümtaz Taylan, Taner Birsel ve Yılmaz Erdoğan gibi isimleri bir arada izlemek de elbette ilgi çekiyor. Ekim’deyse ilginç projeler peş peşe görücüye çıkıyor. Macar yönetmen Ferenc Török’ün, başrolünde Yavuz Bingöl’ün oynadığı İstanbul My Dream 21 Ekim’de vizyonda. Kendi annesinin hikâyesini anlatan Macar yönetmen, filmini Balat’ta çekmişti. Bingöl, filmde Macar kıza âşık olan bir inşaat işçisini canlandırıyor. Televizyon fenomeni haline gelen Behzat Ç. ekibinin uzun metrajı Behzat Ç.- Seni Kalbime Gömdüm de 28 Ekim’de özellikle genç kitleyi harekete geçirerek büyük bir seyirci rakamına ulaşabilir. Aykırı polisimiz Behzat Ç., bu macerasında emniyet içindeki yapılanmaya karşı bir mücadele verecek. Serdar Akar’ın yönettiği filmde Erdal Beşikçioğlu’na Fatih Artman, İnanç Konukçu ve Berkan Şal eşlik ediyor. Aynı hafta yönetmenliğini Ömer Vargı’nın üstlendiği Anadolu Kartalları da genç bir oyuncu kadrosuyla vizyona giriyor. Hava Kuvvetleri’nin 100. kuruluş yılı dolayısıyla çekilen film, ilk elde televizyonlarda dönen ve “Genç arkadaş, sana şunu şunu vaat ediyorum” diye başlayıp gençleri Hava Kuvvetleri’ne çağıran başarısız reklam filmini çağrıştırıyor maalesef ama Anadolu Kartalları için Vargı’ya güveniyoruz. Kasım başında bir efsane dönüşe de şahit olacağız: Şerif Gören, 18 yıl aradan sonra çektiği Ay Büyürken Uyuyamam ile salonlarda olacak. Kendisini Yol, Yılanların Öcü ve Kurbağalar gibi filmlerden hatırladığımız Yeşilçam ustası, yeni Türkiye’nin eleştirisini yapma hazırlığında. Toplumsal kodları kurcalayacak olan yönetmene Ayça Bingöl, Hazal Kaya ve Fırat Çelik gibi genç isimler destek verecek. Çağan Irmak yeniden toplumsal arka planlı aile hikâyelerine dönüyor. Mübadeleyi ele alan Dedemin İnsanları’nda Babam ve Oğlum’daki gibi Çetin Tekindor ve Hümeyra gibi ustaların yanında Zafer Algöz ve Yiğit Özşener’i izleyeceğiz. Ege diyarından hikâyelerse Yüksel Aksu’nun Entelköy Efeköy’e Karşı’sı ile devam edecek. Dondurmam Gaymak’tan sonra ikinci filminde kitabî bilgiyle hayat bilgisini daha da net karşı karşıya getiren yönetmen, yine yöre halkıyla çekti filmi. Oyuncu kadrosundaki tanıdık isimlerse usta oyuncu Emin Gürsoy ve BKM Mutfak Ekibi’nden Şahin Irmak. Kasım’ın ve muhtemelen sezonun en acayip işiyse yine Onur Ünlü’den gelecek. Ünlü de bu defa daha önce kenarından köşesinden değindiği aile meselesine balıklama atlıyor. Annesi, çocukları ve torunları ile yaşayan emekli anayasa profesörü Celal Tan’ın, kızı yaşındaki bir kadınla evlenmesi sonrasında gelişen hikâyeleri anlatan Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikâyesi sadece adı ve fragmanıyla bile çok şey vaat ediyor. Celal Tan’ı Selçuk Yöntem canlandırırken ailesinde ise annesi rolünde Güler Ökten’i, oğlu olarak Tansu Biçer’i, kızı rolünde Ezgi Mola’yı ve genç eşi olarak Türkü Turan’ın izleyeceğiz. Kadroda ayrıca Bülent Emin Yarar, Köksal Engür ve Yılmaz Gruda gibi harika isimler var! |