> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Diğer Yazılar > Oruç ve özür sahiplerinin durumları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Oruç ve özür sahiplerinin durumları  (Okunma Sayısı 730 defa)
05 Mayıs 2012, 15:03:01
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 05 Mayıs 2012, 15:03:01 »



ORUÇ VE ÖZÜR SAHİPLERİNİN DURUMLARI

Ağustos 2011 71.SAYI


Ramazan ayı; ibadetlerin ve yardımlaşmanın yoğunlaştığı, nefislerin terbiye edildiği, fakirlerin yedirilip içirildiği, görüp gözetildiği, sevap ve mükafatın, af ve mağfiretin arttığı bir aydır. Bu ay; tutulan oruçları, kılınan teravihleri, okunan hatim ve mukabeleleri, iftar ve sahurları, dua, tövbe, zikir ve niyazları ile baştan sona bir feyz, rahmet, bereket ve ecir ayıdır. Peygamberimiz’in (s.a.v) ifadeleriyle; “Bu ay, Cennet kapılarının açıldığı, cehennem kapılarının kapandığı ve şeytanların zincire vurulduğu bir aydır.” (Tirmizi)
Ramazan ayını diğer aylardan ayıran en önemli özellik ise, İslam’ın beş şartından biri olan oruç ibadetinin bu ayda ifa edilmesidir. Ergenlik çağına erişmiş akıllı müslümanların ramazan ayında oruç tutmaları farzdır. Bu şartlar kendisinde bulunduğu halde oruç tutmayan kişi günah işlemiş olur. Çünkü Rabbimiz bu kişilere, “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz” (Bakara, 183) emri gereğince oruç farz kılınmıştır.
Yüce dinimiz, özel durumlarından dolayı oruç tutmakta zorlanması muhtemel kişileri belirlemiştir. Kendilerine izin verilen bu kişiler, oruç tutmaktan muaf tutulmamışlardır. Oruç tutma borçları, elverişli bir zamana kadar geciktirilmiştir.

Bu kişiler dışında kalan, ergenlik çağına erişmiş akıllı müslümanların ramazan orucunu terketmesi haramdır. Mümin olan kişi, dini bir mazereti olmadan, “Bugün tutmayayım, sonradan kazasını yaparım” dememelidir. Nitekim Peygamber Efendimiz de (s.a.v) şöyle buyurur: “Mazereti olmadığı halde Ramazan ayında oruç tutmayan kişi, onun yerine bir sene oruç bile tutmuş olsa, ramazan ayının orucundaki sevabı elde edemez.” (İbn Mace)

RAMAZAN’DA KİMLER MAZERETLİ KABUL EDİLİR

YOLCULAR


Ramazan ayında yaklaşık 90 kilometrelik bir mesafeye gidecek kişi, oruca niyet etmeyebilir. Yolculuk hali bitince tutamadığı gün sayısınca orucunu kaza eder. Yolculuğa çıkan için, oruç tutmasında bir güçlük söz konusu olmayacak ise yolcunun oruç tutması daha faziletli olur. Bununla birlikte seyahate çıkan kişi, imsak ve iftar vakti nerede gerçekleşiyorsa orada iftarını açabilir ve oruca niyetlenmek için sahur yapabilir. Mesela uçakla seyahat eden kişiler, uçuş esnasında uçağın üzerinde bulunduğu şehre göre imsak ve iftar yaparlar.

HASTALAR

Oruç tuttuğu takdirde hastalığı artacak veya aklı başından gidecek olan kişiler oruç tutmayabilir yahut tuttuğu orucunu bozabilir. Bu durumda bulunan hastalar, iyileştikleri zaman oruçlarını gününe gün olarak kaza ederler.

HAMİLE VE ÇOCUK EMZİREN HANIMLAR

Hamilelik hem fiziksel hem ruhsal anlamda güzel sonuçları olan bir durum olmakla birlikte aynı zamanda kadın için bir yüktür.
Hamilelik anne için meşakkatli bir süreçtir. İmam Malik’in (rh.a) deyimiyle, hamileliğin başlangıcı sevinme ve mutluluk vesilesi, sonu ise ölüme kadar varabilen bir hastalık halidir.

Gün boyunca imsaktan güneş batıncaya kadar yeme ve içmeyi yasaklayan oruç ibadeti, hamile kadını ve onun aldığı gıdalarla beslenen cenini en çok etkileyebilecek bir bedeni vecibedir.

Hamile bir hanım, oruç tuttuğu takdirde kendisine veya karnındaki çocuğa bir zarar geleceğinden korkarsa orucunu tutmayabilir. Bu durumda olan hanımlar da hasta ve yolcular gibi, oruçlarını daha sonradan gününe gün olarak kaza ederler. Çünkü onların hükmü hastanın hükmü gibidir. Hasan-ı Basri’ye, kendisi veya çocuğunun hayatından endişe eden hamile kadının oruç tutup tutmayacağı sorulduğunda; “Hangi hastalık hamilelikten daha ağırdır, hasta için oruç yeme ruhsatı olur da daha ağır olan hamilelik için olmaz mı, elbette olur” diye yanıt vermiştir.

YAŞLILAR

Oruç tutmakta zorlanacak iyice ihtiyarlamış olan kadın ve erkek de oruç tutmayabilir. Bu gruba giren kişiler, sonradan oruçlarını kaza edebilecek gücü bulamayacaklar ise oruç tutamadıkları günlerin sayısınca, her gün için bir yoksulu sabah akşam doyuracak ölçüde fidye verirler.

DÜŞMANLA CİHAD EDEN ASKERLER

Ramazan ayı içinde düşmanla savaşmak zorunda kalan İslam askerleri de düşman karşısında zayıf düşmeleri ve savaşı kaybedecekleri endişesi taşıyorlarsa oruçlarını daha sonra barış/sulh günlerinde gününe gün olarak kaza ederler.

TEHDİT ALTINDA BULUNANLAR

Ölüm tehdidi altında bulunan, canı ve ırzı tecavüze, gaspa maruz kalan kişi, Ramazan orucunu tutmayabilir, tutmakta iken bozabilir. Kurtulduğu zaman gününe gün olarak orucunu kaza eder.

ŞİDDETLİ AÇLIK VE SUSUZLUK

Oruçlu bir kimse açlıktan, susuzluktan dolayı helak olmasından veya aklına bir noksanlık gelmesinden bir tecrübeye veya müslüman bir doktorun haberine dayanarak korkarsa, orucunu sonra kaza etmek şartı ile bozabilir.

ÖZEL GÜNÜNDE BULUNAN HANIMLAR

Adet gören hanımlar oruç tutamazlar. Oruçlarını bu halleri bittiği zaman kaza ederler. Bir hanım, oruca niyetlenmiş bulunsa; ancak iftar vakti gelmeden adet görmeye başlasa orucu bozulur. O günü daha sonra kaza etmesi gerekir.

DOĞUM YAPAN HANIMLAR


Lohusalık müddeti kadından kadına değişir. Bazı kadınlarda bu süre, bir gün dahi olabilir. Lohusalığın asgari süresi yoktur. Azami süre ise kırk gündür. Lohusalık günlerinde hanımlar oruç tutamazlar. Bu günleri sona erdiği zaman oruçlarını gününe gün olarak kaza ederler. Oruca niyetlenmiş hamile bir hanım, iftar vakti girmeden çocuk dünyaya getirirse, o günkü orucu bozulmuş olur. Daha sonra kaza etmelidir. Adet veya lohusalık halinde bulunan bir kadının oruç tutması haramdır.
Düşük durumunda ise, eğer bebeğin organları belirginleşmiş ise lohusa sayılır. Bu durumda olan bir hanım, kırk güne kadar kan akıntısı devam ettiği müddetçe oruç tutamaz. Daha sonra tutamadığı gün kadar kaza eder.


Hüseyin OKUR
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Oruç ve özür sahiplerinin durumları
« Posted on: 04 Mayıs 2024, 04:53:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Oruç ve özür sahiplerinin durumları rüya tabiri,Oruç ve özür sahiplerinin durumları mekke canlı, Oruç ve özür sahiplerinin durumları kabe canlı yayın, Oruç ve özür sahiplerinin durumları Üç boyutlu kuran oku Oruç ve özür sahiplerinin durumları kuran ı kerim, Oruç ve özür sahiplerinin durumları peygamber kıssaları,Oruç ve özür sahiplerinin durumları ilitam ders soruları, Oruç ve özür sahiplerinin durumlarıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes