๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Diğer Yazılar => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 28 Eylül 2011, 11:38:34



Konu Başlığı: Müslüman kardeşi ziyaret etmenin hediyesi
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 28 Eylül 2011, 11:38:34
MÜSLÜMAN KARDEŞİ ZİYARET ETMENİN HEDİYESİ

Kasım 2009 50.SAYI

Bir Allah dostunu ziyaret etmenin ilk faydası, Allah için sevginin ve ziyaretin sevabına ulaşmaktır. Allah için sevilen bir Müslüman kardeşi ziyaret etmenin hediyesi ilahi muhabbet ve cennettir. Rasulullah Efendimiz (s.a.v) bu konuda şu müjdeleri vermiştir: “Size cennet ehli olanlarınızı haber vereyim mi? Bir şehrin (memleketin) öbür ucunda bulunan din kardeşini Allah rızası için ziyaret eden kimse cennetliktir.” “Allah Teala buyuruyor ki: Benim için birbirini sevenleri, birbirini ziyaret edenleri, birbirine ikramda bulunanları, bir araya gelip meclis kuranları muhakkak ben de severim.” (Arifler Yolunun Edepleri)

EFENDİMİZ (S.A.V) HAC İBADETİNİ ÖĞRETİYOR

Bir gün huzuruna gelen iki kişiye Allah Rasulü (s.a.v) hac ibadetini şöyle anlatır: “Allah Teala, siz evinizden Beytullah’ı tavaf niyetiyle çıktığınızda ve tavaf sırasında her adımınıza bir sevap yazarken bir günahınızı da siler.

Tavaftan sonra iki rekat namaz kılarsanız bir köle azat etmiş gibi, Safa ile Merve arasında sa’y ederseniz de yetmiş köle azat etmiş gibi sevap verir. Allah Teala azametiyle dünyaya tecelli eder ve sizin gibi yapan kullarla meleklerine karşı; ‘İşte şu kullarım dünyanın dört bir yanından saçları keçeleşmiş, tozlara bulanmış olarak ve rahmetimi ümit ederek geldiler’ diyerek övünür.

Mina’da taş toplayıp şeytan taşlarken attığınız her taşla büyük günahlarınızdan biri silinir. Daha sonra başınızı tıraş ettiğinizde kesilen her kıl sayısınca sevap yazılırken bir o kadar günahınız silinir. Günahlarınız affedildikten sonra artan sevap ve faziletler ahiretiniz için biriktirilir. Bütün bunlardan sonra ‘farz tavafını’ yaparken günahsız bir halde olursunuz. O sırada bir melek gelir ve gelecek günler için çalışmanızı söylerken geçmiş günahlarınızın bağışlandığı müjdesini verir.

Beytullah’a bakmak da ibadettir. Her günün gece ve gündüzünde, Allah Teala Kabe’ye yüz yirmi rahmet indirir. Bunun altmış tanesi tavaf edene, kırk tanesi namaz kılana ve yirmi tanesi de Kabe-i Muazzama’ya bakanlaradır.”
(Heysemi, Mecmeu’z-Zevaid)

EFENDİMİZ (S.A.V) İÇİN DE KURBAN KESEBİLİRİZ

Peygamber Efendimiz (s.av) kurban bayramlarında biri kendisi, diğeri ümmetinden kurban kesemeyenler için birer tane kurban keserdi. Hz. Ali Efendimiz (r.a), hem kendi adına hem de Peygamberimiz (s.a.v) adına iki kurban keserdi. Ona bu şekilde yapmasını Allah Rasulü’nün (s.a.v) emrettiğini ve bunu hiçbir zaman terk etmeğini söylemiştir. (Ebu Davud, Dehaya)
Allah rızası için kurban kesip sevabını Efendimiz’e hediye etmek güzel bir davranıştır. O (s.a.v) yaptığı ibadetlerde, hayırlarda ve dualarda ümmetini hiçbir zaman unutmamıştır. Bu sebeple bizim de yaptığımız hayırların, ibadetlerin sevaplarını Efendimiz’e (s.a.v), ehl-i beytine, sahabilerine ve tüm Müslümanlara hediye etmemiz bir nevi sevgimizin göstergesi ve vefa borcumuzdur. Bu bayram bizler de, ömrümüzde bir kere bile olsa Allah’ın sevgilisi için kurban kesenler arasında olabiliriz.

ÖMRÜ UZATAN İBADETLER

Bediüzzaman Said Nursi (k.s) ibadetleri “müspet ibadet” ve “menfi ibadet” olmak üzere iki bölüme ayırır. Müspet ibadetler, Rabbimiz tarafından yapılması emredilen namaz, oruç, zekat ve hac gibi irademize bağlı olarak yaptığımız ibadetlerdir.

Menfi ibadetler ise hastalıklar, sakatlıklar, doğal afetler ve musibetler gibi insanın iradesi dışında gerçekleşen
tecellilerdir. Böylece insan aciz bir kul olduğunu hatırlar ve Mevlasına yönelir. O’na sığınır. Bu haliyle halisane ve  masumane bir ibadet dairesi içine girer. Allah’ın yardımı, merhameti ve ihsanı olmasa bir hiç olduğunu tam hisseder. Bu tür ibadete riya girmesi zor olduğu için halistir. İçine düştüğü sıkıntılı duruma sabrettiğinde elde edeceği mükafatı düşünerek şükrederse yaşadığı bir saati bir günlük ibadet hükmüne geçer. Kısacık ömrü uzun bir ömür olur. (Said Nursi, Lem’alar.)

Efser BERİN