> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Diğer Yazılar > Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın  (Okunma Sayısı 788 defa)
10 Kasım 2011, 17:50:41
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 10 Kasım 2011, 17:50:41 »



Yaz, Damgasını Yüzünüze Vurmasın

Temmuz 2008 34.SAYI

Uzun süre güneşe maruz kalmak, istenmeyen çiller veya lekelere yol açıyor. Adeta yazın damgası gibi yüzümüzde beliren bu lekelerden kurtulmak için korunma ve tedavi yöntemlerini bilmek gerekiyor.

Baharla birlikte insanda artan hayat enerjisi yazın en üst noktaya ulaşıyor. Zira güneşli havalar insanın içini açıyor, ağırlığını alıyor. Fakat bir de madalyonun diğer yüzüne bakmak gerekiyor. Zira güneşin fotosentez, D vitamini oluşumunu sağlamak, ısı ve ışık yaymak, mikropları öldürmek ve insanları psikolojik olarak olumlu etkilemek gibi sayısız yararlarının yanında birçok zararları da var.

Uzun süre güneşe maruz kalma, derinin bağ dokusunu etkilediğinden, kronik hasarlanma sonucu erken deri yaşlanması, kırışıklar, istenmeyen çiller veya lekelere yol açıyor. Gerekli korunma önlemlerini almadan ışınların en yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılması kansere neden olabilecek değişimleri tetikliyor.

Güneşin UV-A ve UV-B ışınlarına karşı doğal savunma mekanizmalarımız vardır. Vücudumuz bronzlaşarak, deri katmanlarını kalınlaştırarak ve hücre yenileme süresini değiştirerek güneşin zararlı etkilerinden korunmaya çalışır. Ancak güneşin yol açtığı etkilere karşı hepimiz eşit olarak korunmuyoruz. Ailesel yatkınlık, saç ve deri rengimiz ve bu konuda ne kadar bilinçli olduğumuz zararın derecesini belirler.

Güneş lekeleri kanser habercisi olabilir

UV ışınlarına maruz kalmamız sonucu oluşan küçük, koyu sarıdan kahverengiye değişen, pigmentler nedeniyle oluşan cilt lezyonları güneş lekeleri olarak adlandırılır ve özellikle kadınlarda kozmetik bir sorun olarak karşımıza çıkar. Sıklıkla 5-10 mm çapındadırlar. Derisi açık renkli, sarışın kişilerde ve sıklıkla orta yaşlılarda görülür. Keskin, düzensiz sınırlı olup genellikle çillerden daha büyük boyuttadırlar. Yine çillerden farklı olarak kış döneminde gerileme göstermezler. Bu lekeler büyür ve kabarıklaşırsa, içinde farklı renk tonları varsa, sınırları düzensizse dermatolog tarafından değerlendirilmelidir. Çünkü bu bulguların gelişmesi lentigo malin melanom adı verilen kanser şüphesi doğurur.

Günümüzde, atmosferdeki değişikler, ozon tabakasının incelmesi özellikle dış etkenlere karşı tamamen açık ve hassas olan yüzümüzün cildini korumamızı gerekli kılar. Işınlara karşı korunma cildimizdeki melanin pigmenti ile olur. Bu pigment güneşlenme sırasında ışınların fazlasını tutar ve zararlı etkilerin alt tabakalara inmesini engeller. Bütün bunlara rağmen bilinçsiz ve aşırı güneşlenme cilt ve organizmada hasar oluşturabilir.

UV ışınları günün saatine ve geliş açısına göre farklı oranda etki eder. Atmosferde ozon tabakası ve su buharı önemli ölçüde UV ışınlarını emerek zayıflatır. Buna rağmen UV-B ışınına göre UV-A ışınları güneş ışığı içinde bin kat daha yoğun bulunur. Ciltte su kaybını arttırarak kırışıklara ve lekelere sebep olan UV-A ışınlarıdır. UV-B ise güneş yanıklarına sebep olur. Güneş yanıkları yeterince melanin pigmenti oluşturamayan açık ten ve göz rengine sahip olanlarda meydana gelir. Güneşle 30 dk gibi kısa süreli bir temasta dahi oluşabilirler. Daha koyu tenlilerde ise güneş yanığı yerine bronzlaşma olur.

Önleminizi almadan güneşe çıkmayın

Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak için hem UV-A hem de UV-B’ye karşı koruyucu kremlerin kullanılması önemlidir. Güneşten koruyan ürünlerin bilinçli kullanılması, güneşe çıkmadan yarım saat önce kremin uygulanması ve 3 saatte bir tekrarlanması önerilir. Deniz veya havuzdan çıkınca, terleyince, duş alınca tekrar krem sürülmelidir. Beyaz tenlilerin, sarışın ve açık gözlü kişilerin, çocukların, yaşlıların ve güneşe duyarlılığı olanların her gün kullanmaları gereken krem 30 faktörün üzerinde güneş koruyucu içermelidir. Yağlı ciltler için krem, kuru ciltler için losyon formu, güneş lekesi ve çil oluşumunda jel formu tercih edilmelidir.

Ancak bu ürünler %100 koruma sağlayamazlar. Güneş yanığı olmadan güneşte kalış süremizi uzatmaya yardımcı olurlar. Önemli olan koruyucu kremlerin yanı sıra ek önlemlerin de alınmasıdır. Saat 11:00-16:00 arası güneş ışınlarının en tehlikeli saatleridir. Bu saatlerde gelen ışınlar 3 yaşın altındakiler için vücudun aldığı kümülatif (birikici) UV dozu kanser gelişiminde belirleyici rol oynar. Bu nedenle koruma bu yaşlarda başlamalıdır. 50 yaşın üzeri ve bebekler güneşe daha duyarlıdır. Bu yüzden ışınların en tehlikeli olduğu saatlerde mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamalıdırlar.

Orta derecede güneş yanığı oluşan kimseler önce kapalı ve serin bir yere çekilmeli, cildi serin tutacak ıslak bezler koyarak cildi sakinleştirmeli, gerekirse kortizonlu kremler kullanmalıdır. Yanıklarda eğer su toplanması varsa oluşan kabarcıklar patlatılmaz. Eğer kendisi patlarsa açık alanın enfeksiyon kapmaması için antibiyotikli pomat sürülmelidir. Bol su içilmelidir, aspirin alınabilir. Ciddi yanıklar hastane de tedavi gerektirebilir.

    Lekelerden nasıl kurtulacaksınız? 

    Güneş lekelerine karşı geliştirilen tedavi yöntemlerinin ortak noktası derinin yüzeysel tabakasını yenileyerek bu lekelerden kurtulmaktır. Bunun için en sık kullanılan yöntemler şunlardır:

    • Kriyoterapi (Dondurarak tedavi)

    • Kimyasal peeling (Deriyi soyan bazı kimyasallarla yüzeysel deri tabakasının yenilenerek tedavisi)

    • Piyasada satılan leke yok eden kozmetik ürünler bu temele dayalıdır.

    • Lazer tedavisi (IPL uygulaması da olabilir. Temelde cildin kollagen dokunun artırılması uyarımını sağlıyarak güvenli ve etkili bir yenileme ve gençleştirme desteği sağlanmaktadır.)

    • Cilde vitamin enjeksiyonu destek tedavi sağlamaktadır.

    Bu tedavi yöntemleri kombine (birlikte) uygulanırsa daha etkili olmaktadır.

    • Öncelikle leke açıcı kremler kullanılmalı, sonuç alınmazsa diğer yöntemler tercih edilmelidir. Kimyasal peeling, krioterapi, lazer uygulamaları mutlaka hekim kontrolünde yapılmalıdır.

Dr. Kıvanç BEKTEMÜR

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın
« Posted on: 25 Nisan 2024, 01:49:10 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın rüya tabiri,Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın mekke canlı, Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın kabe canlı yayın, Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın Üç boyutlu kuran oku Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın kuran ı kerim, Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın peygamber kıssaları,Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın ilitam ders soruları, Yaz Damgasını Yüzünüze Vurmasın önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes