๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Diğer Yazılar => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 06 Ağustos 2011, 14:43:23



Konu Başlığı: Hassane el Müzenniye
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 06 Ağustos 2011, 14:43:23
PEYGAMBER BAHÇESİNDE AÇAN İLK GÜLLERDENDİ; HASSANE EL MUZENNiYYE (R.A)

Nisan 2011 67.SAYI

GÜLŞENE DÖNER ŞİMDİ PEYGAMBER BAHÇESİ

Hassane el Müzenniyye (r.a) Hz. Hatice’ye arkadaştı. Allah onlardan razı olsun.
Ne güzel arkadaştı onlar. Bir güzel arkadaştı.
Hz. Hatice (r.a) ilk vahiyle birlikte Müslüman olmuştu. Artık o Peygamber bahçesinde açan ilk güldü.
Çoraktı o vakit Peygamber bahçesi. Taşlı topraklıydı. Dikenliydi.
Aldırmadı o ilk gül bahçenin durumuna, açtı o toprakta.
Nasıl büyürüm demedi.
Kurursam demedi.
Ezilirsem demedi.
Açtı.
Bir gül iki oldu sonra.
Üç, dört, beş…
Gülşene döndü sonra peygamber bahçesi.

ARKADAŞ OLMAK

Arkadaş olmak yan yana olmaktır.
Arkadaşının açtığı bahçede açmak demektir.
Arkadaşına inanırsın ve onun açtığı toprakta açarsın.
Zaten arkadaş olmak inanmaktır birbirine, güvenmektir.
Her şeye rağmen inanmaktır.
Tüm şartlara rağmen yan yana olmaktır.
Şimdi bir teklifle geldi Hatice (r.a) arkadaşı Hassane el Müzenniye’ye (r.a).
Müslüman olmasını teklif etti.
Arkadaştılar. Güvenirlerdi birbirlerine.
Hassane (r.a) arkadaşının kendisini ne kadar çok sevdiğini bilirdi. Kendisine asla kötü, yanlış bir teklifle gelmeyeceğini bilirdi.
Ahlakından emindi arkadaşının.
Sözünden emindi.
Elinden emindi.
Zaten putlara inanmakta oldum olası çekimserdi. Gelmiş olan bu dini o da bekliyordu.
İşte şimdi bir arkadaşının sözleriyle, kalbiyle geliyordu iman.
İman etti Hassane (r.a)
Aldırmadı toprak çorak
Taşlı topraklı
Dikenli.
Aldırmadı
Yol uzun
Yalnızlık var
Vazgeçmek var dünden.
Açtı o bahçede.
Arkadaşının yanı başında.
Artık daha candan arkadaş, iman kardeşiydiler.
İki cihan yoldaşıydılar.
Birlikte ağlayıp birlikte gülmekti arkadaşlık.
Onların ağlaması da gülmesi de birdi şimdi.

GÜZEL BİR İSİMLE GÜZEL BAŞLAMAK

Hassane’nin (r.a) asıl ismi Cessane idi. Arkadaşını ziyaret için sık sık Efendimiz’in (s.a.v) evine gelirdi. Bir gün yine geldi ve içeri girmek için izin istedi.
Efendimiz (s.a.v) sordu:
“Kimsin?” Hassane (r.a):
“Benim Cessane,” dedi.
Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Hayır, sen Cessane değilsin. Sen Hassane’sin.
Sen Cessane değilsin. Tembel, uykucu, ağır hareketli değilsin.
Sen Hassane’sin. En güzel olansın.”
Allah Rasulü (s.a.v) güzel manaya gelen bir isimle ismini değiştirdi.
O ki en büyük hareketi en çabuk yapanlardandı.
Müslüman olmaktan daha büyük hareket olabilir miydi?
Düşünmemişti Müslüman olmak için.
Ağır davranan biri nasıl olabilirdi?
Davranmıştı ve Cessane el Müzenniye iken Hassane olmuştu.
En güzel olmuştu.
Nasıl en güzel olmasın, en güzelden aldı ismini, en güzele arkadaştı.
İşte şimdi bir de Peygamber hediyesi bir isim almıştı.

ÖLÜMLE BİTMEYEN

Hassane (r.a) ile Hatice’nin (r.a) arkadaşlığı Hatice’nin (r.a) vefatıyla son bulmadı. Hassane (r.a) vefasını gösterdi arkadaşına ve yine sağlığında olduğu gibi evine ziyaretlerde bulundu. Bu ziyaretlerden birini Aişe (r.a) anlatır:
Bir gün ihtiyar bir kadın geldi. Rasulullah ona nasılsın diye sorarak yakın alaka gösterdi:
“Bizden sonra ne yaptın ey Hassane?”
Hassane (r.a):
“Anam babam sana feda olsun ey Allah’ın Rasulü iyiyim” dedi.
Kadın gittikten sonra ben Rasullulah’a çıkıştım:
“Ya Rasulallah bu ne iltifat? İşini gücünü bırakıp bu yaşlı kadınla uğraşıyorsun.” Allah Rasulü (s.a.v) eşine şu cevabı verdi:
“Ey Aişe, o bize Hatice zamanında gelip giderdi. Güzel arkadaşlık ve vefa imandandır.”

“O HATİCE’NİN ARKADAŞIYDI…”

Hassane (r.a) zaman zaman Efendimiz’in (s.a.v) iltifat ve ikramlarına mazhar olurdu. Bir gün Efendimiz’e (s.a.v) hediye gelmişti. Buyurdu:
“Bunun bir kısmını Hassane’ye götürün. Çünkü o Hatice’nin arkadaşıydı. O Hatice’yi gerçekten severdi.”
Efendimiz (s.a.v) vefa gösterdi. Sadece kendi yakınlarına ve arkadaşlarına değil, sevdiklerinin yakınlarına da.
Sevdi sevdiklerinin sevdiklerini.

O topraklarda açar mıyız biz de?
Her şeye rağmen açar mıyız?
O topraklarda olmasak da o topraklarda açanların bahçesinde açar mıyız?
O topraklarda açanların sevgisiyle açar mıyız?
İşte şimdi o topraklar içimizdedir.
O topraklar şehrimizdedir.

Elvida ÜNLÜ