Gözlerden kelimelere muhabbet vesilesi SELAM

GÖZLERDEN KELİMELERE MUHABBET VESİLESİ SELAM

Mayıs 2009 44.SAYI

Selamün aleyküm”, “Merhaba”, “Günaydın”, “Hayırlı sabahlar”, “İyi akşamlar”… Bu ifadelerin her biri günün ayrı demlerinde esenlik dilekleri ulaştırıyor insanda insana. Kültürlere ve içerisinde bulunduğumuz sosyal ortama göre farklı kelimelerle ifade etsek de karşılaşma anlarında “esenlik” diliyoruz birbirimize.

Gün içerisinde farkında olmadan en sık kullandığımız ifadelerden biri “selam”, adeta muhabbetin besmelesi niteliğinde. Sevgi dolu bir bakış ve bir tebessümün selam ile seslendirilmesiyle başlıyor çoğu kez sohbetlerimiz.
Toplumsal işleyişi düzenleyen ve güzelleştiren fiillerimiz, ilahi eksenli olduğunda çok özel anlamlar katıyor hayatımıza. Selamlaşmak da kuşkusuz bu fiillerin başında geliyor. Her işe besmele ile başlayarak amellerimizi Allah’a havale ettiğimiz gibi, diyaloglarımıza da selamla başlayarak birbirimiz için Allah’tan selamet niyaz ediyoruz.

KALABALIKLAR ÇOĞALIRKEN…

Nüfus verileri her geçen yıl giderek artan insan sayısını gösteriyor. Bu verilere zıt düşen duyumlarımız ise hayli yoğun. Çevremizdeki genç yaşlı birçok insan yalnızlıktan şikayet ediyor. Değişen yaşam koşulları refah düzeyini artırsa da, farklılaşan kültürel değerler ne yazık ki artan huzur katsayıları elde edilmesini sağlayamıyor. Çünkü kendine bile vakit ayıramayan insanlar, sosyalleşme ihtiyaçlarını gideremiyor.

Hepimizin ortak derdi tek kelime ile ifade edilebilir “Meşgulüm…” Her yaştan her insanı bir anlık da olsa “insansızlık” şikayetinden bir nebze uzaklaştıracak bir tavsiyemiz var: “Selamlaşın.” En yoğun anlarda bile meşguliyetimizin de bahane olamayacağı bir eylem bu.

ESMA’ÜL HÜSNA’DAN BİR HİKMET

Allah Teala’nın en güzel 99 ismi şerifinden biri Es Selam, O’nun zatında, sıfatlarında ve fiillerinde her türlü noksan ve eksiklikten uzak olduğunun ifadesidir. O, yarattıklarını karanlıktan aydınlığa, selamet ve esenliğe erdirendir.
Selam sözcüğünün Arap lisanındaki kökeni selime kelimesidir. Sağ, salim, huzur, güven, sağlık, esen olmak anlamına gelen bu kelime güvenlik anlamı ihtiva eder. İslam kelimesi de bu kökten türemiş. Bu bağlamda birbirimizi Allah’ın selamıyla selamlamanın manası daha da derinlik kazanıyor.

Türk kültüründe Allah’a sığınmayı dile getiren “Ya Rabbi” ifadesi, Efendimizin (s.a.v) yaşadığı topraklardaki Arap kültüründe “Ya Selam” olarak kullanıyor. Öyle ya kulun O’ndan başka sığınacak kimi var ki! Bir insanın sevdiklerini bu kelime ile Allah’ın selametine emanet etmesi de ibadetlerin ve fiillerin en güzellerinden biri.
Selam, günlük yaşantımızda yer etmiş, farkında olunsa da olunmasa da ibadet niteliği taşıyan bir adabı muaşeret unsuru. Allah, peygamberlerine ve mümin kullarına kendi katından “Selam” ediyor ve Hz. Peygamber vasıtasıyla bu fiilin yeryüzünde yayılmasını emrediyor. Müminlerin arasındaki muhabbetin artması, birbirine güven duysunun ve toplum huzurunun temini için bu ilahi emre icabet etmemiz gerekiyor. Fert ve toplum bazında selamet ve muhabbetin temini için “Selam”ı aksatmamak çok önemli.

SELAMLAŞMADA ADAP

• Karşılaşma anında selam vermede önce davranmak, hayırda yarışma anlamında güzel bir davranıştır. Bazı durumlarda ise öncelik sırası nezaket gereği değişebilir.
• Selamlaşmada en güzel selam şeklini tercih etmelidir. Selamün aleyküm ifadesi Kur’an’da zikredilen selam olduğu için tercih edilir. Merhaba ifadesi ardından kullanılabilir, “hoş geldin, rahat, huzurlu ve emin ol” manasına gelir.
• Bir selam verildiğinde derhal “Aleyküm selam” diyerek karşılık verilmelidir.
• Uzaktan bağırarak selam vermemelidir.
• Bir topluluğa selam verildiğinde en az bir kişinin mukabelede bulunarak diğerlerinden sorumluluğu kaldırması gerekir.
• Selam insanların rahatlıkla duyabileceği muhatabına uygun bir ses tonu ile verilmelidir. Hürmetli ve şefkatli bir ses tonu tercih edilmelidir.
• Telefonla konuşurken mektuba başlarken selam ile başlanmalıdır. Mektupla gönderilen selama dil veya yazı ile “ve aleykesselam” denilerek cevap verilmelidir.
• Konuşmaya başlamadan evvel selam verilmelidir.
• Bir meclise girildiğinde selam verildiği gibi oradan ayrılırken de selam verilir.
• Öğrenmeleri için çocuklara selam ihmal edilmemelidir.

SELAMDA ÖNCELİK

• Yaşı küçük olan büyüğüne
• Mevki ve bilgi yönünden aşağı olan bu hususta
kendisinden daha yüksekte olana
• Yürüyen oturana
• Taşıtta olan yürüyene
• Az kişiden oluşan topluluk çok kişiden oluşan topluluğa selam verir
• Kapıdan çıkan, kapıda kendisinin geçmesini bekleyene
daha önce selam vermelidir.

Nazan BÜLBÜL
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın