> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Diğer Yazılar > Emet r.a
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Emet r.a  (Okunma Sayısı 765 defa)
10 Kasım 2011, 15:33:23
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 10 Kasım 2011, 15:33:23 »



Emet (r.a)

Ağustos 2008 35.SAYI

Emet (r.anha) çocuk gözleriyle görüyor Peygamber’i, çocuk kalbiyle seviyor. Oturuyor kucağına, peygamberlik mührüyle oynuyor. Yakın çünkü Peygamber, gönle yakın, yakınlaştırıyor hemen.

Uzaklarda doğmak,
Ne kadar uzak olduğunu bilmediğin uzaklarda…
Hiç ayrılamam derken ayrı kalmak,
Neden ayrısın bilirsin ama anlamadan…

“O hükümdarın yanında kimse zulme uğramaz. Orası doğruluk yurdudur. Umulur ki Allah sizi orada felaha ulaştırır.” Müslümanlar Habeşistan yolculuğuna böyle çıkmışlardı.
Emet (r.anha) Peygamber’in (s.a.v) övgüsüne mazhar olan Necaşi Eshame’nin ülkesinde doğmuştu. Künyesi Ümmü Halid’di. Vatan deyince vatanından uzak bu toprakları bilmişti.
Annesinden dinlerdi Mekke’yi, ikindi rüzgârında salınan hurma ağaçlarını ve Kâbe’yi…

Nasıl bir yerdi Kâbe? En çok orayı merak ediyordu. Allah’ın eviydi. Çok büyük olmalıydı. Allah en büyüktü çünkü. Allah’ın evinin etrafında Allah’a ibadet edememişler, buralara gelmişlerdi. Evinden uzak olsak ne olur ki, biz O’na inanıyoruz ya O bizim kalbimizde. Her nereye gitsek bizimle gelir, dua edince bizimle konuşur, yardım istesek yardım eder. Hem yardım etmese bu uzaklarda ne yapardık? Hem Allah’a sığınarak, O’na korkmadan ibadet etmek için geldik buralara. Ama Kâbe nasıl bir yer?

Artık Medine’ye gideceklerdi. Anne ve babasının dillerinden düşürmedikleri Peygamber (s.a.v) kendileriyle birlikte Habeşistan’a gelmiş olan Ümmü Habibe (r.anha) ile evlenmişti. Ve Ümmü Habibe (r.anha) Emet’in (r.anha) babasını nikâh için vekil seçmişti. Adil hükümdar Eshame muhacileri Medine’ye götürmek için iki gemi hazırlattı, onları yolcu etmek için iskeleye kadar geldi. El salladı arkalarından. “Hepiniz benden Allah Rasulü’ne selam götürün.”

İşte gemideydiler. Medine’de “gemi yâranı” diyeceklerdi bu yolculara. Emet (r.anha) için ne hayret verici bir yolculuktu. Bu gemi dedikleri şey nasıl duruyordu suyun üstünde? Suları yararak nasıl gidiyordu? Deniz ne kadar büyüktü.

Beni sever mi peygamber?

Biter mi bu deniz? Bitmez, git git bitmez. Ama bitsin, Medine’ye varalım. Kâbe’yi görecek miyim acaba? Peygamber nasıl birisi? Boyu çok uzun olmalı, göklere kadar. Beni sever mi?

“Hoş geldiniz ey gemi yâranı, hoş geldiniz.” Medine karşılıyordu muhacirleri. İşte bitmişti deniz, bitmişti yol. Bitmişti ayrılık. O nerede, Allah Rasulü nerede? Mekke’den ayrılmış, Medine’ye kavuşmuşlardı. Sanki kendi evleriydi burası, doğup büyüdükleri topraklar Medine topraklarıydı. Onları, kollarını açmış bekleyen Medine topraklarıydı. Mekke ise dönecekleri günü beklerdi bağrında büyüttüğü çocuklarının. Toprağı, havası, suyu, hurma ağaçları içine gömülmüş, kolları düşmüş beklerdi. Kâbe küskün beklerdi.

Birazdan Hz. Peygamber’e (s.a.v) gidecekler. Annesi en güzel elbisesini giydirmiş Emet’e (r.anha), sarı elbisesini.

Beni sever mi peygamber? Annemle babam “Bizleri sever” demişlerdi. Memleketimizde üzülüyoruz diye bizi uzaklara yolcu etmiş. Bizi severmiş de biz üzülünce bizden çok üzülürmüş. Beni hiç görmedi ama beni de sever mi?

İşte onunlaydılar. Boyu göklere kadar uzun değil, ama ne güzel bakıyor, ne güzel gülüyor. Emet (r.a) çocuk gözleriyle görüyor Peygamber’i, çocuk kalbiyle seviyor. Oturuyor kucağına, peygamberlik mührüyle oynuyor. Yakın çünkü Peygamber, gönle yakın, yakınlaştırıyor hemen.

Babası Halid bin Said (r.a) sıkılıyor durumdan ve kızını almak istiyor. “Bırak, onu engelleme, oynasın” diyor Allah Rasulü (s.a.v). Sarı elbisesini gösteriyor, “seneh seneh” diyor. Ne güzel. Habeş lisanıyla “güzel” diyor çocuğa. Gülüyor Emet, Peygamber’e (s.a.v); biraz mahcup, biraz muzip, çocukça bir güzellikle gülüyor. Kim bilir belki büyümese hiç çıkarmayacaktı o elbiseyi üzerinden.

Medine günleri böylece başlamıştı. Halid bin Said (r.a) Allah Rasulü’nün (s.a.v) katibi olmuştu. Arkadaşları vardı Emet’in. Ona hurma verirlerdi. Bu hurma ne kadar güzeldi, ne kadar tatlıydı. O da onlara denizi anlatırdı. Ne kadar büyüktü, ne kadar maviydi. Yarım yamalak Arapçasıyla anlatırdı. Hiç bitmeyecek sanmıştı, ama bir ara uyumuş uyanınca deniz bitmişti.

“Emet, seneh seneh, bu sana yakıştı”

Bir gün Allah Rasulü’ne hediye olarak kumaş ve elbiseler geldi. Onların içinde nakışlı küçük bir elbise vardı. Bunu kime verelim diye sordu arkadaşlarına. Herkes susuyordu.      “Bana Emet’i getirin.” Getirdiler. Peygamber (s.a.v) kendi elleriyle Emet’in üstüne örttü elbiseyi. Sarı yeşil nakışları göstererek “Emet, seneh seneh, bu sana yakıştı” dedi. Sonra üç kere “onu sırtında eskit” diye duada bulundu.
Koşarak annesine geldi, elbiseyi gösterdi. Onun hediyesiydi ve ne kadar güzeldi.
Ne kadar çok seviyor beni, herkesten çok. Bana hediye verdi, dua etti.
Beni çok seviyor.
Ben de O’nu çok seviyorum…

O günler nasıldır Emet’in (r.a) anılarında? Habeşistan nasıldır gözlerinde? Medine nasıl? Mekke nasıl görünür o çocuk gözlere uzaklardan, Peygamber nasıl görünür bilinmez. Bilinmez yolculuğu nasıl geçmiştir? Görmediği, bilmediği Mekke’yi özler mi? Bilinmeyene değil midir zaten özlem; bilmeye dair değil mi, yakîn olarak bilmeye? Bir bilinen vardır ki o günlere dair Emet (r.anha) çocukluk anılarında güzel bir peygamber yaşatır. Güzel gören, güzel gülen bir peygamber. Çocuğu çocuk kalbiyle seven, çocuğa çocuksu gözlerle bakan bir peygamber…

Elvida ÜNLÜ

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Emet r.a
« Posted on: 19 Mart 2024, 09:06:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Emet r.a rüya tabiri,Emet r.a mekke canlı, Emet r.a kabe canlı yayın, Emet r.a Üç boyutlu kuran oku Emet r.a kuran ı kerim, Emet r.a peygamber kıssaları,Emet r.a ilitam ders soruları, Emet r.aönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes