๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Diğer Yazılar => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 20 Aralık 2011, 18:35:39



Konu Başlığı: Beyler Eşinizle Konuşamıyorsanız Mektuplaşın
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 20 Aralık 2011, 18:35:39
Beyler, Eşinizle Konuşamıyorsanız Mektuplaşın

Şubat 2008 29.SAYI

Tecrübeler öyle gösteriyor ki duyguların tek ifade aracı sözler değil. Kendisinden sevgi gösterisi bekleyen eşini mutlu etmek için beylere bir kağıt ve kalem de yetiyor.

Kadınlar ve erkekler duygularını farklı şekillerde ifade eder ve algılarlar. Kadınlar hislerini açığa vurmada sorun yaşamazken erkekler için duygularını söze dökmek genelde zorlu bir süreç anlamına gelebilir. Ancak tecrübeler öyle gösteriyor ki duyguların tek ifade aracı sözler değil. Kendisinden sevgi gösterisi bekleyen eşini mutlu etmek için beylere bir kağıt ve kalem de yetiyor. Bu konuda sıkıntı yaşayan 12 yıllık evli Elvan Hanım’ın söylediklerine kulak verelim: “Eşimle görücü usulü ile evlendik. Zamanla kendisini çok sevdim. Her gün usanmadan iş yerini arar hatırını sorarım. Belki bu kadar ilgi onu bunaltıyor ama akşama kadar sabredemiyorum. Benim kadar olmasa da onun da bana özel ilgi göstermesini, iltifat etmesini bekliyorum. Çocuklarımla ilgileniyor, istediğimizi alıyor, birlikte geziyoruz. Bununla beraber sadece ikimize özel anlar, duygusal konuşmalar olsun istiyorum. Bazen “Acaba bana çocuklar için mi katlanıyor?” diye düşünmeden edemiyorum.

Bir akşam dayanamayıp kendisini umursamazlıkla suçladım, geç vakitlere kadar tartıştık. Çok kötü olmuştum. Ona hak etmediği bir sevgi duyduğum için kendime kızdım, saatlerce ağladım. Ertesi gün çocukları okula götürürken kapıya asılmış bir dosya kağıdı dikkatimi çekti. Eşim akşam olanlar için özür diliyordu. Beni çok sevdiğini, eşi tarafından bu kadar sevilen bir erkek olmanın herkese nasip olmayacağını, benimle gurur duyduğunu yazmıştı. En altına kalp resmi çizerek isimlerimizi koymuştu. İnanın o anki mutluluğumu anlatmam mümkün değil. Bütün öfkem sabun köpüğü gibi eriyip gitti. Mektupla da olsa duygularını anlatması beni tarifsiz sevince boğmuştu. Ne zaman böyle bir beklentiye girsem mektubu okuyor, her defasında benzeri mutluluğu yaşıyorum.”

Dolaplardan çıkan sürprizler


Benzeri bir tecrübe yaşayan Esra Hanım da eşinden duygusal sözler, davranışlar beklediğini, bulduğu her fırsatı değerlendirdiğini söylüyor. Buna rağmen karşılık alamadığını, artık eşini duygudan nasibi olmayan biri gibi görmeye başladığını anlatıyor. Düşüncelerini kimseyle paylaşamadığından uyku bozuklukları, işine ve hayata karşı ilgisizlik yaşadığını belirten Esra Hanım şöyle devam ediyor: “Bir gün ütülediğim elbiseleri dolaba yerleştirirken kendi kıyafetlerim üzerine iğnelenmiş süslü kağıtlar dikkatimi çekti. Merakla okurken gözlerime inanamadım. Eşim kendi el yazısıyla, özenerek bana duyduğu sevgiyi bir şiir yazarak anlatmış. Her kıtaya ayrı bir kağıt kullanarak hislerini mısralarla çok güzel izah etmiş. Sevinçten ağladım. Ağzından dinlemeyi tercih ederdim ama buna da şükür. Doktorun verdiği ilaçtan daha etkili oldu diyebilirim. Şimdi aramız daha iyi. Galiba birbirimizin dilini öğrenmeye başladık...”

Mektup, mesaj gibi yazılar  olumlu sonuç verir

Birbirinin sevgi dilini çözmenin eşler açısından önemine değinen Psikolog Tuğba Güngör, eşlerin birbirlerine duygularını mektup, mesaj gibi yazı diliyle iletmesinin olumlu sonuçlar vereceğini şu sözleriyle açıklıyor: “Eğer, her şeyi yaptığınızı fakat buna rağmen eşinize ulaşamadığınızı düşünüyorsanız, mutlaka denemediğiniz bir yol daha vardır. Belki de ona mektup yazmalısınız. Konuşarak birbirinizi tükettiğinizi aranızdaki duygusal etkiletişimi yitirdiğinizi düşünüyorsanız bu sizin için etkili bir yöntem olabilir. Mektup yazmak eşinizi suçlamadan yalnızca kendi duygularınıza odaklanarak, kendinizi ifade etme fırsatı sunar.”

Sadece olumlu duyguları değil olumsuzlukları da yazı yoluyla anlatmanın faydalarına değinen Tuğba Hanım ekliyor: “Bazen olumsuz duygularınızı kağıda dökmek, kendi duygularınızla yüzleştiğinizde sizi bile şaşırtır. Ne kadar sevgiden ve anlayıştan uzak olduğunuzu fark edersiniz. Ya da öfkeniz siz yazarken yerini şefkat ve anlayışa bırakır. Mektubu yırtar atar, eşinize olumlu duygularla yaklaşırsınız ve bu kez her şey çok daha iyi gider. Kendinizi biraz daha rahatlamış hissedersiniz. Öfke, pişmanlık, sevgi, kırgınlık gibi tüm duygularınızı bu mektupta yazabilirsiniz. Eşinizden duymak istediklerinizi, beklentilerinizi, nasıl davranırsa kendinizi sevilmiş ya da değerli hissedebileceğinizi de açık davranış örnekleriyle yazmalısınız mektupta. Tek dikkat etmeniz gereken şey kendi duygularınıza odaklanmak. Eşinizin davranışlarına değil olabildiğince kendi duygularınıza...”

    “Rabbim eşimi Efendimiz’in şefaatine mazhar eylesin”

    Gerçek anlamda huzurlu bir yuva isteyenler, eşlerinin duygu dilini öğrenmek için fırsatları iyi değerlendirmeli. Fırsatlar kendilerini arayanları bekler, uygun bir zamanda karşısına çıkar. Netice beklediğiniz gibi olmasa bile üzerinize düşeni yapmanın rahatlığına erişirsiniz. “Düşüncemde samimiydim” demek, “Düşüncem samimi” demekten daha değerlidir. Eşinden zaman zaman sürpriz hediyeler beklediğini söyleyen Hatice Hanım, kocasından hiç hediye almadığını anlatıyor. Çekingenliğinden anlatamadığı duygularını bastırmaya çalışmış. Ta ki bir gün kocası “Ben Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) övdüğü eşlerden olmayı, seni her yönden memnun etmeyi istiyorum. Belki benden beklediğin ama benim fark edemediğim şeyler olabilir. Eğer söylersen elimden geleni yaparım” dediği zamana kadar…

    Eşinin bu düşüncesini öğrenen Hatice Hanım çok duygulanmış. “Onun bu inceliği karşısında benim beklentimin ne kadar basit olduğunu gördüm. O sözler hiç bir hediyenin yerini dolduramayacağı kadar değerliydi benim için” diyen Hatice Hanım, cesaretlenip beklentisini anlattığında artık bunun önemli olmadığını da eklemiş. Açık yüreklikle düşüncelerini paylaştığı için memnuniyetini bildirip teşekkür etmiş kocasına. O günden sonra eşinin hiç ummadık zamanda sürpriz hediyelerle geldiğini söyleyen Hatice Hanım şu sözlerle bitiriyor konuşmasını: “Yirmi yıllık evliyim ve hep aynı heyecanla eşimin işten dönmesini bekliyorum. Rabbim eşimi Efendimiz’in şefaatine mazhar eylesin.” Ne diyelim, darısı bütün evlilerin başına…


Necla GÜNAY


Konu Başlığı: Ynt: Beyler Eşinizle Konuşamıyorsanız Mektuplaşın
Gönderen: Rüveyha üzerinde 09 Kasım 2013, 19:12:09
Benim için en iyi ifade etme biçimi yazmak..Bi de bunun içine mektup girerse deymeyin keyfime.Çok mektup yazmışlığım varda ,hiç eşe mektup yazmak, aklıma gelmemişti..Paylaşımda huzurlu bir evliliğin , nasıl olması gerektiği hakkında ipuçları var..Rabbim  bizlerin huzurlu, mutlulu , sevgi ve saygı dolu bir yuvamız olmasını nasip etsin, olanlarında daim etsin inşaAllah....


Konu Başlığı: Ynt: Beyler Eşinizle Konuşamıyorsanız Mektuplaşın
Gönderen: Ceren üzerinde 09 Kasım 2013, 21:52:35
Evet şimdi ki zaman da eşler birbirlerin den  hep beklenti içindeler.Bu yüzden de huzursuzluk yaşıyorlar .Rabbim onlara böyle küçük şeyler lede mutlu olmayı öğretmiş.Uymayı,uygulamayı nasip etsin eşlere inşallah.