๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Diğer Yazılar => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 08 Ekim 2011, 15:05:47



Konu Başlığı: Başkaları için öz annemizi terk etmeyelim
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 08 Ekim 2011, 15:05:47
BAŞKALARI İÇİN “ÖZ ANNEMİZİ” TERK ETMEYELİM

Nisan 2009 43.SAYI

İmam-ı Rabbani Hazretleri dünyada rahat etmek için günahlara dalıp ibadetten uzak kalarak ahiret hayatını unutmayı ve insanlara yaranmak için Allah Teala’yı bırakmayı ahmaklık olarak görürken, Hz. Ömer de (r.a) insanların en kötüsünü ahretini dünyası için satan, daha kötüsünün de ahiretini başkalarının dünyası için satanlar olduğunu söyler. Cafer bin Süleyman Dabii (k.s) dünyayı süt anneye, ahireti de öz anneye benzeten sözlerine şöyle devam eder: “Küçük çocuk süt annesine gitmek için feryat edip çırpınır. Akıllandığı zaman ise öz annesine gitmeyi daha çok ister. Siz akıl sahibi iseniz öz anneniz olan ahirete yöneliniz.”

CİMRİLER CENNETE GİREMEZ

Eşrefoğlu Rumi Müzekki’n Nüfus adlı eserinde şu rivayeti aktarır: Bir adam Efendimiz’e (s.a.v) “Ya Rasullah, ben günahkar bir insanım. Çok büyük günahlarım var. Malım ve davarlarım çoktur. Fakat ne zaman birisi gelse ve benden bir şey istese hemen yüreğimden sıcak bir ter çıkar. Son derece öfkelenirim. Benden bir şey isteyene çok kızarım ve hiçbir şey vermeden savarım” diyerek kendi halinden dert yanar. Adamı dinleyen Allah Rasulü (s.a.v) buyurdular ki: “ Allah’a yeminle söylerim ki bu durumda; senin bin yıllık ömrün olsa da bu ömrünün gündüzleri oruçla, gecelerini de namazla geçirsen öbür dünyada gideceğin yer yine de cehennemdir. Ta ki bu cimrilikten kurtulmadıkça!..”

GAFLET KALBİN UYANMASIYLA YOK OLUR

Gavs-ı Bilvanisi Hazretleri gafletle nasıl başa çıkabileceğimize şu mübarek sözleriyle yol gösterir:  “Eğer kuvvetliyseniz iş çok kolaydır. Kuvvetiniz yok ise edepli olmaya özen gösterin. Mesela, en karanlık bir yerde bile ‘Rabbim beni görür’ diyerek kendi nefsinizi zorlayın. Cünüp olsanız bile kalpten ‘Allah, Allah’ diye zikredin. Sultanlar hangi şehre gitseler o şehrin azizlerini perişan ederler. Kalp bir şehir ise zikir de sultandır. Kalbimize gelen şüpheleri, korkuları, hayalleri ve gafleti yok eder. Açık ve gizli edeplere riayet etmek ile kalp uyanır. Gaflet kendiliğinden yok olup gider.” (Ariflerden İnciler, M. Hanefi Mert)

ÇOCUKLARIMIZI TERBİYE EDERKEN ŞEFKATİ UNUTMAYALIM

Çocuk terbiyesinde uygulanacak davranış modellerini yine maneviyat ve ilim ehli büyüklerimizden görüp öğrenebiliriz. Onların bu konuda ki sözlerine, tavsiyelerine uyarsak işimiz kolaylaşır ve gayretimizin meyvesi daha olgun olur kanaatindeyiz. Mesela, Süleyman Hilmi Tunahan (k.s) çocuğunu döverek, söverek terbiye etmeye kalkışanlar için; “Bu şekilde bir davranışla onlara ancak terbiyesizlik ve yüzsüzlük öğretmiş olurlar. Çocuğun en çok korktuğu şey, dövülüp sövülmektir; ona alıştıktan sonra korkacağı ne kalır?” der.
İmam Gazali Hazretleri de evlatlarımıza kötü huylara, olumsuz davranışlara karşı yasak getirirken onlara şu şekilde yaklaşmamızı ister: “Şefkatle yanaş. Kusurunu açıkça söyleme; bu onun hayâ perdesini yırtar. Kötülükte cesaret ve ısrar verir. İma yoluyla ikaz ise; olgun vicdanları, zeki zihinleri, zekalarından bir şey kaçırmamak hevesiyle bu imadan manalar çıkarmaya yöneltir. Böylece bunu anladığına sevinir ve gereğini yapar.”

TEMİZ OLMANIN KISA VE KOLAY YOLU

Her türlü temizliğin ne zaman, ne kadar ve nasıl yapılması gerektiğini en güzel şekilde Efendimiz’in (s.a.v) hayatında görüyoruz. Her yönüyle temiz olmanın kolay ve kısa yolu O’nun (s.a.v) izinden gidebilmekte. Ancak bu şekilde olması gereken temizliği ve uyulması gereken kurallarını hayatımızda “alışkanlık” haline getirebiliriz. Allah Rasulü (s.a.v) her zaman temiz ve uyumlu giyinmiştir. Evlerimizi temiz tutmanın da zenginliğe vesile olduğunu yine O’nun (s.a.v) sözlerinden öğreniyoruz. Efendimiz (s.a.v), evlerde çer çöp ve süprüntü bulunduğu zaman o evde bereketin olmayacağını söyler ve bunların biriktirilmemesini ister. Yiyecek ve içeklerimizin temizliği konusunda da hassas davranmıştır. Açıkta besin maddelerinin bırakılmamasını, kapalı kaplarda saklanıp kapaklarının örtülmesini uygun görür.


Efser BERİN


Konu Başlığı: Ynt: Başkaları için öz annemizi terk etmeyelim
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 08 Ekim 2011, 15:12:19
Gavs-ı Bilvanisi Hazretleri gafletle nasıl başa çıkabileceğimize şu mübarek sözleriyle yol gösterir:  “Eğer kuvvetliyseniz iş çok kolaydır. Kuvvetiniz yok ise edepli olmaya özen gösterin. Mesela, en karanlık bir yerde bile ‘Rabbim beni görür’ diyerek kendi nefsinizi zorlayın. Cünüp olsanız bile kalpten ‘ALLAH, ALLAH’ diye zikredin. Sultanlar hangi şehre gitseler o şehrin azizlerini perişan ederler. Kalp bir şehir ise zikir de sultandır. Kalbimize gelen şüpheleri, korkuları, hayalleri ve gafleti yok eder. Açık ve gizli edeplere riayet etmek ile kalp uyanır. Gaflet kendiliğinden yok olup gider.” (Ariflerden İnciler, M. Hanefi Mert)

Kalbimizin sulatanı zikir, gafleti defeden, kalpleri uyandıran zikir.... Rabbim zikrimizi daim eylesin.


Konu Başlığı: Ynt: Başkaları için öz annemizi terk etmeyelim
Gönderen: Ekvan üzerinde 18 Temmuz 2013, 11:40:19



   Dünyada ve Ahirette mutlu olmanın yolu,sünnete ittibadan geçiyor..Rabbim nefse ve şeytana uyanlardan değil,Sünnet çizgisinde yaşayanlardan eylesin hepimizi,inşaallah..


Konu Başlığı: Ynt: Başkaları için öz annemizi terk etmeyelim
Gönderen: Rüveyha üzerinde 07 Aralık 2014, 22:39:21

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah.Amin ecmain inşaAllah..Mevlam razı olsun.Efendimizin sünnetine hakkıyla uyarsak zaten birşeylerin düzeliceğini görücez..Mevlam Efendimiizn yolundan dost doğru gidenlerden kılsın inşaAllah.