Allah iman edenlerin dostudur

ALLAH, İMAN EDENLERİN DOSTUDUR

Saliha SELÇUK

Bakara suresinin 257. ayetinde Rabbimiz (c.c) şöyle buyurmaktadır: “Allah, iman edenlerin velisidir/dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır.”
Veli; velayeti altındaki insanı korur, menfaatini gözetir ve onun yardımcısı olur. Yüce Allah bizler için hakiki dost olduğu gibi en güzel yardımcıdır. Bizim halimizi en iyi bilen O’dur. Ancak O’na ibadet eder, isteklerimizi O’ndan ister, O’na sığınırız. O da bizim dualarımıza icabet eder. O’nun yüceliği ve kudreti her şeyi kuşatmıştır. Rabbimiz bize bizden daha yakındır. İçimizi, dışımızı bilir. Bu bakımdan biz müminler, gerçek dostun ancak yüce Allah olduğunu bilerek her halimizi gönül diliyle ancak O’na açarız. (Kur’an’dan Öğütler I, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, s. 58)

NEFSİNİ KONTROL ETMEMEK

Kusur: Bulunduğu hale razı olup güzel ve salih amellerini ve sözlerini artırmaya çalışmaması nefsin bir kusurudur.
Tedavisi: Selef-i Salihin alimlerine güzelce uyarak salih amellerini ve sözlerini artırmaya gayret etmektir. Nitekim Hz. Ali (r.a) şöyle buyurmuştur: “Her kim kendisini geliştirmiyor, salih amellerini artırmıyorsa noksanlık içerisindedir.” (Ebu Abdurrahman Sülemi, Nefis: Kusurları ve Tedavileri, s. 76)

NELER ZİKİRDİR?

Kalben Allah’a iman etmen zikirdir.
Kalpten Allah’a yönelmen zikirdir.
O’na sığınman zikirdir.
O’na dua etmen zikirdir.
Allah rızası için yaptığın bütün salih niyetler zikirdir.
Varlıklardaki muhteşem yaratılışı tefekkür ederek Allah’ı hatırlaman zikirdir.
Her bir nimetle karşılaşınca Allah’ı hatırlayıp O’na teşekkür etmen zikirdir.
Kur’an okuman zikirdir.
Kur’an’daki ayetleri tefekkür etmen zikirdir.
Kur’an’daki ayetlerle amel etmen zikirdir.
Namazı ikame etmen zikirdir.
Oruç tutman zikirdir.
Umre ve haccetmen zikirdir.
Ezan sözlerini tekrar etmen zikirdir.
Allah rızası için dini ilimleri tahsil etmen zikirdir.
Kur’an ve sahih hadislerde tavsiye edilen duaları ezberleyip okuman zikirdir.
Her işine besmele ile başlaman zikirdir.
Sık sık tövbe ve istiğfarda bulunman zikirdir.
Allah rızası için yaptığın her salih amel zikirdir.

İMAM-I RABBANİ’NİN (K.S) BİDAT HASSASİYETİ

Kainatın Efendisi Rasulullah (s.a.v) buyurdu ki: “Her kim, şu işimizde (dinimizde) olmayan yeni bir şey uydurursa o reddedilir, kabul edilmez.” (Buhari, Sulh, 5) Bu fakir, bidat olan hiçbir şeyde güzellik ve nurdan bir iz görmemektedir. Karanlık ve bulanıklıktan başka bir şey hissetmemektedir. Bir kimse bugün basiretinin zayıflığı sebebiyle bidat bir işte belki bir tatlılık ve hoşluk görebilir. Ama yarın basiretinde bir keskinliğe ulaştığında o bidatin pişmanlık ve hüsrandan başka bir sonucu olmadığını bilecektir.
Eğer bir şey reddediliyorsa onun güzelliği nereden gelmektedir? Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur: “Sözlerin en hayırlısı Allah’ın kitabıdır. Yolların en hayırlısı da Muhammed’in (s.a.v) yoludur. İşlerin en şerlisi sonradan olanlarıdır. Her sonradan olan bidattir ve her bidat sapıklıktır.” (Müslim, Cuma, 178)
Efendimiz (s.a.v) yine şöyle buyurur: “Benden sonra yaşayanlarınız gerçekten pek çok ihtilaf görecek. (Bu ihtilaflar karşısında) siz benim sünnetime ve raşid halifelerimin sünnetine uyun; buna azı dişlerinizle sımsıkı sarılın! Sonradan çıkma işlerden kaçının. Çünkü sonradan çıkma her iş bidat ve her bidat sapıklıktır.” (Tirmizi, İlim, 16)
Bazı hadislerden anlaşıldığı üzere her bidat bir sünneti yok eder. Bu yok etme işi bidatin sadece bir kısmıyla ilgili değildir. Dolayısıyla da her bidat kötüdür. Hz. Peygamber (s.a.v) buyurdu: “Bir topluluk ne zaman bir bidat ortaya çıkarırsa ona karşılık mutlaka bir sünnet ortadan kaldırılmış olur. Bu durumda sünnete sarılmak bidat çıkarmaktan daha hayırlıdır.” (Ahmed, el-Müsned, 4/105)
Hassan’dan rivayet edildiğine göre o şöyle demiştir: “Bir topluluk dinlerinde bir bidat çıkardıklarında, Allah onların sünnetlerinden birini o bidata karşılık çekip alır ve kıyamete kadar onu geri döndürmez.” (Darimi, es-Sünen, Mukaddime, nr. 98)
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın