> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Diğer Yazılar > Adab-ı Muaşeret
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Adab-ı Muaşeret  (Okunma Sayısı 922 defa)
19 Ekim 2011, 12:11:36
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 19 Ekim 2011, 12:11:36 »



Adab-ı Muaşeret

Ocak 2009 40.SAYI

YENİ NESİL TÜRKÇE

Milleti millet yapan alamet-i farikalardan biri de dildir. Konuşma dili ve yazı dilinin klasik ve edebi dil geleneğinden kopmuş olması dilin yozlaşmış ve bozulmuş olduğunu gösterir. Dile dair yapılmış belki de yüzlerce tanımdan biri bu... Toplum ve dil bilimciler, edebiyatçılar, iletişimciler ve hatta son yıllarda hemen herkes, konuşulan Türkçe üzerine bir şeyler söylüyor. Evet, konuşurken ve dinlerken bir tuhaflık olduğunu fark ediyoruz. Birbirimize hitap edişimiz, seslenişimiz, soru sorup cevap verişimiz ve iletişimimiz, gerçekten yabancı, düşündürücü ve kimi zaman ürkütücü...

Yetişkinlerin kaç kelimesi olduğunu bilmiyoruz ama deniliyor ki, gençler 250-400 kelime ile konuşuyormuş. Hatta bu rakamları bile abartılı bulanlar var. Evet, yeni neslin tasarruflu olduğu muhakkak... Fazlaca kelime harcamadan konuşup anlaşabiliyorlar. Az kelimeyle yetinmeyi birbirlerinden öğreniyor, minimal düşünce, hece ve ünlemlerden oluşan bir konuşma biçimini benimsiyorlar. Fakat kelime sayısının azlığı kadar önemli ve bana göre daha vahim olan şu ki; konuşurken artık yüklemi, öznesi belli olmayan bir “internet dili” hâkim. Kesmeler, kısaltmalar, yüklemsiz cümleler ya da yarı Türkçe yarı İngilizce kurulmaya çalışılan cümlecikler.
Mesela “yapmak” ve “olmak” kelimeleri, neredeyse bütün fiillerin imdadına yetişen bir yardımcı fiil oldu. Ne demek istediğimi ve bu yeni dilbilgisi yapısını alıntı ve örneklerle izah etmeye çalışalım. “Aaa ne oluyo falan olduk” ya da “Napıcaz şimdi yani olduk” kalıp cümleler olup, şaşırdık, tereddüt ettik, kararsız kaldık gibi ifadelerin yerine kullanılıyor.

Diyelim ki yeni bir ceket aldınız. “Güle güle kullan”, “İyi günlerde eskit” gibi dileklerde bulunmak artık modası geçmiş bir ifade. “Abi ceket yapmışsın” cümlesi bu anlatımı iki kelimede özetliyor. Biri duygu sömürüsü yaptığı zaman “vicdan yaptın” diyerek karşılık verilebiliyor.  “Tavır yapma” ise, olaya tavrını koyma ya da küsme, anlamına gelen, yeni çarpıcı cümlelerden biri.

Gençler arasında “hoca” “hacı” gibi kelimelerle hitaplaşmak favori. “Ne alakası var” uzun gelen bir kalıp. Artık “ne alaka” dendiğinde şaşırmıyor, dediğimizde şaşırtmıyoruz. “Beş gibi gelirim” diyen birine, “saatin gibisi mi olur, beş sularında de, beşe doğru de” diyemiyoruz. “Döncem ben sana” kalıbına ise diyecek bir şey bulamıyoruz.
Mesela kelimesini neredeyse unuttuk. Küçük büyük herkes bir şeyleri atıyor. Mesela yerine “atıyorum” diyor. Dahası, artık internet harici yazışmalarda da selam “slm” merhaba “mrb” görüşürüz “by” olarak kullanılıyor. “Hoşça kal” ya da “Allahaısmarladık” sözlerinin kullanım yaşı en az otuz ve üzeri...

Şimdi bu en fazla on beş yılda olup bitene birkaç suçlu, biraz müsebbip ve az sayıda tenzih edilecek bulup, dil meselesini herkesin yaptığı gibi “gençler” üzerinden okuyup vicdanlarımızı rahatlatalım.

DİLDEKİ DEFORMASYONUN EN ÖNEMLİ NEDENİ EĞİTİM SİSTEMİ

Uzmanlara göre bu deformasyonun en önemli nedeni eğitim sistemi. Test çözme üzerine kurulu bu sistemin “kutucuk” işaretlemeye dayandığını ve tek amacının da üniversiteye giriş sınavını kazanmak olduğunu söylüyorlar. Bu sistemde yetişen genç, kitap okumaya gerek duymuyor. Televizyon, bilgisayar oyunları, chat, kitaba tercih ediliyor. Üniversiteye geldiğinde son iki yılını yaklaşık 2 milyon test sorusu çözerek geçirmiş, üstelik hiç kitap okuyamamış bir genç için, 250 kelimeyle düşünmek başarı bile sayılabilir.

Popüler kültürün belirlediği ve öğrettiği alelade, kaba, düzensiz ve kuralsız dil, internet, televizyon, radyo ve müzik gibi kanallarla, asıl hedef kitleye yani gençlere ulaşıyor. İnternette ve kısa mesajlarda iletişimi kolaylaştırmak ve hızlandırmak için yapılan kısaltmalar bir süre sonra günlük dilde de karşılık buluyor. Kendini ifade edemeyen, konuşurken yanlış kelimeler seçen, cümlesini bitiremeyen, sürekli “hani” “yani” gibi seslere muhtaç olan gençlere, bir de “var olmak için İngilizce öğrenmek” şartını getirince, onlar da Türkçeyi kendi dünyalarına göre yorumlayıp konuşuyorlar.

Deformasyon önce kendi dilini üretiyor. Üretilen bu dil, hayatın başka alanlarına dair deformasyonu da besliyor. Konuştuğu dil kişinin yaşama algısını, davranış biçimini ve bütün hallerini belirleyici özellik taşıyor. Sonuç; toplumsal zedelenme, zayıf ve sorunlu ilişkiler, anlaşamama, saygısız ve duyarsız iletişim...
Gençler artık “siz” kelimesini kullanmıyorlar. Nasıl ki Rönesans’a kadarki İngilizce metinlerde (özellikle şiirde) “siz” kelimesi kullanılıyorken, bugün konuşma dilinde tamamen kaybolmuşsa, bizim de “siz” hitabını zamanla yitireceğimizi vehmediyorum.

İnsanın düşünme ve tefekkür derinliği kelime haznesi kadardır. Kelimeler sadece isteklerimizi ileten araçlar değildir. Kelime dediğimiz, akılla tanınır. Onlar her gün hayata anlam örer. Kelimeleri tanımadan, hayat, varlık, eşya ve anlam da tanınamaz. Kelimeler, aklı, kalbi ve bütün bir bilgiyi tarif eder. Kelimeleri, önce kendi coğrafyası, kendi insanı, kendi haritası ve tarihi yaşatır.

Kelimelere muhtacız... Doğru, güzel ve gerçek kelimelere... Hayata yaklaşmak ve yakışmak için, kendini ve varlığı tanımlamak için, zihinleri açmak için, vicdanları büyütmek için, anlamak için, insan olmak için...

Ruhan UMUT

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Adab-ı Muaşeret
« Posted on: 26 Nisan 2024, 09:26:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Adab-ı Muaşeret rüya tabiri,Adab-ı Muaşeret mekke canlı, Adab-ı Muaşeret kabe canlı yayın, Adab-ı Muaşeret Üç boyutlu kuran oku Adab-ı Muaşeret kuran ı kerim, Adab-ı Muaşeret peygamber kıssaları,Adab-ı Muaşeret ilitam ders soruları, Adab-ı Muaşeret önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes