๑۩۞۩๑ Açık Öğretim & İlitam Dunyasi ๑۩۞۩๑ => Ders Notları ve Özetler => Konuyu başlatan: zahdem üzerinde 17 Şubat 2010, 01:24:39



Konu Başlığı: tecvid 1.2.3.hafta özet
Gönderen: zahdem üzerinde 17 Şubat 2010, 01:24:39
Abdurrahim AKTAŞ                                                                                                                                                   1
TECVİT-1.HAFTA
* Okuyuş tarzları 3’tür: tertil/tahkik, tedvir ve hadr
* 1. TERTİL/ TAHKİK
>Tertil, sözlükte “sözü uygun ve güzel bir şekilde söylemek” tir.
Kıraat’te: “Kur’ân’ı  açık  açık, acelesiz okumaktır. Tertile ‘tahkik’ de denir. Aralarındaki fark>Tahkik: “araştırmak”, “incelemek” ve “eksik ve fazla yapmadan bir şeyin hakkını yerine getirmeye özen göstermektir.         
Kur’ân  tilâvetinde: harfleri mahreçlerinden ve sıfatlarına  riayet  ederek  çıkarmak, medleri sonuna kadar uzatmak, idğâm, imâle, ihfâ,  iklâb,  ğunne vb. tecvid kurallarını, okumaktır.
Medd-i tabiî 1 elif, medd-i ârız 1-4 elif, medd-i lîn 1-3 elif, diğer fer'i medler 4 elif uzatılarak; ihfâ, iklâb ve idğâmlar ise 1,5 elif miktarı tutularak okunurlar. Tahkik, tertilden biraz daha yavaştır.
>Tahkik: talim  ve temrin için; tertil ise tefekkür için. Örn: eğitim ve  aşırlarda.                                                                        * 2.TEDVİR: Bir şeyi döndürmek” tir. “Tahkik ile hadr arası bir okuyuş” tur.
   Tedvir  ile okuyuşta medd-i muttasıl ve munfasıl 3 elif, medd-i ârız ve medd-i lîn 1-3 elif, medd-i lâzım 4 elif, ihfâ, iklâb ve ğunneli idğâmlar 1 elife yakın tutulurlar. Örn: mukabelelerde ve namazlarda.
* 3. HADR: “çabuk  iş  yapmak”, “süratli  olmak” demektir. Medd-i munfasıl, medd-i ârız ve medd-i  lîn: 1 elif,
medd-i muttasıl 2 elif, medd-i  lâzı: 2,5-3elif uzatılır. Sevap için süratli okumak tercihtir. Hatim ve  teravih’te.
   2. HAFTA-İSTİAZE-BESMELE
   İSTİAZE: “el-avz”  kökünden türemiş olup istif’al vezninde “sığınma” manasındadır.
İstiaze’de tercih edilen اعوذ ب الله من الشيطان الرجيم siğasıdır.
istiaze”yi emreden Nahl Sûresi’nin 98. ayeti> istiazenin mendub veya vacip olduğuna hamledilmiştir.
Âlimlerin çoğuna göre kıraatten önce istiaze sünnettir.
Kur’ân’ı  sessiz okuyan, istiazeyi de sessiz, aşikâr  okuyan istiazeyi de aşikâr yapar.
Okuyucu, sıra ile okuyanlar arasında ise ilk kendisi de başlamamışsa>kıraati vasletmek için istiazeyi gizli yapar.
Kur’ân okuyan, aksırmak, öksürmek vb. bir sebepten kıraati kesmek zorunda kalırsa, okumaya başlayacağı zaman istiazeyi tekrar etmesine gerek yoktur.
kıraat ile ilgili olmayan bir sözle kıraati keserse> İstiazeyi tekrar etmesi lazım.
   BESMELE
   Besmele,“besmele” fiilinin mastarıdır.
Besmele lafzının: Bismillahi'r-Rahmani'r-Rahîm” (Neml, 27/30) olduğuna dair icma var.
Sûre başından Kur’ân okuyanın sûreye besmele ile başlamasında> icma’ vardır. Fakat onların bu icmaları> ihtiyaridir, vücûb ifade etmez.
Besmele>Kur’ân da yer alır ve sûre başına besmele ile başlamak sünnettir. Ancak Tevbe sûresine başlarken besmelenin okunmamasında ittifak olduğundan bu sûreye başlarken sadece istiaze çekilir.
Kur’ân’a sûre ortasından başlayanın kıraatine; istiaze ve besmeleyle başlaması ya da istiaze ile yetinmesi caizdir.
Kûfe ekolü, “istiaze ve besmele” ile >Endülüs ekolü ise>sadece “istiaze”  ile sûre ortasından başlar.
Günümüzde; sûre ortasından Kur’ân kıraatine,“istiaze ve besmele’yle başlayan>Kûfe ekolünün tercihi kabul edilir.
   SÛRE BAŞLARINDA İSTİAZE VE BESMELE
   Kıraat imamları sûre başlarına>dört şekilden biriyle başlanabileceğini kabul etmişlerdir:
1- İstiazede ve besmelede vakıf yaptıktan sonra sûrenin ilk ayetine geçiş yapmak. (kat’ı kül):
    الحمد لله ربّ العالمين ** بسم الله الرحمن الرحيم ** اعوذ ب الله من الشيطان الرجيم
2- İstiazeyi besmeleye, besmeleyi de sûrenin ilk ayetine bitiştirerek okuma (vasl-ı kül):
              الحمد لله ربّ العالمين  بسم الله الرحمن الرحيم الرجيم اعوذ ب الله من الشيطان
3- İstiazeyi besmeleye bitiştirip vakıf yapmak sonra sûrenin ilk ayetine geçiş yapmak (vasl-ı evvel, kat’ı sânî):
          الحمد لله ربّ العالمين ** بسم الله الرحمن الرحيم الرجيم اعوذ ب الله من الشيطان
4- İstiazede vakıf yapıp besmeleyi ilk ayete bitiştirmek (kat’ı evvel, vasl-ı sânî):
          الحمد لله ربّ العالمين  بسم الله الرحمن الرحيم ** اعوذ ب الله من الشيطان الرجيم
  Not: okuyucu Tevbe sûresinin başından okumaya başlayacaksa> bu sûrenin başında besmele bulunmaması konusunda icma’ bulunması sebebiyle sadece şu iki vecih caizdir:
1- İstiazede vakıf yapıp besmele çekmeden sûreye başlamak (kat’ı):
 **برا ءة من الله ورسو له الي اللذين عاهدتم من المشركين ** اعوذ ب الله من الشيطان الرجيم
2- İstiazeyi sûre evveline bağlamak (vasıl):
        * برا ءة من الله ورسو له الي اللذين عاهدتم من المشركين اعوذ ب الله من الشيطان الرجيم
   İKİ SÛRE ARASINDA BESMELE
   İki sure arasında besmele>üç şekilde okunabilir:
1- Sûrenin sonunda da besmelede de vakıf yapmak sonra diğer sûreye başlamak (kat’ı kül):
   * الم ** بسم الله الرحمن الرحيم *  ولا الضاللين
2- Sûrenin sonunu besmeleye, besmeleyi de okunacak sûrenin başına bitiştirmek (vasl-ı kül):
ولا الضاللين بسم الله الرحمن الرحيم الم             
3- Sûrenin sonunda vakıf yapıp besmeleyi>okunacak sûreye bitiştirmek (kat’ı evvel, vasl-ı sâni)                                 2
           بسم الله الرحمن الرحيم الم *  ولا الضاللين
  Not: İki sûre arasında besmele okumada üç vecih dışında dördüncü bir ihtimal daha vardır ki o caiz değildir:
  Örn: Sûrenin son ayetinden besmeleye geçiş yaptıktan sonra durmak sonra diğer sûrenin  ilk ayetini okumak. Bu besmelenin okunan sûrenin son ayetin vehmini uyandırabileceği için caiz görülmemiştir.
   الم      **                        ولا الضاللين بسم الله الرحمن الرحيم
  Not: Enfal ve Tevbe Sûreleri arasında ise “vakıf”, “sekte” ve “vasıl” olarak üç vecih caizdir.
Vakıf”: Enfâl Sûresi’nin son harfi olan “mîm” sükûn ile okunur ve yeni nefes alınarak Tevbe Sûresi’ne geçiş yapılır:
  Örn: برا ءة من الله ورسو له **  انّ الله بكلّ شئٍ عليم
Vasıl”:  Enfâl’in son harfi olan “mîm”in tenvininden, Tevbe’nin ilk harfi olan “bâ” harfine iklab yapılarak geçilir.
  Örn> برا ءة من الله ورسو له انّ الله بكلّ شئٍ عليم 
Sekte”:  Enfâl’in son harfi olan “mîm” sükûnla okunup ses kesilir ve nefes almadan Tevbe’ye geçiş yapılır:
  Örn> برا ءة من الله ورسو له  انّ الله بكلّ شئٍ عليم 
  Not: Sûre arasından bir âyetle başlanılan vecihde; besmeleyi sûrenin ilk âyetine bitiştirerek okumak caiz değildir. Bu durumda “vasl-ı kül” ya da “kat'ı evvel, vasl-ı sânî” vecihleri uygulanmamalıdır.
   
   3. HAFTA - TEKBİR
* Tekbir, sözlükte “saygı göstermek”,  “yüceltmek” anlamında; Tecvid ıstılahında ise “Duhâ Sûresi’nden, Nâs Sûresi’ne kadar her sûrenin sonunda söylenen ‘الله اكبر ’ lafzı kastedilir.
* Tekbirin sebebiyle ilgili şu rivayet var: Hz. Peygamber’e (s.a.s.) vahyin bir müddet kesilmesini Peygamber’i  (s.a.s.) üzmek için fırsat bilen inkârcılar, onu üzecek sözler söylediler. Resûlullah (s.a.s.)  onların bu davranışlarından ve vahyin kesilmesinden dolayı sıkıntılı bir hal içerisine girer. Nihayet, Cebrail’in getirdiği “Duhâ Sûresi”yle tekrar vahiy almaya başlayan Hz. Peygamber’in hüzünlü bekleyişi sevince dönüşür ve tekbir getirerek bu sevincini ifade eder.
* Sûre sonunda bu tekbirden sonra okumaya devam etmek isterse diğer sûreye iki şekilde devam edebilir:
1- Sûrenin son ayetini tekbire bitiştirerek vakıf yapmak, besmelede de vakıf yapmak sonra diğer sûrenin ilk ayetine geçmek:  فحدث الله اكبر * بسم الله الرحمن الرحيم * الم نشرح لك صدرك
2- Sûrenin son ayetini tekbire bitiştirerek vakıf yapmak, daha sonra da besmeleyi diğer sûrenin ilk ayetine bitiştirmek:
فحدث الله اكبر * بسم الله الرحمن الرحيم  الم نشرح لك صدرك
* Lâfzî Celâl”in “lâm” harfine geçerken, Sûrenin son harfinin harekesine göre geçişler şu şekillerde yapılabilir:
1- Son harfi üstün, esre ya da ötreli bir kelime, geçiş halinde harekesiyle aynen okunur:
اليس الله باحكم الحاكمين الله اكبر"   
2- Sükûnlu bir harften geçiş halinde, sakin olan son harf, esre ile harekelenir:
   “فا رغب الله اكبر
3- Tenvinli harften geçiş ise tenvinin esreli bir “nûn” harfine açılımıyla yapılır:
   “انّه كان تواباً نِ الله
* Tekbirin gerek sûre sonu, gerek sûre başında oluşuna göre uygulanabilen ortak vecihlerden biri >“kat’-ı kül” yapılarak okunmasıdır. Kolaylık dikkate alınarak bu vecih; sûre sonunda, tekbirde, besmelede vakıf yaparak okumaktır:
  Örn:  الم نشرح لك صدرك * بسم الله الرحمن الرحيم  * الله اكبر * فحدث
* Tekbir, Mushaflarda yazılmamasına rağmen, “Nas  ile Duhâ Sûrelerinden” sonra da okunur.
* Fatiha Sûresi’nden sonra >“Âmîn”,  * Rahman Sûresi’nden sonra >“Allahu rabbül alemin”,
* Kıyame Sûresi’nden sonra >“bela innehu ala kulli şeyin kadir”, * Mülk Sûresi’nden sonra >“Allahu rabbül alemin”, 
* Mürselat Sûresi’nden sonra >“Amenna billah”,
* Tîn Sûresi’nden sonra >“bela ve ene ala zalike mineş şahidin” denmesi müstehaptır. Ancak bunlar gizli söylenir.


Konu Başlığı: Ynt: tecvid 1.2.3.hafta özet
Gönderen: Kaan Han üzerinde 27 Nisan 2015, 21:37:41
 
Kur’ân  tilâvetinde: harfleri mahreçlerinden ve sıfatlarına  riayet  ederek  çıkarmak, medleri sonuna kadar uzatmak, idğâm, imâle, ihfâ,  iklâb,  ğunne vb. tecvid kurallarını, okumaktır.