Konu Başlığı: Yar Gönderen: Sümeyye üzerinde 02 Ağustos 2010, 13:05:52 Yar Bu gün bir daha o yıllar öncesi tarif ettiğim şehri istanbulun yeni köye düşen kısmında sahilde duran banka tekrardan oturdum Uzaktan uzaga asyayı avrupaya bağlayan köprüyü ve denizde yüzen vapurları izledim Eylül çok oldu buralara geleli biliyormusunAğaçların yapraklarını tek tek ayrıldı dalından Yerler sapsarı meşe ağaçlarının yaprakları ile dolu Bilmem demişmiydim?Her gelişimde iki yaprak alıyorum bunların arasından Birini kendim için birinide senin için Geçen hafta saydıydımTam yediyüz seksen altı tane olmuş Biliyormusun akşama doğru sağuk oluyor buralar Geçen hafta yolculuğa çıkmıştımUzaktan uzağa dağları tepeleri ve sararıp solmuş yaprağı ile bin bir ağaçta seni gördüm Yalan yok bazende kendimi gördüm oralarda Yolculuk sırasında uzaktan uzağa gördüğüm köy camilerinin minarelerini gözden kayboluncaya değin izledim Yaylalarda otlayan koyun sürüsünü izledimKöy kahvesinde oturan ihtiyarların ezan sesi ile camiye doğru yürüdüğüne şahit oldum Yalan yok ; bir ara kendi ihtiyarlığımı gördüm o ihtiyarlar arasında Köy çeşmelerinde ellerinde bahraçları ile eve su taşıyan renga renk fistanı ile genç kızlar gördüm Sonra bir bayram gününün üç beş adımlık mesafede olduğu bir demde şehri istanbula tekrar döndüm Biliyormusun ilk beni karşılayan Eylülün kolkuna taktığı hüzün olduYirmi birinci yüz yılın yaşandığı Metropol şehri istanbulda; varoşların hüzünlü nağmeleri ilk çınlattı kulağımı Gözleri uykunun mahmurluğunda onlarca ve yüzlerce gencecik kızların ,delikanlıların vede çocukların tıka basa doldurduğu bindokuzyüz yetmişlerde üretilen bir körüklü belediye otübüsüne balık istifi gibi bindiklerine şahit olduım Hafif hafif çiseleyen yağmur damlacıklarının ve bulutun tıpkı bir çocuğun ağlamamak için kendini zorlaması gibi iken bir kaç dakika sonra kendini tutamayan bir çocuk gibi bardaktan boşalırcasına nasıl akıttığına şahit oldum Sonra tıpkı bir çocuk gibi hıçkırıklarının boğazında düğümlendiğine, sonra gökleri yaracasına çakan şimşeksi ağlayışına şahit oldum İşte o anda Ankarada yari cebinden çıkardığı bir akbil bileti ile ayrılığı ve yüreğimin ağlayışını gördüm Sonra yüreğimin kıvrık yarısında gizlediğim sevdam ile bir darul acizenin önünde kıstırıldım Her bir merdiveninde Hicranım,hasretim ve hüzünlü sevdamın satırları karşıladı; seni anan cümlelerle Biliyormusun kendimi gördüm o darul acizenin her bir yerindeBelki duvarın dökülmüş sıvasında yüzümü,Kapının gıcırtısında titrek sesimi gördüm Biliyormusun ,yürürken adımlarım yavaş yavaş atıyorumElim ise titrekSaçım beyazAyağım dermansız Ama gene biliyormusun değişmeyen bir kaç şeyvarHepside senden armağan Hayalin, sevdan yani sen alinti |