> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Makale Dünyası > Denemeler > Sizin sevgiliniz hangisi?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sizin sevgiliniz hangisi?  (Okunma Sayısı 1161 defa)
01 Ekim 2010, 13:57:25
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 01 Ekim 2010, 13:57:25 »



Sizin sevgiliniz hangisi?





“İş, Aş, Eş”. Bunlar birer burç ismi olsaydı, hangisi olmak ya da hangisi sizin burcunuz olsun isterdiniz?

Niçin?
Ben mi? Oyunbozanlık yok; önce ben sordum.
Oyun mu oynuyoruz?
 
Evet, oyun oynuyoruz. Beğenmeyen oyundan çıksın diyeceğim ama bu mümkün değil ki… Bu oyundan çıkamazsınız, çıkamayız. Etrafınıza bir bakın; oyun olmayan ne var? Her şey oyun.

Evet, çevremize dürüstçe baktığınızda göreceğiniz/karşılaşacağınız en somut insani gerçeklik olup biten her şeyin bir oyundan ibaret olduğu… Herkes rolünü ya da rolü sandığının gereğini oynuyor.


Bunda ne var, yeni bir şey mi söylüyorum; elbette hayır. Söylenen hiç bir söz yeni değil; zaten benim de böyle bir iddiam yok.

 
Aslında benim hayatta hiçbir iddiam olmadı. İyi ki yok. Mutlu olmanın en büyük sırrı bu: “İddialı olmamak.”


O zaman oyuna baştan başlayalım:

“İş” mi?

“Aş” mı?
“Eş” mi?
Birini diğerine tercih edemediniz değil mi? Ettiniz mi yoksa?

Aş, işe bağlı; iş aş için.

Eş kime? Eş size…
Siz kime?
Siz işinize bağlısınız; aş yemek için.

Güzel.
 
“Aş”ı sadece siz mi yiyorsunuz?
 
“Hayır!”değil mi; evinize,eşinize, çocuklarınıza hasılı yuvanıza götürüyorsunuz,onların rızkını temin ediyorsunuz.
 
O nedenle sizi bunlar arasında bir tercihe zorlamak “abesle iştigal etmek” tir, biliyorum.
 
Şimdi kendimizi yoklayalım lütfen; bu anlattığım süreci hakikaten bu kadar dengeli ve muntazam mı yürütüyorsunuz?  Eğer öyle ise bir sözüm yok; olamaz. Bunlardan birini tercih etmeyi size dayattığım için zat-ı alinizden özür diliyorum…
Bu muhasebede samimi olalım. İnsanın kendisine karşı samimi olmaması kadar kötü ve tehlikeli bir şey yoktur. Kendinizi kandırmaya çalışıyorsanız, sizden korkulur,tehlikeli bir adamsınız; zira kendisini aldatanın ya da aldatmaya çalışanın kime,niçin samimi olması, dürüst olması gereksin ki? 

 
Zaten öyle iseniz başkalarına karşı dürüst olmayı da beceremezsiniz; kandırmak, sizin kişiliğiniz olmuştur artık. Güvenilir bir adam değilsiniz vesselam.


Buyurun; bu yolculukta bir müddet birlikte yürüyelim:

Esnafsınız. Sabah erkenden kalktınız, üstünüzü başınızı kontrol ederek evden çıktınız… ilk gelen müşteriden itibaren güler yüzü suratınızdan, tatlı dili sözlerinizden eksik etmediniz.

 
Müşteriniz, muntazam bir şekilde düzelttiğiniz dükkanınızın- bir parça eşya almak için- altını üstüne getirdi, aradığını bulamadığını söyleyerek dükkanı terk etti.

Bu durum karşısında siz ne yaptınız? Söyleyeyim; yanaklarınızın bütün kaslarını gevşeterek gülümsediniz, “ Güle güle efendim, yine beklerim!” dediniz.

 
Akşama kadar buna benzer hatta daha feci birçok durumla ve müşteri ile karşılaştınız, hepsine de aynı yüz ifadesiyle davrandınız. İyi de ettiniz.

Terzisiniz.

Seçkinlerden, hanım efendi müşterinizin on beş gün önce verdiği elbisenin bugün üçüncü provası var. İlk ikisinde tam onun istediği gibi bir iş çıkarmanıza rağmen, provalarda elbisede kusurlar buldu; sizden, elbisenin falanca yerlerini değiştirmenizi istedi.
 
Siz de şimdi tam öyle yaptınız. Artık onun istediği gibi bir elbise oldu. Sabah erkenden geleceğini söyledi. Acele etmelisiniz evden çıkmak için.
 
Üstünüzü başınızı da çıkmadan bir daha kontrol ettiniz; hassas bir müşteri. Bugün dükkanı komşularınızdan erken açtınız; sözleştiniz, seçkin hanım efendi müşteriniz erken gelecek.

Vakit öğlen; birçok müşteri geldi-gitti, seçkin hanım efendi yok. Mutlaka bir işi çıkmıştır; biraz sonra gelir.

 
İkindi ezanı okunuyor. Ne oldu acaba? Merak etmeye başladınız(!) başına bir iş gelmiş olmasın. Yok, yok mutlaka bir işi çıkmıştır hanım efendinin; artık yarın gelir.
 
Hanım efendinin gelememesinden gayri, aslında fena da bir iş günü geçmedi. Çok müşteriniz vardı; bereketli bir gün geçti. İyi ki de gelmemiş; bu gün çok yoruldunuz.

Artık son paçayı da yapıp öyle  çıkacaktınız ama gözünüz kesmiyor, boş verin, yorgunsunuz; bir sakatlık çıkmasın, hava da karardı; yarın devam edersiniz.


Ortalığı düzelttiniz, lambayı kapatmak için elinizi anahtara uzattınız, göz ucuyla da dışarıya bakıyorsunuz. Dükkanın önüne bir araba park etti.

 
Aaa, o da ne?
Arabanın kapısı açıldığında sağ kapıdan hanım efendi indi. Direksiyonda da bir beyefendi; muhtemelen kocası… Bu tarafa geliyorlar. Evet, dükkana da girdiler zaten. Şimdi ne yapacaksınız?
 
Çok kolay: Bütün içtenliğinizi belli etmeye çalışarak, sorgulama anlamına gelebilecek hiçbir teşebbüste bulunmadan “hoş geldiniz…” diyerek provaya başlayacaksınız.

Her şey yolunda; hanım efendinin yüzü gülüyor. Yalnız beyefendinin suratı biraz asık; belli ki bir şey söyleyecek derken, söyledi bile: “ Ustacığım iyi, güzel olmuş, elinize sağlık ama bu yırtmaç biraz derin olmamış mı?”

 
Daha sizin cevabınızı beklemeden: “ Haklı değil miyim karıcım?” Hanım efendi kocasının tepkisini önceleyerek: “ Haklısın Tuncay, biraz abartılı olmuş.”

Siz ne yaptınız? Gülümseyip: “ Haklısınız efendim, ben yarın hemen istediğiniz gibi yaparım.”demekten başka hiçbir şey…


Memursunuz, müdürsünüz, sanatkârsınız; diğer ikisi (esnaf, terzi) gibi başladığınız günde, akşama kadar işinizin, mesleğinizin muhataplarını memnun etmeye çalışmaktan başka ne yaptınız?

 
İşinize, mesleğinize, sanatınıza  sadıksınız. Muhataplara gösterdiğiniz davranışlar doğruydu; iyi ki öyle yaptınız.
 
Siz toplumsal sorumluluğu gelişmiş bir insansınız. Hem “müşteri velinimettir.”, “Bu devirde ekmek aslanın ağzında.”


Ey azizim!


Akşam evinize geldiğinizde, iş yerinizde muhataplarınıza gösterdiğiniz sabrı, güler yüzü eşinize, çocuklarınıza gösterdiniz mi?


Eşiniz sizinle herhangi bir meseleyi konuşmak istediğinde, yüzünüzü televizyondan ona çevirip gözlerinin içine bakarak cevap verdiniz mi? Yemeğin tuzu biraz fazla olunca nasıl bir tepki gösterdiniz?


Matematiğinizin iyi olmadığını bilen beşinci sınıftaki oğlunuz, fen bilgisi ödevini yaparken kafasına takılan ve sizin yapabileceğinizi tahmin ettiği bir soruyu siz tam derbi maçı izlerken önünüze koyduğunda tepkiniz ne oldu?

 
Küçük kızınızın kaç gündür istediği oyuncağı almayı yine unuttuğunuzda bunu size sormak isteyince ne yaptınız?
Hem fark ettiniz mi “kazak olmak”  için ne kadar çok gayret sarf ediyorsunuz, hanımınızın haklı isteklerini bile geri çevirmek için türlü bahaneler uyduruyor, elinizi verirseniz kolunuzu kaptıracağınızı düşünüyorsunuz.

 
Çocukları şımartmamak gerektiğine ne kadar çok inanmışsınız. Sevginizi onlara belli etmemek için yüzlerine gülmüyor, on dört yaşına gelmiş oğlunuzla bir kere olsun çarşıya çıkıp birlikte sinemaya gitmiyor, ufak kızınızla evcilik oynamıyorsunuz.

Sahi, şımarırlar değil mi? İyi ama şımarmak kötü bir şey mi? Evlat, babasına şımarmayıp da kime şımaracak? Çocuğun babasına, hanımın kocasına şımarmasının neresi kötü?


Bütün bunlara ve benzerlerine samimi olarak vereceğimiz cevaplar bizim tercih(ler)imizi ortaya koyacak ve bizi en doğru noktaya getirecektir.



İş, aş, eş (aile) dengesini iyi tutturmalıyız.

Birini diğerine tercih etmek zorunda değiliz, etmemeliyiz de.

 
Ama bu tercih etmeme noktasında aile fertlerinin her birine göstereceğimiz ilgi ve alaka en az aşımızı kazanırken işimize gösterdiğimiz ilgi ve alaka kadar olmalı, belki daha fazla.
 
Zira işe, aşa gelecek bir zararın telafisi mümkünken; eşe, çocuklara gelebilecek bir hasarın telafisi mümkün olmayabilir.


Murat Akalın

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sizin sevgiliniz hangisi?
« Posted on: 27 Nisan 2024, 01:43:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sizin sevgiliniz hangisi? rüya tabiri,Sizin sevgiliniz hangisi? mekke canlı, Sizin sevgiliniz hangisi? kabe canlı yayın, Sizin sevgiliniz hangisi? Üç boyutlu kuran oku Sizin sevgiliniz hangisi? kuran ı kerim, Sizin sevgiliniz hangisi? peygamber kıssaları,Sizin sevgiliniz hangisi? ilitam ders soruları, Sizin sevgiliniz hangisi?önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes