Kendine çelme takan adam

Kendine çelme takan adam

ilerde herkeste bir şikâyet furyasıdır gidiyorHoş sohbetleri özledim doğrusu İki çift lâf etmeye kalktığımda hep yakınmalar ağlamalar şikâyetler Salgın var galiba ağlaşma zamanı mı nedir? Gerçekten sıkıntıların yaşandığı bir dönemdeyiz , bunu inkâr etmek imkânsız Ekonomik zorluklar, hayatın telâşı arttı Mesafeler uzadı, günler sanki kısaldı Buna da diyecek birşey yok Ama merak ediyorum, bu zihniyetle taş devrinde yaşasaydık ne olurdu? Eminim havalar, hayvanlar, dağlar, denizlerden bulunurdu birşeyler yakınacak
Hayata direnç göstermek hayatı zorlaştırır Olaylara, kişilere, dünyaya, ekonomiye karşı çıkmak insanları sa dece aynı girdapta döndürür dururSa dece sıkıntıları sıralayıp devamlı ya kınmak dertleri artırmaktan başka işe yaramaz Bir süre soma sıkıntıdan ge çilmeyen hayat, çözümleri ve kendi gücünü unutmuş insan sürüsü oluşur etrafta Herkes kendi derdini en büyük sanırken, bir yandan da başkalarının benzer dertleriyle rahatlar Bahaneler, suçlamalar artık yasallaşmıştır sanki
"Herkes kan ağlıyor, piyasalar kö tü!" "Her evlilikte olur!" "Kadınların hepsi aynı!" "Erkek milleti işte!" "Çocuğun mu var, derdin var!" "Za man kötü!" Ne çok duyarız bu sözleri Hep beraber insanlık bizim dışımızdaymış gibi, sanki o kuralların oluşma sında katkımız yokmuş gibi davranı rız Diğer taraftan da "Ben iyiyim ama herkes kötü!" ya da "Benim suçum yok! Bu sebepler bana yaptırıyor bun ları!" gibi bir rahatlama içine gireriz Şikâyet ettikçe rahatlar; kendimizden, kendi sorumluluğumuzdan kaçarız "Keşke bir sihirli değneğim olsaydı diyenleri duyar gibiyim Kendi gücünü yok sayıp hayatı düşman kaderi pranga ve kurtuluşu fantastik bir sihirli değnekte arayanları; "keşke" lerle, "ama" larla hayatlarım zihinlerindeki zindana tıkayanları
Elinizde çok güçlü bir sihirli değ nek var! Evet, doğru söylüyorum Doğ duğunuzdan beri sizinle olan, sizinle büyüyüp gelişen ve her istediğinizi elde etmenizi sağlayacak büyük bir güç: Beyniniz! Başka deyişle aklınız
İnsanlar hayatlarının sorumlulu ğunu almaya korkarlar Ellerindeki o kadar büyük güçtür ki, bunu kullana bilme beceriksizliklerini itiraf etme ye korkarlar Başarılarını kendilerine mal ederken, başarısızlık ve sıkıntıla rının sebebi olmayı kabullenemezler Dış dünyayı, başka insanları, kaderi, hatta Allah'ı suçlamak ve herşeyden sorumlu tutmak en kolay şeydir
Bir kısmı da "Herşey çok güzel olacak, inanıyorum!" derken mucize bekler "Çok şükür halime, ben hep şükrederim!" derken sürekli herşeyden şikâyet ettiklerini unuturlar "Sabrediyorum!" diyenlerin büyük çoğunluğu sadece zamanın geçmesi ni, hayatlarının kendiliğinden değiş mesini bekler dururlar Oysa şükret mek olanları kabullenmek, sabret mek kabullendiğin durum ne ge rektiriyorsa onun için elinden gele nin en iyisini yapmak, umut etmek se kendine ve gücüne inanmaktır
İyisiyle kötüsüyle, doğrusuyla yan lışıyla hayatınızın sorumluluğunu al mak sizi mutluluğa götürecek tek yol dur Başkalarının size ne dediğini, ne yaptığım, hayatın size neler verdiğini, neler aldığını, olayları, başka hayatları konuşmayı bırakıp kendinize ne yaptı ğınıza, ne söylediğinize ve ne verdiği nize odaklandığınız müddetçe doğru seçimleri yapabilmeye başlarsınız
"Evet, işlerim kötü gidiyor; ekono mi kötü ve bu durumda gereken önlem leri aldım mı? Nasıl en az zararla bu durumu aşabilirim? Hangi düzenleme leri yaparak uyum sağlar, bu dönemi atlatabilirim?" "Evet, eşim çok sinirli bu günlerde ve bana sevgisini göster miyor Bu durumu atlatmasına nasıl yardım edebilirim? Ona sevgimi göste rebiliyor muyum? Ondan beklediğim desteği, ilgiyi ben ona verebiliyor mu yum? Nasıl veririm?" "Evet, insanlar beni anlamıyor ve üzüyorlar Ben ken dimi ne kadar mutlu ediyorum? Kendi me ne kadar değer veriyorum? Kendi mi anlayıp nasıl mutlu edebilirim?"
Düşünceler zihinde dış dünya yeri ne kendine döndüğü, "Neden böyle?" yerine "Nasıl yapabilirim?" sorusu so rulduğu zaman zihin çözüm üretmeye başlar İnsan "ama"lardan, "keşke" \er-den kurtuldukça özgürleşir Özgürleştikçe seçimlerinin sorumluluğunu alır, gücünü kullanma becerisine ulaşır
Siz hiç kendine çelme takan adam gördünüz mü? Ben çok gördüm Etrafı nıza balon; "Yapamam!", "Olamaz!", "Ama", "Keşke" diyen kaç kişi göre ceksiniz! Hep şikâyet eden, fantastik kurtuluş bekleyen, kurban olan, acı çe ken, kaderin sillesini yiyen, krizden na sibini alan kimler var bir bakın! Ve bu furyaya kapılıp kendinden uzaklaşan, kendini engelleyen kaç kişi var? Kendi kendine çelme takıp düşen, yara alan binlerce, milyonlarca kişi göreceksiniz
Şimdi bir de aynaya bakın! Ne gö rüyorsunuz?

Fatoş CÖMERT

Akıllı başkalarının, aptal kendi hatalarından ders alır
Charles Buxton

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın