> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Makale Dünyası > Denemeler > Bi takat düşmek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Bi takat düşmek  (Okunma Sayısı 998 defa)
02 Ağustos 2010, 12:58:57
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 02 Ağustos 2010, 12:58:57 »



Bİ'takat düşmek

Bir semt pazarına doğru; güneşin cemalini göstermeye başladığı bir anda yola çıkmak sonra bir pazar yerinde bir aşağı bir yukarı yüzlerce defa gidip gelmekSırtında bir boş kefenin eşliğinde Pazarın bir başından diğerbaşına doğru giderken sebze , meyve ve diğer pazar ahalisinin çalışmasına şahitlik etmek Bir attar tezgahını baştan aşağı süzmek Sonra bir kadının aldığı eşyayı tarif ettiği yere kadar kaç paraya taşıyacağı soruya vereceği cevabın anlam derinliğinde kaybolmak Sırtındaki kefe ve içindeki aşyaların agırlığından ziyade istediği paranın hak ile zulmet safları arasında hangi safta olduğunun muhakemesi ile kendinden geçmek Bazen hakkın saffında olmuş olmanın sevinci ile coşmak hemen ardından ya değilse diye nefsi ile kavgaya tutuşmak

Sonra tekrardan pazar yerinde bir aşağı bir yukarı onlarca defa gidip gelmek Bir baş sogan ve iki sıcak ekmek ile bir domatesi alıp herdefasında başka birisi ile karnını doyurmaya çalışmak ve her defasında onlarla konuşup bir bahane bulup dertlerini dinlemek sonra bir aşağı bir yukarı doğru pazar içinde giderken o dertlerin ağırlığına omuz vermek Akşamın olması ile pazar tezgahlarının altında kalmış üç beş ezik domatesi toplayan insanların fakirliği ile kahrolmak Ve gecenin ilerleyen anlarında yanlız yaşadığı evde sabahlara kadar dinlediği dertlerle bir o derde bir bu derde omuz vermek Sonra o dertlerin ağırlığı ile Bİ'takat düşmek

Sonra yolda karşılaştığı sarı saçlı, çakır gözlü ,yanagı gamzeli; henüz üç dört yaşında saçları tel tel örülü bir kız çocuğunun bir pazar yerinde gördüğü o kumaştan yapılmış bebeğe içten en samimi hissiyatlarla arzuladığını gözlemelemek Ayağında derisi soluk bir çift yırtık papucuna gözlerinin takılıp kalmasına şahit olmak

Sonra yanına yaklaşıp küçük adın ne sualine verdiği cevap

-Benim adım "SILA" sözcüğü ile belki latin harflerinin tarifte acziyete düşeceği kaç bin yıllık bir hasretin vuslatı misali ;kulağın içinde kaç yıllardır bir çocuğun çığlığına hasret duran bir çekicin örsün özengiyi kucakladığına şahit olmak Sonra küçük çok mu begendin o bebeği sorusuna içinin en ücra köşesinde duran bir ahın ardından gelene ile başlayan bir sözcüğün kısık bir ses ile ifşası

Ve sonra "babana dersin alır küçük, üzülme" sözüne verdiği cevap ;belki memleketim bitlisin türünlerinin hepsinin bir araya gelip sarılacağı bir ciğaranın ulaşabileceği ciğerin en ucra köşesinden fersah fersah ötesinden gelen bir ahın ardına saklanmış babam yok ki kelamı ile perişanlık kelamının yanında ağrı dağı kesileceği belki denklemlerin veya enigma şifrelerinin yakınından geçemeyeceği bir bilinmezlik



Belki akşama değin sırtında bulunan kefe ile pazarın bir başından diğer başına kaç yüz defa içini tıka basa doldurupta taşıdığın yüklerin altında yorulan bir bedenin yüz binlerce defa böyle bir iş fiiliyle ulaşamayacağı bir yorgunluğun yüreğinin bir anda beyin kas hücrelerinin algılaması ile düştüğü bir perişanlık ve yorgunluk Bazen bir elifin yanlızlığına omuz verirken bazen sol ayağı topal bir karıncanın haca varma arzusu ile yola çıktığının bilinci ve yolda giderken o topal ayağının kızgın güneş altında yerde sürmesi ile beliren izin düşünceleriyle Bİ'takat düşmek

Sonra sırtındaki kefe ile yola ilk çıktığın Ankara koca tepe camisi avlusundan içeriye girmek Sonra kıyamdan rukuya , rukudan secdeye degin uzanan bir yolun sonu olan secdede göz yaşları ile ıslanmış bir halı motifine başkoymak Bir büyük davaya baş koymak
Bir annenin tek yavrusunun şahadetinin acısına omuz verirken ağlamak Belki uzak bir dağ köyünde bir gaz lambasının titrek alevinin mahsumluğuna kederine omuz vermek Bir elifin mahsumluğuna yanlızlığına omuz verirken kahrolmak Bir yetim çocuğum garipliğine omuz vermişken Kalbinin bu yükün altında ezildiğine şahit olup kendinden geçmek Sonra tekrardan kendine gelmek bir kaç dakika sonra Bir aşığın maşuğuna olan Hasret'iM'e omuz vermek ve bu yükün ağırlığı ile Bİ'takat düşüp kendinden geçmek


Sonra kendine tekrardan gelip yollara düşmek Belki dünyadan güneşe kadar uzanacak bir yolda dur durak bilmeden kafanın içinde bir birinden farklı yüz milyarlarca insanın yüz milyarlarca derdine bir nebbze olsun omuz vermenin arzusu ve düşünceleri ile yürümek
Sonra bir hiçlik kavramının büyüklüğü , ihtişamı önünde el pençe divan durmak Sonra vardığı pazar yerinde Göz ferleri uykunun hasreti zirvelerde kapanması ile vuslatın olacağı bir on onbirinde bir çocuğun fakirlikten fukaralıktan bir pazar yerinde domates limon veya maydanoz diye bağırdığına şahit olmak

Belki yol ustünde bir demirci ustasının yanında bir araba tamircisinin yanında üstü başı kir pas içinde ellerine vede tırnak arasına bulaşan kirlerden zerre kadarının dahi ulaşmadığı bir küçücülk bir yüreğin çalıştığına şahit olmak ve bu mahsum ve fakirliğe bazen dalıp gittiği o herhangi bir düşün ağırlığına omuz vermek ve kendinden geçirecek kadar Bİ'takat düşmekYürümek dur durak bilmeden yürümek sonra Bir dağ köyüne varmak

Memleketim bitlisin o teknolojik hizmetlerinden mahrum bırakılmış mutki ilçesindeki herhangi bir köye gitmek Hizmetten yoksun olan bir beldeye varırken sıcak temmuz ayında topraktan fışkıran hakkın bir rahmet deryasının buz gibi suyundan kana kana içmek sonra çeşmeye doğru yönelen bir cobanın sürüsünü otlatışını temaşe etmek Yaklaştıkça beliren bir yüzün uzamış ve biri birine girmiş saç sakal ile arakası yırtık bir kara lastik ayakkabı motifini süsleyen yakasındaki bit ile omuz verilecek bir biçareliğe omuz verme siluleti karşında iken istanbulun metropolinde Ak merkezli , istinye parlı , cevahirli, kanyonlu onlarca alış veriş merkezi içersindeki insanlık rasındaki bir Bahtsızlığın hor görülmenin ve mahrumyetin altında inleyen insanların iniltilerinin sızısına kalbinin dayanamayıp kendinden geçmesine şahit olmak

Sonra bayıldığını fark edipte "bir şey" !!!!! olmuş olmanın telaşesi ile garip bir cobanın köy ahalisine telaşlı telaşlı bir lisan ile bağırdığına şahit olmak Sonra o fekir vede fukara köylülerin evlerinde bulunan mevcut üç şey ile bana doğru koşmasına şahit olmak Kimisi evinde bulunan o üç şeyden biri olan yavan ekmek ile bir diğeri Bir avuç tuz ile bir diğeri Katıksız bir testi süt ile yardım telaşesine düştüğüne şahit olmak

Ve her birisinin getirdiği ortak şeyin büyüklüğü ile kendinden geçmek Herbirisinin diğerinin getirdiğinden haberi olmadan getirdiği gögüslerinin çeperinde sakladıkları o muazzam içten samimi yardım etme arzusu insani erdemler ve Hz Adem as Hz Muhammed (sav) efendimize ki canı cananımızın yoluna feda olacağı o yer ile göğün yaradılışına sebebiyet arz eden o kutlu kişinin emaneti ve islamın ruhunda var olan yardım kelamının fiiliyatı ve bu fiilyatın dağlar gibi burada dik durduğunu fark edip bu kervanın bir neferi olma sevdasına düşmeyi arzularken bu aziz insanlardan sadece biri olma cüretinde bulunmuş olmanın agır yükünü düşlerken Bİ'takat düşmek

Belki bir pazar yerinde satılan onlarca eşya ve nesne arasında her birisinden gizli alınan o herbir derde omuz verip bu ırak bir dağ köyünde baş etmeyi düşlerken Hakkın kudreti ile bir birinden tamamen ayrı bir boyutun kapısının aralanması ile bir başka derde kedere omuz vermeyi nasiplenme Şükür ve tevazu lafzının devleştiği mana derinliğinin hakkına bir nebze kavuşmaya yaklaştığı bir köyde o insanlar arasında biraz daha durup kirli nefesi ile tenefüs edip bu büyük insanlık anıtları önünde ders almak

Sonra kaf dağı arasında aradığı omuz verilecek her bir derdin ve kederin mihenk taşı olacak bir acziyetin kendi benliğinde olduğunun farkındalığına varmak sonra acziyeti ile Bİ'takat düşmek Susuzluktan çatlamış bir tarlayı süren bir ırgatın alın terini silerken şükür edişine şahit olmak Tütün demetlerinin her birisini kuruması için örüp astıkları o kamışın her bir örgüsünde hakkı zikredildiğine şahit olup Şatafat ve gösteriş kelamlarının karşılıksız kadığı bir beldede olmanın masut ve bahtiyarlığı ile şükür secdesine kapanmak

Sonra ilk köye girildiğinde omuz verilecek dertler, acılara omuz vermek arayışı içinde iken uzaklarda aradığı bir garipliği benliğinde taşıdığının farkındalığına varmak Koca bir ömürü bunu fark edemeden geçirmiş olmanın kederi ile Bİ'takat düşmek
Sonra tekrardan şehri istanbula dönmek

BE'dualarınızda ve nefret hissiyatlarınızda olmamak ümidi ve arzusu ile

Şemsettin tan
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Bi takat düşmek
« Posted on: 25 Nisan 2024, 03:00:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Bi takat düşmek rüya tabiri,Bi takat düşmek mekke canlı, Bi takat düşmek kabe canlı yayın, Bi takat düşmek Üç boyutlu kuran oku Bi takat düşmek kuran ı kerim, Bi takat düşmek peygamber kıssaları,Bi takat düşmek ilitam ders soruları, Bi takat düşmekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes