> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Delilli Şafi İlmihali > Lakit ve Vedia
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Lakit ve Vedia  (Okunma Sayısı 1297 defa)
10 Mart 2010, 23:03:35
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 10 Mart 2010, 23:03:35 »



Lakit (Bulunan Çocuk) ve Vedia (Emanet)

Yolun kenarında terkedilmiş çocuğu bulan kimseye, çocuğun alınması, beslenmesi ve sorumluluğu kifayeten vaciptir.

Bulunan çocuk ancak güvenilir bir kişi yanında bırakılır. Eğer çocukla birlikte mal bulunursa, hakim çocuğun bakımını onun malından harcaya­caktır. Eğer çocukla birlikte mal bulunmazsa, çocuğun bakım ve masrafı Beytülmal tarafından karşılanacaktır.

Lakit, terkedilmiş çocuğa denir.

Lakit´in delili, Allah-u Teala´nın şu ayet-i kerimesidir:

"Bir insanı dirilten sanki bütün insanları diriltmiş gibi olur." (Maide: 5/32)

Hz. Ömer (r.a.) terkedilmiş çocuğun nafakası hususunda sahabelerle istişare etti. Sahabenin tümü terkedilmiş çocuğun nafakası Beyt´ümal"den verilmesi gerektiğini söylediler. [1]

Terkedilmiş çocuğa sahip çıkmak en büyük hayırlardandır. [2]

Lakitin Rükünleri

1- Almak:

Terkedilmiş olduğunu bilenlerin sayısı birden fazla ise onu almak farz-ı kifayedir. Onu aldığına ve yanında bulunan şeylere dair şahit tutması ge­rekir. Şahit bu konuda şahitlik vermediği takdirde, O´na veli olması sabit olmaz ve hakimin hemen lakiti (çocuğu) elinden alması gerekir.

2- Lakıt:

Belli bir kefili bilinmeyen, terkedilmiş her çocuktur. Mümeyyiz bile olsa, buluğ çağına ermedikçe çocuk, lakit hükmündedir. Baliğ olan, lakit hükmünde değildir. Şayet bir tehlike ile karşılaşırsa, kurtulması için ona yardımcı olunur. Deli, buluğ çağına ermiş olsa bile, çocuk hükmündedir.

3- Alan:

Lakili alacak kişinin şartları:

a) Mükellef olması
b) Hür olması
c) Müslüman olması
d) Adil olma­sı
e) Reşit olması gerekir.

Mükellef olmayan kişinin, efendisinin izni olmadan kölenin terkedil­miş çocuğu alması caiz değildir. Çocuk, kâfir çocuğu ise alınmaz.

Darül İslam ve ona bağlı bölgelerde bulunan çocuk, müslüman çocuğu olarak kabul edilir. Ama kâfir kişi onun bir kâfir çocuğu olduğunu, delil­leriyle ispatlayacak olursa, dince babasına tabi olduğundan çocuk da kâ­fir çocuğu olarak kabul edilir. Ama çocuğun bir kâfir çocuğu olduğunu ispatlayamazsa, Dar´ül İslam´da veya ona mülhak olan yerde bulunması sebebiyle müslüman çocuğu olarak kabul edilir ve kâfir onu alamaz. Da­r´ül İslam´a mülhak olan yer. Darül Küfür olup, orada müslümanların da bulunduğu yerdir.

Terkedilmiş çocuğun yanında mal veya para bulunursa hakimin izniyle çocuğa harcanır. Şayet hakim bulunamazsa şahit tutularak ona harcanır. Terkedilmiş çocuğun yanında para veya mal yoksa ve terkedilmiş olan çocuklar için bir vakıf bulunmuyorsa, nafakası Beytül Mal´a (hazineye) devredilir.

Şayet Beytül Mal´de ona harcanacak para yoksa yahut Beytül Mal´de bulunan para daha önemli yerlere harcanması gerekiyorsa, hakim onun namına borç alır ve ona harcar. Ama borç almak da mümkün değilse, o yörenin zenginleri ona borç vermek mecburiyetindedirler.

Terkedilmiş çocuk hususunda iki kişi anlaşmazlığa düşecek olursa, ha­kim, dilediğine onu verebileceği gibi, başka birine de verebilir. Çocuğu aldıktan sonra ihtilafa düşecek olurlarsa ve her ikisi de çocuğu almaya ehil ise, önce alanın hakkıdır.

Eğer bu konuda da eşit seviyede iseler, zengin fakire tercih edilir ama ikisi bu yönden de eşit iseler aralarında kur´a çekilir. [3]

[1] Muğnil Muhtac, 2/421.

[2] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 371.

[3] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 371-372.

VEDİA (EMANET)

Vedia bir emanettir.

Emaneti koruyabilecek kimsenin emaneti kabul etmesi müstahaptır.

Emaneti alan telefinden yükümlü olmaz ancak kusurlu davranışı ol­muşsa sorumlu olur.

Emanetçi, emanet verene emaneti geri verdiğine dair sözü makbuldür.

Emanetçi emaneti gerektiği şekilde koruması vaciptir. Emanetin geri verilmesi istenip emanetçinin gücü yettiği halde emaneti geri vermemesi durumunda, o emanet telef olursa emanetçi zamin (yükümlü) olur.

Vedia, malın korunması hususunda birine bırakılan emanettir.

Vedianın delili şu ayet-i kerimedir:

"Şüphesiz Allah, sizlere emanetleri sahiplerine testim etmeyi emre­der." (Nisa: 4/58)

Peygamberimiz (s.a.v.)´nin şu hadis-i şerifi de sünnetten delil olarak gösterilebilir:

"Herhangi bir şeyi sana emanet olarak bırakana; emanetini iade et. Sana ihanet edene sen ihanet etme." [1]

Vedianın meşru oluşunun hikmeti:

Müslümanlara kolaylık olması içindir. İnsanlar zaman zaman mallarını ve eşyalarını korumaktan aciz kalabilirler. Bu durumlarda yardımda bu­lunmaya ihtiyaç duyulur. İşte vedia muamelesi bu durumlar için müstehaptır.

Böyle durumlarda emanet veya teslim edilicek mala gelebilecek zararı önlemek için bir kimsenin emaneti alması sünnettir.

Kendisine emanet arzedilen kimse kendisinden emin olup koruma gü­cüne sahip ise emeneti kabul etmesi vaciptir. [2]

Vedianın Rükünleri

Vedianın rükünleri şunlardır:

1) Korunmak üzere malını teslim eden.

2) Teslim alan

3) Teslim edilen şey

4) Siga.

Ariyette yeterli olan, burada da yeterlidir. Akidde, her iki tarafın mü­kellef olması şarttır.

Korunmaya bırakılan malın ise, âyn ve köpek gibi necis bir şey olsa bile faydası olan değerli bir şey olması şarttır.

Korunmaya teslim edilen şey, kendisine teslim edilenin elinde bir emanettir.

Güvenilir bir kimseye teslimi mümkün ise, o güvenilir kişinin onu ko­rumayı kabullenmesi sünnet, ama başkası yoksa onu kabullenmesi vacip­tir. Ayrıca onu teslim alan kişi onu korumaya özen göstermeli ve kendi kusurundan dolayı ona bir zarar gelirse onu tazmin ile yükümlüdür.

Delilik, baygınlık ve ölüm yahut kişinin artık ona bakmayacağını bildirmesiyle vedia akdi son bulur.

Bilindiği gibi Şafii Mezhebi´nde köpek büyük necislerden sayılır. Ama kendisinden fayda sadır olacak herhangi bir şeyin beslenmesi, temlik edilmesi caizdir. Bu nedenle vedia olarak birine bırakılan emanetler içeri­sinde köpek olsa dahi kişinin imkanları dahilinde o müslüman kardeşine yardımcı olması için o köpeğine dahi bakması sünnettir. [3]

[1] Ebu Davud, 3535; Tirmizi, 1264.

[2] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 373-374.

[3] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 374.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Lakit ve Vedia
« Posted on: 24 Nisan 2024, 05:16:21 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Lakit ve Vedia rüya tabiri,Lakit ve Vedia mekke canlı, Lakit ve Vedia kabe canlı yayın, Lakit ve Vedia Üç boyutlu kuran oku Lakit ve Vedia kuran ı kerim, Lakit ve Vedia peygamber kıssaları,Lakit ve Vedia ilitam ders soruları, Lakit ve Vedia önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes