๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Değişik Yönleriyle Rasulullah => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 18 Ekim 2010, 00:45:14



Konu Başlığı: Hz Peygamberin Ahlakının Tavsifi
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 18 Ekim 2010, 00:45:14
b- Hz. Peygamberin Ahlakının Tavsifi



Buraya kadar Hz. Peygamber'in bedenî vasıflarından kısa­ca bahiste bulunduk. O'nun asıl olgunluğu, ruhî vasıfları, güzel ahlâkı, güzel davranışları ve günlük işleriyle tezahür eder. Zira beden güzelliği ahlâk güzelliğine bir işaret sayılmıştır. Nitekim “kıyafet” ilmi ile uğraşan Marifetname sahibi İbrahim Hakkı hazretleri, “Allah (cc) sureti sirete, azayı ahlâka alâmet ve ni­şan etmiştir”90 demişti. Hz. Peygamber, "güzel ahlâkı ta­mamlamak için gönderildim" buyurarak asıl kemalâtın ahlâk güzelliğiyle vücut bulacağını anlatmış olmaktadır91.

Hz. Peygamber’in (sav) ruhî vasıflarının yüceliği, ancak on­ların hususiyetlerini bilmekle anlaşılır. Bu vesileyle, ahlâkının bazı hususiyetlerini, kısaca izah edelim. Bir kere her şeyden önce, Hz. Peygamber’in (sav) ahlâkı, Kur'ân'ın tatbikinden baş­ka bir şey değildir. Kur'ân'ın hoş gördüğünü O da hoş görür, beğenmediğini beğenmezdi92. O'nun ahlâkını, aklî, gazabî ve şehevî güçlerinin tertibi dahilinde kısaca izah edelim:

Hz. Peygamber’de (sav) mezkûr güçler kemâl derecesine ulaşmıştır. Bunlardan da, çeşitli hasletler hasıl olmuştur. Aklî kuvvetin fazileti, hikmet; gazab kuvvetinin fazileti de "şecaat", şehevî kuvvetin fazileti, ise iffettir. Bunları kısaca izah edelim.

1- Gazab Kuvveti

Gazab kuvvetinin fazileti olan, “şecaat”tan, hilm, müsamaha, fakirlere, cahillere, zayıflara, kâfirlere, ihtiyarlara, çocukla­ra, hayvanlara merhamet etme, hüsnüzanna ve tatlı dile sahib olmak doğar. Ayrıca tevazu, vakar, mürüvvet de, şecaatinin mahsulüdür. Meclislerdeki güzel âdetler, latifeler, sabr ve sebat da yine gazab gücünün bir faziletidir93.

O'nun en başta gelen cesareti, müşrik Mekke halkının eza ve cefalarına maruz kalmasına rağmen inancını ilan etmesi­dir94. Harb meydanlarında da, bazen etrafında kimse kalmadığı halde cesaretini kaybetmemiştir.

Hz. Peygamber'in gayesi, insanların gönlünü fet­hetmekti. Nazarında harb son çaredir. Bunun için O, düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyin95 buyurarak, harbi değil, sulhu aradığını ortaya koymuştur.

Hüsn-ü zan sahibi olan peygamberimiz, başkalarının kötü­lüklerini duymamayı arzu etmiştir. Nitekim bir hadislerinde, "sizden biriniz, diğeri aleyhine bana bir şey söylemesin. Ben sizin yanınıza selim bir kalble çıkmayı daha çok seve­rim. "96 buyurmuştur.

Güzel ahlâkının bir tezâhürü de, insanların hatalarını yüzle­rine vurmamasıdır. O, gördüğü hataları düzeltmek için, "Bazı­ları neden şöyle şöyle yapıyor" derdi97. Bir defasında yüzüne zaferan sürmüş bir adam görmüştü. O'nun yapmış olduğu işin yanlış olduğunu yüzüne vurmamış, adam gittikten sonra, "Ona söyleyin yüzündeki boyayı yıkasın"98 demiştir.

Yine bir defasında, Mescid-i Nebevî'nin bir köşesine bevleden bedevîyi güzel sözlerle ikna etmişti99.

Hz. Peygamber, mütevazi olmakla beraber, vakarına bir noksanlık getirecek söz ve hareketten de sakınırdı. Arkadaşla­rından kendisine ayağa kalkanlara, "Acemlerin bir kısmının diğerlerine tazim ederek ayağa kalktığı gibi bana ayağa kalkmayın" demişti.

Meclislerde en güzel âdâb-ı muaşeret’i tatbik etmiştir. Bu vesileyle huzurlarına giren önce selâm verir, sonra boş bulduğu yere otururdu. Gelişigüzel konuşulmazdı. Biri konuşurken, söz­leri bitene kadar dinlenirdi.

Hz. Peygamber bazı zaman latife yapmış sıkıntılı zamanla­rında dahi huzursuzluğunu, çevresini rahatsız etmemek için kimseye sezdirmemişti.

2- İffeti


Hz. Peygamber’in (sav) çok evliliği iffetine bir nakısa getir­memiştir. Bilakis çok evlilik, iffeti korumanın en önemli sebeblerinden biridir. Bunun yanında Hz. Peygamber'in çok hanımla evlenmesinde burada saymadığımız daha bir çok hikmetler, ga­yeler vardır.

Hz. Peygamber hanımlarını sık sık ziyaret ederdi. O'nun bir günde hepsini ziyaret etmesi şehevi sebeblerle değildi. Bila­kis nezaketinin mahsulü idi. Bu ziyaretlerini şehevi sebeblere bağlamak yanlış anlamanın bir sonucudur. O Ümmü Seleme'den başlamak üzre, çok kere ikindiden sonra ziyaret etmiş­ti. Bu ziyaretlerini akşamdan sonra yaptığı da beyân edilmiştir.

Anlaşıldığına göre O, hanımlarını akşamdan sonra topluca, ikindiden sonra da teker teker ziyaret ederdi100.

Diğer taraftan Hz. Peygamber hediyeleşmeye önem ver­mişti. Bir defasında kendisine eliyle örüp hediye eden bir kadı­nın kumaşını kabul etmiş ve daha sonra da o kumaşı giymişler­di. Zira O'nun bu sırada o kumaşa ihtiyacı vardı. Orada bulunanlardan birisi, "O ne güzel bir kumaştır, onu bana ve­rirseniz memnun olurum." dedi. Rasûlullah da kumaşı ona verdi101.

Diğer taraftan Hz. Peygamber (sav), kanaatkar olduğu için, az şeyle yetinmiş, başkalarının ihtiyaçlarını gidermeye öncelik vermiştir. Hatta arzuladığı mubah şeylerden dahi vazgeçmişti. Onun bu vazgeçişine, "Zühd" denir102. Bunların yanında O, edep ve hayanın zirvesine yükselmişti. Hatta O Ebu Sa'd el-Hudrî'nin beyanına göre, "...perde arkasında oturan bakire kızdan daha utangaçtı"103.

Övgüde aşırı gitmeyi nehyeden Hz. Peygamber (sav)... "Be­nî överken Meryem oğlu İsa'yı düdükleri gibi, mübalağa ile övmeyin. Zira ben ancak Allah'ın kulu ve Rasûlü'yüm"104, buyurmuştu.

3- Adaleti

Adâlet, doğruluk ve müsavat  demektir. Zıddı, zulüm’dür105. Hz. Peygamber, her zaman adaletten ayrılmamış, hırsı­za ceza verirken, "...kızım, Fatıma da olsa hırsızlık yapanın elini keserim"106 demişti.


--------------------------------------------------------------------------------

90 İbrahim Hakkı, Mârifetname s. 210 İstanbul H. 1330

91 İmâm Malik, Muvattâ, Hüsnü'l-Hulk, 8 (s. 564), Kitâbu'ş-Ş'ab.

92 el-Kâdî İyâz, eş-Şifa I, 207

93 Bak. Bayraktar, İbrahim, Hz. Peygamberin Şemâili, s. 66.

94 İbn Hişam es-Sire Maa'r-Ravdü'tünüf

95 Müslim, el-Edeb, 19 (III.1362 h.no: 1741.)

96 Ebu Davud, el-Edeb, 33. (V. 183 h.no: 4860)

97 Ebu Davud, el-Edeb, 6. (V. 143 h.no: 4788)

98 Ebu Davud, el-Edeb, 6, (V, 143 h.no: 4789)

99 el-Buhârî, el-Vudu, 61 (1,62)

100 İbn Sa'd, et-Tabakât VIII.170 t.siz; el-Buhârî'nin es-Sâhih'inde Hz. Peygamber’in (sav) bir günde bütün hanımlarını ziyaret ettiği beyân edilmektedir. Enes b. Mâlik, bu ziyaretin cima maksatı ile yapıldığını söyler. Ancak, el-İsmâilî, hal ve hatır sormak için yapıldığını beyân eder (el-Aynî III, 214). Bazıları da, bu ziyaretinin, seferlerden döndükten sonra yapıldığını, sı­ra tesbiti için veya hal hatır sormak için vaki olduğunu söylemişlerdir. (el-Aynî, III, 215).

101 el-Buhârî, el-Libâs 18, (VII, 40)

102 el-Buhârî, Bed'u'l-Halk 88, (IV, 167.)

103 et-Tirmizî, eş-Semâil s. 172.

104 Ali Haydar, Düreru'l-Hükkâm s.92. İst. 1330 H.

105 Heyet, Mucemu'l-Vasit II,594; Ahmet Rıfat, Tasvir-i Ahlâk s. 21 Tercüman Binbir Temel Eser, İst. t.siz.

106 el-Buhârî, el-Hudud 16, (VIII, 16.)


Konu Başlığı: Ynt: Hz Peygamberin Ahlakının Tavsifi
Gönderen: Derya 7/B üzerinde 19 Ocak 2015, 00:03:05
"Övgüde aşırı gitmeyi nehyeden Hz. Peygamber (sav)... "Be­nî överken Meryem oğlu İsa'yı düdükleri gibi, mübalağa ile övmeyin. Zira ben ancak Allah'ın kulu ve Rasûlü'yüm"104, buyurmuştu."


Konu Başlığı: Ynt: Hz Peygamberin Ahlakının Tavsifi
Gönderen: Pelinay üzerinde 19 Ocak 2015, 00:18:36
her yönüyle mükemmel ve örnek bir şahsiyet. inşallah Onu hakkıyla örnek alıp  sünneti seniyyelerini hayatımıza geçirenlerden oluruz.


Konu Başlığı: Ynt: Hz Peygamberin Ahlakının Tavsifi
Gönderen: Ceren üzerinde 21 Haziran 2015, 22:45:34
Esselamu.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim.Rabbim bizlere kur an ahlakı,peygamber efendimizin güzel ahlakından nasip etsin inşallah.Bizlere haya ve iamn nasip etsin...


Konu Başlığı: Ynt: Hz Peygamberin Ahlakının Tavsifi
Gönderen: İkraNuR üzerinde 21 Haziran 2015, 23:07:50
a.s. peygamber efendimizin davası, giyinmk ,yemek içmek ,en iyi biyaşam tarzında yaşamak dgldi onun bu yoldaki amacı sabrı selameti ve bütün eza ve cefayı çekmesinin tek bir amacı wardı. ODA MİLLETİN GÖNLÜNÜ KAZANMAK VE DİNİNİ YAYGINLAŞTIRMAKTI.bizimde rehberimiz oysa yola dewam ve rasulumuzun kaldıgı yerden bizler dewam etmek için herşeye gögüs gerip hızla dinimizi yaygınlaştırmk dogru yolu bulmak ve buldurmaktır. OZAMAN GAZAMIZ MUBAREK OLA KARDEŞLERM..a.e.olun.