> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Cuma Vaazı > Zan, Tecessüs ve Gıybet
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Zan, Tecessüs ve Gıybet  (Okunma Sayısı 5662 defa)
10 Mayıs 2010, 12:31:09
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 10 Mayıs 2010, 12:31:09 »



Zan, Tecessüs ve Gıybet (Vaaz)

Yüce Dinimiz insanlar için en güzel ahlaki ilkeleri getirmiştir.. Bununla beraber insan hayatı için sıkıntı verecek her türlü çirkin ahlaki şeyler yasak kapsamına alınmıştır. Güzel ahlaki ilkelere uyulduğu müddetçe dünya ve ahiret huzuru elde edilebilmekte iken, kötü ahlaklı olmak neticesinde insanların ve Allah’ın rızası elden kaçabilmektedir. Nitekim Sevgili Peygamberimizin gönderiliş amacı olarak en güzel ahlakın tamamlanması olarak bizlere bildirilmiştir.

Yüce Dinimizin yasak kapsamına aldığı ilkelerden biri de,  Suizan, Tecessüs ve Gıybettir. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de Hucurat Suresinde üç unsuru yasak kapsamına almıştır. Ayette Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اجْتَنِبُوا كَثِيراً مِّنَ الظَّنِّ إِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ إِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا وَلَا يَغْتَب بَّعْضُكُم بَعْضاً أَيُحِبُّ أَحَدُكُمْ أَن يَأْكُلَ لَحْمَ أَخِيهِ مَيْتاً فَكَرِهْتُمُوهُ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ تَوَّابٌ رَّحِيمٌ

“Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”[1]

Bu ayette üç kötü huy ve alışkanlık ele alınmış, yasaklanma biçimi çok etkili bir biçimde ifade edilmiştir. Bugünkü vaazımızda  bu üç kötü huy ve alışkanlığa değineceğiz. Gerçek bilgi ve kanıta değil, tahmine dayalı hüküm (zan), insanların gizliliklerini araştırmak (tecessüs) ve insanları arkalarından çekiştirmek (gıybet).[2]

Zan

Zan, kesin bilgi olmadan öyle veya böyle tahminde bulunmak ve buna dayanarak hüküm vermek demektir. İyi tahmine hüsnüzan, kötü tahmin ve düşünmeye de sûizan denilmektedir. Burada kendisinden uzak durulması istenilen, kötü zandır. Zannın insanın içinden geçmesi, söz veya davranış olarak ortaya konulmaması bir sakınca doğurmaz. Zanla konuşulduğu veya zan herhangi bir şekilde açıklandığı zaman sorumluluk sebebi olur. Zanna dayalı sözün en yalan söz olması, öncelikle söyleyenin onun öyle olduğundan emin olmaması dolayısıyladır. Bu belirsizliğe rağmen bir de kesin bir gerçekmiş gibi ifade edilmesi, zannın, hem düşünce ve değerlendirme hem de ifade olarak yalan olması demektir.

Gerçeklilik ihtimali yüzde ellinin üzerinde bulunmakla beraber kesin olmayan bigi ve hüküm zan denir. Başkalarını suçlamak, aleyhlerinde olacak bir karar almak ve davranışta bulunmak söz konusu olduğunda zanna dayanılmaz, zan şeklindeki bilgi dayanak ve delil kılınmaz. Çünkü insanlar hakkında sahip olunan zan ve tahminlerin bir çoğu isabetsiz olmakta, beklediğinin, sanıldığının aksi gerçekleşmektedir.

Yasak kapsamında olmayan zanda vardır. Böyle bir zannın temel özelliği şudur. Kimsenin aleyhinde olmaması, hakların zayi edilme ihtimalinin bulunmaması, kesin bilgi bulunmaması sebebiyle kuvvetli bir zan yani zann-ı galip olması. Ayrıca sosyal bilimlerin önemli bir kısmı kesinliğe değil kuvvetli zan ve ihtimale dayanmaktadır. Böyle bir zan şekli ise yasak kapsamında değildir.

Hüsnüzan etmek kişiye herhangi bir vebal yüklemez. Bu sebeple gerçeğin öğrenilemediği yerlerde müslümanların özellikle birbirlerine karşı hüsnü zanda bulunmaları, birbirleri hakkında güzel düşünmeleri esastır. Bir hadîs-i şerîfe göre "Hüsnüzan, iman gereğidir."[3]

Tecessüs

Müslüman olarak bizlerde bulunmaması gereken bir başka kötü ahlak ise tecessüstür. Tecessüs; Sözlükte "dikkat ve gayretle araştırmak" anlamına gelen tecessüs, dinî bir kavram olarak, başkalarının gizli taraflarını, kötülük ve kusurlarını araştırmak demektir. İnsanların dokunulmaz hak ve hürriyetleri vardır. Bunlardan biri de gizli yönlerinin araştırılmamasıdır. Ayıp ve kusur araştırmak demek olan tecessüs esasen kötü bir zanna dayanan davranışlardır. Bu davranışta ağırlıklı olarak, herhangi bir Müslüman’ın bir ayıbını ve eksiğini, bir sırrını şöyle veya böyle öğrenip açıklama kötü niyeti vardır. Peygamber Efendimizden aktarılan hadislerde şöyle buyrulmaktadır.

"Zandan sakınınız. Çünkü zan (yersiz itham), sözlerin en yalan olanıdır. Başkalarının konuştuklarını dinlemeyin, ayıplarını araştırmayın, birbirinize karşı öğünüp böbürlenmeyin, birbirinizi kıskanmayın, kin tutmayın, yüz çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları! Allah'ın size emrettiği gibi kardeş olun.”

"Birbirinize haset etmeyin, kin tutmayın. Başkalarının ayıplarını araştırmayın, konuştuklarını dinlemeyin, müşteri kızıştırmayın. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olun."[4]

Tecessüs, sabıkalı olmayan, suç işleme bakımından ciddi şüpheye sebep olacak davranışları bulunmayan kimsenin gizlediği işi, davranışı veya hali araştırmak demektir. Bu sebeple suç teşkil edecek davranışlar içerisinde bulunan bir kimse hakkında araştırma yapmak tecessüs kapsamında değildir. Yine düşmanın plan, programlarını araştırmak, tedbir almak amacıyla faaliyette bulunmak zaruret sebebiyle yasak kapsamında değildir.

Gıybet

Yüce Allah, var ettikleri içinde insanı, en mükemmel olarak yaratmış, ona güzel bir fiziki yapı vermiş, hayatını devam ettirebilmesi için iyiyi kötüden ayırma kabiliyeti olan akıl vermiş, kalbindeki duyguları ve aklında kurguladıkları şeyleri ifade etmesi içinde ilahi bir lütuf olan dil vermiştir. Rabbimiz insanların her husus da iyilikler ve güzellikler içerisinde olmalarını arzu ederken, kendilerine yakışmayacak çirkinliklerinde her çeşidinden uzak durmalarını öğütlemektedir. İnsanoğlunun dilinden çıkan ve kendisine dünya ve ahiret sıkıntısı getiren zararlardan biride gıybettir.

Sözlükte "uzaklaşmak, gözden kaybolmak, gizli kalmak" gibi anlamlara gelen "gayb" kökünden türeyen gıybet, dinî bir kavram olarak, bir kimseden, gıyabında hoşlanmadığı sözlerle bahsetmek demektir. Kur’an-ı Kerimde Yüce Rabbimiz gıybeti yasaklamış ve gıybet edenlerin kardeşinin etini yediği benzetmesi yapılarak insanların bu yanlış davranıştan uzaklaştırmak istemektedir. Nitekim vaazımıza başlarken de dile getirdiğimiz Hucurat Süresinin 12. ayetinde şöyle buyrulmaktadır.

“Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”[5]

Sevgili Peygamberimizde bir hadislerinde gıybeti şöyle tarif etmektedir. "Gıybet nedir, bilir misiniz?" Allah ve Resûlü daha iyi bilir, dediler. Hz. Peygamber: "Gıybet, din kardeşini hoşlanmadığı bir şey ile anmandır" buyurdu. Söylenen ayıp eğer o kardeşimde varsa, ne dersiniz?" diye soruldu. "Eğer söylediğin şey onda varsa gıybet ettin;  yoksa, o zaman  ona iftira ettin demektir," buyurdu.[6]

Gıybetin en önemli özelliği kişinin hakkında bilgi sahibi olmadığı konu hakkında ileri geri konuşmasıdır. Oysaki Allah-u Teala bir ayette bizlere şu tavsiyede bulunmaktadır. "Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi, yaptıklarından sorumludur."[7]

Dil görünüşte bir et parçası olsa bile yapmış olduğu icraat bakımından çok önemli organlarımızdan biridir. Nitekim iyi bir şeyin veya kötü bir şeyin ifade edilmesi dil iledir. Sevgi ve nefret sözcükleri hep dilden dökülür. İnsanların gönlünü almak veya onların gönlünü yıkmanın en kolay yolu dildir. Yüce Rabbimiz Kuran-ı Kerimde dilimizi yanlış şeylerle meşgul olmaktan korumamızı, dilimizden çıkacak her türlü kötü şeylerden uzak durmamızı ve her daim iyi şeylerle uğraşmamızı istemiştir. Konumuzla ilgili Kuran-ı Kerimde iyi söz ile kötü sözün önemine şöyle işaret edilmektedir.

 “Görmedin mi Allah nasıl bir misal getirdi: Güzel bir sözü, kökü (yerde) sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaca (benzetti). (O ağaç), Rabbinin izniyle her zaman yemişini verir. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara misaller getirir. Kötü bir sözün misali, gövdesi yerden koparılmış, o yüzden ayakta durma imkânı olmayan (kötü) bir ağaca benzer.”[8] 

Kuran-ı Kerimin değişik bir çok ayetinde sözün önemine işaret edilmektedir. Konumuzla ilgili birkaç Ayet-i Kerime ise şöyledir.

“Kullarıma söyle, sözün en güzelini söylesinler. Sonra şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan insanın apaçık düşmanıdır.”[9]

 “Onlar, boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler”[10]

 “Allah kötü sözün açıkça söylenmesini sevmez; ancak haksızlığa uğrayan başka. Allah her şeyi işitici ve bilicidir.”[11]

“Onlar ki, boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler”[12] 

Âlemlere rahmet olarak gönderilen ve ahlak noktasında en güzel davranışları yaşantısıyla bizlere örnek olan Sevgili Peygamberimiz konumuzla ilgili ayrıca şu hadisleri bizlere bildirmiştir.

"Kıyâmet günü, mü'minin mizanında güzel ahlâktan daha ağır basan bir şey yoktur. Allah Teâla hazretleri, çirkin düşük söz (ve davranış) sahiplerine buğzeder."[13] "Bana en sevgili olanınız, kıyamet günü de bana mevkice en yakın bulunacak olanınız, ahlâkça en güzel olanlarınızdır. Bana en menfur olanınız, kıyamet günü de mevkice benden en uzak bulunacak olanınız, gevezeler, boşboğazlar ve yüksekten atanlardır."[14]

Yukarıda yapmış olduğumuz izahatlar ışığında gıybet, suizan ve tecessüs ile meşgul olmanın zararlarını şu başlıklar altında zikredebiliriz.

Gıybet, zan ve tecessüs öncelikle kişinin kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına yapması demektir ki, bu durum bir Müslüman’a yakışmayacak tavırdır. Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde bu hususun önemine şöyle işaret etmektedir.   

لا يُؤْمِنُ أَحدُكُمْ حتَّى يُحِبَّ لأَخِيهِ مَا يُحِبُّ لِنَفْسِهِ   

“Ke...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Zan, Tecessüs ve Gıybet
« Posted on: 29 Mart 2024, 16:40:59 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Zan, Tecessüs ve Gıybet rüya tabiri,Zan, Tecessüs ve Gıybet mekke canlı, Zan, Tecessüs ve Gıybet kabe canlı yayın, Zan, Tecessüs ve Gıybet Üç boyutlu kuran oku Zan, Tecessüs ve Gıybet kuran ı kerim, Zan, Tecessüs ve Gıybet peygamber kıssaları,Zan, Tecessüs ve Gıybet ilitam ders soruları, Zan, Tecessüs ve Gıybetönlisans arapça,
Logged
22 Nisan 2016, 16:42:48
Ruhane
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.473


« Yanıtla #1 : 22 Nisan 2016, 16:42:48 »

Selamun aleykum .. Rabbimiz bizim maddi manevi hayatımıza zarar verecek her şeyi yasaklamıştır haram kılmıştır.. Çünkü kullarini zarar girmesini istemeyen Rahmeti sonsuzdur O..Hem dünya  hem ahiret hayatımızı tehlikeye atacak dünyada insanlarla ilişkilerimizi bozacak itibarsizlastiracak kötü amellerri giybet tecessuz  sui zan ... Rabbim haram kılmış ise bizlerse bu haramlardan uzak durmak düşüyor.. Haram olan birşeyin helal olduğunu soylemek ise Allah  muhafaza imanimizi tehlike atıyor.. Dikkatli olmamız hassasiyet göstermemiz duasıyla ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
22 Nisan 2016, 17:07:59
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« Yanıtla #2 : 22 Nisan 2016, 17:07:59 »

Esselamu aleykum; Yarabbi bizleri bu üç kötü hasletten muhafaza eyle bizleri böyle ağır sorumlulukların altına sokma bizleri dairenden ayırma insaallah.
Allah razi olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Nisan 2016, 18:25:52
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #3 : 22 Nisan 2016, 18:25:52 »

Ve aleykumusselam .amin ecmain insallah.kamil mümin derecesine erisebilmek icin guzel ahlaktan gecmek gerek.ki bu davranislarin guzel ahlkata hicbir yeri yoktur.o yuzden kalbimizi dilimizi zihnimizi bunlardan temizlemeye gayret edelim.Rabbim yardimcimiz olsun insallah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Nisan 2016, 18:33:39
Damla
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 3.120


« Yanıtla #4 : 22 Nisan 2016, 18:33:39 »

#Esselamu aleykum..Zan iki türlüdür..Su-i zan ve hüsn-ü zan..Bizim uzak durmamız gereken su-i zan ve yapmamız gereken ise hüsn-ü zandır..Bunun dışında gıybet ve tecessüsden uzak durmalıyız..İnsanların özel hayatın gizliliği hakkı vardır..İnsanların birbirleri hakkındaki kötü yönlerini vs. araştırması günahtır ve tecessüstür..Rabbim razı olsun..#
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes