> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çocuk Gelişim Eserleri > Çocuk Eğitimin Teknikleri > Konuşma ve davranış bozuklukları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Konuşma ve davranış bozuklukları  (Okunma Sayısı 1635 defa)
08 Ekim 2010, 17:26:51
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 08 Ekim 2010, 17:26:51 »



Konuşma Bozukluğuna Dikkat Edin
Davranış bozukluğu olan çocuklarınızı hasta gibi görmeyin. Yoksa daha fazla komplekse sokarsınız.
İLK SÖZ
Konuşma bozukluğu ve kekemelik, büyük ölçüde psikolojik sebeplerle ortaya çıkan bir güçlüktür.
BU MEKTUBU OKUYUN
Halit Bey Hocam Merhaba,
Mesajın ardından hemen mektubu gönderemedim. Dolayısıyla elinize geç geçmiş olabilir.
Anlattığım gibi, üç çocuk annesiyim. Büyük olan er¬kek, lise son sınıfta... Konuşma bozukluğu var. Da¬ha çok kekemelik. Çok ağır değil. Ama her cümlede, bazı kelimelere takılıyor.
Artık genç... Birçok şeyin de farkında... Küçükken çok büyük problem olmuyordu ama, artık öyle değil... Utanıp sıkılıyor, kendini arkadaş grubundan ve toplumdan soyutluyor. Psikolojik bir bozukluk veya depresyona gireceğinden korkuyorum.
Kendi çapımızda tedavi girişimlerimiz oldu. Ama galiba en büyük eksikliğimiz, zamanında dikkat etmeyişimiz ve "geçer" ümidiyle bek¬leyişimiz. Şimdi de çaresiz kaldık.
Çok üzülüyorum hocam. Ne yapalım? Bize önerileriniz nedir?
Dualarımla...
Neziha Diker
NE YAPMALI?
Bilindiği gibi konuşma bozukluğu, konuşma akışını doğru ve düzgün bir şekilde ifade edememedir. Kekemelik de bunlardan bi¬risidir. Zaten konuşma bozukluğu veya güçlüğü denildiğinde akla ilk olarak kekemelik gelir.
PROBLEMİN TESPİTİ
Yapılan araştırmalar, bu tür konuşma bozukluğu olan çocukla¬rın hemen hemen yarısının dört-beş yaş civarında kekelemeye baş¬ladıklarını göstermektedir.
Çocuk, önceleri belli kelimelerde takılırken, zamanla birçok ke¬limede takılmaya başlar, ilk heceleri çıkarmada güçlük çeker, sözü uzatır, sıkılır, bunalır, kızarır, el, kol veya baş oynatarak konuşmaya uğraşır. Kimi çocuk belli kelimelerde, kimi çocuk ilk kelimelerde takılır. Eğer çocuk ilk kelimeyi çıkarabilirse çoğu zaman arkasını da getirebilir.
Kekeleyen çocuğun o sırada yüz ifadesi de değişir. Genellikle yanaklar şişer, gözler kırpışır, dudaklar uzar ve çocuk kızarır. Ço¬cukların genellikle 2,5 ilâ 3,5 yaşları arasında kekelemeye başlama¬larının sebebi, bu sırada çocuğun özellikle heyecanlıyken, düşün¬ceyle dili birbirine karıştırmasından kaynaklanmaktadır. Kelime hazinesi kısıtlı olmasına rağmen çok şey söylemek isteyen çocuk, çoğu zaman konuşmada zorluk çeker ve sonuçta da kekeler.
Yetişkinler çocuğun üzerine fazla düştükleri ve onda durmadan kusur buldukları zaman çocukta kendine karşı bir güvensizlik olu¬şur. Bu durumdaki çocuk hata yapmaktan çok korkar, kendine aşırı dikkat eder. Aşırı dikkatin neticesinde de zamanla bazı harflerde takılmalar, uzun süreli tekrarlar görülür.
Kekemeliğin heyecanla da ilgisi büyüktür. Mesela, yeni bir kar¬deşin doğumu, eve misafirin gelmesi, aile üyelerinden birinin vefatı gibi çocukta heyecana sebep olan hadiseler kekemelik için birer se¬bep olabilir.
Kekemelik, büyük ölçüde ruhi sebeplerden kaynaklanmaktadır. Bedendeki bir bozukluğa bağlı olsaydı, belli sözlerde sürekli takıl¬ma olması gerekirdi. Oysa günlerce akıcı konuşan bir kişinin belli bir gerginlik ve heyecan neticesinde tutukluk göstermesi, bu bo¬zukluğun büyük ölçüde ruhi sebeplerden ileri geldiğini göstermek¬tedir. (Ertuğrul, 2002: 168)
KEKEMELİĞİN ÇIKIŞ NEDENİ
Kekemeliğin, genellikle erkek çocuklarda, kızlardan dört beş kat yüksek olduğu görülmektedir. Kimi araştırmacılar kekemeliğin ateşli hastalıkları izlediğine dikkat çekmişlerdir. Gözlemler bu gö¬rüşü destekler niteliktedir. Zira kekeme çocukların geçmişleri ince¬lendiğinde çeşitli hastalıklara, yaralanmalara ve ruhi rahatsızlıklara rastlanmaktadır.
Kekemeliğin başlangıcı konusunda ülkemizde yapılan bir araş¬tırmada, ruhi yaşantının başlatıcı etken olarak sıklıkla görüldüğü ortaya çıkmıştır. Son bir yıl içinde kekelemeye başlayan 75 çocu¬ğun incelendiği bir başka araştırmada da kekemeliğin büyük ço¬ğunlukla belirgin bir korkutucu olayı izlediği görülmüştür.
Kekemeliğin önemli sebeplerinden birisi de ebeveyn ile çocuk arasında kurulan ilişkinin derecesidir. Eğer ebeveynler aşırı titiz ve kuralcı ise, çocukların kekeme olma ihtimali de artmaktadır. Çün¬kü bu tür ebeveynler çocuğu sürekli kontrol altında tutmakta, ken¬di başına hareket etmesini engellemektedirler. Özellikle çocuğun konuşmasına aşırı önem verirler. "Efendim"siz, "Lütfen"siz konuş¬turmazlar. Bir yere gezmeye gittiklerinde çocuğun yanlarından ay¬rılmasına, serbestçe dolaşmasına, varsa yaşıtları ile oynamasına mü¬saade etmezler. Kısaca çocuktan yaşının üstünde bir edeb ve düzen beklerler. En küçük bir hatasında çocuğu ağır bir dille eleştirirler. Böyle bir ortamda, konuşmaya yeni başlamış bir çocuk neyi söyle¬yip, neyi söylemeyeceğini bilemez. Hangi sözüne ebeveynin tepki göstereceğini kestiremez. Çocuk bu tepkiyi kestirememesine rağ¬men, ebeveynin önceki tepkilerini iyi bildiğinden sürekli tedirgin ve gergindir. Ağzından çıkacak yanlış bir sözün başına büyük işler açacağının farkındadır. Böyle bir ortamda çocuk, ister istemez ko¬nuşurken sık sık duracak, hata yapmamak için kendini zorlayacak¬tır. İşte kekemelik, bu duraklamaların ve iç sıkıntıların dile yansı¬masından başka bir şey değildir. Kekemeliğe yatkınlığı olmayan bir çocuk, bunun yerine başka bir ruhi belirti de gösterebilir. Misal: Bazı tikler geliştirebilir, tırnaklarını kemirebilir.
Kekemeliğin ortaya çıkışı, hiç kuşkusuz çocuğun sosyal duru¬munu da etkiler. Çocuk, alay konusu olmaktan korktuğu için ko¬nuşmaktan çekinir. Her an yeniden kekeleyeceği korkusu içindedir.
Bu durumdaki çocukta zamanla kekemeliğin yanı sıra çekingenlik, utangaçlık, güvensizlik de görülebilir; çocuğun okul başarısı, arka¬daş ilişkileri de bozulabilir. Özellikle baskının fazla olduğu aileler¬de bu vb. uyumsuzluk belirtilerini sıkça görmek mümkündür. (Ge¬zer, 196: 87-90)
NASIL BİR TEDAVİ
Konuşma bozukluğu ve kekemelik güçlüğünün iki temel tedavi yöntemi vardır.
1 Telkin ve ilaçla...
2 Bol bol sesli kitap okumakla...
Anne babalar, konuşma güçlüğü çeken çocuklarına bol bol sesli olarak kitap okutmalı ve kendileri de zaman zaman buna iştirak et¬melidirler.
Ayrıca, kekeme çocuğa her gün 15-20 dakikalık bir sunuş yaptı¬rılması, problemi ciddi ölçüde azaltır.
En önemlisi de, anne babanın çocuğu sürekli konuşturarak, bir anlamda çocuğu topluma hazırlamaları gerekir.
SON SÖZ
Konuşma güçlüğü çeken çocuklar, alay konusu olmaktan kork¬tukları için, konuşmaktan da çekinirler. Bu ise, utangaçlık, kendine güvensizlik ve toplumdan dışlanma gibi tehlikeli sorunlara yol açar. Bu şekilde arkadaş ilişkileri bozulabilir ve okul başarısı etkilenir.
BİR ÖYKÜ ) Son gününmüş gibi...
Geçen hafta, ailemle birlikte, babamın Loretta Teyzesinin sek-senbeşinci doğum gününü kutladık.
Loretta Teyze, kendimi kendisine yakın hissettiğim biridir. O da beni
kendine yakın hissediyor olmalı ki, doğum gününde:
"Seninle aynı ruha sahibiz" dedi. "Her zaman böyle hissettim."
Sonra, şaşırtıcı bir şey oldu. Söz, en önemli hayat ilkelerinden filan açılmıştı ki:
"Ben kendime hep şunu derim" dedim. "Her gününü, o gün hayatta¬ki son gününmüş gibi yaşa."
Loretta Teyze:
"Ben de kendime şunu derim: Karşılaştığın her insana, o insan dünyadaki son gününü yaşıyormuş gibi davran."
Selim Gündüzalp-lsmail Örgen/Ümit Öyküleri s.118
Davranış bozukluğu olan çocukları, iyi olacakları konusunda ümitlendirin.
Çocuğunuz fedakârlığınızı gördükçe, problemlere karşı direnci artar.
Kuvvetli iman, sabrı artırır. Sabır ise, hastalıklara karşı en büyük ilaçtır...
Çocuğunuza, çaresizliğinizi değil, ümidinizi gösterin. Çaresizlik çocuğun psikolojisini alt üst eder.
Konuşan ve konuşturulan çocuk, hatayı en az yapan çocuktur.
Çocuklarınızı sıkmayın, evinizde demokrasi ilan edin. Ama kuralları ve denetimleri de oluşturun.
Çocuğunuzun Davranış Bozukluklarını ve Zararlı Alışkanlıklarını Takip Edin
En zararlı çocuk, kontrolsüz ve ilgisiz olandır.
İLK SÖZ
Zararlı alışkanlıklar bir sonuçtur. Bunun bir başlangıcı vardır. Eğer anne baba, başlan¬gıçta iyi bir gözlemci olsaydı, kötü bir so¬nuç çıkmayabilirdi.
BU MEKTUBU OKUYUN
Sevgili Halit Bey Hocam,
Bugüne kadar böyle bir sıkıntı yaşamamıştım. Sıkıntımın nedeni ise, lise birinci sınıfa başlayan oğ¬lum Alper...
Biz babasıyla ne kadar üzerine düşüyoruz, ne kadar titizlik gösteriyoruz, anlatamam. Her istediğini, her ihtiyacını karşıladık. Onu arkadaşları içinde hiç mahcup etmedik. Odasını zev¬kine göre döşedik. Bilgisayar aldık. Babası sık sık arabasını veriyor, bol bol da harçlıklar, tatiller... Daha neyi anlatayım size?..
Ama onu kaybetmek üzereyiz, sayın hocam. Arkadaşları onu yoldan çıkardı. Şimdi eve de gelmiyor. Başına bir felâket geleceğinden korku¬yoruz. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Evimiz iki aydan beri bir matem yerine döndü.
Nasıl çıkılır bu işin içinden? Bize bir yol gösterin hocam...
Meliha Kutlu
Çözüm İçin
ZARARLI ALIŞKANLIKLAR
Bir anne ve baba için, çocuklarının zararlı alışkanlıklara düşme¬si ve evi terk etmesi kadar onlara elem ve ıstırap veren başka bir şey olur mu?
Onların ruhunda kopan fırtınayı tahmin etmek...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Konuşma ve davranış bozuklukları
« Posted on: 20 Nisan 2024, 04:47:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Konuşma ve davranış bozuklukları rüya tabiri,Konuşma ve davranış bozuklukları mekke canlı, Konuşma ve davranış bozuklukları kabe canlı yayın, Konuşma ve davranış bozuklukları Üç boyutlu kuran oku Konuşma ve davranış bozuklukları kuran ı kerim, Konuşma ve davranış bozuklukları peygamber kıssaları,Konuşma ve davranış bozuklukları ilitam ders soruları, Konuşma ve davranış bozukluklarıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes