๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Cenaze kitabı => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 10 Mart 2011, 22:00:43



Konu Başlığı: Üzerindeki hakları ödemek
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 10 Mart 2011, 22:00:43
Üzerindeki hakları ödemek


›-4-  Şâyet üzerinde ödenmesi gereken haklar var ise imkan olduğu takdirde bu hakları sahiblerine ödesin, değilse gerekli vasiyeti yapsın.
 

Çünkü Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:

 

o             "Her kimin kardeşine ait şeref ve haysiyetine ait ya da mali bir haksızlığı varsa o hakkını dinarın da, dirhemin de kabul edilmediği kıyamet günü gelmeden önce ona eksiksiz ödesin. (Çünkü kıyamet günü gelip de üzerinde hak varsa) salih ameli varsa o amelinden alınır (haksızlık yaptığı) arkadaşına verilir. Eğer salih bir ameli yoksa (haksızlık yaptığı) arkadaşının günahlarından alınır, ona yükletilir." [4]

   

o             Yine Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur: "Müflis kimdir bilir misiniz?" Ashab: Müflis bizim aramızda dirhemi ve eşyası bulunmayan kimsedir. Peygamber şöyle buyurdu: "Müflis benim ümmetim arasında kıyamet günü namaz, oruç ve zekat (yükümlülüklerini) yerine getirmiş olduğu halde gelip de şuna sövmüş, buna iftira etmiş, öbürünün malını yemiş, berikinin kanını akıtmış, bir diğerine vurmuş olarak geldiği için şuna hasenatından, diğerine yine hasenatından verilen şâyet üzerindeki haklar ödenmeden hasenatı bitecek olursa, öbürlerinin günahlarından alınıp, üzerine bırakılan sonra da kendisi cehennem ateşine atılan kimsedir."[5]     

 

o             Yine Peygamber (s.a) şöyle buyurmaktadır: "Her kim üzerinde borç olduğu halde ölürse, şunu bilsin ki orada dinar ve dirhem yoktur. Fakat hasenat ve seyyiat vardır."[6]

 

         

"Borç iki türlüdür. Her kim ödemeyi niyet ettiği halde ölürse onun velisi benim. Her kim de o borcu ödemeyi niyet etmeksizin ölürse, işte (karşılığında) hasenatından alınıp (sahibine verileceği) borç odur. Çünkü o günde dinar da, dirhem de olmayacaktır."[7]

 

o             Cabir b. Abdullah (r.a) da şöyle demiştir: "Uhud gazası gelip kapıya dayandığında (bir önceki) gece babam beni çağırıp şöyle dedi: Gördüğüm kadarı ile Peygamber (s.a)'ın ashabından ilk öldürülecek kimseler arasında olacağım ve ben benden sonra geriye Rasûlullah (s.a)'ın canı dışında benim için senden daha değerli hiçbir kimseyi geri bırakmıyorum. Benim üzerimde bir borç var. Onu sen öde. Kızkardeşlerin için de elinden geldiği kadarıyla iyilik yapmaya çalış. Sabahı ettiğimizde ilk öldürülen kişi o oldu..." [8]



[4] (Hadisi Buhari ve Beyhaki (III, 369) ile başkaları rivayet etmiştir.)

 

[5] (Hadisi Müslim (VIII, 18) rivayet etmiştir.)

 

[6] (Hadisi Hakim (II, 27) -ifade onundur-, İbn Mace, Ahmed (II, 70-72)'de İbn Ömer'den iki ayrı yoldan rivayet etmiş olup, bunların birincisi sahihtir. Hakim de böyle demiş olup, bu hususta Zehebi de ona muvafakat etmiştir. İkincisi de el-Münziri'nin (III, 34'te) dediği gibi hasendir. Taberani de bu hadisi el-Kebir'de şu lafızla rivayet etmiştir:)

 

[7] Hadis kendisinden önceki rivayet sebebiyle ve onyedinci meselenin sonunda gelecek olan Aişe (r.anha)'ın rivayet ettiği hadis dolayısıyla sahih bir hadistir.

[8] (Hadisi Buhari (1351) rivayet etmiştir.)