> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Cem ul Fevaid  > Uhud savaşı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Uhud savaşı  (Okunma Sayısı 7373 defa)
06 Ocak 2011, 21:02:15
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Ocak 2011, 21:02:15 »



UHUD SAVAŞI

 

6525- Zeyd bin Sâbil radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallalıu aleyhi ve sellem, Uhud'a çıktığında, beraberinde olanların bir kısmı geri döndü. Ashab onlar hakkında iki gruba ayrıldı. Bir kısmı: 'Onları öldürelim' derlerken; diğerleri: 'Hayır onları öldürmeye­lim' dediler.

Bunun üzerine 'Neden münafıklar hakkın­da siz iki grup haline geldiniz' mealindeki âyet (Nisa, 88 ) nazil oldu. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu:

'Burası Taybe (Medine)' dir. O kötü insan­ları, körüğün demirin pasım giderdiği gibi temizler' |Buhârî, Müslim veTjrmîzî.]

6526- el-Berâ bin Âzib radiyallahu anh'dan: "O gün (Uhud'da) müşriklerle karşılaştık.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Ab­dullah bin Cübeyı'in kumandası altında okçu­ları bir tepeye oturtmuş ve onlara: 'Onlara galip geldiğimizi görseniz bile buradan sakın ayrılmayın! Onların bize galip geldiklerini görseniz, bize yardım maksadıyla dahi olsa yine orayı terk edip ayrılmayın!' şeklinde ten-bihte bulundu.

Onlarla karşılaşınca (müşrikler) kaçtılar, hatta dağlara doğru hızla kaçmakta olan ka­dınların eteklerini topladıklarını gördüm. Bu esnada (ayak bileklerindeki) halhallar bile gö­züküyordu.

Okçular hemen 'Ganimet! Ganimet!' de­meye başladılar. Kumandan Abdullah onlara: 'Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem size 'Buradan ayrılmayın!' demedi mi? diye çıkış­tı ise de onun sözünü dinlemediler, yerlerini (ganimet kapmak için) bıraktılar. Allah onla­rın yüzlerini çevirdi (yani şaşkına döndüler). Ve o gün tam yetmiş şehit verdiler.

Ebû Süfyan ortaya çıkarak: 'Topluluk ara­sında Muhammed var mıdır?" diye sordu. Al­lah Resulü: 'Ona cevab vemeyin!' buyurdu. Ebû Süfyân yine sordu: 'İbn Ebî Kuhâfe var mıdır?' Yine: 'Ona sakın cevap vermeyin!" buyurdu.

'Kavmin içinde Hattâb'ın oğlu var mıdır? Galiba bunların hepsi öldürüldüler, eğer sağ olsalardı cevap verirlerdi' dedi. Ömer bunu duyunca, dayanamayıp şöyle haykırdı:

'Yalan söyledin, ey Allah'ın düşmanı! Al-

lah, seni rezil ve rüsva edecek kadar insanları sağ bıraktı.'

Ebû Süfyân'in cevabı:

'Hübel yücedir!' O zaman Allah'ın Resu­lü sallallahu aleyhi ve sellem: 'Haydi simdi cevab verin!' dedi. Oradakiler sordular:

'Ne diyelim?'

'Allah en yücedir, en büyüktür!' deyin, bu­yurdu. Ebû Süfyan:

'Bizim Uzzâ'mız var, sizin Uzzâ'nız yok.' 'Siz de ona söyle deyin:'Allah bizim Mev­lâ'mızdır, sizin mevlânız yoktur' buyurdu.

Ebû Süfyân: 'Bir gün size, bir gün de bize (yani Bedir'e karşılık Uhud). Harp, (elden ele dolaşan) dolu kovalara benzer. (Savaş yerin­de) uzuvları koparılmış insanlar bulacaksınız. Ancak ben bunu emretmedim. Bu hususta be­ni suçlamayın.'

Rezîn şunu ilave etti:

Bunun üzerine Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

'Haydi ona cevab verin!'

'Ne diyelim?"

'Şunu deyin: 'Eşit değiliz; bizim ölüleri­miz cennettedir, sizinkiler ise cehennemde.' |Buhârî. Ebû Dâvucl da benzerini rivayet elti.j

6527- Âişe radiyallahu anhâ'dan:

"Uhud günü Önceleri müşrikler mağlubi­yete uğradılar. Bunun üzerine İblis (müslü-manlara) bağırdı:

'Ey Allah'ın kulları! Arkada kalanlarınıza dikkat edin!' Bu defa öndekiler de (müşriklerin geldiğini zannedip) arkaya döndüler. Öndeki­ler ile arkadaküer arasında vuruşma oldu. Der­ken Huzeyfe bin el-Yemân baktı ki babası ora­da ve müslümanlar onu müşrik zannedip vura­caklar: 'O babamdır. O babamdır' diye seslen­di. Vallahi geri durmadılar, nihayet onu öldür­düler. Bunun üzerine Huzeyfe (hata ile öldü­renlere) şöyle dedi: 'Allah sizi bağışlasın!'

(Râvi) Urve dedi ki: "Vallahi Huzeyfe'de, Allah'a kavuşuncaya dek bu üzüntüden bir eser kalmıştı."

6528- Diğer rivayet:

"Onlardan bir grup yenilmiş ve Taife ula­şıncaya kadar kaçmışlardı." [Buhârî]

6529- Enes radiyallahu arın'dan:

"Uhud günü olunca yenilgiye uğrayanlar­dan birtakım insanlar Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'den uzaklaşmışlardı. (Ba­bam) Ebû Talha ise, önünde durmuş deriden yapılan bir kalkanla hem onu, hem de kendisi­ni koruyordu. Hızlı ok çeken, fevkalâde bir atıcı idi. O gün iki ya da üç yay kırdı. Yanında ok dolu bir torba ile geçen her adam, Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem(durdurarak): 'Bu okları Ebû Talha' mn önüne dök!' derdi.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, oradan (başını uzatarak) düşmana bakıyordu. Ebû Talha ise ona şöyle sesleniyordu: 'Ey Al­lah'ın Peygamberi! Anam babam sana feda olsun! Uzanıp bakma! Düşman oklarından bir ok sana isabet etmesin! Göğsüm onlara senin göğsünden daha yakın olsun!'

Âişe ile Ümmü Süleym'i gördüm; etekle­rini toplamış sırtlarında tulumlarla su taşıyıp halkın ağızlarına boşaltıyorlardı. Sonra yine dönüp su dolduruyorlardı. Gelip gene ağızla­rına su verip boşaltıyorlardı. Hummalı bir ça­lışmaları vardı onların. Uyuklamadan dolayı, bir ya da iki defa kılıç, Ebû Talha'nın elinden düştü." [Buhârîve Müslim.]

6530- Enes radiyallahu anh'dan: "Amcam Enes bin en-Nadr, Bedir sava­şında bulunamadı. Bu nedenle dedi ki:

'Ey Allah'ın Resulü! Müşriklerle yaptığı­nız ilk savaşta bulunamadım; Allah bana bir daha müşriklerle yapılacak savaşı gösterirse, ne yapacağımı Allah mutlaka gösterecektir.'

Uhud günü gelip müslümanlar etrafa dağı­lınca, şöyle dedi:

'Allahım! Bunların —ashabı kastediyor— yaptıklarından dolayı senden özür beyan ede­rim; bunların —müşrikleri kastediyor— yap­tıklarından da sana sığınırım.' Sonra ileriye atıldı, Sa'd (b. Muâz) onu karşıladı. Ona şöy­le dedi: 'Ey Sa'd! Cenneti İstiyorum. Nadr'in Rabbine yemin olsun ki ben (cennetin) koku­sunu Uhud'un eteklerinde hissediyorum."

Sa'd anlatıyor: 'Ey Allah'ın Resulü! Ben onun yaptığını yapamadım.' Enes dedi ki:

Onun üzerinde (amcamda) biz, kılıç, mızrak, ok yaraları olarak tam seksen küsur yara bul­duk. Müşrikler onun uzuvlarını kesmişlerdi. Onu vücudundaki bîr ben'den veya parmak ucundan tarayabilen kız kardeşinden başka hiç kimse tanımadı.

Biz: 'Mü'mirilerden Öyle kimseler vardır ki Allah'a verdikleri sözlerinde sadık kaldılar' mealindeki âyetin, onun (Enes b. en-Nadr'm) ve benzerlerinin hakkında nazil olduğunu san­maktayız." [Buhârî, Müslim ve Tirmizî.]

6531- Câbir radiyallahu anh'dan:

"Uhud harbi başladığında müslümanlar ye­nilmeye yüz tutunca, insanlar Peygamber sal-lallahu aleyhi ve sellem'den uzaklaştılar, ya­nında sadece oniki kişi kaldı. Bu oniki kişi ara­sında Talha bin Ubeydillah da bulunmaklaydı. Müşrikler onların yanına kadar yaklaştılar; Al­lah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle et­rafa bir bakındı ve sordu: 'Bunlarla kim sava­şacak?' Talha: 'Ben ey Allah'ın Resulü! Ben varım.' dedi. 'Sen mi?' buyurdu. Öbür taraftan Ensâr'dan bir adam daha: 'Ben de varım ey Allah'ın Resulü!' dedi. 'Haydi ne duruyorsun, sava§!' buyurdu. Adam savaştı ve öldürüldü. Döndü, baktı ki müşrikler daha da yaklaşmış­lar. Bu sefer: 'Bunlarla kim savaşacak?' diye sordu. Talha yine 'Ben' diye cevap verdi.

'Sen kımıldama olduğun gibi kal!' dedi. Hemen Ensar'dan bir adam meydana çıkıp: 'Ben ey Allah'ın Resulü!' dedi. 'Haydi ne du­ruyorsun savaş!' buyurdu, adam savaştı ve öl­dürüldü. Sonra aynı soruya devam etti, her tek­lifinde bir adam çıkıyor, savaşıyor ve öldürülü­yordu. Nihayet Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında tek olarak Talha kaldı. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem yine sordu: 'Bu düşmana karsı kim savaşacak?' Talha yine her seferinde olduğu gibi: 'Ben, ey Allah'ın Resulü!' dedi. Böylece kendinden ön­ceki onbir kişi gibi savaştı. Eline kılıç darbesi isabet etti, parmakları kesildi. 'Hasse!* dedi (yani acı ile bağırdı). Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

'Eğer sen 'Bismillah' deseydin, melekler seni yukarıya kaldırırlardı ve insanlar arkan­dan öyle baka kalırlardı.' Sonra Allah müşrik­leri oradan geri püskürttü. [Nesâî.]

6532- Enes radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Uhud günü eline bir kılıç aldı ve sordu:

Bu kılıcı kim alacak?' Hepsi kılıcı almak için ellerini uzatıp 'Ben' dediler. Tekrar bu­yurdu:

'Bunu hakkıyla kim alacak?' Halk bu sefer ses çıkarmadı. Simâk bin Hareşe Ebû Dücâ-ne: 'Onu hakkıyla ben alırım' dedi. Aldı ve müşriklerin başlarını ikiye ayırdı." [Müslim]

6533- Bezzâr, Zübeyr'den naklen şunu da ilave etti:

"Ebû Dücâne'yi takip ettim, nereye do-kunduysa kırdı, geçirdi. Hatta içlerinde Hind'in bulunduğu birtakım kadınlar geldiler. Hind şöyle diyordu:

'Biz Tarık'ın kızlarıyız, minderler üstün­de yürürüz. Mafsallarımız misk gibi kokar. Bize gelirseniz kucaklarız, sırt çevirirseniz ayrılırız. Acayip bir ayrılık olur.' Bunu du­yunca ona bir hamle yaptı, sonra geri çekildi.

Dedim ki: 'Senin tüm yaptıklarını gördüm hoşuma gitti fakat; bu kadını Öldürmekten ge­ri durdun; sebebi ne ola ki?' Cevap verdi: 'Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in kı­lıcıyla bir kadın öldürmek istemedim'."

6534- Ebû Talha radiyallahu anh'dan: "Uhud günü gözlerine uyku basanlardan­dım. Hatta elimden kılıç bu yüzden birkaç de­fa düştü. Düşen kılıcımı her seferinde yerden alıyordum." |Tirmizî ve aynı lafızla Buharı.]

6535- Câbir radiyallahu anh'dan: "Uhud günü bir adam, Peygamber sallal­lahu aleyhi ve sellem'e sordu: 'Ben öldürülürsem, acaba nerede olurum?'

'Cennette' buyurdu.

Bunun üzerine hemen elindeki hurmaları attı ve savaşmaya başladı, öldürülünceye ka­dar savaştı." [Buhârî, Müslim ve Nesâî.]

6536- Sa'd radiyallahu anh'dan...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Uhud savaşı
« Posted on: 19 Nisan 2024, 12:23:51 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Uhud savaşı rüya tabiri,Uhud savaşı mekke canlı, Uhud savaşı kabe canlı yayın, Uhud savaşı Üç boyutlu kuran oku Uhud savaşı kuran ı kerim, Uhud savaşı peygamber kıssaları,Uhud savaşı ilitam ders soruları, Uhud savaşıönlisans arapça,
Logged
24 Haziran 2019, 17:34:00
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 24 Haziran 2019, 17:34:00 »

Esselamu aleykum. Uhud savaşında sehid olan hz.hamzaya ve sahabelerimize binler rahmetine binler selam olsun inşallah. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Haziran 2019, 17:48:43
Melek Nur Çelik koü

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 298


« Yanıtla #2 : 24 Haziran 2019, 17:48:43 »

Paylaşım için Allah razı olsun..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
25 Haziran 2019, 14:54:59
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #3 : 25 Haziran 2019, 14:54:59 »

Ve Aleykümüsselam Rabbim İslam namına cenk eden tüm Müslümanlardan razı olsun Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes