๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Cem ul Fevaid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 07 Ocak 2011, 22:04:56



Konu Başlığı: Taammüden öldürmekte kısas
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 07 Ocak 2011, 22:04:56
TAAMMÜDEN ÖLDÜRMEKTE KISAS, HATA İLE ÖLDÜRME, ÇOCUKLA BABA ARASINDAKİ CİNAYETLERDE, CEMAATLE TEK BİR ADAM ARASINDAKİ CİNAYETLERDE, HÜR İLE KÖLE, MÜSLÜMANLA KÂFİR ARASINDA KISAS

 

5218-  Ebû Şurayh el-Huzâî radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Kimin bir yakını öldürülür ya da el ve ayağı kesilerek zarar verilirse, o kimse üç şey arasında serbesttir: Ya kısas ister, yahut affe­der, ya da diyet alır. Dördüncü bir şey isterse elinden tutun (ona engel olun). 'Kim bundan sonra tecavüze kalkışırsa onun için elîm bir azap vardır'." (Bakara 179)
[Ebû Dâvudj

5219- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "İsrâiloğullannda kısas vardı, diyet yoktu.

Allah bu ümmete kolaylık vererek şöyle bu­yurdu: 'Öldürülen kimseler karşılığında sizin üzerinize kısas yazılmıştır...' (Bakara, 178)

(İlgili âyette geçen) 'afv' kelimesine ge­lince: Taammüden meydana gelen cinayetler­de maktulün velisinin diyeli kabul etmesidir. (Âyette geçen) 'Artık taraflar hakkaniyete uymalı ve (öldüren) ona (gereken diyeti) güzellikle ödemelidir.' lafzı şu demektir: Mak­tulün velîsi katilden güzellikle diyeti istemeli, katil de o diyeti güzellikle ödemelidir. (Âyette geçen) 'Bu, Rahbiniz tarafından sizin için bir hafifletme ve rahmettir'den şu anlaşılmaktadır: Yani sizden önceki milletler­de diyet yoktu, kısas vardı, onlara böyle diyet imkânı verilmemişti." |Buhârî ile Nesâî]

5220- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Bir kimse müphem şekilde birbirlerine taş atılması neticesinde veya kamçılanarak ya. da sopa ile dövülerek öldürülürse bu, hatâen öldürmeye girer, diyeti de hata diyeti olur. Kim kasten öldürürse kısası hak etmiştir. Kim onu (kısası) önlemeye çalışırsa, Allah'ın la­neti ve gazabı onun üzerine olur. (Allah) onun ne tevbesini ne de fidyesini kabul eder."

|Ebû Dâvuc! ve Nesaî.]

5221- Vâil bin Hucr radiyallahu anh'dan: Ben Peygamber sallallahu aleyhi ve sel­lem ile otururken bir adam kayışla bağladığı başka birini Önüne kalarak getirdi ve "Ey Al­lah'ın Resulü, bu benim kardeşimi öldürdü." dedi.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sordu: "Onu öldürdün mü?" Getiren adam dedi ki: "Eğer itiraf etmezse delil getirtece­ğim." Adam: "Evet onu öldürdüm" dedi.

"Onu nasıl öldürdün?"

"Beraberce ağacın yapraklarını döküyor­duk; bana sövdü ve beni kızdırdı; ben de bal­tayı başına indirdim ve böylece onu Öldür­düm."

"Canını kurtarmak için diyet olarak ona verecek bir şeyin var mıdır."

"Bu elbisemle bu baltadan başka hiçbir şeyim yoktur."

"Yakınların ona vermen için sana bir şey satın alamazlar mı? (fidyeni ödemezler mi?")

"Ben kavmimin nczdiııde bundan daha az kıymetliyim" dedi.

Bunun üzerine Peygamber sallallahu aley­hi ve sellem ona (getiren adama) kayışını attı. Ve: "Al adamını, ne yaparsan yap" dedi,

Adam onunla (katille) ayrılınca, Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Eğer onu öldürürse o da onun gibi olur." Adam bunu duydu ve geri döndü.

'Onu öldürürse o da onun gibi olur' dedi­ğini duydum. Onu ben ancak senin emrinle aldım" deyince, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Onun, senin ve arkadaşının günahını yüklenerek dönmesini istemez misin?"

"Evet Ey Allah'ın Nebîsi!" dedi.

"İşte bu da öyledir" buyurdu. Bunun üzerine adam onun kayışını attı ve onu serbest bıraktı.

5222-  Diğer rivayet: Sordu: "Onu nasıl öldürdün?" "Başına bir balla ile vurdum, an­cak onu öldürmeyi kastetmemiştim" dedi.

[Müslim, Ebû Dâvud ve Nesâî.J

5223- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in

zamanında bir adam öldürüldü, dava Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem'e aksetti. Resûlullah (s.a.v.) Katili hemen alıp maktulün velîsine teslim etti. Katil dedi ki:

'Ey Allah'ın Resulü! Ben onu öldürmek istememiştim.' Bunun üzerine Peygamber (maktulün velîsine dönerek) şöyle buyurdu: 'Eğer bu adam doğru söylüyorsa ve sen buna rağmen onu öldürürsen cehenneme girersin.'

Bunun üzerine velî, kayışla bağlı olan ka­tili serbest bıraktı. O da kayışı sürükleyerek çıktı ve o adama ondan sonra 'Kayışlı adam' adi takıldı." |Sünen ashabı]

5224- Surâka bin Mâlik radiyallahu anh'­dan:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem babasını öldüren oğluna kısas uygularken ya­nında bulundum. Fakat oğlunu öldüren baba­sına kısas uyguladığına şahit olmadım."

[Tirmizî]

5225- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: "Bir köle kandırılarak bir yere götürülüp

Öldürüldü. Ömer şöyle dedi: 'Onun öldürül­mesine tüm San'â ahalisi iştirak etmiş olsay­dı, kısas olarak hepsini öldürürdüm'." |Buhari]

5226-  Mâlik, İbnü'l-Müseyyeb radiyalla­hu anh'dan:

"Ömer, müştereken öldürdükleri bir adam yüzünden, cemaatten beş ya da yedi kişiyi öl­dürttü ve şöyle dedi: 'Eğer San'â ahalisinin hepsi cinayete iştirak etseydi lümünü öldürür­düm'."

5227- Semure radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem

buyurdu:)

"Kim kölesini öldürürse biz de onu öldü­rürüz, kim kölesinin azalarını keserse biz de onun aynı azasını keseriz." |Sünen ashabı]

5228- Diğer rivayet: "Kim kölesinin hayakırını hadım ederse; biz de onun hayalarını hadım ederiz."

5229-  Diğer rivayet: "Sonra el-Hasanu'l-Basrî bu hadisi unutmuş olacak ki şöyle de­meğe başladı: 'Hür, köleyi öldürdüğü için (kı­sas olarak) öldürülmez'."

5230- Ebû Cuhayfe radİyallahu anlı'dan: Ali'ye dedim ki: "Ey Mü'minlerin emîri!

Sizde Allah'ın Kitâb'ında olmayan yani yazı­lı bir şey var mıdır?"

"Daneyi yaralan, İnsana can veren Allah'a yemin ederim ki Allah'ın, kişiye Kur'ân'da olanı anlamak üzere ihsan etliği anlayıştan başka bir şey bilmiyorum; bir de bu sahifede olanları biliyorum" dedi.

"Ne var o sahifede?" diye sorulunca: "On­da şunlar vardır: Diyetle ilgili hükümler: esiri azat etme(ye yardımcı) olmak, bir de mü'mi­nin kâfire karşı olarak (kısasen) öldürülme-mesi." diye cevap verdi. [Buhârî, Tirmizîve Nesâîf

5231-  Kays bin Ubâde radİyallahu anh'-dan:

Ben ve Eşler, Ali'nin yanına gittik,- dedik ki: "Allah Resulü diğer insanlara söylemediği bir şeyi sana (özel olarak) söyledi mi?"

"Hayır; ancak bunda (sahifede) olanları bana özel olarak söylemiştir" dedi, kılıcının kabzasından bir sahife (yazı) çıkardı. Baktık ki içinde şu yazılıydı: "Mü'minlerin kanları eşittir. Onlar kendilerinden olmayanlara kar­şı bir tek güçtür. Rütbece en aşağı olanları bi­le onların zimmetine koşar. (Yani verdikleri sözü onların namına yerine getirir.) Dikkat edin; kâfire karşı mümin (kısasen) öldürül­mez. Verdiği süre içerisinde muâhid (zimmet ehli) de öldürülmez. Kim bir bid'at uy durursa vebali onadır; kim de bid'atçıyı himaye eder, kollarsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insan­ların laneti onun üzerine olsun."

[Ebû Dâvuıi ve Nesai]

5232-  Amr bin Şuayb'dan, o da babasın­dan, o da dedesinden:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Müslümanların kanları (kısas ve diyet hususunda) eşittir. Onların (kâfirlere verebi­lecekleri) teminâtı mertebece en düşü olan ve­rebilir. (Savaşta) müslümanların en uzak olanları (düşmana ve ganimete yakın olanla­rı) diğer müslümanlara (ganimet hisselerini) verir. Onlar düşmanlarına karşı tek bir el gi­bidir. Güçlüleri güçsüzlerine ve harbe iştirak edenleri geride oturanlarına ganimetten hisse verirler. Bir mil'nün bir kâfire karşılık öldürülmez, muâhid (zımmî) de anlaşma süresi içinde (kâfire karşılık) öldürülmez."

|Ebû Davud]


 
5218-Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4496) ve İbn Mâce (no. 2623), Muh. b. İshâk ani'l-Hâris b. Fudayl an Süfyân b. ebî'l-Avcâ' an Ebî Şurayh asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

5219-Bu hadisi Buhârî (diyât 8/2, VIII, 39) ve Nesâî (kasâme 27, VII, 36-7), İbn Uyeyne an Amr b. Dînâr an Mücâhid an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc etti.

5220-Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4539-40, 4591) ve Nesâî (kasâme 29, VIII, 40), Amr b. Dînâr an Tâvus an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

5221-5222-Bu hadisi Müslim (kasâme 32-3, s. 1307-8), Ebû Dâvud (no. 4499-4500) ve Nesâî (kasâme 5, VIII, 13-18), Alkame b. Vâil an ebîhî asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

5223-Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4498), Tirmizî (no. 1407), Nesâî (kasâme 5, VIII, 13) ve İbn Mâce (no. 2690), el-A'meş an Ebî Sâlih an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Tirmizî'ye göre isnâdı sahîhtir.

5224-Bu hadisi Tirmizî (no. 1399), Alî b. Hucr an İsmaîl b. Ayyâş ani'l-Müsennâ b. es-Sabbâh an Amr b. Şuayb an ebîhî an ceddihî an Surâka senedi ile tahrîc etti ve isnâdının Müsennâ sebebiyle sahîh olmadığını söyledi.

5225-Bu mevkûfu Buhârî (diyât 21, VIII, 42), Muh. b. Beşşâr an Yahyâ b. Saîd an Ubeydillah an Nâfi' an İbn Ömer senediyle tahrîc etti.

5226-Mâlik (uk‍l no. 13, s. 871), an Yahyâ b. Saîd an İbni'l-Müseyyeb senedi ile tahrîc etti.

5227-5228-5229-Lafızlar Ebû Dâvud'a aittir. Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4515-8), Tirmizî (no. 1414) ve Nesâî (kasâme 9, VIII, 21), Katâde ani'l-Hasan an Semure asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Tirmizî "hasen garîb" hükmü vermiştir.

5230-Bu hadisi Buhârî (ilm 39, I, 36; cihâd 171/2, IV, 30; diyât 31, VIII, 47), Tirmizî (no. 1412) ve Nesâî (kasâme 12, VIII, 237, Mutarrif ani'ş-Şa'bî an Ebî Cuhayfe asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

5231-Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4530) ve Nesâî (kasâme 9, VIII, 19-20), Yahyâ b. Saîd an Saîd b. e. Ar‍be an Katâde ani'l-Hasan an Kays b. Ubâde senedi ile tahrîc etti.

5232-Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 4531) ve İbn Mâce (no. 2685), Amr b. Şuayb an ebîhî an ceddihî senedi ile tahrîc etti.




Konu Başlığı: Ynt: Taammüden öldürmekte kısas
Gönderen: Mehmed. üzerinde 01 Temmuz 2019, 15:37:38
Esselamu aleyküm Rabbim bizlerin ilmini artırsın Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Taammüden öldürmekte kısas
Gönderen: Ceren üzerinde 01 Temmuz 2019, 16:58:15
Esselamu aleyküm.Rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim....