๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Cem ul Fevaid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 06 Ocak 2011, 16:38:28



Konu Başlığı: Şam topraklarından olan Mute gazvesi
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 06 Ocak 2011, 16:38:28
ŞAM TOPRAKLARINDAN OLAN MU'TE GAZVESİ VE ÜSÂME BİN ZEYD'İN CÜHEYNE KABİLESİNİN HURAKA BOYUNA GÖNDERİLİŞİ


6627- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem

Mu'te harbinde Zeyd bin Hârise'yi kumandan tayin etti ve şöyle buyurdu: 'Eğer bu öldürü-lürse, Cafer (bayrağı alıp) kumandan olsun. O da öldürülürse, Abdullah bin Revana ku­mandan olsun.' (İbn Ömer dedi ki:) O harple ben de onlarla beraber İdim. Ca'fer'i aradık, öldürülmüşler arasında bulduk.

Cesedinin ön tarafında ok ve mızrak yara­sı olarak lam doksan küsur yara bulduk."

[Buhari]

6628- Murre bin Avf oğullarının birinden: "Allah'a yemin ederim ki, Ca'fer'in kır­mızı atından inip, onun (alın) sinirlerini (ken­disi şehit olduktan sonra düşmanın İşine yaramasın diye) kılıcı ile kestiğini —ki (İslâm'da) Allah yolunda alının ayak sinirlerini ilk kesen o olmuştur— sonra da şehit edilene kadar düşmanla savaştığını seyrediyor gibiyim."

Ebû Dâvud; isnadı hakkında "kavî değil­dir" dedi.

6629- Enes radiyallahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Sancağı Zeyd aldı ve şehit düştü, sonra Cafer aldı, o da şehit düştü. Ondan sonra Abdullah bin Revâha aldı o da şehit düştü." Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in gözlerinden yaşlar akıyordu. Ondan sonra Hâlid bin el-Velîd onu herhangi bir emir bek­lemeden aldı ve ona fetih müyesser kılındı.

6630- Diğer rivayet:

"(Ulaştıkları yüce makam sebebiyle) Bu şehit olanların bizim yanımızda olmalarını is­temen bizi sevindirmez —yahut—- o şehitler bizim yanımızda olmayı istemezler" buyurdu.

6631- Diğer rivayet:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, henüz onlardan haber gelmezden önce, Zeyd, Ca'fer ve İbn Revâfaa'nm ölüm haberlerini halka şöyle anlatarak duyurdu: 'Sancağı Zeyd aldı...' Yukarıdaki gibi devamım zikretti."

6632- Diğer rivayet:

"Nihayet sancağı Allah'ın kılıçlarından bir kılıç (Hâlid) aldı ve Allah ona fethi müyes­ser kıldı." IBııhârî veNesâî.]

6633- Hâlid bin el-Velîd radiyallahu anh'­dan:

"Mu'te günü elimde tam dokuz kılıç par­çalandı. Elimde sadece Yemen'de imal edil­miş safiha (enli kılıç) kaldı."

[Buhârîj

 

6634- Avf bin Mâlik radiyallahu anh'dan:

"Mu'te harbinde ben, Zeyd bin Harise ile birlikte çıktım. Yemen ehlinden olan bir im-dad gazisi bana arkadaş oldu. Fakat yanında kılıcından başka bir şeyi yoktu. Müslümanlar­dan birisi deve kesmişti. İmdad gazisi ondan biraz deri isledi. Kesen kişi onun istediğini verdi. O da bundan bir kalkan yaptı. Sonra yolumuza devam etlik. Rum topluluğuna rast­ladık. Aralarında üzerinde altın kaplama eğer İle ala binmiş bir adam vardı. Bu adam, müs-lümanları acımasızca öldürüyordu. İmdad ga-zİsi, bir kayanın arkasında gizlenip siper aldı. O cani Rum oradan geçerken, hemen onun atının sinirini keşli. Adam yere düştü, üstüne çullandı ve öldürdü. Atını ve silahım aldı.

Allah müslümanlara oranın fethini mü­yesser kılınca, hemen Hâlid (b. el-Velîd) ona haber gönderdi. Adam geldi ve (Hâlid) onun elde ettiği (ganimet) şeyleri elinden aldı. Bu­nu görünce ben kendisine şöyle dedim:

'Öldürülen adamın üstünde bulunan şey­lerin öldürene ait olacağım Peygamber sallal-lahu aleyhi ve sellem'den duymadın mı?'

'Evet ama, ona bunları çok gördüm' dedi.

'Ya onu ona geri verirsin, yahut da duru­mu ben Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem'İn yanında anlatırım.' Ancak vermedi. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in ya­nında toplandığımızda bunu ben Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e anlattım. Pey­gamber sallallahu aleyhi ve sellem sordu:

'Ey Hâlid! Bunu yapmana sebep nedir?'

'Onu ona çok gördüm.'

'Onu ona ver ey Hâlid!' buyurdu.

Ben de dedim ki: 'Ey Hâlid! Haydi ver ba­kalım, nasıl sözümde durmadım mı?'

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sordu: 'Nedir o?'

(Bildiririm dediğimi) ona söyledim. Bu-

nun üzerine öfkelenip şöyle buyurdu: 'Ey Hû-lid, verme! Sizin başınıza (ayin ettiğim ku­mandanları siz, bana mı bırakıyorsunuz? De­mek ki onların güzel iş ve icraatlarından isti­fade edeceksiniz, kederlerine gelince, onları kedeıieriyle başbaşa bırakacaksınız, olmaz böyle şey!' [Müslim ve aynı lafızla Ebû Dâvud.]

6635- Urve radiyallahu anh'dan:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, hicretin sekizinci yılının Cemâdiyu'l-ûlasında Mu'te'ye bir ordu gönderdi. Zeyd'i de başla­rına kumandan olarak atadı." Benzeri rivayet; ancak onda şöyle geçmektedir:

"İnsanlar yola çıkmak üzere hazırlandılar; üçbin kişi idiler. Çıkacakları zaman Resûlul-lah'ın komutanları insanlarla vedalaştılar. Se­lâm verdiler.

Abdullah bin Revâha vedalaşırken ağla­maya başladı: 'Neden ağlıyorsun?' diye sor­duklarında şöyle cevap verdi: 'Vallahi bende dünya sevgisi yok. Fakat ben Allah Resulü sallallahu aîeyhi ve sellem'in: 'Sizden cehen­neme uğramıyacak hiç kimse yoktur. Bu Rab-binin üzerine yerine getirilmesi muhakkak olan bir hükümdür' mealindeki âyeti (Mer­yem, 71) okurken duydum. 'Oraya uğradıktan sonra benim İçin dönüş nasıl mümkün olur ki?' diye düşündüm. Müslümanlar şu cevabı verdiler: 'Allah sizinledir. Sizi korur ve sizi tekrar bize sağsalim kavuşturur.'Abdullah bin Revâha da bunun Üzerine şöyle dedi:

'Lâkin ben Rahman'dan mağfiret dilerim. Köpükler saçan bir darbeyi de dilerim. Bağır­sakları ve ciğerleri dışarıya döken bir mızrak ve hırba (şiş) alışını da ondan isterim ki, de­deme uğradıklarında, 'Allah'ın doğru yolu gösterdiği bir gaziden dolayı ne mutlu sana!' desinler.'

Onda yine şöyle geçmektedir:

Sonra geçip gittiler, Şam topraklarındaki Maân'da konakladılar. Sonra Hirakl'in yüz-bin Rum, yüzbin de Arap kabileleri olan Lu-ham, Cüzam ve el-Kayn ve Behram'dan mü-

teşekkil bir orduyla geldiğini duydular. Müs­lümanlar bunu duyunca Maân'da iki gün bek­lediler ve dediler ki: 'Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e yazıp onların sayısını bildi­relim. Ona göre ya bize yardım gönderir ya da bizim kendi başımıza düşmana saldırmamızı emreder.' Abdullah bin Revâha şöyle diyerek orduya cesaret verdi: 'Ey kavmim! Şehadet isteğiyle bu din için yola çıkan siz değil misi­niz? Sakın isteksizlik göstermeyin! Sonra şu­nu da iyi bilin ki, biz insanlarla sayı, kuvvet ve çokluk için savaşmıyoruz, biz ancak Al­lah'ın bize ikram etliği dini için savaşıyoruz. Korkacak bir şey yoktur. Yürüyün; iki güzel­den birine; yani ya zafere ya da şehadete ka­vuşacaksınız.'

Onda yine şöyle geçer; Müslüman ordusu yürüdü. Belkâ'ya va­rınca, Rum ve araplardan teşekkül eden Hi­rakl'in ordusuyla karşı karşıya geldi. Müslü­manlar Mu'te köyüne doğru çekildiler ve Vz-re oğullarından Kutbe bin Katâde'yi sağ taraf­larına, Ubâde bin Mâlik el-Ensârî'yi de sol ta­raflarına aldılar. Sonra düşmanla çarpıştılar.

Zeyd bin Harise Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in sancağı elinde olduğu hal­de savaştı, düşmanın mızraklarından aldığı isabetle şehit düştü; sonra sancağı Ca'fer al­dı." Benzerini nakletti.

[Taberânî, Mu'cemu'l-Kebîr'de]

6636- Üsâme radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bizi Huraka üzerine savaşa gönderdi. Sabahleyin düşmana hücum edip yendik. Ben ve Ensâr'dan bir adam onlardan bir adamla kar­şılaştı. Elimize geçirdiğimizde adam: 'Lâ ila­he illallah' dedi. Ensârî bunu duyunca adam­dan elini çekti; bir şey yapmadı. Fakat ben mızrağımla ona vurup öldürdüm. Dönüp gel­diğimde Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem bunu duydu ve :

'Ey Üsâme! Sen onu 'Lâ ilahe illallah' de­dikten sonra mı Öldürdün?' dedi.

'Bunu korkusundan dolayı söylemiştir' dedim.

'Demek ki sen onu Lâ ilahe illallah, de­dikten sonra Öldürdün ha!' dedi ve bunu o ka­dar tekrarladı ki, içimden şöyle dedim: 'Keş­ke bu günden önce mÜsltiman olmayaydım'."

6637- Diğer rivayet:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bizi bir müfreze ile gönderdi. Cüheyne kabi­lesinin Hurakât boyuna sabahleyin baskın yaptık. Bir adama yetiştim. Adam 'Lâ ilahe il­lallah' dedi. Buna rağmen ona vurup öldür­düm. Sonra bu içimde yer etti. Döndüğümüz­de durumu Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e anlattım, şöyle buyurdu: 'Lâ ilahe il­lallah dediği halde .sen onu öldürdün mü?' Dedim ki:

'Ey Allah'ın Resulü! O bunu silahtan korktuğu için söylemiştir.'

'Kalbini yarıp bunu gerçekten söyleyip söylemediğini iyice anlasaydın ya/' buyurdu ve bu sözünü o kadar tekrarladı ki, 'Keşke ben o gün (yeni) müslüman olsaydım!' diye içimden geçirdim.

Bunun üzerine Sa'd dedi ki: 'Vallahi şişko (Üsâme'yi kastediyor) öldürmedikçe ben her-

hangi bir müslümanı öldürmem;' Bir adam da:

'Allah: 'Fitne kalmaytncaya, dinîn tümü Allah'ın oluncaya dek onlarla savaşın!' bu-vurmadı mı?' dedi.

Buna karşılık Sa'd şu cevabı verdi: 'Biz fitne olmasın diye savaştık. Sen ve arkadaşların ise fitne olsun diye savaşmak is­tiyorsunuz'." (Buhârî. Müslim ve Ebû Dâvud.l


6627-Bu hadisi Buhârî (mağâzî 44, V, 86-7), Ah. b. e. Bekr an Muğîre b. Abdirrahman an Abdillah b. Sa'd an Nâfi' an İbn Ömer senedi ile tahrîc etti.

6628-Bu hadisi Ebû Dâvud (2573), en-Nüfeylî an Muh. b. Seleme an Muh. b. İshâk an İbn Abbâd b. Abdillah b. ez-Zübeyr an ebîhî senedi ile tahrîc etti.

6629-Bu hadisi Buhârî (cenâiz 4/2, II, 72), Ebû Ma'mer an Abdilvâris an Eyyûb an Humeyd b. Hilâl an Enes senedi ile tahrîc etti.

6630-Bu rivayeti Buhârî (cihâd 7/2, III, 203), Yûsuf b. Ya'k‍b es-Saffâr an İbn Uleyye an Eyyûb senedi ile;

6631-6632-Bu iki rivayeti de Buhârî (fadâilu'l-ashâb 25, IV, 218; mağâzî 44/3, V, 87) ve Nesâî (cenâiz 27/1, IV, 26), Hammâd b. Zeyd an Eyyûb asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

6633-Bu hadisi Buhârî (mağâzî 44/6, V, 87), İbr. an Süfyân an İsmaîl b. e. Hâlid an Kays b. e. Hâzım an Hâlid senedi ile tahrîc etti.

6634-Bu hadisi Müslim (cihâd 43, s. 1373) ve Ebû Dâvud (2719-20), Cübeyr b. Nüfeyr an Avf asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

6635-Heysemî'ye göre Urve'ye kadar râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ VI, 159).

6636-6637-İlk lafız Buhârî'ye aittir. Bunu Buhârî (diyât 2, VIII, 36), Müslim (îmân 158-9, s. 96-7; ikinci lafız) ve Ebû Dâvud (2643), Ebû Zibyân an Usâme asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.



Konu Başlığı: Ynt: Şam topraklarından olan Mute gazvesi
Gönderen: Mehmed. üzerinde 09 Temmuz 2019, 01:30:25
Esselamü aleyküm Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Şam topraklarından olan Mute gazvesi
Gönderen: Ceren üzerinde 09 Temmuz 2019, 19:29:18
Esselamu aleyküm.Rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim..