๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Cem ul Fevaid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 10 Ocak 2011, 19:14:07



Konu Başlığı: Sahur iftar ve visal
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 10 Ocak 2011, 19:14:07
Sahur, İftar Ve Visal (İftar Etmeden Aralıksız Oruç)


2943- Enes radiyallahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Sahura kalkın, çünkü sahurda bereket vardır." [Buhârî, Müslim, Tirmizî ve Nesâî.][76]

 

2944- el-Mikdâm bin Ma'dîkerb radiyal­lahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Sahur yemeği yemelisiniz. Çünkü o, mü­barek bir yemektir." [Nesâî][77]

 

2945- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Mü'minin sahur yemeği olarak hurma ne güzeldir!" [Ebû Dâvud][78]

 

2946- Zeyd bin Sabit radiyallahu anh'dan, dedi ki:

"Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem ile sahur yemeği yedik, sonra namaza kalktık." Enes dedi ki: "(Zeyd'e) dedim ki: «Namaz ile sahur arasında ne kadar zaman geçti?»" Şöyle dedi: "Elli âyet miktarı." [Buhârî ve Müslim, Tirmizî ve Nesâî.][79]

 

2947- Zir bin Hubeyş radiyallahu anh'dan: Huzeyfe'ye dedik ki: "Allah Resulü sal­lallahu aleyhi ve sellem ile hangi saatte sahu­ra kalktınız?"

"Bayağı aydınlık idi; ne var ki, henüz gü­neş doğmamıştı" dedi. [Nesâî][80]

 

2948- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Sizden birini, Bilâl'in ezanı sahurundan alıkoymasın. Çünkü o, gece ezan okuyor, ya­hut sesleniyor ki, teheccüd kılanınız namazını bıraksın, uyuyanlarınız uyansın; söyle aydın­lanması da şafak değildir." Râvilerin bazıları dediler ki: "Avuçlarını bir araya getirip iki şe-hâdet parmağını uzatarak: «İşte böyle (aydın-lanana kadar)» buyurdu."

Diğer rivayette: "Yani fecir, genişliğine görünen aydınlıktır, uzunluğuna görünen aydınlık değildir."

[Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud ve Nesâî.][81]

 

2949- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Şüphesiz Bilâl ezanı gece okuyor. Bu ne­denle âmâ olan İbn Ümmü Mektûm ezan oku-yuncaya kadar yiyin, için!" Âmâ olan İbn Ümmü Mektûm o kadar (geç ezan okurdu ki) kendisine "Sabahladın, sabahladın!" denirdi.

[Ebû Dâvud hariç, Altı hadis imamı.][82]

 

2950- Ömer radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Gece gelip, gündüz gittiği ve güneş bat­tığı zaman, oruçlu iftar eder."

[Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud ve Tirmizî.][83]

 

2951- Abdullah bin Ebî Evfâ radiyallahu anh'dan:

Biz Ramazan'da Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem ile bir seferde idik. Güneş batınca, şöyle buyurdu: "Ey Fülan! Haydi in de bize çorba hazırla!" Dedi ki:

"Ey Allah'ın Resulü, daha akşam olma­dı." Yine şöyle buyurdu: "Haydi in de çorba hazırla!" İndi, çorba hazırladı. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem içti. Sonra eliyle işaret ederek: "Güneş buradan battığı zaman, gece buradan geldiği zaman, oruçlu iftar ede­bilir." [Buharî, Müslim ve Ebû Dâvud.][84]

 

2952- Mâlik (b. Enes) radiyallahu anh'-dan:

"Osman radiyallahu anh zamanında akşa­ma doğru hilâl göründü, fakat Osman iyice akşam oluncaya kadar iftar etmedi."[85]

 

2953- Sehl bin Sa'd radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"İnsanlar iftarı çabuk yaptıkça hayır üze­rinde bulunurlar."

[Buhârî, Müslim, Muratla' ve Tirmizî.][86]

 

2954- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"İnsanlar iftar etmekte acele ettikleri sü­rece din üstün olmaya devam eder. Çünkü ya-hudi ve hıristiyanlar iftarı geç yaparlar."

[Ebû Dâvud][87]

 

2955- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Allah (Azze ve Celle) buyurdu: «Kulla­rım içinde en çok sevdiğim, iftarı en çabuk yapanlardır».'' [Tirmizl][88]

 

2956- Mâlik bin Âmir Ebû Atiyye radiyal­lahu anh'dan:

Âişe'ye dedim ki: "Bizde Resûlullah'ın ashabından iki adam var, birisi iftarda acele ediyor, sahurda ağır davranıyor; ötekisi iftarı geç, sahuru ise erken yapıyor?"

Dedi ki: "Hangisi iftarı erken yapıp, sahu­ru geç yapıyor?"

"Abdullah bin Mes'ûd" dedim. Dedi ki: "Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem de böyle yapardı."[89]

 

2957- Diğer rivayette: Birisi iftarı erken yapıyor, namazı da acele kılıyor. Diğeri iftarı geç yapıyor, namazı da geç kılıyor."

[Müslim ve Sünen ashabı.][90]

 

2958- Enes radiyallahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Kim hurma bulursa iftarını hurma ile aç­sın, kim bulamazsa orucunu su ile açsın. Çün­kü su temizdir." [Tirmizî][91]

 

2959- Ebû Davud'un rivayeti: "Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem namaz kılma­dan önce birkaç yaş hurma ile; bulamazsa bir­kaç kuru hurma ile iftar ederdi. Kuru hurma da olmadığı zaman birkaç avuç su ile oruç açardı."[92]

 

2960- Muâz bin Zühre radiyallahu anh'dan:

Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem iftar ederken, şöyle derdi: "Allahümme leke sumtü ve alâ nzkıke eftartü (-Allahım senin için oruç tuttum, senin rızkınla orucumu aç­tım)."[93]

 

2961- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, if­tar ettiği zaman şöyle derdi: "Susuzluk gitti, damarlar serinlendi ve inşaallah sevabı da kesinleşti." [Bu iki hadis Ebû Davud'a aittir.][94]

 

2962- Âmir bin Rabî'a radiyallahu anh'­dan:

"Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sel-lem'in oruçlu iken sayamayacağım kadar çok kez misvak kullandığını gördüm."

[Ebû Dâvud ve Tirmizî.][95]

 

2963- İbn Ömer radiyallahu anh'dan, dedi ki:

 

 

"Oruçlu olan kimse, sabah-akşam ağzını misvaklayabilir." [Buhârî bâb girişinde.][96]

 

2964- Habbâb radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Oruç tuttuğunuz zaman sabahleyin misvaklanın, akşamleyin misvaklanmayın! Ak­şamleyin dudakları kuru kalan hiçbir oruçlu yoktur ki Kıyamet gününde iki gözü arasında bir nur olmasın."

[Taberânî Mu'cemu'I-Kebîr'de leyyin bir isnadla.][97]

 

2965- İbn Abese radiyallahu anh'dan: "Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sel­lem'in Ramazan'da ağzına dolu dolu su ver­diğini, burnuna da dolu dolu su çektiğini gör­düm." [Ahmed.][98]

 

2966- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem,

iftar etmeksizin peşpeşe oruca devam etmek­ten menederdi. Dediler ki:

"Ama sen iftar etmeden oruca devam ediyorsun?" Şöyle dedi: "Şüphesiz ben sizin gibi değilim; ben yedirilip içiriliyorum."

[Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud ve Muvatta'.][99]

 

2967- Onun (Mâlik'in), Buhârî ve Müs­lim'in, Ebû Hureyre'den şu ek ile benzeri ri­vayetleri vardır: Onların visalden (yani iftar etmeden peşpeşe oruç tutmaktan) vazgeçmek istemediklerini gördüğünde; bir gün, sonra bu­gün daha onlarla birlikte orucuna iftarsız devam etti. Sonra hilâli gördüler. Bunun üze­rine şöyle buyurdu: "Eğer hilâl görünmesey-di, size daha da artıracaktım (iftar etmemeyi sürdürecektim)." Sanki bu sözüyle visalden vazgeçmek istemedikleri için onları azarla­mak istiyordu.[100]

 

2968- Buhârî ve Ebû Dâvud, Ebû Saîd'den:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"İftarsız orucu sürdürmeyin! Herhangi biriniz iftarsız orucu sürdürmek istiyorsa ba­ri sahur vaktine kadar sürdürsün."

"Ama sen (daha fazla) sürdürüyorsun?" dediler. Benzerini nakletti.[101]

 
[76] Bu hadisi Buhârî (savm 20/2, II, 232), Müslim (siyam no. 45, s. 770), Tirmizî (no. 708), Nesâî (siyam 18/2, IV, 141) ve İbn Mâce (no. 1692), Abdülazîz b. Suheyb an Enes asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[77] Bu hadisi Nesâî (siyam 26/1, IV, 146), Süveyd b. Nasr an İbni'l-Mübârek an Bakiyye b. el-Velîd an Buhayr b. Sa'dan Hâlid b. Ma'dân ani'l-Mikdâm senedi ile tahrîc etti. Daha sonra bu hadisi Sevrî an Sevr an Hâlid kana­lıyla mürsel olarak şevketti.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[78] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2345), Ömer b. el-Hasan b. İbr. an Muh. b. ebî'l-Vezîr an Muh. b. Mûsâ an Saîd el-Makburî an Ebî Hureyre senedi ile tahrîc etti.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[79] Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[80] Bu hadisi Nesâî (siyam 20/1, IV, 142) ve İbn Mâce (no. 1695), Âsim an Zirr an Huzeyfe asl-ı senedi ile tahrîc et­tiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[81] Bu hadisi Tayâlisî (no. 350), Ahmed (I, 386, 392, 435), Buhârî (ezan 13/1, I, 153; talâk 24, VI, 176; ahbânı'l-âhâd 1/2, VIII, 133), Müslim (siyam no. 39-40, s. 768), Ebû Dâvud (no. 2347), Nesâî (ezan 11, II, 11; siyam 30, III, 148), İbn Mâce (no. 1696), İbnu'l-Cârûd (s. 81, 196), İbn Huzeyme (no. 402,1928), Tahâvî (1,139), İbn Hibbân (no. 3459, 3463) ve Beyhakî (IV, 218; I, 381), Süleyman et-Teymî an Ebî Osman en-Nehdî an İbn Mes'ûd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[82] Bu hadisi Mâlik (siyam no. 14, s. 74), an Abdiilah b. Dî-nâr an İbn Ömer senedi ile; Müslim (siyam no. 37, s. 768) ve Tirmizî (no. 203), ez-Zührî an Salim b. Abdiilah b. Ömer an ebîhî asl-ı sene­di ile; Buhârî (savm 17, II, 231) ve Müslim (siyam no. 38, s. 768), Ubeydullah b. Ömer an Nâfi' an İbn Ömer asl-ı se­nedi ile;Mâlik (no. 15, s. 74), ani'z-Zührî an Salim senedi ile mürsel olarak tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[83] Bu hadisi Buhârî (savm 43/1, II, 240), Müslim (siyam no. 51, s. 772), Ebû Dâvud (no. 2351) ve Tirmizî (no. 698), Hisâm b. Urve an ebîhî an Âsim b. Ömer b. el-Hattâb an ebîhî asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49.

[84] Lafız Müslim'e aittir. Bu hadisi Buhârî (savm 33/1, II, 237; 43/2, 44/1, V, 241; 45/2, II, 241), Müslim (siyam no. 52-54, s. 772-3) ve Ebû Dâvud (no. 2352), Ebû İs-hâk es-Şeybânî an İbn e. Evfâ asl-ı senedi ile tahrîc etti­ler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/49-50.

[85] Mâlik (no. 4, s. 287), senedsiz olarak irâd etmiştir.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[86] Bu hadisi Mâlik (siyam no. 6, s. 288), Buhârî (savm 45, II, 241), Müslim (siyam no. 48, s. 771), Tirmizî (no. 699) ve İbn Mâce (no. 1697), Ebû Hazım an Sehl asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[87] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2353), İbn Mâce (no. 1698) ve İbn Hibbân (Mevârid no. 889), Muh. b. Amr an Ebî Seleme an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[88] Bu hadisi Tirmizî (no. 700-1), el-Evzâî an Kurre b. Abdirrahman ani'z-Zührî an Ebt Seleme an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc etti ve "hasen garîb" hükmü verdi.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[89] Bu hadisi Ahmed (VI, 48,173), Müslim (siyam no. 49-50, s. 771-2), Ebû Dâvud (no. 2354), Tirmizî (no. 702) ve Nesâî (siyam 23/1-4, IV, 143-5), Ebû Atiyye an Âise asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. İlki Müslim'in, ikincisi ise Ebû Davud'un lafzıdır.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[90] Bu hadisi Ahmed (VI, 48,173), Müslim (siyam no. 49-50, s. 771-2), Ebû Dâvud (no. 2354), Tirmizî (no. 702) ve Nesâî (siyam 23/1-4, IV, 143-5), Ebû Atiyye an Âise asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. İlki Müslim'in, ikincisi ise Ebû Davud'un lafzıdır.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[91] Bu hadisi Tirmizî (no. 694), Muh. b. Ömer b. Alî el-Mu-kachlenıian Saîtl b. Âmir an Şu'be an Abdilazîz b. Suheyb an Enes senedi ile tahrîc elti.

İsnadı hakkında Tirmizî şu bilgiyi vermektedir: "Bu ha­dis mahfuz değildir; bunu Abdülazîz b. Suheyb an Enes tarikinden bir aslını bilmiyoruz. Şu'be'nin ashabı bu ha­disi an Asım el-Ahvel an Hafsa binli Şîrîn ani'r-Rebâb an Selmân b. Âmir tarikiyle tahrîc etti."

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[92] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2356) ve Tirmizî (no. 696), Abdürrezzâk an Ca'fer b. Süleyman an Sabit an Enes asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Tirmizî'ye göre isnadı "hasen garîb"tir.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/50.

[93] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2358), Müsedded an Hiiseym an Husayn an Muâz senedi ile tahrîc etti. Bu hadis mür-seldir. Bunu M. el-Kebîr'inde Taberânî ve Dârekutnî, zayıf bir senedle İbn Abbâs hadisinden tahrîc etmiştir. (Neyi IV, 234).

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[94] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2357), Nesâî (Amelu yevm no. 299), Dârekutnî (II, 185), el-Hâkim (1,422) ve Bey-hakî (IV, 239), Alîb. el-Hasan b. Sakîk ani'l-Hüseyn h. Vâkıd an Mervân h. Salim el-Mukaffa' an İbn Ömer asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Dârekutnî, isnadı hakkında hasen hükmü vermiştir.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[95] Bu hadisi Ebû Dâvud (no. 2364) ve Tirmizî (no. 725), Siifyân an Âsim b. Ubeydillah an Abdillah b. Âmir b. Rabî'a an ehîhî asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

İsnadı hakkında Tirmizî "hasen" hükmü verdi. Bu hadi­si Buhârî, muallak olarak irâd etti (savm 27, II, 234).

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[96] Bu hadisi Buhârî (savm 25/1, II, 234), isnâdsız olarak irâd etti.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[97] Bu hadisi tahrîc eden Dârekutnî, isnadında yer alan Keysân el-Kassâb'in zayıf, Yezîd b. Hilâl'in ise maruf olmadığını söylemiştir. İrâkî ise hadisin oldukça zayıf olduğunu vurgulamıştır (Feyd I, 396).

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[98] Heysemî'ye göre Kesîr b. Ziyâd, İbn Abese'yi idrâk edememiştir (Mecma' III, 165).

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[99] Bu hadisi Mâlik (no. 38, s. 300), Buhârî (savm 20/1, II, 232; 48/2, II, 242), Müslim (siyam no. 55, s. 774, 56/1-2, s. 774) ve Ebû Dâvud (no. 2360), Nâfi' an İbn Ömer asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[100] Bu hadisi Mâlik (siyam no. 39, s. 301) ve Müslim (no. 57, s. 774), ez-Ziihrîan Ebî Seleme an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile; Buhârî (savm 49/2), Yahya an Ahdirrezzâk an Ma'mer an Hemmâm an Ebî Hureyre senedi ile; Müslim (no. 58, s. 774-5), Cerîr an Umâre an EbîZür'a an Ebî Hureyre ve ibn Nû'meyr an ebflıî ani'l-A'meş an Ebî Salih an Ebî Hureyre senedleri ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.

[101] Bu hadisi Buhârî (savm 48/3, II, 242; 50, II, 243) ve Ebû Dâvud (no. 2361), İbnü'l-Hâd un AMllah b. Habbâb an Ebî Saîd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

Rudani,Büyük Hadis Külliyatı, Cem’ul-fevaid, İz Yayıncılık: 2/51.




Konu Başlığı: Ynt: Sahur iftar ve visal
Gönderen: Mehmed. üzerinde 30 Haziran 2019, 09:03:30
Esselamu aleyküm Rabbim bizleri hakkıyla oruç tutmaya çalışanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Sahur iftar ve visal
Gönderen: Ceren üzerinde 30 Haziran 2019, 16:15:27
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri hakkiyla orucunu tutan feyzine erisen kullardan eylesin inşallah. ..