> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Cem ul Fevaid  > Huneyn gazvesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Huneyn gazvesi  (Okunma Sayısı 1926 defa)
06 Ocak 2011, 16:35:06
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Ocak 2011, 16:35:06 »



HUNEYN GAZVESİ

 

6653- Sehl bin el-Hanzeliyye radiyallahu anh'dan:

"Onlar Huneyn günü Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile akşam üstü oluncaya kadar yürüdüler. Öğle namaz vakli geldi. Bir süvari gelip şöyle dedi:

'Ey Allah'ın Resulü! Ben sizin aranızdan ayrılıp talan dağa çıktım, bir de ne göreyim, Havâzin kabilesi toptan, kadınları, develeri ve davarları ile ve koyunlarını alıp Huneyn'e ge­lip toplanmışlar.'

Bunu duyan Allah Resulü sallallahu aley­hi ve sellem gülümsedi ve şöyle buyurdu: 'Yarın inşaallah bunlar Müslümanların gani­meti, olacaktır. Bu gece bizi kim bekliyecek?' dîye sorunca, Enes bin ebî Mersed el-Ganevî atıhp: 'Ben ey Allah'ın Resulü!' dedi.

'Haydi bin öyleyse!' buyurdu.

Alma binip Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem'in yanına geldi.

'Şimdi şu vadiden git, en yüksek yerine çık

ve bu gece dört gözle bizi bekle, oralardan kus uçurma!'

Sabah olunca, namazgahına gidip iki rek'at namaz kidı. Sonra şöyle buyurdu: 'At­lıdan bir haber var mı?7

'Hayır' dediler. Namaza duruldu, namaz kılarken vadiye doğru (bazen) dönüp bakıyor­du. Sonra şöyle buyurdu:

'Müjde, süvariniz geldi!' Ağaçların ara­sından baktık ki, hakikaten gelmiş ve Allah Resulü sallallalıu aleyhi ve sellem yanında durmuş.

Süvari dedi ki: 'Bana emrettiğin yere gil-tİm ve vadinin tepesinde durdum. Sabah olun­ca iki geçit daha tırmandım, fakat kimseyi gö­remedim.'

'Peki bu gece atından hiç indin mi?' diye sorunca, süvari şu cevabı verdi: 'Hayır, sade­ce namaz kılmak ve kaza-i hacetimi yapmak için indim.'

'Sana (cenneti) kazandıran bir amel işle­din. Bundan sonra (başka) bir sey yapmasan da bu sana yeter' buyurdu. [Ebû Davud]

6654- Enes radiyallahu anh'dan: "Huneyn günü Havâzin, Ğatafan ve diğer­leri çocukları, hayvanları ile birlikte (savaş ye­rine) geldiler. O gün Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile beraber on kişi vardı. (Mekke'li) Tulâkâ da onunla beraberdi. (Savaş başlayınca) Hepsi Peygamber sallallahu aleyhi ve seüem'i yalnız başına bıraktılar. O gün ara­larına başka hiçbir söz karıştırmadan iki sesle­nişte bulundu; sağına dönüp: 'Ey Ensâr toplu­luğu!' diye seslendi. Ensâr: 'Buyur ey Allah'ın Resulü! Biz seninle beraberiz' dediler.

Sonra soluna dönüp seslendi; 'Ey Ensâr topluluğu!' Yine hepberaber: 'Buyur ey Al­lah'ın Resulü! Biz seninle beraberiz' dediler.

O gün Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem beyaz bir katırın üstündeydi. Katırdan inip; 'Ben Allah'ın kulu ve Resulüyüm' buyurdu.

O gün" müşrikler hezimete uğradı, Pey­gamber sallallahu aleyhi ve sellem birçok ga­nimet elde elti. Ganimetleri muhacirler ve Tıı-lakâ (serbest bırakılanlar) arasında bölüştür­dü. Ensâr'a hiç bir şey vermedi.

Bunun üzerine Ensâr: 'Şiddet anlarında biz çağırılırız, ama ganimetler bizden başka­sına veriliyor' dediler. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bunu duyunca, onları çadıra topladı ve şöyle buyurdu:

'Ey Ensâr, benim hakkımda neler söyledi­niz?'

Sustular, ses çıkarmadılar. Sonra şöyle bu­yurdu:

'İnsanların evlerine dünyalıklarla dönme­lerini; sizin de Muhanımed.' le evlerinize dön­menizi istemez misiniz?'

'Evet ey Allah'ın Resulü! Razı olduk' de­diler.

Şöyle buyurdu: 'Tüm insanlar bir vadiden gitseler, Ensâr da başka bir vadi (yol)dan git­se, ben Ensâr' in gittiği yolu tercih eder ve on­larla beraber yürürüm.'

Diğer rivayet:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Kureyş'ten bazı adamlara yüzer deve verince, Ensâr'dan birtakım insanlar şöyle dediler: 'Allah, Resulünü bağışlasın! Kureyş'e veri­yor, bizi terkediyor, kılıçlarımızdan hâlâ onla­rın (Kureyş'lilerin) kanlan damlıyor.'

Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem !e bu anlatılınca, hemen Ensâr'a haber gönderip onlan bir araya topladı ve şöyle buyurdu:

'Sizlerden neler duyuyorum?'

Fakihleri (ince anlayış sahipleri) şöyle dediler:

'Bunu aklı başında olanlarımız söylemedi, genç olan birtakım deneyimsizler söyledi.'

Bunun üzerine şöyle buyurdu:

'Ben (ganimeti) henüz müslüman olmuş­lara veriyorum ki, onların gönüllerini dine daha iyi ısındırayım, insanlar dünya malı ile evlerine giderlerken sîzin de Allah Resulü ile

evlerinize dönmenizden hoşnut- değil misiniz? Vallahi sizin kendisiyle döndüğünüz, onların döndükleri şeylerden daha hayırlıdır.'

'Evel ey Allah'ın Resulü, biz hoşnut ol­duk' dediler. Sonra şöyle buyurdu: 'Siz ben­den soma (yakın bir zamanda) başkalarının size tercih edilmesiyle karşılaşacaksınız, Al­lah ve Resûlüyle Havz'unda bulusuncaya kadar sabredin!' (Enes) dedi ki: 'Ancak biz sabretmedik'."

6655- Diğer rivayet:

"Bu hayret verici bir şeydir doğrusu. Kı­lıçlarımızdan hâJâ (Kureyş'İn) kanlan damlı­yor, buna karşılık ganimetlerimiz Kureyş'İn ileri gelenlerine veriliyor." Bunun üzerine O şöyle buyurdu;

"Sizlerden bazı haberler duyuyorum?"

"O duyduklarınız doğrudur" dediler. Çün­kü onlar (Ensâr) yalan söylemezlerdi. Benzerini nakletti

6656- Diğer rivayet:

"Huneyn savaşma çıktık; müşrikler en gü­zel safları teşkil ettiler. Şöyle ki önce atlılar, sonra piyadeler, sonra kadınlar, sonra koyun­lar, sonra develer saf oldu.

Biz o gün bayağı çoktuk, allıbin asker ci­varındaydık. Yolun sağındaki süvarilerin ba­şında Hâlid bin el-Velîd vardı. Derken süvari­lerimiz arka tarafımızda atlarını döndürmeye başladılar. Nihayet çok geçmeden süvarileri­miz açılıverdiler (bozguna uğradılar). Bedevi­ler ve insanlardan bildiğimiz bazı kimseler kaçtılar. Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem bunun üzerine şöyle seslendi:

'Ey Muhacirler! Ey Ensâr!' —Enes dedi ki: Bizimkilerin hikayesi budur.— Dedik ki: 'Buyur ey Allah'ın Resulü!'Allah Resulü sal­lallahu aleyhi ve sellem öne atıldı, biz de he­men yanma toplandık. Allah bir anda düş­manlarımızı büyük bir hezimete uğrattı. Biz de o mallan ele geçirdik. Sonra Tâif'e gidip tam kırk gün onları kuşattık. Sonra Mekke'ye

dönüp konakladık. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, ganimet mallarından tek ki­şiye yüz kadar deve vermeye başladı." Benze­ri rivayet.

6657-  O ikisinin (Buhârî ile Müslim'in) Abdullah bin Zeyd bin Âsim'dan naklettikle­ri benzeri bir hadis vardır. Ayrıca onda şöyle geçmektedir:

"Ey Ensâr topluluğu, ben sizi sapıtmışlar olarak bulmadım mı? Allah sizi benimle hida­yete erdirmiştir. Siz darmadağın idiniz de Al­lah sizi benim sayemde birleştirdi ve sizi bir­birinize sevdirdi. Siz fakirdiniz benim sayem­de Allah sizi zengin etti."

O ne derse onlar "Allah ve Resûlü'nün nimetleri pek büyüktür' dediler. Sonra Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

"Cevap vermenize mani olan şey nedir, is­teseydiniz bize bunu bunu getirdin, diyebilir­diniz."

6658- el-Abbâs radiyallahu anh'dan: "Huneyn günü ben Peygamber salJallahu

aleyhi ve sellem ile birlikte haıpte bulundum. Müslümanlarla kâfirler karşı karşıya gelince, müslümanlar sırtlarını dönüp kaçtılar, (yalnız kalan) Allah Resulü sailallahu aleyhi ve sel­lem korkusuzca büyük bir cesaret ve kahra­manlıkla katırını düşmana doğru sürdü. Ben-hızlanmasmı önlemek amacıyla katırın yula­rından tutuyordum.

Ebû Süfyân bin el-Hâris ise onun üzengi­sinden tutmuş önlemeye çalışıyordu. Bunun üzerine Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sel­lem şöyle buyurdu:

'Ey Abbâs! Ashâb-ı Semureyi çağır!' Ab-bâs —ki sesi kuvvetli biriydi— dedi ki: 'Ava­zımın çıktiğınca şöyle bağırdım: Semure as­habı nerede?'

Vallahi sesimi duyduklarında onların dö­nüşleri sığırın yavrularına karşı duydukları sevgi ve şefkati andırıyordu. (Bu çağrıya) şöyle cevap verdiler: 'Buyur, buyur!'

Sonra düşmanların üzerine amansız bîr şe­kilde hücum edip savaştılar.

Sonra Ensâr'a seslenildi: 'Ey Ensâr toplulu­ğu! Ey Ensâr topluluğu!' Daha sonra bu çağrı el-Hâris bin el-Hazrecoğullanna tahsis edildi.

Bunun üzerine Peygamber sallallahu aley­hi ve sellem düşmana saldırmak üzere katırı­nın üstünde şöyle bir baktı ve: 'İşte bu, tandı­rın kızıştığı zamandır' buyurdu.

Sonra bir avuç taş alıp kâfirlerin yüzlerine doğru şöyle söyleyerek attı: 'Muhammed'in Rabbine yemin olsun, bozguna uğradılar.' Gittim baktım, hakikaten harbin durumu ay­nen onun dediği gibi. Vallahi o, kâfirlere taş atmaktan başka bir şey yapmamıştı. Arlık on­ların kuvvetinin zayıfladığını ve durumlarının büsbütün bozulduğunu hâlâ görüyordum."

[Müslim]

6659- el-Berâ radiyallahu anh'dan: "Ona bir adam dedi ki: 'Huneyn günü (he­piniz) kaçmış mıydınız?' Cevap verdi:

'Ben, Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-İem'in kaçmadığına tanıklık ederim. Lâkin askerler içinde yükleri hafif olanlar ile zırhsız olanlar Hevâzin'in bir kanadına doğru yürü­düler. Halbuki bu mevkide okçu kimseler var­dı. Onlan çekirge sürüsü gibi hep birden ok yağmuruna tuttular. Bunun üzerine dağıldılar. Böylece düşman, Peygamber sallallahu aley­hi ve sellem'e yöneldi. Ebû Süfyân bin el-Hâ-ris Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in katırının yularından çekiyordu. İndi, dua etti ve Allah'tan yardım istedi. Şöyle diyordu: 'Yalan yok, ben Peygamber' im. Ben Abdul-muttalib'in oğluyum. Allahım nusretini bize indir!' Sonra onları saf yaptı. Vallahi harp kı­zışıp herhangi bir sıkıntı ile karşı karşıya kal­dığımız zaman Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem'e sığınırdık. İçimizden cesur ve kahraman olan da onun (Peygamber sallalla­hu aleyhi ve sellem'in) yanında yer alırdı."

6660- Diğer rivayet:

"Biz onlara (Hevâzin kabilesi üzerine) hamle yaptığımız zaman, dağıldılar. Biz de onların ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Huneyn gazvesi
« Posted on: 28 Mart 2024, 16:10:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Huneyn gazvesi rüya tabiri,Huneyn gazvesi mekke canlı, Huneyn gazvesi kabe canlı yayın, Huneyn gazvesi Üç boyutlu kuran oku Huneyn gazvesi kuran ı kerim, Huneyn gazvesi peygamber kıssaları,Huneyn gazvesi ilitam ders soruları, Huneyn gazvesiönlisans arapça,
Logged
08 Temmuz 2019, 14:56:29
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #1 : 08 Temmuz 2019, 14:56:29 »

Esselamü aleyküm Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes