๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Cem ul Fevaid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 05 Ocak 2011, 22:04:52



Konu Başlığı: Hicr nahl ve isrâ sûreleri
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 05 Ocak 2011, 22:04:52
HİCR, NAHL VE İSRÂ SÛRELERİ



7037- Ebû Mûsâ radiyallahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Cehennem ehli, beraberlerinde Allah' in dilediği kıble ehli ile bir araya geldiklerinde, kâfirler müslümanlara şöyle diyecekler:

'Siz müslüman değil miydiniz?'

'Evet.'

'Müslümanlığınız size bir fayda vermedi, bakınız siz de ateşte bizimle siniz.'

'Günahlarımız vardı. Onun için sorumlu tutulduk' diye cevap verecekler. Allah onların bu sözünü duyunca, ateşte bulunan kıble ehli­nin ateşten çıkartılmasını emredecek ve bu sayede onlar çıkıp kurtulacaklardır. Ateşte kalan kâfirler de o zaman söyle diyecekler:

'Ah keşke biz de müslüman olsaydık da onlar gibi biz de çıksaydık.'

Daha sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şunu okudu: "Elif Lâm Râ. İşte onlar Kitâb'ın âyetleri ve apaçık bir Kur'ân'dır..." "müslüman olsaydık"^ kadar (Hicr, 1)

[Taberânî, Mu'cemu'l-Kebir'de leyyin bir senedle.l

7038-  Onun (M. el-Kebîr'de) hafi bir se-nedle Ebû Ümâme'den olan rivayeti:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"İnkâr edenler, keşke müslüman olsaydı­lar temennisinde bulunacaklardır" mealinde­ki âyet (Hicr, 1), Haricîler hakkında nazil ol­muştur. Onlar Allah Teâlanın müslümanları, önderieri(ni) ve cemaati affettiğim görünce: 'Keşke bizler de müslüman olsaydık!' diye­ceklerdir."

7039- Ebû Saîd radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"Mü'minin ferasetinden sakının! Çünkü o, Allah'ın ışığı (nuru) ile bakar ve görür."

Sonra şu âyeti okudu: "Bunda görebilen insanlar için ibretler vardır." (Hicr, 75)

[Tirmizî]

7040- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem) "Sabaha karşı bir çığlık onları alıverdi"

mealindeki âyeti (Hicr, 83) şöyle tefsir etti: "Lut kavmi, istiğfar ve dua vakti olan sabah ezanı vaktinde helak olmuştur." [Taberânî, M. el-Kebîr'de.]

7041- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e Seb'u'l Mesâni, Seb'u't Tivâl (uzun sûreler) verilmiştir." |Nesâî.]

7042- İbn Abbâs radiyallalıu anh'dan:

O, "Kur'ân'ı işlerine geldiği gibi bölenle­re de" mealindeki âyeti (Hicr, 91) şöyle yo­rumlamıştır: ''Onlar ehl-i kitap olan hristiyan ve yahudilerdir, Kur'ân'ı parça parça yapıp bir kısmına inandılar, bir kısmını ise inkar et­tiler." [Buhârî]

7043- Enes radiyallahu anh'dan:

(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem)

"Hepsine yaptıklarından mutlaka soraca­ğız" mealindeki âyeti (Hicr, 92-3): "Yani 'Lâ ilahe illallah' sözünden dolayı (onu söyleme­dikleri için) sorguya çekeceğiz, demektir" şeklinde yorumlamıştır. [Tirmizî]

7044- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: O, "Onlara azap üstüne azap katıp fazla-

{aştıracağız" mealindeki âyeti (Nahl, 88) şöy­le yorumladı: "Dişleri uzun arılar gibi olan akreplerle azaba uğratılacaklar." [Taberânî, Mu'cemu'I-Kebir'de]

7045-  Ebû Ya'lâ, İbn Abbâs radiyallahu anh'dan:

"(Mezkûr âyette) bahsedilen azap, Arş'm altında bulunan beş nehir vardır ki, o nehirle­rin bazılarında gece, bazılarında ise gündüz azaba uğratılırlar."

7046-   Osman bin Ebî'l-Âs radiyallahu anh'dan:

"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında oturuyordum; gözü ile bir baktı son­ra neredeyse yere yapıştıracak şekilde onu aşağıya indirdi. Sonra yine yukarı kaldırıp baktı. Şöyle buyurdu: 'Cibril Aleyhisselam bana gelip su âyeti §u sûrenin şu yerine koy­mamı emretti: 'Allah adaletli davranıp İhsan­da bulunmayı, emreder... umulur ki düşünür­sünüz'." (Nahl, 90) [Ahmed]

7047- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Gönlü imanla dolu olduğu halde, zor al­tında kalan müstesna, Allah'ı inkar edip.... büyük azap onlar içindir." (Nahl, 106) O (İbn Abbâs), bu âyetin umumî hükmünden şunu istisna kılmıştır:

"Sonra işkence edildikten sonra hicret edenlere karşı... Rabbin şüphesiz merhametli­dir." (Nalıl, 110) Bu âyetlerde kastedilen şahıs; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e vahiy katipliği yapan ve bilâhare Mısır'da bulunan Abdullah bin Ebî Serh'tir. Şeytan onu aldatın­ca kâfirlere katıldı. Fetih günü ise öldürülmesi için emir verildi. Ancak Osman onu kurlarmak için himayesine almak istedi. Peygamber sal­lallahu aleyhi ve sellem de Osman'ın ona ver­diği emâm kabul buyurdu. (Nesâî.)

7048- Ubeyy radiyallahu anh'dan: "Uhud savaşında Ensâr'dan tam altmış dört kişi şehit düştü. Muhacirlerden ise altı ki­şi. Müşrikler şehit cesetlerinden bazı uzuvları kestiler.

Bunun üzerine Ensâr şöyle dedi: 'Bir gün onları elimize geçirirsek uzuv kesmek nasıl yapıhrmış onlara mutlaka göstereceğiz.' Daha sonra Mekke'nin fethi gününde Allah şu âye­ti inzal buyurdu: 'Şayet onlara ceza verirse­niz, size verdikleri ceza kadar verin! Eğer sabrederseniz elbetteki bu, sabredenler için daha iyidir.' (Nahl, 126). Bir adam: 'Bugün­den sonra Kureyş('ten kimse) kalmayacaktır' dedi. Bunun üzerine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

'Dört kişi hariç, halktan elinizi çekin, kim­seye ilişmeyin!'" [Tirmizî]

7049- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: "O, Benû İsrâîl (İsrâ), Kehf, Meryem sûre­leri hakkında: 'Muhakkak ki bu sûreler ilk sû­relerdir; ve ilk ezber edilenlerdendir' demiştir."

7050- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: "O,   'Şımarmı$ elebaslarına emrederiz'

âyetini (İsrâ, 16) şöyle tefsir etti: Cahiliye devrinde biz, insanlar çoğaldıkları zaman 'Fulanoğulları arttı' derdik." [Buhârî]

7051- Ebû Saîd radiyallahu anh'dan: "Akrabaya hakkını  verin!"  mealindeki

âyet (İsrâ, 26) nazil olduğunda, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Fâtıma'yı çağırıp ona Fedek (arazisin)i verdi.'

|Taberânî, Mu'cemu'I-Kebîr'de zayıf bîr senedle]

7052- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: "Onların taptıkları putlarda Rablerine

daha yakın olmak için vesile ararlar" mealin­deki âyeti (İsrâ 57) o, şöyle yorumladı: "İn­sanlardan bir grup, cinlerden bir gruba tapı­yorlardı. O taptıkları cin taifesi müslüman ol­du. İnsanlar İse onlara tapmaya devam ettiler. Bunun üzerine bu âyet nazil oldu."

[Buharı ve Müslim.]

7053- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Sana gösterdiğimiz rüya ile sadece in­sanları denedik" mealindeki âyette (İsrâ 60) geçen "rüya" kelimesi, İsrâ gecesinde Pey­gamber sallallahu aleyhi ve sellem'e gösteri­leni gerçek gözü İle görmesidir. Kur'ân'da la­netlenmiş olarak geçen ilgili ağaç da zakkum ağacıdır. [Buhârî veTinhizî.]

7054- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem) "Herkesi kendi önderi ile birlikte çağırdı­ğımız gün" mealindeki âyeti (İsrâ, 71) şöyle tefsir etti:   "Onlardan biri çağırılıp, kitabı (amel defteri) sağ tarafından verilir. Vücudu altmış arsın uzatılır, yüzü apaydınlık olur, ba­sına pırıl pırıl parıldayan inciden bir taç ko­nur. Yanında toplandıkları arkadaşlarına gi­der, onu uzaktan gördüklerinde, şöyle derler: "Ya Rabbi onu bize getir!" Onlara gelip şöy­le der: 'içinizden her birine müjde verin. O da tıpkı hidayet üzere kendisine uyulan bu adam gibi olacaktır.'

Kâfire gelince, kitabı sol tarafından veri­lecek; yüzü simsiyah kesilecektir. Vücudu alt­mış arşın uzatılacak ve ateşten bir taç giydirİ-lecektir. Arkadaşları onu görünce, şöyle diye­ceklerdir: 'Bunun şerrinden Allah'a sığınırız. Allahım! Onu bize getirme!' Bu da onların ya­nına vardığında şöyle diyecekler: 'Allahım! Bunu rezil et!' O da şöyle diyecek: 'Allah sîzi uzaklaştır sın, çünkü İçinizden her bir şahıs, aynı akıbete maruz kalacaktır'." ITirmizî]

7055- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: Şöyle derdi: (İsrâ 78. âyette geçen) "Dülû-

ku'ş-şems, güneş gök yüzünden kayıp gölge geldiği zaman olur. Ğasaku' l-leyl ise, gece ile gece karanlığının birleşmesidir." [Mâliki

7056- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem) "(İnne Kur'âne' l-fecri kâne meşhuda =)

Sabah namazı şahitlidir" âyetini (İsrâ, 78)

şöyle yorumladı: "Yani, gündüz melekleri ile gece melekleri sabah namazında buluşurlar."

7057- Ebû Hureyre radiyallahu anh'daıı: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)

"(Asâ en yeb'aseke Rabbüke makâmen mahmûdâ =) "Rabbİnin seni bir Makâm-ı Mahmüd'a göndereceğini ümit edebilirsin" âyetinde (İsrâ, 79) geçen Makâm-ı Mah-mûd'dan murad, şefaattir."

7058- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Mekke'de idi, hicret etmekle emrolundu. Bu­nun üzerine şu âyet nazil oldu:

'De ki: 'Rabbim! Beni dahil edeceğin yere (Medine'ye) hoşnutluk ve esenlik dahil et!' Des­tekleyecek bir kuvvet ver!'" (İsrâ, 80) |Tirmizî]

7059- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: "Ben Peygamber sallallahu aleyhi ve sel­lem ile beraberdim. O, bastonuna dayanmış bir halde idi. Yahudilerden bir grubun yanın­dan geçtik; birbirlerine şöyle dediler:

'Ona ruh hakkında sorun!' Aralarından bi­ri şöyle dedi: 'Onu sormayın, sîze hoşlanma­dığınız bir şey duyurmasın.' Nihayet kalkıp şöyle dediler: 'Ey Ebû'l-Kasım! Bize ruhun ne olduğunu anlat!' Cevap vermeden biraz bekledi, anladım ki bu hususta ona vahiy ge­liyor. Ondan biraz geri durdum; çok geçme­den şu ayeti okudu: 'Sana ruhtan soruyorlar. De ki: Ruh Rabbimin emrindendir. (Bu husus­ta) size ilimden pek az verilmiştir.' (İsrâ, 85) Birbirlerine şöyle dediler: 'Biz size onu sor­mayın demiştik'." [Buhârî, Müslim ve Tirmizî]

7060-  Diğer rivayette (âyetteki ibarenin okunuşu) şöyle geçer: "(Ve mâ ûtû mine'l-il-mi=) Onlara pek az ilim verilmiştir."

A'meş der ki: "Bizim kıraatimiz da böyledir (yani "ûtû" şeklinde)." |Buhârî, Müslim ve Tirmizî]

7061-  O (Tirmizî), İbn Abbâs'dan benze­rini rivayet etti; onda şöyle geçer:

(Yahudiler) dediler ki: "Bize çok ilim ve­rilmiştir. Bize Tevrat verilmiştir. Kime Tevrat verilmişse ona çok ilim verilmiştir." Bunun üzerine şu âyet nâzü oldu: "De ki: Eğer de­nizler Rabbimin kelimelerine mürekkep olsay­dı, Rabbimin kelimeleri tükenmeden deniz bi­terdi." (Kehf, 109)

7062- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Ey Muhammedi Namaz kılarken sesini yükseltme, gizli de okuma ikisi arasında bir yol tut!" mealindeki âyet (İsrâ, 110), Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Mekke'de iken na­zil oldu. O zaman müşriklerden gizleniyordu. Çünkü müşrikler Kur'ân'ı duyduklarında; Kur'ân'a, onu indirene ve onu getirene küfre­diyorlardı. Bu nedenle (Allah) şöyle buyurdu: "Namazda okurken müşrikler duyacak derece­de sesini yükseltme! Ashabın duyamıyacak ka­dar da gizli okuma! İkisi arasında bir yol tut! Bağırmadan oku ki onlar da Kur'ân'ı senden alıp Öğrensinler." [Buhârî, Müslim, Tirmizî ve Nesâî.]


7037- Râvilerinden Hâlid b. Nâfi' el-Eş'arî hakkında Ebû Dâvud: "metrûktur" demiştir. Zehebî ise: "Bu sözle sınır aşılmıştır. Hâlid, terkedilmeyi haketmemiştir. Zira ondan İmam Ahmed ve başkası rivayette bulunmuştur. Diğer râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ VII, 45).

7038- Râvilerinden Zekeriyyâ b. Yahyâ Sâhibu'l-asab ve ondan rivâyet edeni Heysemî tanımadığını söylemiştir (Mecma‘ VII, 45).

7039- Bu hadisi Tirmizî (3127), Muh. b. İsm. an Ah. b. ebi't-Tayyib an Mus'ab b. Sellâm an Amr b. Kays an Atiyye an Ebî Saîd senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "garîb" hükmü verdi.

7040- Heysemî'ye göre râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ VII, 47).

7041- Bu hadisi Nesâî (iftitâh 26/3, II, 140), Ali b. Hucr an Şerîk an Ebî İshâk an Saîd b. Cübeyr an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti.

7042- Bu hadisi Buhârî (menâkıbu'l-Ensâr 52, IV, 270; tefsîr Hicr 4, V, 222), Hüşeym an Ebî Bişr an Saîd b. Cübeyr an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc etti.

7043- Bu hadisi Tirmizî (3126), Ah. b. Abde an Mu'temir b. Sül. an Leys b. e. Süleym an Bişr an Enes senedi ile tahrîc etti. İsnâdı hakkında "garîb" hükmü verdi ve Enes'in sözü olarak da rivayet olunduğunu söyledi.

7044- Taberânî, bunu birkaç senedle tahrîc etti bunlardan birinin râvileri Sahîh ricâlindendir (Mecma‘ VII, 48).

7046- Bu hadisi Ahmed (IV, 218), Esved b. Âmir an Herîm an Leys an Şehr b. Havşeb an Osmân senedi ile tahrîc etti. Heysemî'ye göre isnâdı hasendir.

7047- Bu hadisi Nesâî (tahrîmu'd-dem 15/2, VII, 107), Zekeriyyâ b. Yahyâ an İsh. b. İbr. an Ali b. el-Hüseyn b. Vâkıd an ebîhî an Yezîd en-Nahvî an İkrime an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti.

7048- Bu hadisi Tirmizî (3129), Ebû Ammâr ani'l-Fadl b. Mûsâ an ësâ b. Ubeyd ani'r-Rebî' b. Enes an Ebî'l-Âliye an Ubeyy senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen garîb" hükmü verdi.

7049- Bu hadisi Buhârî (tefsîr İsrâ 1, V, 223), Âdem an Şu'be an Ebî İshâk an Abdirrahman b. Yezîd an İbn Mes'ûd senedi ile tahrîc etti.

7050- Bu hadisi Buhârî (tefsîr İsrâ 4, V, 225), Alî b. Abdillah an Süfyân an Mansûr an Ebî Vâil an İbn Mes'ûd senedi ile tahrîc etti.

7051- Râvilerinden Atiyyetu'l-Avfî zayıf ve metrûk bir râvidir (Mecma‘ VII, 49).

7052- Bu hadisi Buhârî (tefsîr İsrâ 7, 8, V, 227) ve Müslim (tefsîr 28-9, s. 2321), el-A'meş an İbr. an Ebî Ma'mer an İbn Mes'ûd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

7053- Bu hadisi Buhârî (menâkıbu'l-Ensâr 42/2, V, 250; tefsîr İsrâ 9, V, 227) ve Tirmizî (3134), Süfyân b. Uyeyne an Amr b. Dînâr an İkrime an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

7054- Bu hadisi Tirmizî (3136), Abdullah b. Abdirrahman an Ubeydillah b. Mûsâ an İsrâîl ani's-Süddî an ebîhî an Ebî Hureyre senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen garîb" hükmü verdi.

7055- Bu hadisi Mâlik (vuk‍tu's-salât 20, s. 11), an Dâvud b. el-Husayn an muhbirin an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti.

7056- Bu hadisi Tirmizî (3135) ve İbn Mâce (670), el-A'meş an Ebî Sâlih an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. Tirmizî, isnâdı hakkında "hasen sahîh" hükmü verdi.

7057- Bu hadisi Tirmizî (3137), Ebû Kureyb an Vekî' an Dâvud b. Yezîd ez-Zuâfirî an ebîhî an Ebî Hureyre senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen" hükmü verdi.

7058- Bu hadisi Tirmizî (3139), Ah. b. Menî' an Cerîr an Kâbûs b. e. Zabyân an ebîhî an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen sahîh" hükmü verdi.

7059- 7060- Bu hadisi Ahmed (I, 389, 444), Buhârî (ilm 47, I, 40; tefsîr İsrâ 13, V, 228; i'tisâm 3, VIII, 144, tevhîd 28, VIII, 188-9) Müslim (sıfâtu'l-münâfikîn 32-3, s. 2152) ve Tirmizî (3141), el-A'meş an İbr. an Alkame an İbn Mes'ûd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.

7061- Bu hadisi Tirmizî (3140), Kuteybe an Yahyâ b. Zekeriyyâ b. e. Zâide an Dâvud b. e. Hind an İbn Abbâs senedi ile tahrîz etti ve isnâdı hakkında "hasen sahîh garîb" hükmü verdi.

7062- Bu hadisi Buhârî (tefsîr İsrâ 14, V, 229; tevhîd 34/3, VIII, 196; 44, VIII, 208-9; 52, VIII, 214), Müslim (salât 145-6, s. 329), Tirmizî (3145-6) ve Nesâî (salât 80, II, 177), Ebû Bişr an Saîd b. Cübeyr an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.



Konu Başlığı: Ynt: Hicr nahl ve isrâ sûreleri
Gönderen: Ceren üzerinde 24 Temmuz 2019, 14:47:20
Esselamu aleyküm. Rabbım bizleri bu sureler ısıgın da yaşayan kullardan eylesin insallah...


Konu Başlığı: Ynt: Hicr nahl ve isrâ sûreleri
Gönderen: Melek Nur Çelik koü üzerinde 24 Temmuz 2019, 14:49:39
Paylaşım için Allah razı olsun..


Konu Başlığı: Ynt: Hicr nahl ve isrâ sûreleri
Gönderen: Mehmed. üzerinde 25 Temmuz 2019, 13:59:12
Ve Aleykümüsselam Rabbim bizleri Kur an yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun