Konu Başlığı: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 05 Ocak 2011, 21:50:58 FURKÂN, ŞUARA, NEML, KASAS VE ANKEBÛT SÛRELERİ 7125- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Zalimin ellerini ısıracağı gün" mealindeki âyet (Furkân, 27) hakkında şöyle dedi: "(Sözü edilen) zalim, Ukbe bin Ebî Mu-ayt'tn. 'Diyecek ki: Keşke Peygamber'le beraber bir yol edinseydim; keşke fülanı kendime dost edinmedeydim!' mealindeki âyette (Furkân 28) Umeyye bin Halef, kimine göre ise Ubeyy kastedilmiştir." 7126- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Ukbe bin Ebî Muayt bir yemek yaptı ve Kureyş eşrafını davet etti. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de aralarindaydı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Ukbe bin Ebî Muayt1 in şehadet ve tevhid kelimesini getirip müslüman olmadıkça, yemek yemiyeceğini ileri sürdü. O da onun emrini (o an için) yerine getirdi. Sonra onun yanma arkadaşı Ubeyy ya da Umeyye geldi. Şöyle dedi:'Sen atalarının dinini bırakıp müslüman mı oldun?' 'Hayır; lâkin evimden, yemek yemeden çıkmasından korktum, onun için böyle yapmak zorunda kaldım.' Şöyle dedi: 'onun yüzüne tükürmeden, senden asla razı olmam." Ukbe de bunu yaptı. Yaptı ama, Bedir günü kâfir olarak hedef alınıp öldürüldü." [İkisi de Rezîn'e aittir.] 7127- İbn Mes'ûd radiyallahu anh'dan: Sordum, ya da Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e soruldu: "Hangi günah en büyüktür?" Cevap verdi: "Sem yarattığı halde Allah'a eş koşman." Dedim ki: "Bu büyük günahtır. Peki ondan sonra en büyük günah hangisidir?" "Geçim sıkıntısından korkup öz evladını öldürmen." "Sonra hangisi?" "Komşunun karısıyla zina etmen" buyurdu. Nihayet onun sözünü tasdik eder mahiyetle olarak şu âyet nazil oldu: "Onlar, Allah'ın yanında başka tanrı edinip ona tapmazlar. Allah'ın yasak kıldığı cana haksız yere kıymazlar, zina etmezler." (Furkân, 68) [Buhârî, Müslim ve Ebû Dâvud.] 7128- İbn Abbas radiyallahu anh'dan: "Ve önce yakın hısımlarını uyar!" mealindeki âyet (Şuarâ, 214) indiği zaman, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Safa tepesine çıkıp şöyle seslenmeye başladı: "Kureyş boylan olan ey Fihroğullan, ey Adiyyoğulları!" Bu sesi duyduklarında herkes gidip orada yerlerini aldı. Gidemeyenler elçi gönderip onu dinletti. Ebû Leheb ve Kureyş geldi. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Eğer size, vadide düşman vardır, size hücum edip sizi yağmalayacaktır" dersem bana inanır mısınız?" "Evet, çünkü bugüne kadar senin yalan söylediğini görmedik, duymadık." "Ben sizi gelecek olan şiddetli bir azaba karşı uyarıyorum" deyince, Ebû Leheb şöyle dedi: "Helak olasıca, sen bugün bizi bunun için mi topladın?" Bunun üzerine: "Ebû Leheb'in elleri kurusun; kendisi de kurudu. Malı ve kazandığı kendisine fayda vermedi" mealindeki âyetler nazil oldu. 7129- Diğer rivayet: "Dağa çıkıp 'Baskın var!' diye seslendi." 7130- Diğer rivayet: "Önce, en yakın hısımlarını uyar!" mealindeki âyet (Şuarâ, 214) nazil olunca, dedi ki: "İçinde seçkin kimselerin de bulunduğu yakın akrabanı (uyar)." [Buhârî, Müslim ve Tirmizî| 7131- Onların ve Nesâî'nİn Ebû Hurey-re'den rivayetleri: "Önce en yakın hısımlarını uyar!" mealindeki âyet (Şuarâ 214) nazil olunca, şöyle dedi: "Ey Kureyş topluluğu! —ya da buna benzer bir kelime— Kendi nefsinizi Allah'tan satın alınız! Benim size (Allah'ın azabından kurtarmak gibi) hiçbir faydam yoktur. Ey Abdulmuttalipoğlu Abbâs, benim sana hiçbir yararım yoktur. Ey Muhammed kızı Fâtıma, benden istediğin kadar (para ve) mal iste; fakat ben Allah'a karşı sana bir şey yapamam." 7132- Diğer rivayet: "Kureyş'i çağırdı, toplandılar. Onlara kimini ismen zikrederek, kimine de umumî hİ-tap ederek tebliğde bulundu. 'Ey Ka'b bin Lüeyoğulları, kendinizi cehennemden kurtarın! Ey Murre bin Kâ'boğul-lan, kendinizi ateşten kurtarın! Ey Abd-i Şemsoğulları, kendinizi ateşten kurtarın! Ey Abd-i Menâfoğulları, kendinizi ateşten kurtarın! Ey Hâşimoğullan, kendinizi cehennemden kurtarın! Ey Fâtıma, kendim ateşten kurtar! Ey Abdülmuttaliboğulları kendinizi cehennemden kurtarın. Çünkü ben şahsen Allah'a karşı size bir şey yapamam; ancak akrabalık sebebi ile bir şeyler yapmağa elimden geldiği kadar çalışırım.' 7133- Diğer rivayet: Bunun lafzı da bir öncekine benzemektedir, ancak onda her birine, "Size, Allah'a karşı ne bir zararım, ne de bir yararım dokunur" dediği geçmektedir. 7134- Müslim, Kabîsa bin Muhârik ve Züheyr bin Amr'dan: Dediler ki: "Sen (önce) en yakın hısımlarını uyar!" mealindeki âyet nazil olunca Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, dağın eteğine gitti. En yüksek kayasının üstüne çıkıp yüksek sesle şöyle seslendi: "Ey Abd-i Menâf oğulları! Sizi uyarıyorum. Ben sizin için düşmanı görüp, düşman benden önce gitmesin düşüncesiyle ailesine koşup 'Baskın var!'diyerek ailesini uyaran bir adam gibiyim." 7135- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Şairlere ancak azgınlar (sapıklar) uyar" mealindeki âyetin (Şuarâ, 224) hükmünden Allah: "iman edip yararlı işler işlemeyen ve Allah'ı çokça ananlar" ı (Şuarâ, 227) istisna etti. [Ebû Dâvud] 7136- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:) "Dâbbetü" l-arz, elinde Süleyman' in mühü-rü ve Musa'nın asası olduğu halde çıkacak. Musa'nın asası ile mü'minin yüzünü parlatacak. Kâfirin burnunu ise mühürleyecek. Hatta aynı sofrada yemek yiyenlerden biri ötekine 'Sen ey mü'min! sen ey kâfir' diyecek." [Tirmizî] 7137- Saîd bin Cübeyr radiyallahu anh'dan: el-Hîre ehlinden bir yahudi bana sordu: "Söyle bakalım, Mûsâ (Kasas 28 ve 29. âyetlerde bahsi geçen) kendisine (Şuayb tarafından) teklif edilen sürelerin hangisini tamamladı?" "Ben bilmiyorum. Arapların bilginine gidip sorayım" dedim. Sonra İbn Abbâs'a gidip sordum; şöyle dedi: "İki sürenin en uzun ve güzelini tamamladı. Çünkü Allah elçisi olan bir şey söylediği zaman yapar." 7138- Ukbe bin el-Münzir radiyallahu anh'dan: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e: "Mûsâ kendisine tanınan sürelerden hangisini tamamladı?' diye sorduklarında "En iyisi ve en uzununu!" diye cevap verdi. Sonra şöyle buyurdu: "Mûsâ Şuayb'dan ayrılırken, karısına, babasından yaşayabilecekleri kadar koyun vermesini istemesini emretti. Şuayb, onların da o yıl doğan en güzel koyunlarından verdi. İleri geçen her koyunun iki yanına Mûsâ asasıyla vurdu. Onların da hepsi çeşitli renklerde, ikişer üçer, ne meme delikleri geniş ne de dar ve muhtaç bırakmayan koyunlar doğurdular." Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem devamla şöyle buyurdu: "Siz Şam'ı fethettiğiniz zaman, onlardan kalanları göreceksiniz. Onlar Sâmiriye koyunlarıdır." [Bezzâr ve Taberânî, Mu'cemu'l-Kebîr'de] 7139- Ebû Zer radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem): "Mûsâ (Şuayb'ın) kızlann(ın) hangisiyle evlendi?" diye sana sorulursa "küçüğüyle" de. Ki o babasının (Şuayb) yanına gelerek "Baba onu ücretle (çoban) tut!" (Kasas, 26) demişti. (Şuayb da ona) dedi ki: "(Kızım) Onun (Mûsâ'nın) güçlü oluşunu nasıl anladın?" "Büyük bir kayayı kucaklayıp kuyunun üzerine bıraktı" diye cevap verdi. "Ya emniyetli, güvenilir bir kişi olduğunu nasıl fark ettin?" Bana: "Önümde yürüme, arkamdan yürü!"demesinden. |Bezzâr ve Taberânî, Mu'cemu's-Sağîr vel-Evsaf \& daha uzun bir metinle.] 7140- Rifâa el-Kurazî radiyallahu anh'dan: "Şu âyet, içlerinde benim de bulunduğum on grub hakkında nazil oldu: 'And olsun ki biz vahyi ard arda onlara yetiştirdik; belki düşünürler.' (Kasas, 56) [Taberani , Mu'cemu'l-Kebir'de.] 7141- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: "Şüphesiz sen, dilediğini hidayet edemezsin" mealindeki âyet (Kasas, 56), Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem hakkında; (Amcası) Ebû Tâlib'i ısrarla müslüman yapmaya çalıştığı için nazil olmuştur, [Müslim ve Tirmizî] 7142- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Seni elbette "ma'ad"a (döndürülecekyere) döndüreceğiz" mealindeki âyette (Kasas, 85) geçen: "ma'ad" Mekke'dir. [Buhari] 7143- Taberânî'nin Mu'cemu' l-Kebîr'inde ise döndürülecek yer "Cennet" şeklinde geçmektedir. 7144- Diğer rivayette döndürülecek yer, "Ölüm" olarak yorumlanmıştır. 7145- Ebû Ya'lâ, Ebû Saîd'den: "Onunma'ad'ı; âhireti, demektir." 7146- Ümmü Hâni' radiyallahu anhâ'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem) (Lût kavmi hakkında nazil olan) "Ve toplantılarınızda çirkin işler yapmaya devam edecek misin" âyeti (Ankebût, 29) hakkında şöyle buyurmuştur: "O yerin ahalisine çakıl atarlar ve onlarla alay ederlerdi." [Tirmizî] 7147- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: "Namaz, hayâsızlıklardan ve münkerden alıkor" mealindeki âyet (Ankebût, 15) hakkında şöyle dedi: "Bir adam Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip: "Falan adam, gece namaz kılıyor, sabah olunca hırsızlık yapıyor" dedi. "Bir gün gelir (namazda) söyledikleri onu hırsızlıktan alıkor" buyurdu. [Ahmed.J 7148- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: O, "Allah'ı zikretmek şüphesiz en büyüktür" kavli celîlini (Ankebût, 45) şöyle yorumladı: "Kulun Allah'ı dili ile zikretmesi, büyük (ibadet)tir. Günaha yöneldiği zaman, Allah'tan korkmasından dolayı günahı bırakması ve diliyle zikretmesi, günah olan fiili işleyerek diliyle zikretmesinden daha büyüktür." [Rezîn] 7124- Râvilerinden İbn Lehîa'nın hıfzı kötüdür. Diğer râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ VII, 84). 7127- Bu hadisi Buhârî (tefsîr Furkân 2, VI, 14; edeb 20, VII, 75-6), Müslim (îmân 141-2, s. 90-1), Ebû Dâvud (2310) ve Tirmizî (3181), Ebû Vâil an Amr b. Şurahbîl an İbn Mes'ûd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 7128- 7129-7130- İlk lafız Buhârî'ye aittir. Bu hadisi Buhârî (cenâiz 98, II, 108, muhtasar; menâkıb 13, V, 161, muhtasar; tefsîr Şuarâ 2, VI, 16-7), Müslim (îmân 355-6, s. 193-4; diğer lafızlar) ve Tirmizî (3363), el-A'meş an Amr b. Murre an Saîd b. Cübeyr an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 7131-7132-7133- Bu hadisi Ahmed (II, 333, 360, 519), Müslim (îmân, s. 192), Nesâî (vasâyâ 6, VI, 248) ve Tirmizî (3185), Abdülmelik b. Umeyr an Mûsâ b. Talha an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile; Buhârî (tefsîr Şuarâ 2/2, VI, 17) Müslim (îmân 351, s. 192) ve Nesâî (vesâyâ 6/3-4, VI, 249), ez-Zühri an Saîd ve Ebî Seleme an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. İlk lafız Buhârî'ye, ikincisi Müslim'e, üçüncüsü Tirmizî'ye aittir. 7134- Bu hadisi Müslim (îmân 353-4, s. 193), Sül. et-Teymî an Ebî Osmân an Zübeyr b. Amr ve Kabîsa asl-ı senedi ile tahrîc etti. 7135- Bu hadisi Ebû Dâvud (5016), Ah. b. Muh. el-Mervezî an Ali b. Hüseyn an ebîhî an Yezîd en-Nahvî an İkrime an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti. 7136- Bu hadisi Tirmizî (3187), Abd b. Humeyd an Revh b. Ubâde an Hammâd b. Seleme an Ali b. Zeyd an Evs b. Hâlid an Ebî Hureyre senedi ile tahrhic etti. İsnâdı hakkında "hasen garîb" hükmü verdi. 7137- Bu hadisi Buhârî (şehâdât 28/4, III, 163), Muh. b. Abdirrahîm an Saîd b. Sül. an Mervân b. Şücâ' an Sâlim el-Eftas an Saîd b. Cübeyr senedi ile tahrîc etti. 7138- İsnâdında İbn Lehî'a yeralmıştır. Bu zâtın hadisleri hasen kabul edilmiştir. Diğer râvileri Sahîh ricâlindendir (Mecma‘ VII, 88). 7139- Bezzâr'ın isnâdında yeralan İshâk b. İdrîs, metrûk bir râvidir. Bunu Taberânî, M. es-Sağîr ve'l-Evsat'ta hasen bir isnâdla tahrîc etmiştir (Mecma‘ VII, 88). 7140- Taberânî, bunu iki isnâd ile tahrîc etti ki, bunlardan birisi muttasıl olup, râvileri güvenilir kimselerden oluşmuştur; diğerinde ise kopukluk vardır (Mecma‘ VII, 88). 7141- Bu hadisi Müslim (îmân 41-2, s. 55) ve Tirmizî (3188), Yezîd b. Keysân an ebî Hâzım el-Eşcaî an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 7142- Bu hadisi Buhârî (tefsîr Kasas, V, 18), Muh. b. Mukâtil an Ya'lâ an Süfyân el-Usfurî an İkrime an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti. 7143-7144- Taberânî, bunu iki isnâd ile tahrîc etti ki bunlardan birisinin ricâli Sahîh ricâlindendir, Husayf dışında ki, bu zât ihtilâflıdır (Mecma‘ VII, 88). 7145- Heysemî'ye göre râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ VII, 88). 7146- Bu hadisi Tirmizî (3190), Mahmûd b. Gaylân an Ebî Usâme ve Abdullah b. Bukeyr an Hâtim b. e. Sağîre an Simâk b. Harb an Ebî Sâlih an Ümmi Hânî senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen" hükmü verdi. 7147- Râvileri Sahîh ricâlindendir. Ancak el-A'meş, "Ebû Sâlih bunu Ebû Hureyre'den rivayet ettiğini sanıyorum" demiştir. 7149- Bu hadisi Tirmizî (3192), Nasr b. Alî ani'l-Mu'temir b. Sül. an ebîhî ani'l-A'meş an Atiyye an Ebî Saîd senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında garîb hükmü verdi. Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Kaan Han üzerinde 27 Nisan 2015, 19:51:14 İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Ukbe bin Ebî Muayt bir yemek yaptı ve Kureyş eşrafını davet etti. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de aralarindaydı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Ukbe bin Ebî Muayt1 in şehadet ve tevhid kelimesini getirip müslüman olmadıkça, yemek yemiyeceğini ileri sürdü. O da onun emrini (o an için) yerine getirdi. Sonra onun yanma arkadaşı Ubeyy ya da Umeyye geldi. Şöyle dedi:'Sen atalarının dinini bırakıp müslüman mı oldun?'
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Ceren üzerinde 04 Temmuz 2015, 16:13:20 Esselamu aleykum.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim.Rabbimin emir ve yasaklarına uyan ,farzlarını yerine getiren hayırlı ve Salih kullardan eylesin inşallah...
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Pelinay üzerinde 09 Ağustos 2016, 12:25:36 Aleykumusselam ve rahmetullah.bazi ayetlerin hangi olay uzerine indigine dair kisa kisa kesitler sunulmus.Allah razi olsun
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: ✿ Yağmur ✿ üzerinde 09 Ağustos 2016, 13:09:14 Ve aleykum selam
Surelerin nasıl indirildigini hakkında bilgi verilmiş öğrendik inşallah....Rabbim bu surelerde geçen günahlardan uzak eylesin inşallah biZleri....Rabbim razı olsun inşallah..... Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Mehmed. üzerinde 27 Haziran 2019, 04:50:49 Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Züleyha üzerinde 27 Haziran 2019, 10:07:45 Alllah razı olsun inşallah selam ve dua ile...
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Melek Nur Çelik koü üzerinde 27 Haziran 2019, 13:47:50 Paylaşım için Allah razı olsun..
Konu Başlığı: Ynt: Furkan şuara neml kasas ve ankebût sûreleri Gönderen: Ceren üzerinde 27 Haziran 2019, 15:30:29 Esselamu aleykum. Rabbim bizleri bu ayetler ışığında yaşayan kullardan eylesin inşallah. ..
|