Konu Başlığı: Bilal bin Rebah Ubeyy bin Kâb menkıbeleri Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 02 Ocak 2011, 17:34:42 BİLAL BİN REBAH, UBEYY BİN KÂ'B, EBÛ TALHA EL-ENSÂRÎ, EL-MİKDÂD BİN AMR VE EBÛ KATÂDE EL-ENSÂRÎ'NİN MENKIBELERİ 8859- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sabah namazında Bilâl'e dedi ki: 'Ben bu gece önümde cennette senin pabuçlarının sesini duydum, İslâm'da senin için menfaati en çok umulan hangi ameli yaptın, söyler misin?' Bilâl şu cevabı verdi: 'Gece veya gündüz abdest aldığım zaman o abdestle mutlaka Allah'ın bana takdir ettiği miktar namazı kılardım. İşte İslâm'da işlediğim ameller içinde bana en çok umut veren amelim budur'." |Buhârî ve Müslim.| 8860- Câbir radiyallahu anh'dan: Ömer derdi ki: "Ebû Bekir efendimizdir. O, -Bilâl'ı kasd ederek- efendimizi azat etmiştir." |Buhârî.| 8861- Salim bin Abdullah radiyallahu anh'dan; "Bir şair Bilâl bin Abdullah'ı övdü ve şöyle dedi: 'Bilâl bin Abdullah en hayırlı Bi-lâl'dir. Ona İbn Ömer şöyle dedi: 'Yalan söyledin; Allah Resulünün Bilâl'ı en hayırlı Bilâl'dır' (şeklinde ifade etmelisin)'." |İbn Müce.l 8862- Enes radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Ubeyy'e şöyle dedi: 'Allah benden sana, 'Lem yekun'iyi (Beyyine sûresini) okumamı istedi.' Dedi ki: 'O benim ismimi söyledi mi?' 'Evet' deyince, (sevincinden) ağladı." IBuhârî ile Müslim ve Tirmizî] 8863- Ebû Hureyre radiyallahu anh'dan: "Bir adam Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip, ben muhtacım (ve açım)' dedi. Bunun üzerine hanımlarından birine haber gönderdi. O şöyle dedi: 'Yanımda sudan başka hiçbir şey yoktur. Sonra ötekine haber gönderdi. O da aynen diğeri gibi söyledi. Hulâsa hepsi tıpkı onun gibi söylediler. Bunun üzerine Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: 'Bunu misafir edecek kimse yok mudur ki? Allah onu esirgesin.' Ebu Talha hemen kalkıp: 'Ben misafir ederini" dedi. Onu alıp doğru evine götürdü ve hanımına 'Yanında yiyecek bir şey var mıdır?'diye sordu. 'Hayır; çocukların yiyeceğinden başka bir şeyimiz yoktur' dedi. 'Onları bir şeylerle oyalayıp uyut! Misafirimiz içeriye girdiğinde sanki yiyormuş gibi göster! Yemek için elini sofraya uzattığı zaman, lambayı düzeltecekmiş gibi kalk ve söndür! ' Kadın onun dediğini yaptı. Misafir ye- mek yedi, onlar yemeksiz ve aç yattılar. Sabahleyin Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem'e varınca, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: 'Filan ve falandan Allah memnun kaldı ve güldü. Ya da Allah (onun haline) taaccüb etti'." 8864- Diğer rivayet: "Bunun üzerine Allah: 'Kendileri sıkıntı ve zor durumda olsalar bile onları kendi nefislerine tercih ederler' mealindeki âyeti (Haşr, 9) inzal buyurdu." 8865- el-Mikdâd (İbnü'l-Esved) radiyal-lahu anh'dan: "Ben iki arkadaşımla birlikte geldim; açlıktan kulaklarımız duymaz, gözlerimiz görmez olmuştu. Kendimizi sahabeye sunduk, kimse bizi kabul etmedi. Ondan sonra derhal Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e geldik. O alıp bizi evine götürdü. Baktık ki üç tane dişi keçi kapısında duruyor. 'Haydi sağın, ve sütü aramızda paylaşalım' buyurdu. Sağıyor, herkes payını içiyor, Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem'e de payını veriyordu. Gece gelip selâm verirdi, kimseyi uyandırmazdı. Uyanık olanlara duyururdu. Sonra Mescide gelir namaz kılardı, sonra döner payını içerdi. Bir gece bana şeytan geldi. Kendi payıma düşeni içmiştim, dedi ki: 'Muham-med'e nasılsa Ensâr geliyor, onu ziyaret ediyorlar. O nasılsa onların sunduğu ikramları kabul eder, bu süte İhtiyacı kalmaz.' Ben de buna aldanarak Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in sütünü de içtim. Süt karnıma girip de onu çıkarmağa çare olmadığım anladığım vakit şeytan gelip beni pişman ettirdi ve şöyle dedi: 'Yazık sana! Muhammed'İn sütünü de içtin, gelip onu göremezse, sana beddua eder, sen de helak olup gidersin. Böylece hem dünyan, hem de âhiretin berbat olur.' Üzerimde bir örtü vardı; ayaklarıma örttüğümde başım; başıma örttüğümde ayaklarım meydana çıkardı. Uykum kaçmış, bir türlü gözüm uyku tutmuyordu. Arkadaşlarıma gelince, onlar bir suç işlemedikleri için mışıl mışıl uyuyorlardı. Derken Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem geldi; her zamanki gibi selâm verdi. Sonra mescide gidip namaz kıldı. Sonra kendisine ayrılan süte geldi, kabı açtı içinde bir şey bulamadı. Başını göğe kaldırdı. İçimden dedim ki: 'İşte şimdi bana beddua edecek ve ben de helak olacağım.' Fakat o, şöyle dua etti: 'Allahım! Beni doyuranı sen doyur. Bana içirene sen de içir!' Hemen örtümü belime bağladım, bir bıçak alıp keçilerin en semizini Allah Resulü için kesmeye karar verdim. Keçilerin yanma varınca, baktım hepsinin memesi sütle dolup taşmakta. Hemen süt sağdıkları kabı alıp hep- sini bir güzel sağdım, üstü köpükle kaplanın-caya dek doldurdum. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem'e geldim; şöyle buyurdu: 'Bu gece sütünüzü içtiniz mi?' 'Evet ey Allah'm Resulü, buyur iç!' dedim. İçti, sonra bana verdi. 'İç ey Allah'ın Resulü!' dedim. İçli, yine bana verdi. Onun iyice doyduğunu anlayınca, ikramını kabul ederek içtim ve yere düşüp yığılana kadar güldüm. 'Dikkat et ey Mikdâd bir yerin açılmasın!' dedi. Dedim ki: 'Ey Allah'ın Resulü! Benim durumum şöyle şöyle oldu, böyle böyle yaptım.' Şöyle buyurdu: 'Bu, sadece Allah'ın bir rahmeti ve lütfü-dur, bana bildirgeydin de arkadaşlarım uyandırıp onlar da içselerdi, daha İyi olurdu.' Dedim ki: 'Seni hak ile gönderene yemin ederim ki ben, seninle içtikten sonra insanların içmesine aldırmam'." [Tirmizî ve aynı lafızla Müslim. | 8866- Ebû Katâde radiyaflahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir seferdeydi, insanlar susadılar ve hızlı bir şekilde yola koyuldular. Ben o gece Allah Resûlallah sallallahu aleyhi ve sellem'in yanından hiç ayrılmadım. Şöyle buyurdu: 'Peygamberini koruduğun gibi, Allah da seni korusun!'" Müslim ve Ebû Dâvud. Bu hadis, Mucizeler bahsinde geçen hadisin bir bölümüdür. 8859- Bu hadisi Buhârî (teheccüd 17, II, 48) ve Müslim (fad. sah. 108, s. 1910), Ebû Hayyân et-Teymî an Ebî Zür'a an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 8860- Bu hadisi Buhârî (fad. ash. 23, IV, 217), Ebû Nuaym an Abdilazîz b. e. Seleme an Muh. b. el-Münkedir an Câbir an Ömer senedi ile tahrîc etti. 8861- Bu hadisi İbn Mâce (152), Alî b. Muh. an Ebî Usâme an Ömer b. Hamza an Sâlim senedi ile tahrîc etti. 8862- Bu hadisi Buhârî (menâkıbu'l-Ensâr 16/2, IV, 228; tefsîr Beyyine VI, 90) ve Müslim (fad. sah. 121-2, s. 1915), Katâde an Enes asl-ı senedi ile; Tirmizî ise (3898), Şu'be an Âsım an Zir an Ubeyy tarikiyle tahrîc ettiler. 8863-8864- Bu hadisi Buhârî (menâkıbu'l-Ensâr 10, IV, 226; tefsîr Haşr 6, VI, 59) ve Müslim (eşribe 172-1, s. 1624), Fudayl b. Gazvân an Ebî Hâzım an Ebî Hureyre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 8865- Bu hadisi Müslim (eşribe 174, s. 1625-6) ve Tirmizî (2719), Sül. b. el-Muğîre an Sâbit b. Eslem an İbn e. Leylâ ani'l-Mikdâd asl-ı senedi ile tahrîc ettiler. 8866- Bu hadisi Müslim (mesâcid 311, s. 472-3), Şeybân b. Ferrûh an Sül. b. el-Muğîre an Sâbit an Abdillah b. Rebâh an Ebî Katâde senedi ile tahrîc etti. Konu Başlığı: Ynt: Bilal bin Rebah Ubeyy bin Kâb menkıbeleri Gönderen: Ceren üzerinde 11 Temmuz 2019, 20:24:58 Esselamu aleyküm. Rabbım razı olsun bilgilerden kardeşim...
Konu Başlığı: Ynt: Bilal bin Rebah Ubeyy bin Kâb menkıbeleri Gönderen: Mehmed. üzerinde 12 Temmuz 2019, 11:56:25 Ve Aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
Konu Başlığı: Ynt: Bilal bin Rebah Ubeyy bin Kâb menkıbeleri Gönderen: Züleyha üzerinde 12 Temmuz 2019, 12:10:26 Esselamü aleyküm Rabbim bizleri Kur an yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
|