> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Cem ul Fevaid  > Bedir savaşı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Bedir savaşı  (Okunma Sayısı 1835 defa)
06 Ocak 2011, 21:18:27
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Ocak 2011, 21:18:27 »



BEDİR SAVAŞI

 

6453- Enes radiyallahu anh'dan:

"Ebû Süfyân'ın gelişini duyunca Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem istişarede bu­lundu. Ebû Bekr konuştu; ona İltifat etmedi, sonra Ömer konuşlu, ona da iltifat etmedi. Bunun üzerine Sa'd bin Ubâde hemen ayağa kalkıp: 'Ey Allah'ın Resulü! bizi mi kastediyorsun? Canım elinde olan Allah'a ye­min ederim ki, sen bizden denize dalmamızı istersen dalarız. Develerimizin ciğerlerini dö­verek (kamçılayarak) Berku'l-Gamâd'a kadar gitmemizi istersen bunu da yaparız.'

Bunun üzerine Peygamber sallallahu aley­hi ve sellem insanları (gazveye) teşvik etti. Gittiler. Bedir'de konakladılar. İçlerinde si­yah bir kölenin de bulunduğu Kureyş'li sucu­lar geldiler. O siyah kölenin etrafını Peygam­ber sallallahu aleyhi ve sellem'in ashabı çevi­rip sordular: 'Ebû Süfyân ve arkadaşlarından ne haber'?' 'Ebû Süfyân hakkında bilgim yok, ancak Ebû Cehl, Utbe, Şeybe ve Umeyye bin Halef insanların arasındadır.'

Bunu söylediğinde adamı dövdüler. Adam da: 'Tamam şimdi ben size bildireceğim, Ebû Süfyan da onların içindedir' dedi. Dövmeyi bırakıp sorduklarında ise bu defa: 'Ebû Süf­yân hakkında bir bilgim yok; ancak Ebû Cehl, Utbe, Şcybe ve Ümeyye bin Halef onların içindedir' derdi. Bunu dediği zaman ise onu yine dövüyorlardı. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem de namaz kılıyordu, namazı­nı bitirince şöyle buyurdu: 'Canım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, adcım si­ze doğru söylediği zaman dövüyorsunuz, ya­lan söylediği zaman ise bırakıyorsunuz.' Elini yere koyarak; 'Falan burada falan burada öl­dürülecektir.' Hakikaten de elinin koyduğu yerde isimlerini söylediği kimseler bir bir öl­dürüldü, hiçbiri oradan kalkamadı."

[Ebû Dâvud ve aynı lafızla Müslim.|

6454- -Urve (b. ez-Zübeyr'den): "Abdü'l-Multalib'in kızı Âtike kardeşi

Abbâs'adedi ki:

'Bir rüya gördüm, kavmin hakkında endi­şeye kapıldım."

'Ne rüya gördün, anlat bakalım!' 'Kimseye söylemiyeceğine dair söz ver

bakalım! Çünkü onlar bunu duyarlarsa bize eziyet ederler' deyince, o da onu kimseye an-latmıyacağına dair söz verdi. Rüyasını şöyle anlattı:

'Mekke tepesinden, avazının çıktığı kadar yüksek bir sesle şöyle seslenen bir süvari gör­düm: 'Ey hıyanet ailesi, ey fısk-u fücur ailesi! İki veya üç gece içinde öldürüleceğiniz yere çıkıp gidin!' Aynı adam daha sonra mescide girdi, üç kere haykırdı: erkekler, kadınlar ve çocuklar büyük bir panik içinde başına üşüş­tüler. Aynı adam Kâ'be'nin üstünde devesinin üzerinde görüldü. Üç kere öyle bir nara atlı ki iki büyük dağ arasında olanlar bile duydu. Sonra büyük bir kayayı yerinden koparıp Mekke ehlinin üzerine üzerine olanca gücü ile alıp fırlattı. Kaya dağın dibinde parçalandı. Bütün parçalan Mckkclİlerin evine girdi. Par­ça girmedik tek bir ev bile kalmadı.'

Bu rüyadan Abbâs fena halde korktu. Dı­şarıya çıkıp gitlİ. Velîd hin Ulbe'ye rastladı; o samimi arkadaşı idi. Bu rüyayı ona anlata,

kimseye söylememesi için de tenbih elli. Ama Velîd bunu babasına anlatmadan yapamadı. Utbe de bunu duydu, kardeşi Şeybe'ye anlat­tı. Hasılı söz dönüp dolaştı nihayet Ebû Cehl'e ulaştı.

Sabah olunca Abbâs erkenden Beyt-i şe-rîf e gidip tavaf etmeye başladı.

Ebû Cehl bir grab içinde ona şöyle seslen­di: 'Ey Ebû'l-Fadl! Tavafın bitince bana gel!' Tavafı bilince ona gelip yanına oturdu.

Ebû Cehl dedi ki: 'Anlat bakalım Atike ne rüya görmüş.'

'O bir şey görmemiş.'

'Bilakis görmüştür. Ey Hâşimoğullan! Adamlarınızın yalanı yetmiyormuş gibi bir de kadınlarınız yalan konuşuyor. Siz ve biz yarış atlan gibiydik. Uzun zamandan beri mescid için yarış yapmaktayız. Yarış hızlanınca 'Biz­den peygamber gelmiştir' dediniz. Şimdi de: 'Bizden kadın peygamber gelmiştir' diyorsu­nuz. Sîzin kadar yalancı erkekleri ve yalancı kadınları bulunan bir hane halkı görmedik, tanımadık.' Dedi ki: 'Atike şu iddiada bulun­muş. Bir süvari demiş ki: 'İki veya üç gece içinde çıkın!' Bu üç gece geçince Kureyş ya­lanınızı anlayacaktır. Bir yazı yazıp Kâ'be'ye aslık. Siz kadın erkek arabın en yalancı hane-sısiniz. Ey Kuseyyoğullan, Hicâbe, Nedve, Sikâye (gibi hacılara hizmet veren vazifeleri) ve sancağı aldınız. Bunlar size yetmedi mi ki bir de kalkıyor başımıza bir peygamber geti­riyorsunuz?' O gün ona çok büyük bir eziyet etliler. Abbâs şu cevabı verdi: 'Ey kıçı sah! Yavaş ol bakalım! Asıl yalan sende ve senin ailendendir.' Orada bulanan biri şöyle dedi:

'Ey Ebû'l-Fadl! Sen cahil ve anlayışsız bir adam değildin. Nasıl da bunlara inandın?'

Hülasa, Abbâs, Âtike'nin yüzünden, onun rüyasını yaydığı İçin çok büyük eza ve cefalar gördü.

Üçüncü gün olunca Ebû Süfyan'm gön­derdiği Damdam bin Amr el-Ğifârî adındaki süvari çikageldî ve şöyle seslendi: 'Ey hıya­net ailesi ne duruyorsunuz! Haydi koşun, Mu-hammed ve arkadaşları çıkmış Ebû Süfyan'a saldırıyor!'

Kureyş bu sesi duyunca, Âtike'nin rüyası­nı hatırladı ve büyük bir korku ve paniğe ka­pıldı. Bütün güçlükleri ve zilleti kabullenerek hep birden Ebû Süfyan'a yardım etmek için çıkıp gittiler."

[Taberânî, Mu' cemu'l-Kebîr'de leyyin ve mürsel bir senedle. |

6455- Mus'ab bin Abdillah ve diğerlerin­den:

"Âtika, rüyası doğru çıktıktan sonra şöyle dedi: 'Nasıl rüya doğru çıkmadı mı? Size ka­çan bir kişi yorumunu yapmıştır. Yakînen gö­ren kişi gelip size durumu bildirmiştir. Gözle­ri ile de sakırdayan kılıçlan görmüştür.

Yalan söylemediğim halde bana 'Yalan söyledin' demiştiniz. Doğru çıkan rüya, kimin yalancı olduğunu açık seçik beyan etmiştir.' Birkaç beyit..."

[Taberânî, Mu'cemu'l-Kebîr'de leyyin bir senedle.|

6456- Enes radiyallahu anlı'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve selkm,

Büseyse'yi casus olarak gönderdi ve dedi ki: 'Git bakalım Ebû Süfyan'ın kervanı ne âlem­dedir?' Adam gidip döndü; evde ben ve Pey­gamber sallallahu aleyhi ve sellem "den başka hiç kimse yoktu. —Ravİ dedi ki: 'Hanımların­dan birisini istisna edip etmediğini bilmiyo­rum'— Gördüklerim anlatıp, onun hakkında bilgi verdi. Daha sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: 'Hemen onların ar­kasına düşebileceği kimin binek hayvanı hazır­sa hemen binsin!' Birtakım adamlar ise biraz beklemesini ve Medine'nin dışında bulunan binek hayvanlarım getirmek için izin istemeye başladılar. Şöyle buyurdu: 'Olmaz, kimin deve­si hazırsa binsin ve bizimle beraber gelsin!'

Ondan sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem yola revan olup müşrikler gelmeden önce. Bedir'e vardılar.

Müşrikler de geldiler. Peygamber sallalla­hu aleyhi ve sellem: Ben izin verinceye kadar kimse bir adım bile ileri atmasın!' buyurdu. Müşrikler iyice yanaşınca şöyle buyurdu:

'Haydi genişliği gökler ve yer kadar olan cennete hazırlanıp kalkın!'

Umeyr bin el-Humâm el-Ensârî dedi ki: 'Ey Allah'ın Resulü! Gökler ve yer kadar genişliği olan cennet mi?' 'Evet.'

'Çok çok iyi. ey Allah'ın Resulü!* 'Sana çok çok İyi dedirten şey nedir?' 'Hayır vallahi ey Allah'ın Resulü! Ben cennet ehlinden olmak istedim de onun için böyle söyledim.'

"Öyleyse sen cennet ehlindenün.' Hemen dağarcığından birkaç hurma çıka­rıp yemeğe başladı. 'Bu hurmaları bitirinceye dek yaşarsam gerçeklen benim için uzun bir yaşantı olacaktır1 dedi. Hemen elindeki hur­malar âttı, savaşa girişti ve çok geçmeden şe­hit düştü." [Müsliml

6457- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Bana Ömer anlattı:

Bedir günü olunca, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, müşriklerin bin kişi, kendi­lerinin ise sadece üçyüz ondokuz kişi olduğu­nu gördü.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bu­nun üzerine kıbleye karşı durup ellerini kaldır­dı ve Rabbine şöyle yalvardı: 'Aliahtmi Bana vâdettiğini yerine getir! Altahun! Bana vâdet-fiğini ver! Allahun! Şayet mâm ehlinde/ı olan su cemaati helak edersen (bundan .sonra) yer­yüzünde sana ibadet olunmaz!' Ellerini kıble­ye karşı durup uzatarak o kadar çok Rabbine niyaz etti ki, nihayet cübbesi omuzlarından düştü. Hemen Ebû Bekr gelip cübbesini aldı ve onun omuzlarına koydu ve şöyle demekten kendini alamadı: 'Ey Allah'ın Nebîsİ! Allah'a yalvarışın yeter. Kendini bu kadar hırpalama! Allah sana verdiği sözünü yerine getirecektir. Üzülme, müsterih ol!' Bunu müteakip Allah hemen şu âyeti kerimeyi inzal buyurdu:

'Hani Rabbinizin yardımına sığınıyordu­nuz da O: Ben size birbiri peşinden bin me­lekle yardım edeceğim.' (Enfal 9) diye cevap vermişti.

Böylece Allah ona melekler göndererek yaıdim etti."

(Râvi) Simâk der ki; Bana İbn Abbâs şöy­le anlattı:

"O gün müsİümanlardan bir adam, müş­riklerden birini kovalarken, ansızın üzerinde bir süvarinin kamçısının sesini ve o süvarinin şöyle dediğini duydu: 'Dur ey Hayzûm!' Bir de ne görsün, müşrik önünde yere serilmiş, bumu delinmiş, yüzü (kamçı ile) yarılmış , bütün bunları yeşillere bürünmüş biri yapmış­tı. Ensârî gelip durumu Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e bildirince şöyle buyurdu: 'Doğru söyledin, işte bu üçüncü kat gökten gelen yardımdır.' O gün müşriklerden yetmiş kişi Öldürüldü, yetmiş kişi de esir alındı.

İbn Abbâs der ki: 'Yetmiş kadar esir ele geçince, Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem, Ebû Bekir ve Ömer'le esirler hakkında istişare edip: 'Bunlar hakkında görüşünüz ne­dir?' diye sordu.

Ebû Bekir şu görüşü ileri sürdü: 'Ey Al­lah'ın Resulü! Bunlar amca oğulları ve akra­badırlar. Fidye karşılığında bunları bırakalım,

alacağımız fidyeyi İslâm'ı güçlendirmek için kullanırız. Belki Allah onlan İslâm'a hidayet eder." Ömer'e dönerek: 'Ey Hattûb'ın oğlu! Sen de görüşünü açıkla!'

Şöyle cevap ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Bedir savaşı
« Posted on: 16 Nisan 2024, 22:20:18 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Bedir savaşı rüya tabiri,Bedir savaşı mekke canlı, Bedir savaşı kabe canlı yayın, Bedir savaşı Üç boyutlu kuran oku Bedir savaşı kuran ı kerim, Bedir savaşı peygamber kıssaları,Bedir savaşı ilitam ders soruları, Bedir savaşıönlisans arapça,
Logged
24 Haziran 2019, 13:00:21
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #1 : 24 Haziran 2019, 13:00:21 »

Esselamü aleyküm Rabbim bizlerin ruhuna Bedir ruhu nasip eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Haziran 2019, 17:16:09
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 24 Haziran 2019, 17:16:09 »

Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes