๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 23 Temmuz 2012, 16:40:24



Konu Başlığı: Ödünç Verilen Şeyle İlgili Şartlar
Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Temmuz 2012, 16:40:24
2)  Ödünç Verilen Şeyle İlgili Şartlar:


a) Akdin gerçekleşmesi için, ödünç verilecek şeyin karşı tarafa teslim edilmiş olması gerekir. Bu duruma göre mücerred konuşmakla karz akdi meydana gelmiş ol­maz.

b) Ödünç verilenin mislî mal olması gerekir. Ölçü, tartı ve sayı ile alınıp satılan şeyler mislî sayılır. Hanefilere göre, hayvan ve gayri menkul gibi kıyemî malla­rın karzı olmaz. Bunlar, ihtiyacı olana kira ile veya ari­yet olarak verilebilir. Çünkü kıyemî malların misli bu­lunmadığı için benzerini geri vermek mümkün olmaz. Me­selâ, iki yaşlarında 100 bin Tl.'na da, 200 bin Tl.'na da sığır cinsi hayvan, bulunabilir. Ödünç veren daha iyisi­ni almak isterken, ödünç alan daha ucuz olanını geri vermek isteyebilir. Bu durum menfaat çekişmesine yol açar [205]

Şafiî, Mâlikî ve Hanbelîlere göre ise, kendisinde se­lem akdi yapılabilen herşeyin karz olarak verilmesi de mümkündür. Bu, mislî olabileceği gibi kıyemî mallardan da olabilir. Hayvan da bunlar arasındadır.

Delilleri Hz. Peygamber (s.a.)'in uygulamasıdır. Ebu Râfi' (r.a.) 'ten şöyle dediği rivayet edilmiştir :

«Allah Rasulü, bir adamdan iki "yaşlarındaki bir deveyi ödünç almıştı. Sonra O'na birtakım zekât develeri geldi. Bana, ödünç aldığı kimseye iki yaşlarında bir deveyi vermemi emretti. Ben dedim ki, develer arasında altı yaşını bitir­miş daha güzel olanından başkasını bulamıyorum. Bunun üzerine şöyle buyurdu :

«Onu ona ver, şüphesiz sizin en hayırlınız, ödeme bakımından en güzel olanmızdır» [206]

Ancak Hanefîlerden İmam Muhammed, kendi devir­lerinde ağırlık ve şekil bakımından standart olmamakla

birlikte, insanların ihtiyacının bulunması, örf ve âdetle­rin oluşması sebebiyle ekmek gibi'bazı kıyemî şeylerde de karzi müstahsen görmüştür.

Hanefîler yukarıdaki, Ebu Râfi' hadisini mensuh ka­bul eder. [207]

c)  Karz akdinde muhayyerlik ve vade şart koşulabilir mi?

Karz akdinde, muhayyerlik şart koşulsa bile geçerli olmaz. Çünkü muhayyerliğin amacı, taraflara akdi fes­hetme imkânı vermektir. Karz akdinde zaten tarafların dilediği zaman akdi feshetme yetkileri vardır. Bu yüzden muhayyerlik şartının pratik bir değeri olmaz  [208]

İslâm hukukçularının çoğunluğuna göre, karz akdin­de vade şartı da geçerli değildir. Aksi halde nesîe ribâsı söz konusu olur. Karz başlangıçta teberru niteliğindedir. Ödünç veren için bedelini derhal isteme hakkı doğar. An­cak süre belirlenmiş olur ve ödünç veren buna riâyet et­miş bulunursa, ödünç alana kolaylık göstermiş ve iyi bir iş yapmış olur. Satım ve kira akdi gibi akitlerde ise ta­rafların tesbît edecekleri vadeler bağlayıcı olur.

İmam Mâlik'e göre, karz akdi vade belirlenmekle va­deli olur. Dayandığı delil şu hadis-i şeriftir :

«Müslümanlar kendi aralarında belirledikleri şartla­ra uyarlar» [209] Çünkü taraflar karz akdi ile, bunu de­vam ettirme veya ikâle yapma bakımından tasarrufa mâlik olurlar. Bu arada vadeyi uzatma yetkisine sahiptir­ler  [210] Karz akdi, ariyet gibi meydana gelir. [211]



[205] el-Kâsânî, .g.e, c. VII,  s. 394, 395; İbn Kudâme, el-Muğnî, c. IV, s. 314; İbn Âbidîn, Reddü'I-Muhtâr, c. IV, s. 179, 195.

[206] Müslim, Müsâkât, H. 118; Ebû Dâvud, Büyü', 110; Tirmizî, Büyü', 73.

[207] Sahih-i Müslim Tercemesi, Terec A. Davudoğlu, c, VIII, s. 96-101.

[208] eş-Şîrâzî, el-Mühezzeb, c. I, s. 303;  İbn Kudâme, el-Muğni, c. IV, s. 315.

[209] Buhârî, İcâre, 14, 50.

[210] eş-Şîrâzî, a.g.e, c. I, s. 303; İbn Kudâme, a.g.e, c. IV, s. 315.

[211] Dr. Hamdi Döndüren, Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar, İklim Yayınları: 88-91.