๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 23 Temmuz 2012, 16:47:37



Konu Başlığı: Mezheplerin Ribânın İlleti İle İlgili Görüşleri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Temmuz 2012, 16:47:37
Mezheplerin Ribânın İlleti İle İlgili Görüşleri
 A)   Hanefîlerin Görüşü:


Hanefîlere göre, faizin illeti cins ve miktar birliği­dir. Ölçü ile alınıp satılan şeylerde cins ve ölçü birliği. tartı ile alınıp satılan şeylerde ise cins ve tartı birliği, ribâ cereyan eden mallarda ortak niteliktir [185]

Bu duruma göre faizin hükmü, yalnız hadiste zikredilen altı maddeye değil, ortak özelliğe sahip olan tüm maddelere uygulanır.

Cins ve miktar birliğinin ribânın illeti olduğunu dü­şündüren bazı nass'lar da vardır. Ezcümle:

İmam Mâlik (ö. 179/795)'in senetsiz, Darekutnî'nin mürsel olarak rivayet ettiği bir hadiste şöyle buyurulur: «Faiz ancak altında veya gümüşte yahut ölçülen ve­ya tartılan ya da yenilen veya içilen şeylerde cereyan eder» [186]

Ammar b. Yasir (ö. 34/657)'den de şöyle dediği nak­ledilmiştir :

«Ribâ, ölçülen veya tartılan mallar dışında yalnız ve­resiye satışlarda cereyan eder» [187]

Bu duruma göre Hanefîlerde faiz, yiyecek maddesi olsun veya başka maddelerden olsun, ölçü veya tartı ile

alınıp satılan tüm maddelerde cereyan eder. Bu çeşit mad­delere misli mal denir. Altı madde hadisinde geçen al­tın ve gümüş tartı (vezn); diğer maddeler ise ölçü (keyl) ile alınıp satılan maddelerden sayılmıştır. İlk devirlerde­ki bu kriter İbn Ömer (ö. 73/692)'den rivayet edilen şu hadise dayanır:

«Tartı Mekke halkının tartısı, ölçü ise Medine'lilerin ölçüsüdür [188]

Ebu Yusuf (ö. 182/798)'a göre, ribâ cereyan eden mallardaki ölçü veya tartı konusunda muteber olan her devirdeki öflerdir. Çeşitli yer ve zamanlarda örfün de­ğişmesiyle, ribâ cereyan eden malların ölçü veya tartı ile alınıp satılma niteliği de değişebilir [189]

Nesîe (veresiye satış) ribâsnın illeti vadedir. Mislî olan şeylerin aynı cinsle veya değişik cinsteki şeylerle va­deli mübadelesinde bu çeşit ribâ gerçekleşir. Peşin alman 10 ton buğdayın, üç ay sonra teslim edilecek 30 ton ar­pa, ile trampa edilmesi gibi.

Ancak vadenin bağlayıcı olmadığı karz-ı hasen ve nakit para karşılığı veresiye satışlarla selem akdi, top­lumun bu muamelelere ihtiyacı nedeniyle özel nass'larla mesrû kılınmıştır. [190]


[185] Îbnü'l-Hümâm, Fethu'I-Kadîr, c. V, s. 274.

[186] İmam Mâlik,  el-Muvatta',  Büyü',   H.  44;  Zeylâî,   Nasbu'r-Râye, c.  IV, s. 36-37.

[187] İbn Hazm, el-Muhallâ, c. IX, s. 532, 533.

[188] CâmiuU-Usûl, c. I, s. 371.

[189] ez-Zerkâ, el-Medhalü'1-Fıkhî, s. 514.

[190] Dr. Hamdi Döndüren, Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar, İklim Yayınları: 82-83.