๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 17 Temmuz 2012, 11:51:54



Konu Başlığı: Iyne Satışı
Gönderen: Sümeyye üzerinde 17 Temmuz 2012, 11:51:54
III — Iyne Satışı:


lyne satışı; satılan bir malı, satış bedelinden daha ucuz bîr fiyatla geri almak, anlamına gelir. Bu muame­le, ödünç para alırken başvurulan bir usul olup, amaç satıın akdi içinde faizi gizlemektir. Şu şekilde yapılır : Ödünç para verecek olan kimse, ödünç isteyene, bir ma­lını, meselâ 100 bin liraya, üç ay vade ile satıp, aynı ki­şiden peşin 80 bin liraya geri alır. Bu akit sonucunda, ilk satıcı, ilk alıcıya 80 bin lira öder ve üç ay sonunda ise ondan 100 bin lira alır [292]

İbn Ömer (r.a.)'den Nebi (s.a.)'in şöyle buyurdu­ğu rivayet edilmiştir.: «Sizler, cihadı terkedip, ineklerin kuyruğuna yapışır ve ıyne alış - verişine dalarsanız, tevbe edip geriye dönmedikçe, Allah hiç kurtulamayacağınız bir mezelleti boynunuza geçirir» [293]

Bu çeşit satışı Ebu Yusuf (ö. 182/798) dışında di­ğer fakihler tenkid etmişlerdir. Çünkü böyle bir satışta, ödünç para isteyen müşterinin, o sıradaki sıkışık duru­mundan yararlanarak malı, veresiye yüksek fiyatla sat­mış gibi işlem yapıp, isteyenlere kredi vermek ve faizi ile birlikte geri almak düşüncesi vardır.

İmam Muhammed (ö. 289/805), Şafiî (ö. 204/819) ve Dâvud ez-Zâhirî (ö\ 270/883)'ye göre, ıyne satışı mek­ruh olmakla birlikte sahihtir. Mâliki ve Hanbelîler ise bunu bâtıl sayarlar. Hatta İmam Muhammed, ıyne satı­şını faizcilerin uydurduğunu ve bu akde kalben razı olamadiğini söyler [294]

Ebu Hanîfe (ö. 150/767)'ye göre, A, B'den bîr mal satın alır ve daha akit tamamlanmadan tekrar B'ye dü­şük fiyatla geri verirse, satım akdi fasit olur. Akit ta­mamladıktan sonra, yine düşük fiyatla satarsa caiz ol­maz, fakat daha yüksek bir fiyatla olursa caizdir. An­cak araya üçüncü bir kişi girerse akit muteber olur [295]

Iyne satışında, üçüncü kişinin araya girmesi şu şe­kilde olur: A, B'den 100 bin lira ödünç para ister, B ona

para yerine asıl fiyatı 100 bin lira olan bir malını 120 bin liradan satar ve teslim eder. A da bu malı C'ye ra­yiç fiyat olan 100 bin liraya peşin olarak satar ve tes­lim eder. C tekrar, malın ilk sahibi olan B'ye gelerek 100 bin liradan malı ona satar ve parasını alır. Bu parayı A'ya verir. A vade sonunda B'ye 120 bin lira ödeyecektir [296]

Sonuç olarak hadisi şerifte ıyne'den kapalı bîr şekil­de söz edilmesi bu görüş ayrılıklarına sebep olmuştur. Belki burada uygun olan şudur: Nakit paraya ihtiyacı olan kimse, müşterisi hazır bulunan bir malı vadeli ola­rak alır, hazır müşteriye tenzilatla peşin olarak satar ve bu yolla kredi sağlamış olur. [297]



[292] İbn Âbidin, Reddü'l-Muhtâr, c. IV, s. 244; Şafiî, el-Ümm, c. III, s. 68.

[293] Ebu davud, Büyü; 54; a. İbn hanbel, müsned, c. S. 42.

[294] İbnül –hümam, fethül- kadir, c. V. S. 207. 208; İbn Abidin, a. g. e. c. IV. 244; İbnul –Kayyim İ’lamül-muvakkıin, c. I, s.  106 vd.

[295] İbn Hazm, el-MuhalIâ, c. IX, s. 687, 688.

[296] İbn Âbidin, a.g.e, c. IV, s. 244.

[297] Dr. Hamdi Döndüren, Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar, İklim Yayınları: 127-129.