Konu Başlığı: Zevcelerin Nafakası Gönderen: Ekvan üzerinde 26 Ekim 2011, 18:39:27 Zevcelerin Nafakası Kocasına itaat eden kadının nafakası, imkânlar ve kudret dahilinde vacip olur. Koca zengin ise; çoğunlukla tüketilen gıda maddesinden iki müd'dür. Yiyim ve giyimler ise adetlere göre karşılanır. Koca fakir ise; Oturduğu memlekette çoğunlukla tüketilen gıda maddesinden bir müd'dür. Yicecek ve giyecekler ise, fakirlerinkine tabidir. Koca orta halli ise; verilecek nafaka bir buçuk müd'dür. Yiyecek ve giyeceklerde orta halli sınıfa tabi tutulur. Eğer kadın kendisine hizmet edilecek durumda ise hizmetçisinin nafakası da verilir. Eğer koca nafaka veremiyecek durumda ise, karısı nikahı feshedebilir. Cinsi temasta bulunmadığı karısının mehrini veremeyecek duruma düşerse, yine kadın nikahını feshedebilir. Kadının nafakası kocası üzerine vaciptir. Burdaki nafakadan maksat kadın zengin bile olsa ona yemek, ev, hizmet ve tedavi gibi ihtiyaç duyduğu şeyleri temin etmektir. Nafaka; kitap, sünnet ve icma-ı ümmet ile sabittir. Kitaptan delil Kuran-ı Kerim'in şu ayet-i kelimesidir: "Boşadığınız, fakat iddeti dolmamış kadınları gücünüz nisbetinde kendi oturduğunuz yerde oturtun. Onları sıkıntıya sokmak için zarar yermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler doğurmalarına kadar nafakalarını verin" (Talak: 65/6) Nafaka'nın sünnetteki deliline gelince, Resulullah (s.a.v.) Veda Hacc'ında şöyle buyurmuştur: "Allah'ın sözleriyle onları kendinize helal kılmışsınız. Kadınlar hakkında Allah'tan korkun. Arzu etmediğiniz kişileri evlerinize almamaları sizin onlar üzerinde olan hakkınızdır. Bunu yaparlarsa hafifçe onları dövebilirsiniz. Onların da sizin üzerinizde uygun ve makul bir şekilde nafaka ve giyim hakları vardır." [6] Muaviye El Kuşeyri'den rivayet olduğuna göre bir zat Resullullah (s.a.v.)'a şöyle sordu: -Ya Resulallah hanımlarımızın üzerimizde hakkı nedir? Resulullah (s.a.v.): ''Yediğinden ona yedirmen, giydiğinden ona giydirmen, yüzüne vurmaktan sakınman, onu kötülememen ve gerekirse ancak onu evinde tutmandır" [7] buyurdu. Kocanın, karısının nafakasını temin etmesi gerekir. Bu nafaka, kocası üzerine vaciptir. Koca üzerine vacip olan nafakanın ölçüsü şudur: Koca zengin ise, örf-adete göre memleketteki zenginlerin yiyecek ve giyeceklerinden, Koca orta halli ise, aynı şekilde orta hallilerin yiyecek ve giyeceklerinden, Koca fakir ise, fakirlerin yiyecek ve giyeceklerinden karşılaması vaciptir. Ebu Kureyre (r.a) şöyle rivayet eder: Hz. Peygamber, hanımının nafakasını karşılamayan kişinin hannımından ayrılmasını buyurmuştur."[8] [6] Müslim, 1218. [7] Ebu Davud, 2144. [8] Darekutni, 3/297. Kadı Ebu Şuca’, Ğayet’ül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 488-489. |