๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Büyük Şafii İlmihali => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 16 Ocak 2012, 17:11:51



Konu Başlığı: Ûsfan Namazı
Gönderen: Ekvan üzerinde 16 Ocak 2012, 17:11:51
Ûsfan Namazı:


Düşman kuvveti kıble cephemizde olup onları görmemize engel bir şey yok, kuvvetimizin yarısı gerektiğinde ona karşı direnebilir durumda­dır.

Bu takdirde İslam askerleri iki saf halinde dizilir ve hepsi toplu halde imama uyar. İmam ilk rek'atın secdesine gittiği zaman bir saf onunla be­raber secde eder. Diğer saf itidal'de (ayakta) bekler. İmamla beraber secde eden saf imamla birlikte ikinci rek'ata kalktıktan sonra bekleyen saf secde ederek imama ikinci rek'atın kıyamında, yani henüz ayakta iken veya rü-kuûnda yetişir. Bütün cemaat ikinci rek'atın itidaline kalkınca, daha önce beklemiş olan saf imamla beraber secdeye gidecek, diğer saf itidalde bek-liyecek. İmam ve beraberindekiler secdeler edip oturunca, bekleyen saf da secdeler edip oturacak ve beraber selam verecekler.

Bu kılmış tarzına Usfan Namazı denilir. Çünkü Resul-i Ekrem (s.a.v.) orada bu şekilde kıldırmıştir.

3. Düşman saldırısının her an beklendiği, ciddi tehlike ve şiddetli kor­kunun bulunduğu ortamda kılınan namazdır.

Böyle bir durumda asker, cemaat yani herkes tek başına namazını eda eder. Namaz esnasında yürümeleri, binek üstünde koşturmaları, kıbleden başka yönlere yönelmeleri sakınca teşkil etmez. Normal rüku veya secde edemedikleri takdirde işaretle rüku ve secdeyi ifa ederler. Ardarda darbe­ler indirmeye devamlı hareket etmeye ihtiyaç duyduklarında bunu yap­malarında mahzur yoktur. Böyle kılınan namazlar sonra iade edilmez, ya­ni tekrar kılınmasına gerek yoktur.

Asker böyle savaş esnasında namaz kılarken düşmana karşı bağırıp ça­ğırmaya veya konuşmaya yetkili değildir. Aksi takdirde namazı bozulur.