๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Büyük Şafii İlmihali => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 17 Ocak 2012, 17:55:09



Konu Başlığı: Ezan
Gönderen: Ekvan üzerinde 17 Ocak 2012, 17:55:09
Ezan


Ezan farz namazların vakitlerini bildirmek ve müslümanları namaz kılmaya davet etmek için meşru kılınmıştır.

Bir toplum veya cemaat için sünneti kifayedir. Yani o cemaat veya top­lumdan bir kişi de okursa o sünnet hasıl olmuş demektir. Tek başına na­maz kılana ise sünneti ayn'dır. Yani bizzat onun kendi namazı için ezan okuması sünnettir.

Ezan, İslanun   şiarıdır.

Delili şu ayeti kerimedir: "Ey iman edenler/ Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman, Allahı anmaya koşun. Alış-verişi bırakın," (Cumua: 62/9)

Malik İbnul Huveyris (r.a) Peygamberimiz (s.a.v)' den şöyle rivayet eder: "Namaz vakti girdiğinde içinizden biri size ezan okusun. En büyü­ğünüz de size imamlık yapsın." [1]

Meşruiyeti, Ezan, hicretin birinci senesinde meşru kılınmıştır. Abdul­lah İbni Ömer (r.anhuma) şöyle anlatmıştır:

Müslümanlar hicret edip Medine'ye geldiklerinde, toplanıp namaz va­kitlerini bildiren bir şeyi belirlemeye çalışmışlardı. Zira o zamana kadar namaza çağrı yapan bir şey yoktu. Bir gün bu hususta konuştular. Bazıları hristiyanların çam gibi bir çan edinelim, bazıları, yahudilerin borusu gibi bir boru olsun, dediler. Ömer (r.a.) halkı namaza çağırmak için niye, bir adam göndermiyorsunuz? dedi. Rasulullah (s.a.v): "Ey Bilal! kalk namaz için nida et ( ezan oku).'1 [2] buyurdu.

Ezanın başlaması hakkında birçok rivayetler vardır. Bunların lafızları ayrılıklar gösterse de manalar aynıdır, bunlar için en meşhuru olan Abdul­lah İbni Zeyd'in kendi rivayetidir.

Enes İbni Malik rivayet eder. Abdullah İbni Zeyd şöyle dedi: Rasulullah (s.a.v) namazın cemaatle kılınabilmesi için nakus (çan) ya­pılıp çalınmasını emrettikleri sırada idi. Ben uykuda iken elinde nakus (çan) bulunan biri uğradı. Ben kendisine, - Ey Allanın kulu şu nakusu sa-tarmısın? dedim. Ne yapacaksın, dedi. Bununla insanları namaza çağırı­rız, dedim. Sana daha hayırlısını göstersem olmaz mı? dedi. Hay hay de­dim. Bunun üzerine şöyle dersin dedi:

"Allahu Ekber Allahu Ekber Allahu Ekber AHahu Ekber. Eşhedu en la ilahe illallah Eşhedhû en la ilahe illallah. Eşhedu enne Muhammeden rasulullah Eşhedu enne Muhammeden ra­sulullah.

Hayya âla's-salah  Hayya âla's-salah.

Hayya âlal felah Hayya âlal felah.

Allahu ekber Allahu ekber. La ilahe illallah"

Sabah ezanında "Hayya âlal felah" tan sonra iki defa, "Essalatu hayrun mine'n-nevm" ilave edilir.[3]




[1] Buhatı. 602.-Musimı. 674

[2] Huhaıı,602  Muslini, 674

[3] Bu lafızlar Buharı ve Müslim'de sahih hadislerle sabittir.