> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Büyük Şafi Fıkhı > Şafii için Şahitlik
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şafii için Şahitlik  (Okunma Sayısı 2535 defa)
24 Şubat 2010, 19:26:32
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 24 Şubat 2010, 19:26:32 »



Şahitliğin Tarifi.

Şehâdât ´şehadet´ kelimesinin çoğuludur ve şuhûd´dan gelir. Mânâsı (bir yerde) hazır olmak, bulunmak demektir. Şehadet luğatta kafi haber demektir. Şer´î mânâsı ise, özel bir lafızla bifşeyi haber vermektir.

Şahitliğin Meşruiyetinin Delili

Şahitliğin meşru olduğu Kur´an, Sünnet ve İcma-i Ümmet ile sabit olmuştur. Şahitliğin meşru olduğuna delâlet eden ayetlere misal olarak şunları zikredebiliriz:

Erkeklerinizden iki kişiyi şahit tutun. (Bakara/282)

Sakın şahitliği gizlemeyin. Kim onu gizlerse şüphesiz onun kalbi günahkârdır.

(Bakara/283)


Şahitliğin meşru olduğuna delâlet eden hadîslere misal olarak da şu hadîs-i şerifi zikredebiliriz:

Eş´as b. Kays şöyle rivayet ediyor: Benimle bir kişi arasında bir kuyu hakkında anlaşmazlık vardı. Meseleyi Hz. Peygamber´e arzettik. Hz. Peygamber şöyle buyurdu: ´Ya sen iki şahit getirirsin, yahut o yemin eder[1]

Şahitliğin meşru ve aynı zamanda müstehab olduğu hususunda icma edilmiştir ve hiçbir âlim buna muhalefet etmemiştir.

Şahitliğin Meşruiyetinin Hikmeti

Şahitliğin meşruiyetinin hikmeti, hakların korunması ve isbat edil­mesidir. Eğer şahitlik meşru kıhnmasaydı, hakların çoğu zayi olur, isbat edilmesi zorlaşırdı. Böyle bir durum ise İslâm´ın hedefine ters düşer; zira İslâm, hakların nizasız ve mücadelesiz bir şekilde sahiplerine tevdi edilmesini ister. Bu bakımdan şahitliğin meşru kılınması hem İhtiyaç hem de maslahat gereğidir.

Hakkında şahitlik yapılan meseleler Allah´ın hakkı ve kulun hakkı olmak üzere ikiye ayrılır.

I. Allah´ın Hakkı

Allah´ın hakkı hususunda kadınların şahitliği kabul edilmez, ancak erkeklerin şahitliği kabul edilir; zira kadınlar genellikle şüpheden, unutkanlıktan, hatadan hâli değildirler. Oysa bu haklar hususunda ih­tiyatlı davranılması gerekir. Allah´ın hakları üç çeşittir:

a. En az dört şahitle sabit olan haklar

Meselâ zina bunlardan biridir ve en az dört şahitle sabit olur. Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:

Namuslu kadınları (zina ile) itham ettikleri halde, dört şahit getireme­yen kimselere (iftira cezası olarak) seksen değnek vurun. (Nûr/4)

Görüldüğü üzere Allah Teâlâ burada cezayı, dört şahidin şehadetine bağlamıştır. Bu da zinanın ancak dört şahitle sabit olacağına delalet eder. (İster kadın, ister erkek olsun herhangibir müslümanı zina ile itham eden kişi, kendisinden başka üç şahit daha getiremezse ona kazf haddi tatbik edilir). Yine Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

Kadınlarınızdan fuhuş (zina) işleyenlerin aleyhinde aranızdan dört . şahit tutun.(Nisa/l5)

İfk hâdisesi (Hz. Aişe´ye yapılan zina iftirası) hususunda da Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

O (iftirayı ata)nlar bu sözlerine karşı dört şahit getirmeli değiller miydi? Madem şahitleri getiremediler, o halde onlar Allah nezdinde yalancıların ta kendileridir.

(NÛr/13)


İşte bu ayet de zinanın sabit olması için en az dört şahit gerektiğine delâlet eder. Ebu Hüreyre´nin rivayet ettiği şu hadîs-i şerif de bunu desteklemektedir: Sa´d b. Ubâde, Hz. Peygamber´e şöyle dedi:

- Ey Allah´ın Rasûlü! Şayet ben birini ailem ile birlikte bulmuş olsam, artık dört şahit getirinceye kadar ben o adama dokunamayacak mıyım? . . -

- Evet!

- Seni hak ile gönderen Allah´a yemin ediyorum ki hayır, asla! Ben, bundan önce o adamı muhakkak kılıçla vururum,

- Seyyidiniz (efendiniz) ne diyor, kulak verin, dinleyin! Muhakkak ki o çok kıskançtır. Halbuki ben ondan daha kıskancım. Allah ise benden daha çok kıskançtır, gayyurdur.[2]

Rasûlullah (s.a) bu sözünü ´Namuslu kadınları (zina ile) itham et­tikleri halde dört şahit getiremeyen kimselere (iftira cezası olarak) seksen değnek vurun´ (Nur/4) ayeti nazil olduktan sonra söyledi.

Sonra eşlere genişlik olsun diye Allah Teâlâ lian ayetlerini indirdi. Zinanuı Sabit Olması İçin Dört Şahit İstenmesinin Hikmeti

Zinanın sabit olması ve ceza verilmesi İçin dört şahit İstenmesinin hikmeti şudur: Zina iki kişi (erkek ile kadın) arasında olduğundan iki fiil sayılır, her fiil için de iki şahit gerekir; böylece toplam dört şahit olur. Ayrıca zina, fuhşun en çirkinlerinden olduğundan ötürü, halk için gizli bir fiil olarak kalması için şahitler artırıldı, sabit olması zorlaştı rıldi. Zina olayına şahit olan kişilerin şehadeti ´Biz aniden baktık ve ikisini zina halinde gördük´ veya ´Biz şahitlik etmek için onlara baktık ve zina ettiklerini gördük´ demeleridir.

b. En az iki şahitle sabit olan haklar

Bunlar ise Allah Teâlâ´nın, zina haricindeki haklarıdır. Meselâ irtidat etme, yol kesme, bir insanı öldürme, hırsızlık yapma, içki içme gibi suçlardır. Bunun delili şu ayetlerdir:

Erkeklerinizden iki kişiyi şahit tutun. (Bakara/282)

İçinizden iki adil kimseyi şahit tutun. (Talâk/2) Şu hadîs-i şerif de bunun delilidir:.

Ya sen iki şahit getirirsin, yahut o yemin eder.[3]


Ayrıca Zührî´nin şu sözü de buna delildir: ´Sünnet, rjaklar hu­susunda kadınların şahitliğinin geçerli olmadığı şeklinde cari olmuştur1.

c. Bir kişinin şahitliğiyle sabit olan haklar

Meselâ Ramazan hilâlini gördüğünü söyleyen bir kişinin şehadetiyle, Ramazan´ın girdiği sabit olur. Burada ihtiyat nedeniyle bir kişinin şahitliği kabul edilmiştir. Çünkü bir ibadeti yapma hususunda hata etmek, onu terketmek suretiyle hata etmekten daha az zararlıdır. Bu bakımdan Şevval, yani bayram hilâli için en az iki şahit istenmektedir.

İbn Ömer şöyle rivayet ediyor: ´Halk hilâli görmek için bakıyordu. Ben Rasûlullah´a, hilâli gördüğümü haber verdim. Peygamber oruç tuttu ve halka da oruç tutmalarını emretti[4]

II. Kulların Hakkı

Kulların hakkı da üç kışıma ayrılır:

a. En az iki kişinin şahitliğinin kabul edildiği meseleler

Bu, malî olmayan ve erkeklerin muttali olduğu meselelerdir ki talak, ricat, müslüman olma, irtidat etme, cerh (bir ravinin cerhedilmesi), tadil (ravinin adil olduğuna karar verilmesi), vakıf, vasiyet ve benzeri meseleler bu sınıfa girerler. Bunun delili ise, şeriatın nikâh, talâk ve vasiyet hususunda iki kişinin şahit olmasını emretmesidir. Kulların hakkı olup da kendisinden mal kasdedilmeyen meseleler de bunlara kıyas edilmiştir. Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:

Sonra iddetlerinin sonuna yaklaştıkları zaman onları (ya) güzellikle tutun veya güzellikle onlardan ayrılın. İçinizden iki adil kimseyi şahit tutun. (Talâk/2)

Ey mü´minler! Herhangi birinize ölüm(ün belirtileri) geldiği zaman, vasiyet anında aranızda sizden iki adil kimseyi şahitlik için tutun. (Mâide/106)


Hz. Peygamber de nikâh hususunda şöyle buyurmaktadır:

Nikâh ancak velî ve iki adil şahitle olur.[5]

Zührî de şöyle demiştir: ´Sünnet; cezalar, nikâh ve talak hususunda kadınların şahitliğinin geçerli olmadığı yönünde cari olmuştur´.

b. İki erkeğin şahitliğinin veya bir erkek iki kadının şahitliğinin veya bir erkeğin şahitliği ile müddeî´nin yeminin kabul edildiği meselelerdir.

Bu da kendisinden aynî veya borç veya menfaat kasdedilen mese­lelerdir. Bunlar alışveriş, ikame, havale, daman, icare, reyn, şufa ve benzeri meselelerdir. Bunun delili şu ayettir:

Erkeklerinizden iki kişiyi şahit tutun, eğer iki erkek bulunamazsa, şahitliklerine razı olacağınız bir erkek ile iki kadın şahit olabilir. Kadınlardan biri unutursa diğeri ona hatırlatır. Şahitler çağırıldıkla­rında (şahitlikten) çekinmesinler. (Bakara/282)

İbn Abbas şöyle rivayet etmektedir: ´Hz. Peygamber bir şahit ve yeminle hüküm verdi´.[6]

İçinde mal´ın sözkonusu olduğu her hak buna kıyas edilmiştir.

c. İki erkeğin veya bir erkek ile iki kadının veya dört kadının şahitliğinin kabul edildiği meseleler.

Bu meseleler, genellikle erkeklerin muttali olmadığı doğum, emzirme, bakirelik ve kadınlarla ilgili diğer meselelerdir. Bunun delili, Zeyd´den rivayet edilen şu eserdir: ´Sünnet, kadınlardan başkasının muttali olmadığı doğum ve benzeri meselelerde kadınların şehadetinden başka bir kimsenin şehadetinin kabul edilmeyeceği şeklinde cari olmuştur´.[7]

Tabiin-i kiramdan bir kişinin böyle söylemesi hüccet sayılır. Çünkü bu, merfû hadîs hükmündedir; zira böyle bir söz, içtihada binaen söylenmez. Bu mânâdaki başka meseleler de buna kıyas edilmiştir.

Muhtaç, III/155)

Şahitlikte adedin şart olması şundandır: Sâri, iki kadının şahitliğini bir erkeğin şahitliğine denk kabul etmiştir. Bazı durumlarda sadece kadınların şahitliği kabul edilebildiğine göre, bir meselede bir erkek ile iki kadının müştereken şahitliği haydi haydi kabul edilir. Çünkü şahitlikte esas erkeklerdir.

Bir Uyarı

Âlimler; zina, içki ve benzeri konularda şahitliğin kabul edilebilmesi için, kişinin gözüyle görmesinin şart olduğunu, yani fiili failiyle beraber görmek gerektiğini, zira ancak görmekle yakînih hasıl olacağını, bu meselelerde işitmenin yeterli olmadığını söylemişlerdir. Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

Hakkında bilgin bul...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şafii için Şahitlik
« Posted on: 28 Mart 2024, 15:45:59 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şafii için Şahitlik rüya tabiri,Şafii için Şahitlik mekke canlı, Şafii için Şahitlik kabe canlı yayın, Şafii için Şahitlik Üç boyutlu kuran oku Şafii için Şahitlik kuran ı kerim, Şafii için Şahitlik peygamber kıssaları,Şafii için Şahitlik ilitam ders soruları, Şafii için Şahitlik önlisans arapça,
Logged
12 Eylül 2015, 17:33:18
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 12 Eylül 2015, 17:33:18 »

Esselamu aleykum.Rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim.Şafi mezhebi için şahitlik etmenin gerekliliklerini öğrenmiş oldum.Rabbim bizleri hak için şahitlik eden,yerine göre şahitlik eden kullardan eylesin...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 12 Eylül 2015, 17:33:37 Gönderen: ✿ Ceren ✿ »
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes