> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Büyük Şafi Fıkhı > Şafii için Karz (Borç)
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şafii için Karz (Borç)  (Okunma Sayısı 1827 defa)
20 Şubat 2010, 19:59:23
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 20 Şubat 2010, 19:59:23 »



Karz´ın Tarifi

Karz, lugatta kesmek anlamına gelir. Borç vermeye karz denmesi, mal sahibinin elini malından kesmesi nedeniyledir. Karz, fakihlerin ıstıla­hında malî birşeyi, bedelinden fazla olmamak şartıyla ileride geri almak üzere başkasına vermektir. Buna karz denilmesinin sebebi, borç veren kişinin malının bir parçasını kesip başkasına vermesidir. Bu bakımdan karz´ın lügat mânsâsı burada bulunmaktadır. Hicaz ehli buna selef der. Bu yüzden selef verdim şeklinde kullanılması sahihtir. ´

Karz´ın (Borç Verip-Almanın) Meşruiyeti

Borç vermek ve almak meşrudur. Hatta borç isteyen bir kimseye borç vermek mendubdur. Karz´ın meşruiyeti Kur´an, Sünnet ve İcma ile sabittir.

Kimdir Allah´a güzel bir borç takdim eden? Allah da buna karşılık ona kat kat artırsın!(Bakara/245)

Allah´a verilen borç, kullara verilen borcu kapsadığı gibi, sadakaları da kapsar; yani kullara sadaka ve borç vermek, Allah´a borç vermek gibidir.

Ebu Said el-Hudrî şöyle anlatıyor: Bir bedevi Hz. Peygamber´e ge­lerek Peygamber´de bulunan alacağını istedi. Hatta Peygamber´i haddin­den fazla sıkıştırdı ve ´Ben alacağımı alıncaya kadar sana sıkıntı veririm´ dedi. Bunun üzerine sahabîler adama çıkışarak ´Azap olasıca, sen kiminle konuştuğunu biliyor musun?´ dediler. Adam ´Ben hakkımı istiyorum´ dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, ashaba ´Siz neden hak sahibiyle beraber olmadınız?´ dedikten sonra Havle bintu Kays´a şöyle haber gönderdi: ´Eğer yanında hurma varsa, bize borç ver. Bize hurma geldiğinde senin alacağını veririm´. Havle ´Anam-babam sana feda olsun ey Allah´ın Rasûlü, yanımda hurma var´ dedi. Ravi şöyle diyor: Ben giderek hurmaları Peygamber´in hesabına aldım. Hz. Peygamber, bedeviye hakkını verdi, ona yemek yedirdi. Bedevi, Hz. Peygamber´e hitaben ´Sen hakkımı ödedin, Allah da senin için ödesin´ dedi. Rasûlullah da şöyle buyurdu: ´Hak sahiplerine hakkını verenler insanların en hayırlısıdırlar. Zayıflardan, hakkını eziyet etmeksizin almayan bir ümmet mukaddes olamaz´.[1]

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Müslüman bir kardeşine iki defa borç veren kişi, onun birini sadaka vermiş sayılır.[2]

Ödemek niyetiyle insanlardan borç alan kişinin borcunu Allah onun yerine Öder. Ödememek niyetiyle insanlardan borç olan kişinin ise malını Allah telef eder.[3]


Karz hususundaki icma´ya gelince, ümmet Uz. Peygamber zamanın­dan bugüne kadar borç alıp-vermişlerdir. Âlimler de buna hiçbir itiraz da bulunmamıştır.

Karz´ın (Borç Verip-Almanın) Teşrî Kılınmasının Hikmeti

Borç verip-almanın meşru kılınmasının hikmeti açıktır. Borç vermek, birr ve takvaya erişmenin vasıtasıdır, müslümanlar arasındaki kardeşlik bağlarını güçlendirir, fakirleri darlık ve sıkıntıdan kurtarır. İnsanlar genel­likle hibe veya sadaka yoluyla mal vermekten kaçınırlar. Bu durumda fakirlerin sıkıntıdan kurtulması, yardımlaşmanın gerçekleşmesi İçin borç vermeden başka yol kalmaz.

Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin. Rabbinize ibadet edin ve hayır işleyin. Umulur ki kurtuluşa erersiniz. (Hac/77)

Ayette geçen hayadan maksat, borç vermek ve böylece yardım elini müslüman kardeşine uzatmaktır. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Müslüman müslümanın kardeşidir; ona zulmetmez, onu düşmanıyla başbaşa bırakmaz. Kim müslüman kardeşinin bir ihtiyacını giderirse, Allah da onun ihtiyacını giderir...[4]

Kişi, müsiüman kardeşine yardım ettikçe, Allah da ona yardım eder.[5]


Borç vermenin meşruiyetinin en önemli hikmeti, muhtaçların ihtiya­cını istismar etmeye mani olmasıdır. Çünkü insan ancak ihtiyaç içinde ol­duğunda borç ister. Eğer borç verip-alma meşru olmasaydı, insanların muhtaç olması istismar edilir, faizcilik yaygınlaşırdı. Nitekim günümüzde borç verip-almayanlar bu şekilde hareket. etmektedir. Borç verme hususunda Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Borç vermenin ecri, sadaka vermenin ecrinden daha üstündür.

Ben İsra´ya gittiğim gece cennetin kapısında şöyle yazıldığını gördüm: ´Sadaka, on misli ile karşılık görür, borç verme ise onsekiz misli ile karşılık görür´. ´Ey Cebrail! Neden borç verme, sadaka ver­meden daha üstündür?´ diye sordum. Cebrail şöye cevap verdi:

Çünkü sadaka isteyen kişi malı bulunduğu halde istemekte, borç isteyen kişi ise malı bulunmadığından ötürü istemektedir´.[6]

Borç Alıp-Vermenin Şer´î Hükmü

Borç verip-almanın meşruiyeti konusunda, borç vermenin mendub, borç istemenin mubah olduğu anlaşılmıştı. Ancak bu hüküm borç verip-almanın normal olması halinde geçerlidir. Bazı durumlarda borç verip-almanın hükmü değişir:

1. Meselâ içki içmek, kumar oynamak gibi haram yerlere sarfetmek için borç isteyen kişiye borç vermek haram olur. Haramlara sarfetmek için borç istemek de haramdır.

2. Borç vermenin mekruh olduğu durumlar.

Borç alan kişinin aldığı parayı yararsız şeylere sarfedeceği bilinirse, borç vermek mekruh olur.

3. Borç vermenin vacib olduğu durumlar.

Borç isteyen kişi ihtiyaç içindeyse, aldığı parayı kendisinin ve ailesi­nin ihtiyacına sarfedecekse ve borcunu ödemekten de aciz değilse, o ki­şiye borç vermek vacib olur.

Borç Alıp-Vermenin Rükûnlan

Borç ahp-vermenin üç rüknü vardır:

1. Siga

2. Akid yapan kişiler

3. Kendisi için akid yapılan para

1. Siga

Siga icab ve kabul demektir. Meselâ birinin ´Sana borç verdim´ de­mesi, diğerinin de ´Senden borç aldım´ demesi yeterlidir. Burada karz (borç) lafzını kullanmak şart değildir. Borç alıp-vermeye delâlet eden her lafız kullanılabilir. Meselâ borç veren kişi ´Sana selef verdim´ veya ´Sana mülk ettim´ veya ´Al onu´ derse, borç alan kişi de ´Ben bunu selef ettim, mülk edindim´ derse, akid sahih olur. Burada halk için kolaylık gösteril­miştir. Lafızları değişik olmakla beraber siga şarttır. Çünkü siga, razı ol­maya delâlet eder. Siga olmadan borç alıp-vermek sahih olmaz. Meselâ borç isteyen kişi ´Bana borç ver´ dese, diğer kişi de parayı çıkarıp verse, akid sahih olmaz.

2. Akid Yapan Kişiler

Akid yapan kişilerden maksat, borç alan ve borç veren kişidir. Borç inin sahih olması için bu kişilerde bulunması gereken şartlarakdinin sahih olması için şunlardır:

A. Reşid olmak.

Reşid olmak, âkil-bâliğ olup malında tasarruf etmeye yetkili olmak anlamına gelir. Zira borç alıp-verme bir akiddir. Bedeli olan akidlerde ise rüşd sıfatının bulunması şarttır. Bu bakımdan çocuğun, delinin, hacr al­tında olanın borç vermesi ve alması sahih olmaz. Çünkü bunlar malla­rında tasarruf etme yetkisine sahip değildirler.

B. Borç veren kişi, istek ve iradesiyle vermelidir.

Tehdit edilen bir kimsenin verdiği borç, sahih değildir, çünkü tehdit rızayı yok eder.

C. Borç veren kişi, borç verdiği malda teberru yapma ehliyetine sahip olmalıdır.

■ Borç veren kişinin borç verdiği malı teberru etme ehliyetine sahip olması şarttır, çünkü verilen borçtan vazgeçme, yani teberru etme ihtima­li vardır. Bu bakımdan velayeti altında bulunan kişilerin malından borç vermek sahih olmaz.

3. Kendisi İçin Akid Yapılan Mal

Bu mal, borç veren kişinin verdiği maldır. Borç verilen malın, misli olan mallardan olması şart değildir. Ayrılması mümkün olan, kendisiyle alışveriş yapılan her mal borç olarak verilebilir. Ayrıca bunda selem de yapılabilir. Buna binaen dirhem, dinar, buğday, arpa, yumurta, et ve benzeri şeyleri misillerle borç vermek sahihtir. Hayvanların tümü, zabt u rabt´ı mümkün olan şeyler ve kıymetli eşyalar borç verilebilir. Ancak vasıfla zaptedilmeyen, kişinin zimmetinde isbatı mümkün olmayan kıymetli şeylerden borç verme hususunda iki görüş vardır: En sıhhatli görüşe göre caiz değildir, çünkü vasıfla zabt u rabt altına alınamayan birşeyin benzerini bulmak mümkün değildir veya çok zordur.

Deliller

Hz. Peygamber´in azatlısı Ebu Râfi şöyle rivayet ediyor: "Rasûluliah (s.a) bir kişiden ödünç olarak genç bir deve almıştı. Sonra Peygamber´e zekât develerinden bir grup deve geldi. Peygamber hemen Ebu Râfi´ye o kimsenin alacağı olan genç deveyi kendisine ödemesini emretti. Ebu Râfi gidip tekrar Peygamber´in yanına dönerek ´Develerin içinde altı yaşını bi­tirip yedi yaşma girmiş vaziyette olan ve onun devesinden daha iyi rabâî develerden başkasını bulamadım´ dedi. Bunun üzerine Rasûlullah ´O şahsa bu iyi deveyi ver. Çünkü insanların en hayırlısı, borcunu en güzel surette ödeyenidir´ buyurdu".[7]

Görüldüğü gibi verilen deve borç alınan devenin misli değildir. Bu hadîs, borç verilen malın, mislinin bulunmasının şart olmadığına delâlet eder.

Vasıflandırılmak suretiyle zapdedilmesi mümkün olan mal da misli olan mal ile değiş-tokuş yapılabilir, çünkü biri diğerine benzemektedir.

Borç Verilen Malda Bulunması Gereken Şartlar

A. Verilen borcun muayyen olması gerekir.

Verilen borcun miktarı; tartısı, ölçüsü, sayısı belli olmalıdır ki öden­me imkânı olsun. Sayısı bilinmeyen dirhemleri borç vermek veya ölçüsü, tartısı belli olmayan bir malı borç vermek sahih olmaz. Ateşt...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şafii için Karz (Borç)
« Posted on: 29 Mart 2024, 13:40:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şafii için Karz (Borç) rüya tabiri,Şafii için Karz (Borç) mekke canlı, Şafii için Karz (Borç) kabe canlı yayın, Şafii için Karz (Borç) Üç boyutlu kuran oku Şafii için Karz (Borç) kuran ı kerim, Şafii için Karz (Borç) peygamber kıssaları,Şafii için Karz (Borç) ilitam ders soruları, Şafii için Karz (Borç) önlisans arapça,
Logged
05 Aralık 2019, 16:01:31
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 05 Aralık 2019, 16:01:31 »

Esselamu aleyküm.Borcuna sadık kalan zamanın da ödeyen kullardan olalım inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

07 Aralık 2019, 04:19:35
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #2 : 07 Aralık 2019, 04:19:35 »

Aleyküm selâm. Rabbim bizleri borcuna sadık olanlardan eylesin inşaAllah
Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Aralık 2019, 06:42:47
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #3 : 09 Aralık 2019, 06:42:47 »

Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes