> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Büyük Şafi Fıkhı > Şafii için Hibe
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şafii için Hibe  (Okunma Sayısı 1257 defa)
20 Şubat 2010, 20:07:43
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 20 Şubat 2010, 20:07:43 »



Hibe´nin Tarifi

Hibe´nin lügat mânâsı, ´herhangibir istihkak olmaksızın verilen atiyye´ demektir. Hibe´de, alan kişi için bir yarar sözkonusudur. İşte buna binaen bizzat malların kendisi hibe edilebildiği gibi, bizzat ma! olmayan şeyler de hibe edilebilir. Malların bizzat kendilerinin hibe edilebileceğine delâlet eden ayetler şunlardır:

(Allah) dilediğine kız çocukları, dilediğine de erkek çocukları bahşe­der. (Şûra/49)

İhtiyarlığıma rağmen bana İsmail ve İshak´ı bağışlayan Allah´a ham-dolsun. Şüphesiz kî rabbim duayı işitendir.(İbrahim/39)

Mal olmayan şeylerin hibe edilebileceğine delâlet eden ayetler de şunlardır:

(Ey rabbimizî) Katından bize rahmet ihsan et! (Ali İmran/8)

Kendini Peygamber´e hibe eden ve peygamberin de kendisini almak istediği mü´min kadını (ona helâi kıldık). (Ahzab/50)

Yani kendini mehirsiz olarak Hz. Peygamber´e hibe eden bir kadın Hz. Peygamber´e helâldir.

Hibe kelimesinin mânâsı, rüzgarın esmesini ifade eden hu bub´ur- rıh tabirinden gelmekledir. Çünkü burada da ata vardır. Bazıları hibe ke­limesinin hebbe maddesinden geldiğini, bunun da uykudan uyanmak anlamında olduğunu söylemişlerdir. Buna göre hibe yapan kişi sanki hibe´de bulunmak için uykudan kaldırılmıştır.

Hibc´nin ıstılahı mânâsı ise birşeyi karşılıksız olarak başkasının mülkiyetine geçirmektir. Hibe, icab ve kabulden oluşan bir akiddir. Hibe, karşılıksız olması bakımından alışverişten, yaşarken yapılması açısından da vasiyyetten ayrılır. Çünkü hibe -ölümden sonra olmak üzere-karşılıksız bir temliktir. Hibe, üzerine vacib olan zekâtı başkasına.temlik etmekten ibaret olan zekâttan da ayrı birşeydir. Çünkü hibe, malı teberru niyetiyle başkasına rnülketmektir. Hibe bu anlamıyla hediye ve sadakayı da kapsamaktadır. Zira hediye ile sadaka da karşılıksız olarak, hayat halindeyken (yaşadığı esnada) başkasına mülketmektir. Ancak bunlar arasında mânâ ve hüküm bakımından farklılıklar mevcuttur. Ayrıca hibe bu mânâya göre umumidir; yani fakirin zengine, fakirin fakire, zenginin zengine -sevab niyetiyle olsun veya olmasın- birşey vermesi hibedir. Sadaka ise malı, Allah´a yaklaşmak ve sevab kazanmak maksadıyla muhtaç olana mülketmektir. Hediye ise zahiren sevgi ve saygı nedeniyle birşeyi başkasına temlik etmektir. Sadaka ile hediye arasındaki fark Hz.Peygamber´in şu sözünde ortaya çıkmaktadır. Hz. Aişe´den şöyle rivayet edilmiştir: Peygamber´e bir sığır eti getirildi de ´Bu Berire´ye sadaka olarak verilen ettir´ denildi. Bunun üzerine Rasûlullah ´Bu, Berire´ye sadakadır, bize de hediyedir´ buyurdu.[1]

Yani hediyenin, hibenin ve sadakanın veriliş amaçları farklı olabilir. Bundan ötürü de İsim ve hükümleri değişik olmuştur. Buna binaen Hz. Peygamber hediye kabul eder ve yerdi, fakat sadaka (malını) yemezdi.

Ebu Hüreyre´den şöyle rivayet edilmiştir: "Peygamber (s.a), (ailesi dışından) bir yiyecek getirildiğinde: ´(Bu hediye midir, yoksa sadaka mı­dır?´ diye) onun mahiyetinden sormak itiyadında idi. ´Hediyedir´ denilirse, kendisi ondan yer, ´sadakadır´ denilirse ondan yemezdi".[2]

Ayrıca hibe´de icab ve kabul şarLır, hediye ve sadakada ise icab ve kabul şart değildir. Hz. Peygamber ve ashabı sadaka verirlerdi; fakat icab ve kabul olmazdı.

Sahabiler Hz. Peygamber´e hediye vermek için Hz. Aişe´nin nöbet gününü beklerlerdi; fakat bu hediyelerde icab ve kabul olduğu nakledil­mem iştir.[3]

Hibe´nin Meşruiyeti

Hibe, daha önce de belirttiğimiz gibi umumi manâsıyla müstehab ve mendübdur. Kur´an, Sünnet ve İcma buna delâlet etmektedir.

Kadınlara nikah bedellerini (mehirlerini) müşkilat çıkarmaksızın - (isteyerek) verin! Eğer onlar mehirlerinden bir kısmını kendiliklerin­den size hibe ederlerse, onu afiyetle ve güzelce yeyin. (Nisa/4)

Yani hanımlarınıza verdiğiniz mehirin bir kısmını onlar size hibe ederlerse, o sizin için helâldir; onu afiyetle yiyebilirsiniz. Bundan ötürü size bir ceza yoktur.

Yüzünüzü doğuya ve batıya çevirmeniz birr değildir. Fakat (asıl) birr; Allah´a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara ve peygamberlere iman edenin; akrabalara, yetimlere, miskinlere, yolculara, dilenenlere ve kölelere Allah´ın hoşnutluğu(nu kazanmak) için mal verenin, . namazı kılanın, zekâtı verenin, söz verdiklerinde sözlerini yerine getirenlerin, sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabredenlerin birr1 id ir. (Bakara/177)

Görüldüğü gibi ayette vermek (=hibe etmek), hem muhtaçları, hem de muhlaç olmayanları kapsamaktadır. Muhtaçlara veriien mal sadaka (zekât), muhtaç olmayanlara verilen mal ise hibedir.

Hibe´nin meşruiyetine delâlet eden birçok hadîs varid olmuştur. Onlardan bîr kısmını nakledeceğiz.

Hz. Aişe şöyle rivayet etmektedir: ´Rasûlullah´m Ensar´dan birtakım komşuları vardı. Bunların da sağmal hayvanları vardı. Onlar bu hay­vanların sütlerini sağıp Rasûlullah´a gönderirlerdi. Rasûlullah da bu sütten bizlere içirirdi´.[4]

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Ey müslüman hanımlar! Komşu bir kadın, bir koyun paçası bile olsa komşusunun hediyesini sakın küçük görmesin.[5]

Eğer ben bir zira veya bir kura. yemeye davet edilseydim bile yine davete icabet ederdim.[6]


Hadîste geçen zira´dan maksat, hayvanın ayağı, küra´dan maksat ise hayvanın baİdırındaki ince kemiktir.

Fukaha, her çeşit hibenin müstehab olduğunda ittifak etmiştir, zira hibe yardımlaşmaktır. Allah Teâlâ da yardımlaşma hususunda şöyle buyuruyor:

İyilik etmek ve (fenalıktan) sakınmak hususunda birbirinizle yardım­lasın. (Mâide/2)

Akrabalara Yapılan Hibe

Genel olarak hibe mendub olduğuna göre, akrabalara yapılan hibe daha da sevab olur. Çünkü akrabalara yapılan hibe, hem yardımlaşma, hem de sıla-yı rahim´dir. Allah Teâlâ sıla-yı rahifn´i şöyle teşvik etmek­tedir:

Adıyla birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah(ın azabın)dan ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. (Nisa/l)

Hz. Peygamber de şöyle buyurmuştur:

Her kim ki rızkının boilaştırılması yahut ecelinin geri bırakılması ken­disini sevindirirse, sıla-yı rahim yapsın.[7]

Hibeye, Karşılık Vermek

Kendisine herhangi birşey hibe edilen kişinin, eğer imkânı varsa Hz. Peygamber´e uyarak-hibe eden kişiye karşılık vermesi müstehabdır.

Hz. Aişe şöyle diyor: ´Hz. Peygamber hediye kabul ediyor ve ona karşılık veriyordu´.[8]

Hibe´nin Meşruiyetinin Hikmeti

İslâm´ın hedefi sevgi ve sıla-yı rahim temelleri üzerine bina edilen örnek bir toplum meydana getirmektir. Bu bakımdan fertler arasındaki sevgi ve muhabbeti artırmak için hibe´yi meşru kılmıştır, Zira hibe´de yar­dımlaşma, ikram, sevgi ve hürmet vardır. İnsan da fıtraten kendisine ik­ram ve ihsan eden, sevgi ve hürmet gösteren bir kimseyi sevmek üze­rinde yaratılmıştır. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Hediyeleşiniz, böylece birbirinizi seversiniz.[9]

Hz. Peygamber, hediye ne kadar küçük olursa olsun reddedilmeme-sini tavsiye etmiştir. Çünkü hediyeyi geri çevirmek, hediye vereni küçüm­semek, ona eziyet etmek anlamına gelir ki bu davranış onu fazlasıyla üzen Bu nedenle -yukarıda naklettiğimiz gibi- Hz. Peygamber, ne kadar değersiz olursa olsun komşudan gelen hediyeyi küçümsememeyi, onu kabul etmeyi emretmiştir.

Her kime müslüman kardeşinden bir hediye gelirse onu kabul etsin. Çünkü o Allah´ın kendisine gönderdiği bir nzıktır.[10]

Eğer hibe´yi kabul etmemek İçin şer´î bir sebep varsa, hibe edenin kalbinde kin ve benzeri duyguların oluşmaması için bu sebep açıklanma­lıdır. Nitekim Hz. Peygamber´e ihramlıyken yabanî bir merkep hediye edildiğinde böyle yapmıştır.

Sa´b b. Cessame el-Leysî´den şöyle rivayet edilmiştir: "Rasûiullah´a, Ebvâ´da (yahut Veddan´da) bulunduğu sırada bir yaban eşeği hediye etmiştim. Fakat Rasûlullah bunu (kabul etmeyip) reddetmişti. Rasûlullah benim yüzümdeki teessür alâmetini görünce (gönlümü hoş etmek için) şöyle buyurmuştur:

Biz hediyeni reddetmiyoruz, ne çare-ki biz ihramlı bulunuyoruz.[11]

Hİbe´nin Rükûnları ve Şartları

Hibe´nin üç rüknü vardır:

1. Hibe eden ve hibe edilen kişi

2. Siga.

3. Hibe edilen mal


Bu rükûnların herbirinin de şartları vardır. Bunları şöyle açıklayabiliriz:

1- Hibe Eden ve Hibe Edilen Kişi

Hibe eden kişinin, hibe ettiği malın sahibi olması ve malında tasarruf etme yetkisine sahip olması şarttır. Bu bakımdan kendi malı olmayan bir-şeyi hibe etmek sahih olmaz. Çocuğun veya delinin de hibesi sahih olmaz, çünkü bunlar teberru ehliyetine sahip değillerdir. Bunların velîleri de onların malından hibe edemez. Çünkü hibe. teberrudur; bunun mal sahibine maddi bir yararı yoktur. Velî ise velayeti altında bulunan kişilerin maddî faydaları için çalışmak zorundadır. Sefihlik veya iflas nedeniyle hacr altında bulunan kişinin de hibesi sahih olmaz.

Kendisine hibe yapılan kişide bulunması gereken şartlar: Kendisine hibe yapılan kişi, hibe edilen malı mülk edinme ehliyetine sahip olmalı­dır. Bu bakımdan doğmamış bir kişiye hibe sahih olmaz. Ancak çocuk ve deliye yapılan hibe sahih olur; fakat onların velîsi, yapılan hibeyi onlar ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şafii için Hibe
« Posted on: 20 Nisan 2024, 01:59:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şafii için Hibe rüya tabiri,Şafii için Hibe mekke canlı, Şafii için Hibe kabe canlı yayın, Şafii için Hibe Üç boyutlu kuran oku Şafii için Hibe kuran ı kerim, Şafii için Hibe peygamber kıssaları,Şafii için Hibe ilitam ders soruları, Şafii için Hibe önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes